Zengin bor yataklarıyla ünlenen Bigadiç, Balıkesir’in kent merkezine en uzak ilçelerinden. Antik çağlara kadar götürülen binlerce yıllık geçmişi barındıran Bigadiç, aynı zamanda gelişmiş termal kaynakları sayesinde her yıl pek çok kişiye şifa oluyor. Özellikle kükürt ve selenyum bakımından zengin sular, ilçenin bu anlamda adının duyulmasını sağlıyor. Nüfusu 50 bine yaklaşan Bigadiç ile Balıkesir şehir merkezi arasındaki mesafe ortalama 40 kilometre civarında.
Merkez ilçe ile Kepsut, Dursunbey ve Sındırgı gibi yerleşimlerle sınırları belirlenen ilçe, konumu itibariyle hem Ege hem de Marmara iklimine ait özellikler taşıyor. Sıcaklıklar yaz aylarında hayli yüksek değerlere çıkabiliyor. Yağışlar ise genellikle kış geldiğinde görülüyor. Uzun süren bahar aylarında kısmen ılıman bir hava hakim. Böylece bu dönem Bigadiç gezisi için hayli elverişli denebilir. Bölgedeki bitki örtüsü ise yağış geçişlerinin etkisiyle sıklaşan ormanlardan meydana geliyor. İlçe merkezinde çok fazla yeşil alana rastlanmazken, dağlık arazilere doğru yaklaşıldıkça ağaçlar artıyor. Üstelik ilçenin çevresini saran ormanlar sayesinde Bigadiç’te mobilya üretimi ve kereste gibi sektörler de hayli gelişmiş durumda.
Bigadiç ekonomisinin diğer bir temel yapıtaşı ise tarım. İlçede şeker pancarı, tütün, nohut, ayçiçeği, buğday, salatalık ve domates gibi ürünler sıklıkla ekilenler arasında. Özellikle dağların etrafını saran verimli arazilerde kestane, kiraz, ceviz, nar, armut, incir ve elma üretimi oldukça iyi durumda. Hayvancılık ve sanayi faaliyetleriyle iyiden iyiye gelişen Bigadiç’te tavuk çiftliklerinin sayısı hayli fazla. Et elde etme amacıyla yetiştirilen tavuklar ise günümüzde Türkiye’deki büyük şehirlerin ihtiyacını önemli ölçüde karşılıyor. Geçmişteki geleneklerini büyük ölçüde yaşatan ilçede eğlence kültürü genel olarak düğünler üzerine kurulu. Üstelik davul ve zurna eşliğinde düzenlenen kutlamaların yanı sıra hayır işleme amacıyla gerçekleştirilen davetler de hayli yaygın. Yörede dokunan Yağcıbedir halıları tıpkı civar köylerde olduğu gibi ilçe merkezinde oldukça meşhur. Beyaz, kırmızı ve lacivert renklerinin hakim olduğu halıların en belirgin özelliği ise son derece dayanıklı yapısı sayesinde uzun yıllar kullanılabilmesi.