Üsküp, Kuzey Makedonya'nın başkenti ve en büyük şehri olmasının yanı sıra tarihi ve kültürel zenginlikleriyle de biliniyor. Şehir, tarih boyunca birçok farklı medeniyete ev sahipliği yaptığı için şehirde geçmişin izlerini taşıyan birçok önemli yapı bulunuyor. Tarihin ve doğal güzelliklerin iç içe olduğu Üsküp'te muhteşem zamanlar geçirip tarihe yolculuk yapabilirsin.
Buram buram tarih kokan köprü Osmanlı döneminde inşa edilmiş olup şehrin en eski köprüsü olarak biliniyor. Vardar Nehri üzerinde inşa edilmiş olan köprü Fatih Sultan Mehmet döneminde yapıldığı için Fatih Köprüsü olarak da biliniyor. Köprü 12 sütun üzerine 214 metre uzunluğunda. Yıllar boyunca doğal afet ve savaşlara karşı ayakta durmuş ve günümüze kadar varlığını sürdürmüş. Mimar Sinan’ın eserlerinden biri olan köprü Üsküp’ün de simgesi konumunda.
II. Beyazid döneminde sadrazam olarak görev alan Davut Paşa tarafından yapılan hamam, Taş Köprü’ye oldukça yakın bir konumda bulunuyor. 15. yüzyılda inşa edilen hamam, birkaç defa restorasyona uğrayarak günümüze kadar geliyor. Osmanlı Dönemine ait eserler arasında önemli yere sahip olan hamam günümüzde Makedonya Ulusal Sanat Galerisi olarak varlığını sürdürüyor. Hamama restorasyon yapılsa da kubbe ve tavan motiflerinde herhangi bir bozulma olmadığı için hamamda Osmanlı izlerine rastlanıyor. Hamamda eski döneme ait eserlerin yanı sıra 14. ve 20. yüzyıla da ait Makedon sanatçıların eserleri de bulunuyor.
Pazartesi günleri kapalı
Diğer günler 10.00-18.00
28 metre uzunluğunda tamamı bronzdan yapılmış olan ve Atlı Savaşçı olarak anılan heykel Üsküp Meydanı’nda tüm ihtişamıyla görenleri kendine hayran bırakıyor. Valentina Stefanovska tarafından yapılan heykel efsanevi hükümdar Büyük İskender’in adını sonsuza kadar yaşatmak için yapılmış. Üsküp’ün topraklarının kazanılması, genişletilmesi ve varlık mücadelesi için önemli bir isim olan Büyük İskender anıtını Üsküp ziyaretiniz sırasında görmeni öneriyoruz.
Sanat Köprüsü’nün üzerinde Makedonyalı tanınmış sanatçı ve müzisyenleri anmak için yapılan 29 adet bronz heykel ile ülkeyi ziyarete gelenlerin oldukça dikkatini çektiğini söyleyebiliriz. Vardar Nehri üzerinde bulunan köprü şehir meydanına oldukça yakın bir konumda. Merkezde bulunan köprüye Makedonya’nın önemli sanatçılarını tanımak için uğramanı öneriyoruz.
Arkeoloji, etnoloji ve tarih kısımları bulunan, üç ayrı müzenin birleşmesinden oluşan Makedonya Müzesi ülke tarihinin en eski müzelerinden biri olarak kabul ediliyor. 14. ve 20. yüzyıllar arasına ışık tutan müzenin arkeoloji bölümünde kazılardan elde edilen önemli eserler etnoloji bölümünde ise geniş bir giysi koleksiyonu ziyaretçilere sergileniyor.
İlk yerleşim yerlerinden günümüze kadar değişimi gözler önüne seren müze, Üsküp tarihini yansıtan sergilere ev sahipliği yapıyor. Eski tren istasyonunun bir bölümünün 1949 yılında müzeye uyarlanmasıyla misafirlerine kapılarını açan müze ‘’Geçmişte Yürü’’ sloganını kullanarak hem ulusal hem de uluslararası birçok sanatçının eserlerini bünyesinde sergiliyor.
Ücretsiz
Ziyaret Saatleri
Pazartesi günleri kapalı
Haftanın diğer günleri 09.00-17.00
Şehrin nabzını tutan ve şehrin kalbi olarak kabul edilen meydan aynı zamanda Üsküp Meydanı olarak da biliniyor. Günün her saati ayakta olan meydan geceleri de uyumuyor. Gitmek istediğiniz her noktaya rahatça ulaşım bulabileceğin meydanda birçok kafe, restoran ve alışveriş merkezi bulunuyor. Ülkenin kalbi olan meydanda Büyük İskender'in heykeli bulunuyor.
