Erciyes Dağı’nın büyüleyici manzaraları eşliğinde keşfe çıkabileceğin Kayseri, İç Anadolu'nun üçüncü büyük kenti olup aynı zamanda önemli bir sanayi ve ticaret merkezi olarak karşımıza çıkıyor. Erken Tunç Çağına uzanan 6000 yıllık uzun bir geçmişi olan ve her köşesinde bu zengin geçmişten izlerle karşılaşabileceğin Kayseri, bir dönem Anadolu Selçuklu Devletine de başkentlik yaptığı da biliniyor. Hem merkezinde hem de ilçelerinde Eretna Beyliği, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde inşa edilmiş devasa kervansaraylar, etkileyici camiler, kümbetler ve medreseler sıralanan Kayseri tarih, inanç ve kültür turlarının değişmez adresleri arasında. Ayrıca şehir, zengin mutfağı ve dünyaca ünlü yöresel yemekleriyle gastronomi meraklılarını da kendine çekiyor. Keşfe çıkmaya sabırsızlandığımız şehri anlatmaya geçmeden önce Kayseri’ye gidecek olanların bize en çok sorduğu soruları yanıtlamakla işe başlıyoruz.
Kayseri’de ne yenir?
Birbirinden güzel yemeklerin bulunduğu Kayseri’de tepsi ve Kayseri mantısı, yağlama, Kayseri pastırması, arabaşı çorbası, sucuklu köfte, Develi cıvıklı pidesi ve çemenli ekmeğin mutlaka tadına bakmalısın.
Kayseri’den hediye olarak ne alınır?
Seyahatin sırasında sevdiklerine ve kendine bünyan ve yahyalı halısı, bez bebek, sedef ürünleri, mantı ve pastırma mutlaka almalısın.
Şehrin kalbinde yer alan, görkemli surlarıyla turistlerin en çok ziyaret ettiği simgesel yapı olan Kayseri Kalesi, seyahatin sırasında ilk görmen gereken yerlerden. M.S. 3. yüzyılda Roma döneminde inşa edilen, Bizans döneminde ve Anadolu Selçuklu döneminde geliştirilen Kayseri Kalesi, Türkiye'nin günümüze kadar sağlam kalmış en etkileyici kalelerden biri olarak ilgi görüyor. İç kale ve dış kale olarak iki farklı bölümden oluşan devasa yapının etkileyici burçları, kuleleri ve yaşam odaları arasında keyifli bir gezi yapabilir; kalenin içindeki tarihi Fatih Sultan Mehmet Camii’ni ziyaret edebilirsin.
1. derece doğal sit alanı olarak korunan göl, sulak alanları ve sazlıklarında yaşayan 150'ye yakın farklı kuş türünden dolayı sadece Türkiye'nin değil, dünyanın her yerinden doğa fotoğrafçılarını kendine çekiyor. 40 hektarlık bir alana yayılan gölü, İlkbahar ve yaz aylarında kuşların göç dönemlerinde gökyüzünü saran binlerce kuşla büyüleyici manzaralara ev sahipliği yapıyor.
Binlerce yıllık uzun bir tarihe sahip olan, tarih öncesi çağlardan Osmanlı dönemine kadar pek çok medeniyetten izler taşıyan ve Kayseri'nin hazinelerine ev sahipliği yapan Kayseri Arkeoloji Müzesi seyahatin sırasında mutlaka uğraman gereken yerlerden. Kayseri ve çevresindeki antik kentlerde yapılan kazılarda elde edilen paha biçilmez eserler arasında Tunç Çağı mermerleri, Asur Koloniler Çağı’na ait çarpıcı sikkeler, etkileyici yazılı tabletler, el sanatı ürünleri, vazolar ve mühürler yer alıyor.
Frig, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait eserlerin de sergilendiği müzenin 8700 m2 büyüklüğündeki bahçesinde ise devasa taş heykeller, mezar stelleri ve lahitlerin de fotoğraflarını çekebilirsin. Bölgenin en büyük müzelerinden biri olan ve 1969 yılından beri hizmet veren Kayseri Arkeoloji Müzesi, Melikgazi ilçesi Kazancılar Caddesi üzerinde yer alıyor.
Açık olduğu saatler
Anadolu Selçuklu Devletine bir dönem başkentlik yapan ve Selçuklu uygarlığından pek çok tarihi esere ev sahipliği yapan Selçuklu Uygarlığı Müzesi, seyahatin sırasında mutlaka uğraman gereken yerlerden. 2014 yılından beri hizmet veren müze, Gevher Nesibe Darüşşifası ile Gıyasiye Medresesinin birleşimi olan ve Çifte Medrese olarak bilinen tarihi yapının taş odalarında Anadolu mimarlık tarihinin günümüze kalan en önemli eserlerini yakından inceleyebilirsin.
Açık olduğu saatler
Milyonlarca yıl önceki volkanik patlamalarla oluşmuş yumuşak tüf kayalar içine yaklaşık 3000 yıl önce oyularak inşa edilen Ağırnas Yeraltı Şehrinin tünelleri, Ağırnas ilçesinde Mimar Sinan’ın doğduğu evin bodrumuna kadar ulaşıyor.
2005 yılında ziyarete açılan ve 100 metreden uzun tünelleriyle unutulmaz bir gezi deneyimi sunan Ağırnas Yeraltı Şehrinin Selçuklu ve Osmanlılar dönemlerine kadar kullanıldığı tahmin ediliyor. Rehberli turların yanı sıra kendi başına da keşfe çıkabileceğin tarihi yapı merkeze 26 kilometre uzaklıkta yer alıyor.
Sevdiklerinle eğlenceli zaman geçirebileceğin pek çok farklı bölümü bulunan Anadolu Harikalar Diyarı, Kayseri gezinde mutlaka uğramanı önerdiğimiz yerler arasında. Onlarca vahşi hayvana ev sahipliği yapan Kayseri Hayvanat Bahçesinin yanı sıra korku tünelleriyle ilgi çeken bir lunapark, çocuk oyun alanları, buz pateni pisti ve binicilik tesisleri de bulabileceğiniz temalı park, 800.000 m2 geniş bir alana yayılıyor.
Kayseri'nin en büyük ve Anadolu'nun ilk temalı parkı olan alan Mazakaland Eğlence Merkezi, 70.000 metrekareden büyük bir alana yayılıyor. Yetişkinlere ve çocuklara özel pek çok farklı bölümü bulunan eğlence merkezinin yapay gölünde gondollarla gezilere çıkabilir; go-kart, hızlı tren, çarpışan arabalar, dönme dolap ve paintball gibi pek çok farklı eğlencenin tadını çıkarabilirsin. Afrika, Uzak Doğu ve Antik Roma gibi ilginç bölümleri de olan Mazakaland Eğlence Merkezine en az 1 gününü ayırmalısın.
19. yüzyılda inşa edilen, klasik bir Kayseri konağı olan İmamizade Raşit Ağa Konağı’nda 1983 yılında ziyarete açılan müze, çarpıcı koleksiyonlarıyla ziyaret etmen gereken yerler arasında. 19. yüzyıl dönem mobilyalarla süslü müzenin koleksiyonlarında Mustafa Kemal Atatürk'ün Kayseri ziyareti sırasında çekilen fotoğraflar ve Atatürk'ün balmumu heykelinin yanı sıra kişisel eşyaları ve tarihi belgeler de sergileniyor. Atatürk Evi Müzesi hem zengin koleksiyonları hem de şehrin en güzel konaklarından birini inceleme şansı veriyor.
