Kosova’da gezilecek yerler
"Kosova, Balkanlar'ın kalbinde yer alan ve zengin tarihi mirası, benzersiz kültürel dokusu ve doğal güzellikleriyle öne çıkan bir ülke. Bu küçük ama etkileyici ülke, ziyaretçilerine tarihle iç içe bir yolculuk sunarken, aynı zamanda modern şehir yaşamının dinamiklerini de hissettiriyor. Kosova'nın her köşesi, kendine has hikayeleri ve gelenekleri ile ziyaretçilere unutulmaz anlar yaşatıyor. Burada, eski ve yeni zamanların izlerini taşıyan sokaklarda dolaşırken, kendini bir zamanlarının tanığı gibi hissedebilirsin.
Kosova, sadece tarih severleri değil, doğa tutkunlarını ve kültürel keşifler peşinde olan gezginleri de kendine çekiyor. Dolayısıyla, bu topraklara adım atmak, her türlü meraklı ruha hitap eden bir keşif yolculuğuna çıkmak anlamına geliyor. Bu muhteşem ülkeyi tanımaya geçmeden önce Kosova’ya seyahat edeceklerin merak ettiği birkaç soruya cevap verelim.
Kosova’dan hediye olarak ne alınır?
Kosova seyahatin sırasında sevdiklerine ve kendine Kosova şarabı, Balkanlara özgü olan ajvar sosu ve Kosova’ya ait olan doğal hammaddeli kozmetik ürünleri satın alabilirsin.
Kosova’ya ne zaman gidilir?
Kış aylarının soğuk ve kar yağışlı geçtiği Kosova’yı tam olarak gezmek ve keşfetmek için en güzel zamanların nisan ve mayıs arasındaki aylar olduğunu söyleyebiliriz.
Kosova para birimi nedir?
Kosova para birimi olarak Euroyu kullanıyor. Paranı Türkiye’de euroya çevirebileceğin gibi Kosova’da bulunan döviz bürolarından da gerçekleştirebilirsin.
1. İskender Bey Heykeli
Kosova'nın başkenti Priştine'de bulunan Skanderbeg Heykeli, Arnavutluk'un ulusal kahramanı olan İskender Bey'in anısına dikildi. Skanderbeg Heykeli, Kosova'nın tarihi ve kültürel mirasının bir simgesi olarak görülür. Skanderbeg Heykeli, 11 metre yüksekliği ile dikkat çekiyor. Heykelin tasarımı, Arnavut asıllı heykeltıraş Janaq Paço tarafından yapıldı. Heykel, bronz malzemeden yapılmış ve İskender Bey'in geleneksel kıyafetleri ve kılıcı ile tasvir edildi. Heykelin altında, Arnavutça ve İngilizce olarak "Skanderbeg" yazıyor.
Skanderbeg Heykeli, Priştine'nin merkezinde, aynı isimle anılan meydanda bulunuyor. Meydan, Kosova'nın siyasi, ekonomik ve sosyal hayatının kalbi olarak kabul ediliyor. Meydanın çevresinde, Kosova Ulusal Tiyatrosu, Kosova Ulusal Kütüphanesi, Kosova Cumhuriyeti Meclisi, Kosova Cumhurbaşkanlığı Sarayı, Kosova Hükümeti Binası, Kosova Ulusal Müzesi, Kosova Ulusal Galerisi ve Kosova Ulusal Bankası gibi önemli kurumlar bulunuyor. Skanderbeg Heykeli, Kosova'yı ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olabiliyor. Burada fotoğraf çektirmek, Kosova'ya gelenlerin yapmak istediği şeylerden birisi. Heykel, Kosova'nın tarihine, kültürüne ve kimliğine saygı duyan herkes için görülmeye değer bir eser.
2. Deçan Manastırı
Deçan Manastırı, Kosova’nın güneybatısında, Lanetli Dağlar’ın eteklerinde, Ak Nehri’nin kıyısında yer alan tarihi ve kültürel bir miras. 14. yüzyılda Sırp kralı Stefan Dečanski tarafından yaptırılan manastır, Roma, Gotik ve Bizans mimari stillerinin harmanlandığı eşsiz bir kiliseye sahip olduğu için birçok kişiyi etkilemeye devam ediyor. Kilisenin duvarlarını süsleyen binlerce fresk, ortaçağ sanatının en güzel örneklerinden birisi. Manastır, Ortodoks Hristiyanlığın önemli merkezlerinden biri olup, kralın mezarı da burada bulunuyor. Deçan Manastırı, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve tehlike altında olan bir anıt olarak kabul ediliyor.