1164 yılında inşa edilen Aziz Panteleimon Kilisesi günümüzde hala ibadethane olarak kullanılıyor. Yerel bir bölgede bulunan kiliseyi ziyaret ederken bölge halkının da yaşamına tanık olabilirsin.
Müze 1943 yılında Makedonya’nın Bitola şehrinde hayatını kaybeden Yahudileri anmak için yapılıyor. Müze, hayatını kaybeden kişilerin anısını yaşatmak ve tarihe ışık tutmak amacıyla Üsküp’te varlığını sürdürüyor.
Pazartesi günleri kapalı
Diğer günler 09.00-19.00
2011 yılında büyük bir bütçe harcanarak Makedonya’nın egemenlik ve bağımsızlık mücadelesini anlatmak için açılan müze heykeller ve fotoğraflar kullanılarak canlandırılmaya çalışılıyor. Makedonya’nın Balkanlarda verdiği büyük mücadeleye ışık tutan müze her yıl binlerce ziyaretçi ağırlıyor. Müze sadece resim ve heykellerden oluşmayıp, aynı zamanda bünyesinde balmumu heykelleri de bulunduruyor.
300 Makedonya Dinarı
Antik, orta çağ ve Osmanlı dönemlerine ait eserlerin yer aldığı müze 6 binden fazla esere ev sahipliği yaparak şehrin tarihine ışık tutuyor. Müze Büyük İskender’den başlayarak Osmanlı dönemine kadar çok geniş bir tarihe ışık tutarken müzede 20 farklı arkeolojik bölgeye ait izler bulunuyor. Bize göre müzeyi farklı kılan, çağlar arasında farklı eserleri gezerken aynı anda müziğinde değişiyor olması. Her döneme ait ve dönemin etnik müziklerine yer verilerek adeta sizi o döneme ışınlıyor.
Pazartesi günleri kapalı
Diğer günler 10.00-18.00
Ağaçlar ve göllerle çevrili, tertemiz hava eşliğinde yürüyüş yapabileceğin, doğa ile iç içe huzuru bulabileceğin parka Üsküp gezinde mola vermek için uğramanı öneriyoruz. Her mevsimin ayrı güzel olduğu park bize göre ise bahar aylarında bir başka. Parkta kuş cıvıltıları eşliğinde ruhunu dinlendirebilir, sakinlik içinde parkta bulunan kafelerden kahveni alıp keyifli bir gün geçirebilirsin.
Üsküp Kalesi ve Mustafa Paşa Camii arasındaki geniş bir alana yayılan pazarın dört ana girişi bulunuyor. Dilediğin her ürünü farklı farklı dükkanlarda bulabileceğin pazarda tam 712 tane dükkân bulunuyor. Pazarda Makedon geleneklerini yansıtan etnik ürünlerin yanında Türk motifi içeren etnik ürünlerde bulunuyor.
Hristiyanlığın 200. yılı amacıyla Makedon Ortodoks Kilisesi tarafından yaptırılan haç 36 metre yüksekliğe sahip. Vodno Dağı’nın tepesinde yer alması sayesinde güzel bir manzaraya da ev sahipliği yapıyor. Haç içindeki asansörü kullanarak haccın tepe noktasına çıkabilir, sonradan eklenen teleferik hattıyla da şehre doğru kısa bir tur gerçekleştirebilirsin.
Pazartesi günleri kapalı
Diğer günler 10.00-18.00
Üsküp’ü doyasıya izleyebileceğin yüksek noktalardan biri de Vodno Dağı. Denize seviyesinden 1.000 metre yüksekte olan bu zirvenin üzerinde birkaç izleme noktası bulunuyor. Üsküp seyahatin sırasında şehri tepe noktasından görüp keyfini çıkarabileceğin gibi, Milenyum haccına da uğrayabilirsin.
1930 yılından beri ibadethane olarak kullanılan yapı Susica Köyünde bulunuyor. Köydeki tabelalar yardımı ile kolayca bulabileceğin manastırı erken saatlerde ziyaret etmeni öneriyoruz.