Kayseri'nin en bilinen simgesel yapılarından biri de 1906 yılında II. Abdülhamid döneminde inşa ettirilen Kayseri Saat Kulesi. Şehrin hareketli noktalarından Cumhuriyet Meydanı’nda hemen dikkatini çekecek olan etkileyici saat kulesi, aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk'ün Kayseri ziyaretinde halka konuşma yaptığı yer olmasıyla da tarihi öneme sahip. Kurtuluş Savaşı döneminde Anadolu ve Rumeli Müdâfaa-i Hukuk Cemiyeti şubesi olarak hizmet vermiş olan küçük bir ofis bölümü de bulunan Kayseri Saat Kulesi, hemen yanındaki görkemli Atatürk heykeli ile harika bir manzara oluşturuyor.
Kayseri Kent Ormanı olarak da bilinen ve Melikgazi ilçesinde Yayla Yolu Caddesi üzerinde uğrayabileceğin Kıranardı Kent Ormanı, şehrin kalabalığı ve gürültüsünden uzaklaşmak için gidebileceğin yeşil alanlardan. Erciyes Dağı ve Kayseri'nin kuş bakışı manzaralarını sunan seyir terasları, yürüyüş yolları, sevimli ördeklerin yüzdüğünü göletleri, bitki çeşitliliği ve şehre hakim tepelerde sıralanan çardaklarıyla keyifli bir doğa gezisi sunan Kıranardı Kent Ormanı’na özellikle akşam gezilerinde uğrayarak ışıl ışıl Kayseri manzaralarının harika fotoğraflarını çekebilirsin.
Kayseri'nin Talas ilçesi sınırlarında yer alan ve doğal güzelliklerinin yanı sıra tarihi hazineleriyle de ilgi gören Derevenk Vadisini doğa yürüyüşleri ve kültür turları ile keşfe çıkabilirsin. Araçla ulaşımına uygun olmayan ve sadece sarp uçurumlar arasından ilerleyen yürüyüş yollarıyla ulaşılabilen Derevenk Vadisi; buz gibi dereleri, devasa kamyon duvarları, oyma mağaraları ve tarihi kiliseleri ile unutulmaz bir doğa deneyim sunuyor. Zorlu bir parkur olmasına rağmen sunduğu güzelliklerden dolayı dünyanın her yerinden insanların ziyaret ettiği Derevenk Vadisi’nin her köşesinde tarihi bir hazineyle karşılaşabilirsin.
Kayseri’nin kalbi olarak kabul edilen ve güzelliklerini keşfetmeye başlamak için en ideal nokta olan Cumhuriyet Meydanı, hem tarihi hazineleri hem de yöresel lezzetlerin tadına bakabileceğin restoranları, kafeleri ve hediyelik eşya dükkanları ile şehrin en hareketli yerlerinden. Meydan, yıl boyunca pek çok kutlama veya etkinliğe de ev sahipliği yapıyor.
1893 yılında tarihi bir lisenin restore edilmesi ile 2016 yılında hizmete başlayan Kayseri Milli Mücadele Müzesi, Kurtuluş Savaşı dönemine ait pek çok esere ev sahipliği yapıyor. Her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret edilen müzenin iyi düzenlenmiş koleksiyonlarıyla Kurtuluş Savaşı atmosferini hissedebilirsin. Etkileyici fotoğraflar ve savaş sırasında Anadolu halkının mücadelesini yansıtan balmumu heykeller görülmeye ise değer güzellikte.
1921 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Kayseri'ye taşınma kararı aldığında kullanılan taş mektebi de yakından görme şansı bulabileceğin müzede madalyalar, tarihi belgeler ve fotoğrafları arasında unutulmaz bir gün geçirebilirsin.
Açık olduğu saatler
Taş Oda Konağı olarak da bilinen ve 1419 yılında inşa edilen Kayseri’nin en güzel konaklarından birinde hizmet veren Güpgüpoğlu Konağı Etnografya Müzesi; şehrin yüzlerce yıllık gelenekleri, görenekleri, kültürü, zengin mutfağı, yöresel giysileri ve yaşam tarzını anlamak için ilk uğraman gereken yerler arasında.
Haremlik ve selamlık olarak iki bölüme ayrılmış tarihi konağın çarpıcı koleksiyonlarında Osmanlı dönemi günlük yaşam tarzını yansıtan balmumu heykellerden antika eşyalara, el dokuması Kayseri halı ve kilimlerine kadar pek çok objeyi görebilirsin. 1400'lü yıllardan günümüze uzanan Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait pek çok tarihi eserin de sergilendiği Güpgüpoğlu Konağı Etnografya Müzesi, Cumhuriyet Mahallesi'nde Atatürk Evi Müzesi'nin hemen karşısında yer alıyor.
Açık olduğu saatler
Şehri gezerken keyifli zaman geçirebileceğin en popüler yerlerden biri de 2013 yılında hizmete açılan Kayseri Hayvanat Bahçesi. 160’tan fazla türde binlerce hayvana ev sahipliği yapan hayvanat bahçesi, aynı zamanda sahipsiz hayvanlar için barınma ve doğal yaşam merkezi olarak da hizmet veriyor.
Aslan ve kaplanlardan sevimli tavus kuşları ve zürafalara kadar pek çok vahşi hayvanı yakından görme şansı bulabileceğin Kayseri Hayvanat Bahçesi; buz pisti, spor sahaları, çocuk oyun alanları, kır bahçeleri ve dinlenme tesisleriyle de yılın her dönemi ilgi görüyor.
Açık olduğu saatler
Kayseri'de gezebileceğin en etkileyici camilerden biri olan 1977 yılında Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda hizmete açılan Bürüngüz Camii aynı zamanda şehrin en büyük camisi olarak karşımıza çıkıyor. Klasik Osmanlı mimarisinin yansıtan cami, tasarımı, yüzlerce yıllık mesicidi ve 4 büyük kubbesiyle görülmeye değer güzelliklerden. Merkezi bir konumda bulunan ve Kayseri’nin tarihi yapıları arasında yükselen Bürüngüz Camii, aynı zamanda cam işçiliği ve kubbelerindeki klasik Osmanlı süslemeleriyle de dikkat çekiyor.
Bölgeye özgü mimarileri ile büyüleyici manzaralar sunan, dar ve çıkmaz sokaklarda sıralanan tarihi Kayseri evleri, şehri gezerken seni bambaşka diyarlara götürecek. 2 ile 3 katlı, bahçeli ve avlulu olarak tasarlanan, iklim şartlarına uygun olarak hem soğuk hem sıcağa dayanacak şekilde inşa edilmiş tarihi konaklar ve köşkler, Kayseri'de düzenlenen fotoğraf safarilerinin de değişmesi adresleri arasında.
En güzel örneklerini Melikgazi ilçesindeki Gündoğdu Sokak üzerinde görebileceğin Kayseri evleri, hem Selçuklu hem de Osmanlı dönemi mimari özelliklerini yansıttığı için mimari severler tarafından da sıkça ziyaret ediliyor. Bazıları müze, kafe veya butik otel olarak hizmet veren konakların avlu, oturma odası, kiler ve sofa gibi iç bölümlerini de gezebilirsin.
Sadece Türkiye'den değil, dünyanın her yerinden kış tatilleri için binlerce insanın ziyaret ettiği Erciyes Kayak Merkezi, Erciyes Dağı eteklerinde 2150 ile 3400 metre yüksekte yer alıyor. Toplam uzunlukları 100 kilometreyi bulan kayak pistleri ile hizmet veren kayak merkezinde 154 tane suni kar makinesinin yanı sıra 18 tane son teknoloji olanaklarla donatılmış, 26.000 kişi taşıma kapasiteli teleski ve telesiyejler de bulunuyor.
