Orta Afrika’da adı barışla özdeşleşmiş, çatışma ve kargaşadan uzak bir ülke olan Tanzanya, geçmişte yaşadığı rejim problemlerini aşarak hızla gelişmeye devam ediyor.
Ülkede halkın büyük bir bölümü tarım ve hayvancılığın yanı sıra turizm sektöründe çalışıyor. Yüzün üzerinde değişik kabilenin hayatını sürdürdüğü Tanzanya'da nüfusun büyük çoğunluğunu Hintliler, Pakistanlılar, Araplar ve Afrikalılar oluşturuyor.
Kuzeyde Kenya ve Udiyorganda, batıda Ruanda, Burundi ve Kongo, güneyde Zambiya, Malavi ve Mozambik ile komşuluk yapan Tanzanya’nın doğusunda görkemli Hint Okyanusu yer alıyor. Gece ve gündüz arasında büyük sıcaklık değişimlerinin yaşandığı ülkede, tropikal iklim koşulları hüküm sürüyor.
Bir Afrika ülkesi olmasına rağmen sekiz ay boyunca yağış alması, ülke sıcaklıklarının orta seviyelerde seyretmesine neden oluyor. Başkent Dodoma, merkezde bulunan idari yapılar nedeniyle kasvetli bir havaya sahip olsa da şehrin dış bölgelerinde bulunan Aslan Kayaları’na yapılan tırmanışlar heyecan uyandırıyor.
Serengeti’de bulunan ülkenin en büyük doğal milli parkında gezintiye çıkanlar, nesli tükenmekte olan birçok vahşi hayvanı görme şansına erişebiliyor. Ayrıca ormanlar ve çöllere yapılan safariler de büyük ilgi görüyor. Afrika’nın en yüksek dağı Kilimanjaro’nun bulunduğu Marangu şehrinin yanı sıra çağlayanlar ve gölleri ile büyüleyen Rukwa şehrini de mutlaka görmeniz gerekiyor.
Spor tutkunlarının nefeslerini tutarak izlediği ve katılımcıların büyük zevk aldığı Kiliman Macera Yarışması, her yıl şubat ayında düzenleniyor. İlk aşamada Kilimanjaro Dağı’nın yüksek tepelerine tırmanan yarışmacılar, ikinci aşamada dağ çevresinde bir bisiklet turu yapıyor ve son aşamada uzun bir maraton koşarak yarışı tamamlıyorlar.
Ülkedeki zorlu hayat şartlarına dikkat çekmek için sadece bu konuda filmlerin gösterildiği Zanzibar Film Festivali’nde, ülkeden ve dünyadan pek çok film yapımcısı eserlerini sergiliyor. Mayıs ayında Darüsselam şehrinde müzikseverlerin birleştiği Mzalendo Halisi Müzik Festivali’nde ise yerel sanatçıların seslendirdiği eserler büyük ilgi görüyor.
Nadir bulunan deniz ürünlerinin satıldığı Darüsselam Balık Pazarı ile iç içe bulunan restoranlar sayesinde, başka hiçbir yerde bulamayacağınız balık türlerini böylesine farklı bir ortamda tatmak yemeğe farklı bir lezzet katıyor. Ülkede muz ve sığır etinin birleştirilmesiyle yapılan ''mtori'' yemeğinin ve özel ürettikleri çapati ekmeğinin yanı sıra tropikal meyveler ile donatılan kahvaltı sofralarının mutlaka keyfini çıkarmalısınız.