Birden fazla yeraltı su mağarasının bulunduğu doğa harikası kanyon Treska ve Vardar nehirleri arasında yer alıyor. Kanyon muhteşem su altı mağaralarına ev sahipliği yaptığı gibi hem de doğa sporlarına ilgi duyanlara sayısız olanak sunuyor. Yılın her dönemi turistlerin yoğun ilgisine maruz kalan kanyonda kanoyla 10’dan fazla mağarayı keşfe çıkabilir, sandal gezisinde bulunabilirsin. Bunların hiçbiri sana uygun değilse sadece doğa yürüyüşü yaparak kanyonu keşfe çıkabilir güzelliğin tadını çıkarabilirsin.
Tarihi M.Ö. 7. Yüzyıla kadar uzanan Roma Antik Kenti olan Fransız bir arkeolog tarafından 1861 yılında ortaya çıkarılmış olan kentin %70’i hala kazılmayı bekliyor. Stobi Antik Kenti Roma ve Erken Bizans İmparatorluklarının askeri, idari , dini ve ticari merkezi olduğu yapılan kazılarda öğrenildi. Tam bir toplum yaşamına rastlanılan kazılarda hayat düzeni ve kültürel gelişim düzeyi çıkarılan eserlerle ortaya konuluyor. Mozaik desenli evler, hamam ve tiyatro görmeye değer
Haftanın her günü 08.00-18.00
Makedonya’nın önemli kişilerinden biri olarak kabul edilen, 1975’te Nobel Barış Ödülü verilen rahibenin anısına yapılan anıt ev 30 Ocak 2009 yılında kapılarını ziyaretçilerine açıyor. Anıt evde Rahibe Teresa’nın Üsküp’te geçen çocukluğundan, hayır kurumlarında çalışmasından ve aziz kılınmasına kadar yaşamının her karesi ile ilgili fotoğraflar anıt evde sergileniyor. Anıt evdeki sergi Osmanlı’nın bir parçası olduğu 20. Yüzyıldan kalma fotoğraflarla sizleri karşılıyor. Evin bodrum katında ise Rahibe Teresa’nın hayatı ve yardım çalışmalarına ilişkin belgeler bulunuyor.
Ücretsiz
Açık Olduğu Saatler
Haftanın her günü 09.00-20.00
16. yy’da Osmanlı döneminde yaptırılan cami, Osmanlı döneminin izlerini taşıyan Üsküp'teki önemli yapılarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Cami, Mimar Sinan'ın öğrencisi olan Mimar Davud Ağa tarafından inşa ediliyor. Cami tipik Osmanlı mimarisi örneklerinden olup, Osmanlı dönemi camilerinin karakteristik özelliklerini taşıyor.
Han ismini ortasında bulunan çeşmeden alıyor. Yıllar içinde Kültür Bakanlığı tarafından restore edilen han daha sonra Güzel Sanatlar Fakültesi’ne bağışlanıyor. Han günümüzde eessam ve heykeltraşların pratik yaptıkları bir yer olarak kullanılıyor.
Cumartesi ve pazar günleri kapalı
Diğer günler 08.00-14.00
Üsküp ziyaretin sırasında mutlaka uğramanı önerdiğimiz katedral büyüleyici bir minareye sahip. Katedralin yapımına 1972 yılında başlanmış ancak katedral kapılarını 1990 yılında açabiliyor. 650 metrekarelik bir alanda ziyaretçilerini ağırlayan katedralin duvarlarındaki yazılar ve resimler geçmişe ışık tutacak nitelikte.
Haftanın her günü 08.00-20.00
Osmanlı’nın ilk saat kulesi olma özelliğini de taşıyan yapı eski çarşıda bulunuyor. Saat kulesinin içinde herhangi bir giriş bulunmuyor. Ancak hem Osmanlı mimarisini yakından görmek hem de fotoğraf çekebilmek için Üsküp ziyaretin sırasında saat kulesine uğramanı öneriyoruz.
Cami Osmanlı döneminde 1492 yılında sultan veziri tarafından yaptırılan ve günümüze kadar gelen yapılardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Eski pazarın hemen üstünde bulunan cami klasik Osmanlı mimarisini yansıtıyor. Kısa bir süre restore görmüş olan Mustafa Paşa Cami 15. yüzyıldan kalma sadeliğini ve güzelliğini koruyarak günümüzde de varlığını sürdürüyor.
Vizbegovo köyünde bulunan su kemeri 18. yüzyıla kadar şehrin su ihtiyacını karşılıyordu. Kemerin ne zaman yapıldığı bilinmemekle birlikte Bizans İmparatoru Justinian’ın yönetimi döneminde yapıldığı düşünülüyor. Günümüze ise 386 metresi ve 55 kemeri gelebildi. Üsküp Su Kemerini herhangi bir ücret ödemeden ziyaret edebilirsin.