Her zorluk derecesine göre dünya standartlarında kayak pistleri sunan Erciyes kayak merkezinde çocuklar için güvenlikli özel pistler ve çocuk oyun alanları da bulunuyor. Her yaş grubu için kayak ve snowboard eğitimlerinin verildiği kayak merkezi; kış sezonu, yılbaşı ve bayramlarda ise tamamen doluyor. Ülkemizin en iyi kayak merkezlerinden birine ev sahipliği yapmasının yanı sıra en güzel kış tatilini yaşayabileceğin Kayseri’ye yola çıkmadan önce Erciyes kayak merkezi rehberi yazısına tıklayarak güzel bir tatil programı yapabilirsin.
Kayseri’ye sadece 20 kilometre uzaklıkta, Erciyes Dağı eteklerinde inşa edilen Kültepe Antik Kenti'nden günümüze kalan tarihi yapıları, rehberli turlarla veya kendi başına keşfe çıkabilirsin. Anadolu’nun en eski krallığı olarak bilinen Kaniş Krallığı’nın merkezi olan antik kent, uzun yıllar boyunca Anadolu ve Mezopotamya arasında önemli bir ticaret merkezi olarak varlığını sürdürmüş.
Bölgede yapılan kazlarda Kapadokya Tabletleri olarak bilinen ilk çivi yazısı örneklerinin de bulunduğu Kültepe Ören Yeri, tarih ve arkeoloji meraklılarının kesinlikle uğraması gereken yerler arasında.
Kayseri'ye yaklaşık 25 kilometre uzaklıkta bulunan ve görkemli manzarasını şehrin her yerinden görebileceğin Erciyes Dağı, 3917 metre yüksekliğiyle İç Anadolu'nun en büyük, Türkiye'nin ise 5. büyük dağı konumunda. Doğa sporları yapmak için Türkiye'de en çok tercih edilen yerlerden olan Erciyes Dağında yılın her dönemi rehberlerle doğa yürüyüşlerine çıkabilir; dağ eteklerinde kamp, kaya tırmanma, dağcılık ve dağ bisikleti gezileri gibi pek çok aktivite yapabilirsin.
Volkanik patlamalarıyla Kapadokya'daki etkileyici kaya oluşumları ve peribacalarının oluşmasına neden olan dağlardan biri olan Erciyes Dağı, aynı zamanda her yıl binlerce insanı kendine çeken Erciyes Kayak Merkezi’ne de ev sahipliği yapıyor
Kayseri'ye yaklaşık 85 kilometre uzaklıktaki Yeşilhisar ilçesi sınırlarında yer alan ve sadece Türkiye'nin değil, dünyanın da en önemli kuş yaşam alanlarından biri olarak gösterilen Sultan Sazlığı Milli Parkı; 500'e yakın bitki çeşidi ve vahşi yaşam zenginliğiyle doğa severlerin mutlaka keşfetmesi gereken yerlerden biri. Sevimli flamingoları ve turnalarıyla ünlü milli park, göl kenarındaki sazlıklarda ev sahipliği yaptığı 300 türden fazla su kuşu ve göçmen kuşlarından dolayı kuş cenneti olarak da koruma altında.
25.000 hektarlık geniş bir alana yayılan Sultan Sazlığı Milli Parkı’nı yılın her dönemi doğa yürüyüşleri ve fotoğraf safarileri ile keşfe çıkabilir; göl çevresini saran yürüyüş parkurları ve mesire alanlarında tertemiz havada yorgunluk atabilirsin.
Açık olduğu saatler
Kayseri’yi gezerken hemen dikkatini çekecek tarihi yapılardan biri de Melikgazi ilçesinde Cumhuriyet Meydanı’na kısa bir yürüyüş mesafesinde yer alan Alaca Kümbeti. M.S. 1184 yılında inşa edilen ve Kayseri'deki en eski yapılardan biri olan Alaca Kümbeti, kesme taşlarla inşa edilmiş ve sivri kubbesi ile dikkat çekiyor. Dış bölümleri geometrik şekiller ve bitki desenleriyle süslenmiş anıtsal yapıyı ziyaret ederek Selçuklu ve Beylik dönemi mimari özelliklerini yakından inceleyebilirsin.
Melikgazi ilçesi sınırlarında yer alan ve güvercinlerin kayalara oyulmuş yuvaları ile ünlü Gesi bağlarını gezerken Kapadokya'da görmeye alıştığımız manzaralarla karşılaşacaksın. Yemyeşil doğal güzellikleri, büyüleyici kuş yuvaları ve temiz havasıyla doğa gezilerinin de değişmez adreslerinden biri haline gelen Gesi bağlarında hem harika fotoğraflar çekebilir hem de geleneksel Kayseri lezzetlerini tadarak güzel bir gün geçirebilirsin.
Kayseri merkezine sadece 17 kilometre uzaklıkta yer alan ve hem yamaç paraşütü hem de doğa sporları yapmak için şehirde en çok tercih edilen yer olan Ali Dağı, doğa gezileri ve fotoğrafçılık turlarının da en sevilen adreslerinden biri. Yamaç paraşütüne uygun yamaçlarından 5000 metreye kadar uzmanlarla yamaç paraşütü yapabileceğin ve Kayseri’nin kuş bakışı manzaralarını izleyebileceğin Ali Dağı, son yıllarda sadece Kayseri’nin değil Türkiye’nin de en popüler yamaç paraşütü merkezlerinden biri haline geldi.
Kuzey rüzgarları alan 2 tane yamaç paraşütü pistinin yanı sıra iyi düzenlenmiş yürüyüş yolları, dağ bisiklet parkurları, kamp alanları, kaya tırmanma ve dağcılık imkanlarıyla yılın her mevsimi ziyaret edilen Ali Dağı, şehrin panoramik manzaralarının fotoğraflarını çekmek için de ilk uğraman gereken yerlerden.
55.000 hektarlık geniş bir alana yayılan, Kayseri'nin yanı sıra Niğde ve Adana sınırlarına kadar uzanan Aladağlar Milli Parkı, sadece Türkiye'den değil tüm dünyadan doğa severleri kendine çekiyor. Yılın her mevsimi rehberli doğa yürüyüşleri, fotoğrafçılık safarileri ve bisiklet turlarının düzenlendiği milli park; endemik bitki türleri, onlarca çeşit kuş türü ve vahşi yaşam güzellikleri ile Türkiye'nin önemli tabiat cennetlerinden.
El değmemiş güzelliklerinin korunması amacıyla 1995 yılından koruma altına alınan Aladağlar Milli Parkında uzmanlarla birlikte yamaç paraşütü yaparak kilometrelerce uzanan yemyeşil manzaraları izleyebilirsin. Kızılçam, köknar, sedir, ardıç ağaçları arasında uzanan yürüyüş parkurlarında irili ufaklı şelaleler, devasa buzul kayalıkları ve buz gibi dereler arasında yılın yorgunluğunu atabileceğin park, özellikle sonbaharda sunduğu benzersiz manzarasıyla doğa fotoğrafçılarının ilk adresleri arasında.
Kayseri’ye bir dönem egemenlik kurmuş Eretna Beyliği hükümdarı Emir Erdoğmuş için yaptırılan etkileyici Emir Ali Kümbeti, Seyyid Burhaneddin Türbesi’nin hemen yanında yer alıyor. 1351 yılında inşa edilen kümbet, 1955 yılında restore edilerek ziyarete açıldı. Halk arasında Pişrev Ali Türbesi olarak bilinen ve türbenin altındaki mumyalık bölümüyle de dikkat çeken Emir Ali Kümbeti, kesme taşlarla inşa edilmiş ve tonozlar ile örtülmüş çarpıcı bir yapı. Kemerli kapısı, sivri kemerleri ve dönem özelliklerini yansıtan taş süslemeleriyle de ilgi çeken kümbet, Kayseri inanç ve kültür turlarının bir parçası konumunda.