Şehrin en önemli simgelerinden biri haline gelmiş olan Makedonya Kapısı 2012 yılında inşa ediliyor. Kapının üzerinde Makedonya tarihinde önemli yer tutan kişilerin kabartmaları bulunuyor. Üsküp ziyaretiniz sırasında bu kapıya uğrayıp fotoğraf çekmeni öneriyoruz.
19. ve 20. yüzyıllardan kalan Makedonya mimarisinin özüne sadık kalınarak yapılan köy, sırtı ormanlarla kaplı bir dağın yamacında yeni bir köy kuruluyor. 16 adet otantik hava verilerek inşa edilmiş olan evler aynı zamanda misafirlerine konaklama ve restoran hizmeti de sunuyor.
1926 yılında açılan Üsküp Hayvanat Bahçesinde, farklı coğrafyalardan gelmiş birçok hayvan türüne ev sahipliği yapıyor.Türler arasında memeliler, kuşlar, sürüngenler ve diğer canlılar bulunuyor. Üsküp Hayvanat Bahçesi, yerel ve uluslararası hayvanları koruma çabalarını desteklerken, ziyaretçilerine hem açık hemde kapalı alanlarda hizmet veriyor. Böylece ziyaretçiler farklı hava koşullarında hayvanları gözlemleyebilir, onlarla tanışma fırsatı yakalayabilir.
80 Makedonya dinarı
Dinazor parkı 50 Makedonya dinarı
Açık Olduğu Saatler
Haftanın her günü 09.00-19.30
Üsküp ziyaretin sırasında bir maça denk gelirsen mutlaka uğramanı önereceğimiz stadyumda bir etkinliğe katılmanı öneriyoruz. Birbirinden farklı renklere sahip olan stadyumda güzel dakikalar geçireceğine inanıyoruz.
1944 yılında kurulan tiyatro Makedonya Ulusal Tiyatrosu, Üsküp'teki Çar Dusan Meydanı'nda yer alan bina modern bir yapıya sahip. Tiyatro binası, çağdaş tasarımı ile dikkat çekerken şehrin siluetine önemli bir katkı sağlıyor. Makedonya Ulusal Tiyatrosu, tiyatro, opera, bale ve diğer sahne sanatlarına ev sahipliği yaparken tiyatroda dünya klasiklerinin yanı sıra yerel eserler de sahneleniyor. Ayrıca, konserler, sergiler ve diğer kültürel etkinlikler de tiyatroda seyircisi ile buluşuyor.
Modern bir mimariye sahip olan bina, cam ve çelik gibi çağdaş malzemelerle inşa edilmiş olup genellikle şeffaf cam duvarları ve çağdaş çizgileri ile dikkatleri üzerine çekiyor. Üsküp Hükümet Binası ülkenin modern tarihinde önemli bir rol oynarken ziyaretçiler, Üsküp Hükümet Binasını dışarıdan görebilir.
Cumartesi, pazar günleri kapalı
Diğer Günler 08.00-16.00
Şehrin en eski Ortodoks Kilisesi dini yapılar arasında önemli bir konumda. Muhteşem bir ahşap işçiliğe sahip olan kilisenin dışı görenleri kendine hayran bırakacak güzellikte. Üsküp ziyaretinizde şehrin simgesi haline gelmiş olan bu yeri ziyaret ederek Makedonya’nın dini tarihi hakkında bilgi sahibi olabilirsin.
Cumartesi, pazar günleri kapalı
Diğer Günler 09.00-17.00
1436 yılında Osmanlı İmparatorluğu döneminde inşa edilen cami Osmanlı Padişahı II. Murad'ın (Sultan Murad) hükümdarlığı döneminde inşa ediliyor. Cami Osmanlı İmparatorluğu'nun klasik İslam mimarisi özelliklerini yansıtan bir yapı olup Osmanlı dönemi camilerinin tipik özellikleri olan büyük kubbe, minareler, mihrap ve minber gibi ögeleri içinde barındırıyor. Cami yangınlar ve depremler sonucu birkaç kez yeniden inşa ediliyor. Günümüzdeki hali ise 1924 yılında inşa edildiği hali. Sultan Murad Camii, Üsküp’ün tarihi ve kültürel bir sembolü olup, Osmanlı İmparatorluğu'nun Üsküp'teki varlığını ve etkisini yansıtıyor.