Erciyes Dağı eteklerinde uzanan Tekir Yaylası, yazın en sıcak günlerinde bile serin kalan tertemiz havası ile son yıllardaki en gözde kaçış noktalarından. Hem kendi başına hem de rehberli doğa gezileri ve yayla turlarıyla keşfedebileceğin, deniz seviyesinden 2500 metre yükseklikte yer alan Tekir Yaylası, donanımlı kamp alanları ile aynı zamanda Kayseri'de kamp yapmak isteyenlerin ilk tercihlerinden.
İlkbahar ve sonbahar aylarında rengarek çiçekleri, ahşap yayla evleri ve etkileyici Erciyes Dağı manzaraları eşliğinde temiz havada yılın bütün yorgunluğunu atabilirsin.
Önemli ticaret yolları üzerinde yer aldığı için yüzlerce yıl boyunca büyük bir ticaret merkezi olan ve günümüzde de Anadolu’nun en büyük ticaret şehirlerinden biri olan Kayseri'de yerli ve yabancı turistlerin alışveriş yapmak için ilk uğradığı yer ise tarihi Kayseri Kapalı Çarşı. 1497 yılında inşa edildiği günden beri Kayseri'nin en hareketli yerlerinden biri olan ve 15 farklı bölümden oluşan çarşı, İstanbul Kapalı Çarşı’dan sonra Türkiye'nin en büyük kapalı çarşısı olması ile ünlü.
1800 tane dükkanın hizmet verdiği Kayseri Kapalı Çarşıda şehrin lezzetli sucuk, pastırma ve mantılarının yanı sıra bölgeye özgü el sanatı ürünleri, gümüş ve bakır işleri, yöresel giysiler, antikalar ve Kayseri temalı hediyelik eşyalar gibi binlerce ürünü bir arada bulabilirsin. Hem klasik Osmanlı mimarisini yansıtan etkileyici taş tasarımı hem de zengin alışveriş seçenekleriyle Kayseri Kapalı Çarşı uğraman gereken yerler arasında.
Kayseri merkezine yaklaşık 90 kilometre uzaklıktaki Yahyalı ilçesi sınırlarında yer alan Derebağ Şelalesi, Kayseri seyahatinde görmeni önerdiğimiz doğa harikalarından biri. 15 metre yükseklikteki kayalar arasından akan bembeyaz suları, buz gibi şelale göletleri, endemik bitki türleri ve vahşi yaşam zenginliğinin yanı sıra Derebağ Şelalesi, iyi düzenlenmiş mesire alanlarıyla da hem Kayseri halkı hem de de turistler tarafından sıkça ziyaret ediliyor.
Mimar Sinan’ın eseri olan Kurşunlu Camii (Mimar Sinan Camii) 1585 yılında inşa edildi. Camii, klasik Osmanlı mimarisinin yanı sıra çarpıcı kalem nakışlarıyla ünlü iç süslemeleri, sivri kemerleri, kubbeli şadırvanı ve camiye ismini veren kurşun kaplı kubbesiyle şehrin simgesel yapılarından biri. Kesme taşlarla çift revaklı olarak tasarlanan Kurşunlu Camii, Kayseri’nin en güzel camilerinden biri olarak hem yerli hem de yabancı turistler tarafından sıkça ziyaret ediliyor.
Kayseri merkezine 25 kilometre uzaklıkta Kızılırmak Nehri üzerine inşa edilen Yamula Barajı, sunduğu güzel manzarasıyla doğa gezilerinin değişmez adreslerinden biri. Balık bolluğundan dolayı Kayseri'de düzenlenen balıkçılık turlarının merkezlerinden biri olan Yamula Barajı’nın çevresindeki alabalık çiftliklerinde mola verebilir, çarpıcı göl manzaraları eşliğinde taze balıklar ve yöresel mezelerin tadına bakabilirsin..
Kayseri'nin merkezi ilçelerinden Melikgazi’de uğraman gereken önemli bir yapı da günümüze kadar sağlam kalmış mimarisiyle ilgi gören Kayseri Bedesteni. 9 kubbeli ve dört köşe planlı olarak 1497 ile 1498 yılları arasında inşa edilen ve yüzlerce yıl boyunca kumaş satıcılarına ev sahipliği yapan bedesten, günümüzde de önemli bir ticaret merkezi. İçerdeki dükkanlarda yöresel giysilerden Kayseri’nin ünlü el yapımı halı ve kilimlerine, antika eşyalardan bakır ürünlerine kadar onlarca çeşit ürün bulabileceğin ve keyifli alışverişler yapabileceğin Kayseri Bedesteni, küçük taş dükkanları ve güzel mimarisiyle yabancı turistlerin de çok ilgisini çekiyor.
Kayseri'ye sadece 17 kilometre uzaklıkta yer alan ve çok sevilen bir doğa gezisi alanı da Hürmetçi Köyü. Karlarla kaplı Erciyes Dağı'nın manzarasının süslediği ovalarda özgürce koşan yılkı atlarıyla ünlü köy, dünyanın her yerinden atların fotoğraflarını çekmek isteyenleri kendine çekiyor. Doğa yürüyüşleri, fotoğrafçılık turları veya kamp yapmak için mutlaka uğramanı önerdiğimiz Hürmetçi köy kahvaltıları ve yöresel lezzetleri tadarak da güzel zamanlar geçirebilirsin.
Hem tarihi önemi hem de büyüleyici manzaralarıyla günübirlik gezilerin değişmez adreslerinden biri haline gelen Soğanlı Vadisi, tarih ve kültür meraklılarının yanı sıra fotoğrafçılık tutkunlarının da mutlaka uğraması gereken yerlerden. İlk Hristiyanlık döneminde bölgeye gelen rahip ve keşişler tarafından inşa edilmiş Kapadokya’ya özgü kaya kiliseleri, yerleşim yeri olarak kullanılan mağaralar, etkileyici kiliseler ve manastırlarıyla ünlü vadide Aziz Barbara Kilisesi, Karabaş Kilisesi, Kubbeli Kilisesi, Yılanlı Kilisesi gibi birbirinden ilginç tarihi yapıları gezme şansı bulacaksın.
Zambiya’da bulunan Victoria Şelalesi’nden sonra dünyadaki en yüksek ikinci şelalesi olan Kapuzbaşı Şelaleleri, Türkiye’nin görülmesi gereken doğa harikalarından biri. Görkemli manzarasıyla tüm dünyadan insanların ilgisini çeken ve 7 tane şelalenin birleşmesinden oluşan Kapuzbaşı Şelaleleri, 60 metreyi bulan yüksekliklerden dökülen sularıyla büyüleyici bir manzara sunuyor.
Çevresini iyi düzenlenmiş yürüyüş yollarıyla keşfe çıkabileceğiniz ve tertemiz havasında mesire alanlarında piknik yapabileceğiniz şelaleler, aynı zamanda buz gibi sularla dolu kaya göletleriyle sıcak günlerinde çok sevilen bir kaçış noktası. Yılın her mevsimi fotoğrafçılık turları ve doğa yürüyüşlerinin değişmesi adreslerinden olan Kapuzbaşı Şelaleleri, Yahyalı ilçesine bağlı Küçükçayır Köyü sınırında yer alıyor ve Kayseri merkezine yaklaşık 145 kilometre uzaklıkta.
Kayseri'nin en sevilen parklarından ve buluşma noktalarından biri olan Mimar Sinan Parkı, Kocasinan ilçesinde Atatürk Bulvarı üzerinde bulunuyor. Şehrin kalabalığı ve gürültüsünden uzaklaşabileceğin peyzajlı çiçek bahçeleri, yürüyüş parkurları, koşu yolları, spor sahaları, geniş çocuk oyun alanları ve çay bahçeleri ile özellikle hafta sonları çok kalabalık olan Mimar Sinan Parkı’nın göletinde de yaz aylarında su bisikletiyle geziler yaparak güzel zaman geçirebilirsin
İsmini eski bir şeker fabrikası arazisinde yer almasından alan Şeker Gölü, çevresindeki Anadolu Selçuklu dönemi yapılarından dolayı halk arasında Keykubat Gölü olarak da biliniyor. Keykubat Dağı eteklerinde güzel bir manzara sunan ve hemen yanında inşa edilmiş I. Alaeddin Keykubad’ın yazlık köşkü için de sıkça ziyaret edilen Şeker Gölü; iyi düzenlemiş yürüyüş yolları, mesire alanları, göl manzaralı restoranları ve kafeleri ile Kayseri’nin sevilen gezi alanlarından biri.
Düğün, nişan ve özel kutlamalar gibi pek çok etkinliğin de gerçekleştirildiği göl, aynı zamanda Keykubat Dağı'nın çarpıcı manzaraları eşliğinde yürüyüş yapmak, yaz aylarında sandal ve teknelerle balık avlama turlarına katılmak veya çam ormanları arasında göl kenarında olta balıkçılığı yaparak dinlenmek için de tercih edebileceğin yerler arasında.
Kayseri merkezine en yakın yeşil alanlarından biri de panoramik şehir manzaraları izleyebileceğin Beştepeler Mesire Alanı. Çam ormanlarıyla çevrili, tertemiz havasıyla ilgi gören Beştepeler, özellikle yaz aylarında serin havada piknik yapmak isteyen ailelerle doluyor.
Mesire alanında gün batımı Kayseri’yi izleyebileceğin seyir terasları, organik ürünlerle kahvaltı yapabileceğin kır bahçeleri, yürüyüş parkurları, bisiklet yolları ve çocuk oyun alanları gibi olanaklar da bulabilirsin.
İlk Hristiyanlık döneminin önemli dini merkezlerinden biri olan ve Kayseri'nin Develi ilçesine yaklaşık 12 kilometre uzaklıkta, Erciyes Dağı'nın eteklerinde uzanan Gereme Harabeleri, Anadolu'da düzenlenen tarih ve kültür gezilerinin vazgeçilmezleri arasında.
Hz. İsa'nın havarilerinden Aziz Paul'un M.S. 532 yılında Hristiyanlığı yaymak için inananlarla bölgeye gelmesi ve burada mabetler inşa etmesi ile yerleşimin başladığı Gereme, Kapadokya’da görmeye alıştığımız taş kilise ve mabetleriyle görülmeye değer güzellikte. Aziz Paul Kilisesi ve Roma döneminde inşa edilen su kemerlerinin kalıntılarını da görebileceğin gezinde Hititler, Asurlar, Frigyalılar ve Romalılar tarafından inşa edilmiş tarihi yapıların günümüze kalan bölümlerini inceleyebilirsin.
13. yüzyılın ilk döneminde inşa edildiği tahmin edilen ve Kayseri merkezinde Mimar Sinan Parkı içerisinde gezebileceğin Avgunlu Medresesi, hem etkileyici taş mimarisi hem de içinde hizmet veren onlarca kitapçı, sahaf ve antikacıyla keyifle gezebileceğin yerler arasında. Tek katlı, iki eyvanı ve revaklı avlusu tarzıyla klasik bir Selçuklu dönemi eseri olan medrese, avlusundaki güzel havuzdan dolayı halk arasında Havuzlu Medrese olarak da biliniyor. İlk dönem Selçuklu mimarisini yansıttığı için mimari meraklılarının da sıkça ziyaret ettiği taş medresede hem tarih gezisi yapabilir hem de sahaflardan çok az yerde bulabileceğin kitapları alabilirsin.
Bölgede pek çok etkileyici yapı inşa ettiren Anadolu Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubad’ın eşi Mahperi Hatun (Hunat Hatun) adına 1238 yılında yaptırılan Hunat Hatun Külliyesi, Kayseri'nin en önemli tarihi hazinelerinden. Klasik Selçuklu mimarisini yansıtan ve Anadolu'daki en güzel külliye örneklerinden biri olarak gösterilen Hunat Hatun Külliyesi, üstü açık kare planlı bir avlu çevresine sıralanmış medrese odalarından oluşuyor. Uzun yıllar dini eğitimlerin verildiği yapı, 1969 yılında arkeoloji müzesi ve daha sonra da etnografya müzesi olarak hizmet vermeye devam etmiş. Günümüzde restore edilen ve yöreye özgü el sanatı ürünlerinin satıldığı bir çarşı olarak kullanılan külliye, hem kesme taşlarla inşa edilmiş çarpıcı mimarisi hem de zengin alışveriş olanaklarından dolayı sıkça ziyaret ediliyor.
Kayseri'nin Develi ilçesi sınırında yer alan Yay Gölü; zengin balık çeşitliliğiyle balık avlama turlarına katılmak, yürüyüşlere çıkmak veya doğa fotoğrafları çekmek için en çok tercih edilen yerler arasında. Sultan Sazlığı’nın bir bölümünü de kapsayan göl, volkanik patlamalarla oluşmuş etkileyici göllerimizden biri.
1972 yılında su kuşları koruma alanı ilan edilen ve yüzlerce göçmen kuşuyla Kayseri’de düzenlenen kuş gözlem turlarının en önemli noktalarından biri haline gelen Yay Gölü’nü gezerken dikkuyruk, gece balıkçılı, alaca balıkçıl, karabatak ve tepeli pelikan gibi pek çok nadir kuş türünü yakından görme şansı bulabilirsin.
Kayseri merkezine 68 kilometre uzaklıktaki Pınarbaşı ilçesi sınırlarında yer alan ve Seyhan Nehri'ni besleyen en büyük kollardan olan Zamantı Irmağı, hem doğa içerisinde zaman geçirmek hem de doğa sporları yapmak için şehirde en çok tercih edilen yerler arasında. Bitki çeşitliliği ve vahşi yaşam zenginliği ile dikkat çeken Zamantı Irmağı, aynı zamanda bahar ve yaz aylarında düzenlenen rafting etkinlikleriyle de son yıllarda oldukça hareketli.
51 kilometre uzunluğuna sahip ırmağın 15 kilometrelik zorlu rafting parkuru bulunuyor. Etkileyici kanyonlar ve ormanlar arasında ilerleyen parkurda uzmanlarla rafting yapmanın yanı sıra kano ve sandallarla da gezilere çıkarak harika fotoğraflar çekebilirsin. Onlarca çeşit balığıyla bölgenin en popüler balık avlama noktalarından biri de olan Zamantı Irmağı’nda balık avlama turlarına katılarak veya olta balıkçılığı yaparak da doğanın içinde dinlenebilirsin.
1886 yılında Sultan II. Abdülhamid döneminde Panaya Kilisesi olarak inşa edilen yapı, 1925 yılında Yaman Dede Camii ismini almış. Rum kilisesi olarak inşa edilen ve klasik Rum dönemi mimari özelliklerini yansıtan yapı, kilise görünümüyle hem yerli hem de yabancı turistlerin çok ilgisini çekiyor.
Günümüzde iç bölümleri harabe halinde olan Yaman Dede Camii, çarpıcı dış mimarisiyle sıkça ziyaret ediliyor. İnanç ve tarih turlarının yanı sıra kendi başınıza da ziyaret edebileceğin tarihi Yaman Dede Camii’nde Rum, Ortodoks ve klasik Osmanlı mimarisinin birleşimini yakından görebilirsin.