1938-1940 yılları arasında inşa edilen istasyonu, 1963 yılında yaşanan deprem sonrasında bazı yerleri hasar gördü. Deprem saat 05.17’de oluyor. Günümüzde tren istasyonu müzeye çevrilmiş durumda ve duvardaki saat hala 05.17’yi göstermekte.
Mustafa Kemal Atatürk'ün anısına dikilmiş olan anıt, Mustafa Kemal Atatürk'ü simgeler ve onun karakteristik duruşunu yansıtıyor. Heykelde . Anıt 1981 yılında açılmış olup, anıt Kuzey Makedonya ve Türk dostluğunun simgesi olarak yapıldığı biliniyor.
Kurşunlu Han, 16. yüzyılın ortalarında, Osmanlı İmparatorluğu döneminde inşa edilmiş olup şehirdeki Osmanlı dönemi eserlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Han, tipik Osmanlı dönemi mimarisi olup, taş işçiliği, ahşap detaylar ve zarif mimari özellikler içerir. Rivayete göre hanın adının ‘’Kurşunlu’’ olmasının sebebi çatısının kurşun kaplamalı olduğu için bu ismin verildiğini söyleniyor. Kurşunlu Han, tarihte tüccarlar ve yolcular için konaklama ve ticaret merkezi olarak kullanılmış olup, handa konaklama odaları ve dükkanlar bulunuyor.
İçinde Türk Dili bölümünün bulunduğu Makedonya Üniversitesi, 1949 yılında kuruluyor. Üniversitenin bünyesinde çok sayıda fakülte ve bölüm bulunurken; eğitim, sağlık bilimleri, doğa bilimleri, mühendislik, sanat ve sosyal bilimler gibi birçok alanda eğitim veren fakülteler de yer alıyor.
15. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu döneminde inşa edilen Sinagog, Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşayan Yahudiler için ibadet ve toplumsal etkinlikler için inşa ediliyor. Sinagogun, Osmanlı dönemi mimarisinin tipik özelliklerini taşıdığı görülüyor. Dönemin diğer eserlerinde olduğu gibi ahşap ve taş işçiliği, cam süslemeler bu yapının mimarisinde de dikkat çekiyor. Sinagog birkaç kere restore edildi. 1940 yılında Almanya işgali sırasında zarar gören sinagog son defa restore edildi. Günümüzde ise sinagogda dini ibadetler yapılmayıp, bina müze olarak kullanılıyor.
1944 yılında kurulan Üsküp Kütüphanesi, zengin bir koleksiyona sahip olup çok çeşitli konularda kitaplar, dergiler, el yazmaları, haritalar ve diğer dokümanlar bulunuyor. Kütüphane ayrıca dijital koleksiyonlar ve online veri tabanı imkanı sunuyor.
Meydan bölgesinde yer alan ve Üsküp’te sembolleşmiş yapılardan biri olan Rıstık Sarayı, 19. yüzyılın sonlarına doğru inşa ediliyor. Binanın yapımına 1898'de başlanan ve 1902’de yapımı tamamlanan bina neoklasik tarzda inşa ediliyor. Bu tarz, eski Yunan ve Roma mimarisi örneklerine dayanıyor. Binanın ön cephesi dikkat çekici olup, sütunlar zarif süslemelerle işleniyor.
M.Ö 6000 ve 4300 yılları arasındaki Neolitik yerleşim yeri izlerini ve kalıntılarını taşıyan yer tesadüfen bulunuyor ve zaman içinde değişen yerleşim yeri özelliklerini gözler önüne seriyor. Her yerde eşine rastlayabileceğiniz bir yer olmayan Tumba Madzhari daha önce insanların nasıl yaşadığını, insanlık tarihinin zaman içinde nasıl değiştiğini gözler önüne seriyor.
Pazartesi ve salı günleri kapalı
Diğer günler 08.00-14.00
1964 yılında Makedonya’da yaşanan yıkıcı deprem sonrasında ülkenin dört bir yanından gelen sanatçıların iş birliğiyle Makedonya Çağdaş Sanat Müzesi kuruluyor. Müzede sadece Makedon sanatçıların değil aynı zamanda uluslararası arenada üne sahip sanatçıların eserleri de yer alıyor. Yılın çeşitli zamanlarında film gösterimleri, sergiler ve çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapıyor.
Pazartesi günleri kapalı
Diğer günler 10.00-17.00
Üsküp’e gitmişken Makedonya’nın da tamamını keşfetmeye ne dersin? Makedonya’da gezilecek yerler yazımıza göz atmanı öneririz.