Hz. Muhammed'in torunlarından olan ve 1414 yılında Kayseri'de vefat eden Zeynel Abidin için 1886 yılında inşa ettirilen Zeynel Abidin Türbesi, her yıl binlerce kişiyi ağırlıyor. Klasik Osmanlı mimarisi ile kare planlı ve kubbeli olarak inşa edilen türbenin içerisinde İmam Sultan olarak da bilinen Zeynel Abidin’in etkileyici el oymaları ile süslü sandukası yer alıyor. Kapısındaki Sultan II. Abdülhamid tuğrasıyla da dikkat çeken türbe, dini bayramlar ve kutsal günlerde dua etmek isteyen binlerce kişiyi ağırlıyor. Melikgazi ilçesinde Sivas Bulvarı üzerinde yer alan ve Cumhuriyet Meydanı, Kayseri Kapalı Çarşı, Kayseri Kalesi gibi turistik noktalara oldukça yakın olan Zeynel Abidin Türbesi’ne kısa bir yürüyüşle ulaşabilirsin.
Cami Kebir veya Sultan Camii olarak da bilinen ve Danişmentliler döneminde 1143 yılında inşa edildiği düşünülen Kayseri Ulu Camii, şehrin hem en eski hem de en etkileyici camilerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Camii, Bizans ve Roma mimarisinden de izler taşıyan sütunlarıyla dikkat çekiyor.
Antik bir kiliseden dönüştürüldüğü tahmin edilen Kayseri Ulu Camii, Selçuklu ile Osmanlı dönemlerinde de bazı değişikliklere uğramış ve genişletilmiş. Huzurlu atmosferi, etkileyici iç mekanları, kesme ve moloz taşlarla inşa edilmiş dış mimarisiyle etkileyici bir yapı olan Kayseri Ulu Camiiyi ziyaret ederek Roma, Bizans, Beylik, Selçuklu ve Osmanlı mimarilerinin bir birleşimine şahit olabilirsin.
Osmanlı İmparatorluğu döneminin en önemli mimarlarından biri olan ve pek çok şaheser inşa eden Mimar Sinan'ın Kayseri'ye 27 kilometre uzaklıktaki Ağırnas’ta doğduğu ev, günümüzde müze olarak hizmet veriyor. Geleneksel taş ve ahşap mimarili bir Kayseri konağı olan ve içindeki tüneller Ağırnas Yeraltı Şehri’ne kadar uzanıyor.
2006 yılında restore edilerek ziyarete açılan ve her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret eden Mimar Sinan Evi’nin dönem mobilyaları ve eşyalarıyla süslü odalarında Mimar Sinan’ın yetiştiği ortamı yakından görebilir, büyük ustanın inşa ettiği eserlerden örnekleri inceleyebilir ve tarihi atmosferde yer altı odalarını keşfe çıkabilirsin.
Şehre yaklaşık 75 kilometre uzaklıktaki Özkonak Yeraltı Şehri, Kayseri’ye en yakın antik yerleşim yerlerinden biri olarak çok ziyaret ediliyor. Bölgeye özgü yumuşak kayalar oyularak inşa edilen ve 3000 rahibin bir arada yaşadığı düşünülen yer altı şehrini gezerken metrelerce uzanan tüneller, devasa sürgülü taş kapılar, mabetler, yaşam odaları ve iç bölümlere temiz hava girmesi için tasarlanmış mühendislik harikası hava bacaları arasında unutulmaz bir gün geçirebilirsin.
M.Ö. 400’lü yıllarda yapılan ve sonraki dönemlerde geliştirildiği düşünülen Özkonak Yeraltı Şehri, İdiş Dağı yamaçlarından sunduğu çarpıcı manzarası için de yerli ve yabancı turistlerin çok ilgisini çekiyor.
Açık olduğu saatler
1276 yılında Anadolu Selçuklu Sultanı I. Alâeddin Keykubad’ın kızı Şah Cihan Hatun için yaptırdığı Döner Kümbet, Melikgazi ilçesinde yer alıyor. Üzerindeki çift başlı kartal, kanatlı pars, kanatlı aslan ve Selçuklu simgelerinden hayat ağacı taş oymalarıyla ziyaretçilerini büyüleyen Döner Kümbet’in 12 bölümü de bitkisel ve geometrik motiflerle süslü. 1980 yılında koruma altına alınan ve tarih meraklıları kadar mimari severlerin de keyifle ziyaret edebileceği Döner Kümbet’e Anadolu Selçuklu döneminden günümüze kadar sağlam gelmeyi başarmış etkileyici taş işçiliklerini görmek için uğramanı öneriyoruz.
Kayseri'nin merkez ilçesi Kocasinan'da yer alan ve güzel kokusundan dolayı halk arasında Mis Kokulu Bahçe olarak bilinen Tuna Parkı, hem çiçek severlerin hem de doğa aşıklarının mutlaka uğraması gerekenyerlerden. Onlarca farklı endemik bitki türüyle süslü peyzajlı bahçeleriyle çok ilgi gören parkın içerisinde spor sahaları, çocuk oyun alanları, bisiklet ve yürüyüş yolları gibi olanaklar bulunuyor. Son yıllarda yenilenen Tuna Parkı'na şehir merkezinden kısa bir yürüyüşle ulaşabilir ve kabalıklardan uzakta rengarenk çiçekler arasında güzel bir mola verebilirsin.
Yedigöller ve Kapuzbaşı Şelaleleri arasında uzanan Hacer Vadisi; devasa buzul kayalıkları, zengin bitki ve vahşi yaşam çeşitliliği ile tüm doğa severlerin görmesi gereken tabiat harikalarımızdan. 2750 hektarlık geniş bir alana yayılan vadi, Türkiye'nin en iyi post ormanı seçilen Hacer Ormanı’na da ev sahipliği yapıyor. Vadi; köknar, meşe, ardıç, sedir, karaçam ağaçları ile çevrili yürüyüş yolları, görkemli kanyon duvarları, dağ yamaçlarında gizlemiş binlerce yıllık mağaraları, irili ufaklı onlarca şelale ve deresiyle doğa severler için adeta bir cennet.
Dağ bisikleti, dağcılık, kampçılık gibi etkinlikler için bir merkez haline gelen ve sadece Türkiye'den değil tüm dünyadan doğa fotoğrafçılarının ilgisini çeken Hacer Vadisi’nde Aladağlar yamaçlarında mola vererek bölgenin panoramik fotoğraflarını da çekebilirsin.
Sıcak yaz günlerinde hem serinlemek hem de sevdiklerinle zaman geçirmek için gidebileceğin en popüler yerlerden biri de Şirin Aquapark. Kadınlar için ayrı bölümleri bulunan su parkı; her yaş grubu için uygun kaydıraklar, güvenlikli çocuk havuzları, güneşlenme terasları, restoranlar ve kafeler ile özellikle yaz aylarında tamamen doluyor
Hafta içi
Hafta sonu ve tatil günleri
Açık olduğu saatler
Kayseri’nin İncesu ilçesi sınırlarında yer alan 27 kilometre uzunluğundaki Çöl Gölü, kuraklıktan dolayı tamamen kurumuş durumda ve benzersiz çöl manzarasıyla çok ilginç bir manzaraya sahip. Deniz seviyesinden 1045 metre yükseklikte yer alan ve Ankara ile Kayseri arasında uzanan göl, komşu şehirlerden düzenlenen turlarla da sıkça ziyaret ediliyor. Karlı dağların eteklerinde uzanan çöl manzaralarıyla benzersiz fotoğraflar çekebileceğin Çöl Gölü, yılın her mevsimi fotoğraf safarileri ve ATV turlarının da değişmez adreslerinden.
Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin hocası olan Seyyid Burhaneddin’in türbesi, Kayseri’nin en çok ziyaret edilen türbelerden biri. Hayatının son dönemlerini Kayseri'de geçiren ve burada vefat eden Selahattin Seyit Burhanettin’in mezarı, 1894 yılında türbe haline getirilerek ziyarete açıldı. Çevirisi rengarenk çiçekler ve asırlık çınarlarla çevrili türbe, tarihi öneminin yanı sıra bölgede çok sevilen bir kişi olan Seyyid Burhaneddin için dua etmek isteyen binlerce kişi tarafından da ziyaret ediliyor.
Anadolu Selçuklu döneminden Kayseri’de kalan etkileyici tarihi hazinelerden bir diğeri de Çifte Kümbet. I. Alaeddin Keykubad’ın eşi ve Eyyubi Hükümdarı Melik Adil’in kızı Adile Sultan için 1247 ile 1248 yıllarında inşa ettirilen kümbet, klasik Selçuklu mimari özellikleriyle dikkat çekiyor. Sekizgen planlı ve kubbeli olarak tasarlanan Çifte Kümbet; kemerli kapısı, el yapımı taş süslemeleri ve günümüze kadar sağlam kalmış çarpıcı mimarisiyle görülmeye değer güzellikte.
Kayseri'ye bağlı Tomarza ilçesinde bulunan ve her yıl düzenlenen Dadaloğlu Şenlikleri ile ünlü Berçin Yaylası; dağ yamaçlarında sıralanmış ahşap yayla evleri, rengarenk yayla çiçekleri, serin ve oksijen seviyesi yüksek tertemiz havasıyla özellikle sıcak yaz günlerinde keyifli bir kaçış noktası.
Kendi başına veya doğa yürüyüşleri ve yayla turları ile keşfe çıkabileceğin Berçin Yaylası, aynı zamanda organik ürünlerle hazırlanan kahvaltı ve yöresel lezzetleriyle gastronomi meraklılarını da kendine çekiyor.
Kayseri'nin merkez ilçelerinden Kocasinan’da gezebileceğin başka bir etkileyici Anadolu Selçuklu dönemi yapısı da Hacı Kılıç Camii ve Medresesi. Anadolu Selçuklu Devleti'nin inşa ettiği son medreselerinden olduğu için özel öneme sahip olan ve yüzlerce yıldır sağlam kalan mimarisiyle dikkat çeken medrese, dikdörtgen planlı ve kalın taş duvarlarla inşa edilmiş. Yüzlerce yıl boyunca dini eğitimler verilen medresesin kemerli kapıları, etkileyici taş oymaları, Anadolu Selçuklu dönemini yansıtan motiflerle süslenmiş iç bölümlerini gezebilir ve son dönem Selçuklu mimarisini yakından görebilirsin.
Kayseri'nin binlerce yıllık tarihi dokusunu korumak amacıyla tasarlanan ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilen yüzlerce yıllık taş konaklarıyla çok sevilen bir gezi alanı haline gelen Kayseri Tarihi Mahallesi, şehri gezerken uğraman gereken yerler arasında. Taş ve ahşap mimari olarak iki veya üç katlı olarak tasarlanmış onlarca konağın sıralandığı sokaklar; yol üstü kafeleri, ressamları, müzisyenleri, hediyelik eşya dükkanları, yöresel lezzetler tadabileceğin restoranları ve butik otelleriyle özellikle yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerle doluyor.
Kayseri’ye 117 kilometre uzaklıktaki Yahyalı ilçesi sınırlarında yer alan Yeşilköy Şelalesi, hem harika fotoğraflar çekmek hem de bakir doğal güzellikler içinde dinlendirici bir gün geçirmek için uğrayabileceğin tabiat harikalarından. Zamantı Irmağı’ndan beslenen en büyüğü 20, en küçüğü ise 10 metre yükseklikteki şelalelerden oluşan Yeşilköy Şelaleleri; kar sularının erimesiyle yaz aylarında bile buz gibi kalan kaya göletleri, seyir terasları ve şelalelerin çevresini saran yürüyüş yollarıyla keyifli bir hafta sonu gezisi sunuyor. Günün belirli saatlerinde geri çekilen sularından dolayı bilim dünyasının da ilgisini çeken ve üzerinde araştırmalar yapılan Yeşilköy Şelaleleri, yılın yorgunluğunu atmak için Kayseri'de gidebileceğin en özel yerler arasında.
Kayseri'de görmen gereken diğer bir tarihi hazinede 2010 yılında iç bölümleri düzenlenerek ve ışıklandırılarak turizme kazandırılan Ali Dağı Yeraltı Şehri. Günümüzden 1300 yıl önce, volkanik patlamalarla oluşmuş yumuşak kayalar oyularak inşa edilen ve 180 metre uzunluğundaki tünelleri, taş salonları ve mabetleriyle ilginç bir gezi deneyimi sunan Ali Dağı Yeraltı Şehri, Kapadokya’da görmeye alıştığımız etkileyici güvercin yuvalarıyla da ilgi çekiyor.
Devasa sürgülü taş kapılarını da mutlaka incelemeni önerdiğimiz, doğa yürüyüşlerinin yanı sıra arkeoloji turlarının sevilen adreslerinden biri olan Ali Dağı Yeraltı Şehri’ni rehberlerle veya kendi başına gezebilirsin.
Kayseri Havalimanı yolu üzerinde modern mimarisiyle dikkat çeken Kadir Has Kent ve Mimar Sinan Müzesi, modern müzecilik anlayışıyla 2003 yılında ziyarete açıldı. Fuar Kültür Parkı içinde gezebileceğin ve Türkiye'nin ilk dijital sergilerine ev sahipliği yapan müzede Kayseri kent mimarisinin yanı sıra Kayseri'de doğan ünlü usta Mimar Sinan’ın şaheserlerinin örneklerini de inceleyebilirsin.
Yılın her mevsimi doğa yürüyüşleri ve fotoğrafçılık turlarının düzenlendiği Yılanlı Dağ, yamaçlarından sunduğu panoramik Kayseri manzaralarını izlemek isteyen yerli ve yabancı turistler tarafından sıkça ziyaret ediliyor. Deniz seviyesinden 1700 metre yüksekliğe kadar ulaşan ve birçok antik efsaneye konu olan Yılanlı Dağ; kaya tırmanma, dağcılık, kampçılık ve dağ bisikleti gezileri gibi pek çok etkinliğe de ev sahipliği yapıyor. Yaz aylarında serinlemek için uğrayabileceğin ve akşamları ışıl ışıl Kayseri fotoğrafları çekebileceğin Yılanlı Dağı mutlaka görmeni öneriyoruz.
Şehrin en eski yapılarından biri olarak 12. yüzyılın ilk yarısında inşa edildiği düşünülen Gülük Camii ve Medresesi, Beylik dönemi ile Selçuklu dönemi mimari özelliklerini yansıtan etkileyici bir yapı. Kesme taşlarla inşa edilmiş kalın duvarları, kabartma taş oymalarıyla süslü giriş kapısı ve sade iç dekorasyonları ile dikkat çeken cami ve medresede uzun yıllar dini eğitim verilmiş. İç bölümlerindeki Selçuklu dönemi çini süslemeleri, geometrik şekiller ve bitkisel desenleri de mutlaka incelemeni önerdiğimiz Gülük Camii ve Medresesi, günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış mimarisiyle Kayseri’nin görülmeye değer tarihi yapılarından.
Anadolu'nun en önemli ticaret şehirlerinden biri olan Kayseri'de yüzlerce çeşit ürünü bir arada bulmak ve alışveriş yapmak için 1979 yılında hizmete açılan Kayseri Yeraltı Çarşısı’na uğrayabilirsin. Cumhuriyet Meydanı ve Kayseri Kapalı Çarşı’ya kısa bir yürüyüş mesafesinde yer alan ve 10.000 m2 gibi büyük bir alan yayılan çarşıda 200’e yakın dükkan hizmet veriyor. Modern mimarisi ile dikkat çeken çarşının içerisinde Kayseri’ye özgü yiyecek ve baharatlardan halılara ve kilimlere, elektronik eşya ve ayakkabılardan tekstil ürünlerine gibi onlarca farklı ürün arasında güzel bir alışveriş yapabilirsin.
2016 yılında hizmete açılan Kayseri Bilim Merkezi, hem bilim ve teknoloji meraklılarının hem de çocuklu ailelerin şehri gezerken mutlaka uğraması gereken yerler arasında. 4000 m2 açık, 3000 m2 kapalı sergi alanları, planetaryum (gezegen evi), laboratuvarlar ve atölyelerin yanı sıra bilim temalı kalıcı sergileriyle de ilgi gören merkezde interaktif bilim şovları izleyebilir veya astronomi eğitimleri de alabilirsin.
Türkiye’nin en büyük tematik parklarından biri olan Anadolu Harikalar Diyarı içerisinde ziyaret edebileceğin Kayseri Bilim Merkezi, yıl boyu düzenlenen etkinlikleri ve workshoplarıyla her zaman hareketli. Çocuklar için 3 boyutlu sinema salonları ile devasa teleskopları da bulunan ve Tübitak tarafından da desteklenen Kayseri Bilim Merkezi sevdiklerinle güzel zamanlar geçirebileceğin yerlerden.
Onlarca tarihi hazineye ev sahipliği yapan Melikgazi'de Hunat Mahallesi'nde bulunan Sırçalı Kümbet, 14. yüzyıl başlarında Eretna Beyliği kurucusu Alaaddin Eretna’nın babası için inşa ettirdiği anıtsal bir yapı. Kesme taşlar kullanılarak tasarlanan, Selçuklulara özgü taş süslemeleri ve yuvarlak kubbesiyle dikkat çeken kümbet, ismini ise sırça süslemelerinden alıyor. Özellikle kış aylarında kar yağdığında en güzel manzarasını görebileceğin ve harika fotoğraflar çekebileceğin Sırçalı Kümbet, tarih meraklılarının görmesi gereken hazinelerden.
13. yüzyıl başlarında Kayseri'ye gelen ve Anadolu'nun en önemli ticaret birliklerinden biri olan Ahilik Teşkilatını kuran Ahi Evran’dan ismini alan Ahi Evran Esnaf ve Sanatkarlar Müzesi, kültür meraklılarının mutlaka uğraması gereken yerlerden. Yüzlerce yıllık el sanatı ürünleri, yöresel giysiler, el yapımı deri ürünleri ve mesleki aletlerin sergilendiği müzenin 4 farklı galerisinde 500'den fazla eseri yakından görme şansı bulacaksın.
Tuzla Gölü olarak da bilinen ve Sarıoğlan ilçesi sınırlarında yer alan Palas Tuz Gölü, 25 km2 geniş bir alana yayılıyor. Türkiye'nin tuz ihtiyacının bir bölümünü karşılayan göl, Palas Ovası'nın en düşük noktası ve çevresini saran karlı dağların benzersiz manzarasıyla ünlü. Bembeyaz kıyılarında keyifli yürüyüşler yapabileceğin Palas Tuz Gölü, aynı zamanda M.Ö. 2000 yıllarına kadar uzanan ve Hititlerden Osmanlılara kadar pek çok medeniyetten izler taşıyan yerleşim alanlarıyla da Kayseri tarih ve kültür gezilerinin sevilen adresleri arasında.
1993 yılında 1. derece doğal sit alanı ilan edilerek koruma altına alınan Palas Tuz Gölü, şifalı çamurları için de sıkça ziyaret ediliyor. Onlarca kuş türünü yakından görme şansı bulabileceğin seyir terasları ve göl çevresi boyunca uzanan yürüyüş yollarıyla dinlendirici bir doğa gezisi sunan Palas Tuz Gölü Kayseri seyahatinde uğraman gereken yerlerden.
Şehir merkezinde Sivas Bulvarı üzerinde yer alan ve Kayseri’nin en büyük alışveriş merkezlerinden biri olan Forum Kayseri hem alışveriş yapmak hem de sevdiklerinle eğlenceli zaman geçirmek için gidebileceğin yerlerden. Ulusal ve uluslararası markaların satıldığı 200'den fazla mağazası, Kayseri ve dünya mutfaklarından lezzetler tadabileceğin onlarca restoranı, şık kafeleri, sinema salonları ve dinlenme alanları ile hizmet veren Forum Kayseri, hemen her hafta düzenlenen çocuklara yönelik eğlenceli etkinlikleriyle de çok seviliyor.
Kayseri ve Orta Anadolu’da uzun süre hakimiyet kuran Eretna Beyliği’nin kurucusu Alaeddin Eretna tarafından inşa ettirilen başka bir etkileyici yapı da Melikgazi ilçesinde Gültepe Mahallesi'nde yer alan Köşk Medresesi. Geniş avlusunda hükümdarın eşi Sulipaşa Hatun için yaptırılan türbenin de bulunduğu yapı, 1339 yılından beri sağlam bir şekilde ayakta kalmayı başarmış. Uzun süre dini ve ilmi eğitimlerin verildiği odalarını gezebileceğin Köşk Medresesi’nde Eretna ve Anadolu Selçuklu dönemine özgü taş işçiliğini de yakından görebilirsin.
Zamantı Kalesi olarak da bilinen ve Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesi sınırlarında yer alan Melikgazi Kalesi, siyah taşlarla çevrilmiş surları ile bölgeye hakim yüksek bir tepe üzerinde yer alıyor. Zamantı Irmağı ile Elbistan arasında uzanan ticaret yollarını gözetlemek ve savunmak amacıyla inşa edildiği düşünülen kaleye küçük bir tırmanışla ulaşarak hem kalenin iç bölümlerini gezebilir hem de etkileyici manzarayı izleyebilirsin.
Kalenin hemen yanındaki Melikgazi Türbesi için de ziyaret edilen tarihi yapı, Selçuklular ve Osmanlılar dönemlerinde de geliştirilerek kullanılmış. Devasa burçlarından büyüleyici gün batımı manzaraları izleyebileceğin Melikgazi Kalesi, doğa yürüyüşlerinin de önemli bir parçası.
Kayseri'nin Kocasinan ilçesine bağlı Yemliha Köyü’nde yer alan Tekgöz Kaplıcaları, yüzlerce yıldır olduğu gibi günümüzde de insanlara şifa dağıtıyor. 800 yıldan uzun zamandır hizmet veren kaplıcaların mineral bakımından zengin suları, eklem ve kas sorunlarının yanı sıra kadın hastalıkları gibi onlarca rahatsızlığın tedavisi amacıyla da kullanılıyor.
Termal oteller ve sağlık tesislerinin bulunduğu kaplıca alanında termal havuzlar veya yüzlerce yıllık taş mimarili hamamlarda hem şifa bulabilir hem de yılın yorgunluğunu atabilirsin.
Kayseri'ye sadece 72 kilometre uzaklıkta yer alan Göreme Açık Hava Müzesi, günübirlik gezilerin en sevilen adreslerinden biri. Şehrin simgelerinden olan volkanik Erciyes Dağı, Hasan Dağı ve Güllüdağ'ın patlamasıyla oluşan büyüleyici peribacalarının yanında benzersiz kaya oluşumlarına da ev sahipliği yapan açık hava müzesinde ilk Hristiyanlık dönemlerinde inşa edilen yüzlerce yıllık etkileyici kiliseler, şapeller ve kayalara oyulmuş manastırlar arasında unutulmaz bir gezi yapabilirsin.
1985 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilen ve Türkiye’nin en çok ziyaret edilen yerlerinden biri olan Göreme Açık Hava Müzesi muhteşem manzaraları ile her sene binlerce yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor.
Açık olduğu saatler
Sana bir sonraki rota önerimiz ise güzelliği ile büyüleyen, her sene milyonlarca insanı ağırlayan Göreme. Göreme’yi keşfe çıkmadan önce Göreme’de gezilecek yerler yazısına tıklayarak gezmen gereken yerleri öğrenebilirsin.