Bölgedeki siyasi ve etnik çatışmalar nedeniyle manastır, koruma altına alınmış ve NATO askerleri tarafından korunmaya devam ediyor. Manastır, ziyaretçilere açık olup, burada yaşayan rahipler, misafirperverlik ile ziyaretçilerini karşılıyor. Deçan Manastırının etrafındaki bahçeler, meyve ağaçları ve doğal güzellikler, huzur verici bir atmosfer sunuyor. Bu nedenle eğer huzuru arıyorsan buraya gelebilirsin. Deçan Manastırı, Kosova’nın en değerli tarihi hazinelerinden birisi. Burayı ziyaret ettiğinde hem geçmişe bir yolculuk yapabilir, hem de manastırın ruhani havasını hissedebilirsin.
Her gün 09.30-17.30 arasında ziyaret edilebilir.
3. Kosova Ulusal Müzesi
Kosova Ulusal Müzesi, Priştine’nin kültürel ve tarihi zenginliğini yansıtan bir müze. Müze, 1949 yılında kurulmuş ve 2014 yılında yeniden açılmıştır. Müzede, Kosova’nın geçmişten günümüze kadar olan serüvenini anlatan arkeolojik, etnografik ve sanatsal eserler sergileniyor. Müzenin en ilgi çekici bölümlerinden biri, Kosova Savaşı’na ait fotoğraf, belge ve objelerin bulunduğu bölüm. Burada, Kosova halkının yaşadığı acıları, direnişi ve umudu görebilirsin. Ayrıca, Kosova’nın bağımsızlığını ilan ettiği 2008 yılına ait anılar da bu bölümde yer alıyor. Müzenin diğer bir bölümü ise, Kosova’nın arkeolojik mirasını tanıtan alan.
Burada, Tunç Çağı’ndan Roma İmparatorluğu’na kadar uzanan bir zaman diliminde, Kosova topraklarında yaşamış olan İlirya, Dardanya ve Roma uygarlıklarına ait eserler bulunuyor. Bu eserler arasında, Priştine’nin sembolü olan Tahttaki Tanrıça heykeli, Dardanya tanrı ve tanrıçalarının heykelleri, anıtları ve kabartmaları dikkat çekiyor. Son olarak, Kosova’nın etnografik ve kültürel değerlerini yansıtan kısım geliyor. Burada, Kosova’nın geleneksel kıyafetleri, el sanatları, müzik aletleri, takıları, ev eşyaları, silahları ve diğer kültürel objeler sergileniyor. Bu bölümde, Kosova’nın çeşitli bölgelerinden gelen farklı kültürel özellikleri görebilirsin.
Müzeye girişte ödeme tamamen gönüllülük esasına dayalı olarak yapılıyor. Dilersen 1 veya 2 euro verip giriş yapabilir ya da tamamen ücretsiz olarak gezebilirsin.
Açık olduğu saatler
Pazartesi günleri kapalı, diğer günler 10.00-17.00 arasında açık.
4. Aziz Rahibe Teresa Katedrali
Aziz Rahibe Teresa Katedrali, Kosova’nın başkenti Priştine’de bulunan muhteşem bir yapı. Balkanların en büyük katedrali olan bu binayı görmeye değer. Katedral, hayatını insanlara adayan Arnavut asıllı Katolik rahibe ve misyoner Kalkütalı Azize Teresa’ya ithaf edilmiş. Azize Teresa, Kosova’da çok sevilen ve saygı duyulan bir kişi. Katedralin yapımı, farklı din ve etnik gruplar arasında hoşgörü ve uzlaşma mesajı veriyor. Katedralin mimarisi de çok etkileyici. 72 metre yüksekliğindeki çan kulesi ve 50 metre yüksekliğindeki seyir platformu, Priştine’nin harika manzarasını sunuyor.
Katedralin içi de çok güzel. Beyaz duvarlar, renkli vitraylar, modern sanat eserleri ve Azize Teresa’nın heykeli, katedralin ruhunu yansıtıyor. Katedral, 1200 kişi kapasiteli ve Priştine-Prizren Roma Piskoposluğu olarak da hizmet veriyor. Katedral, Priştine’nin en önemli turistik yerlerinden biri. Burayı ziyaret ettiğimde hem tarihi hem de manevi bir deneyim yaşayabilirsin.
Ücretsiz
Açık olduğu saatler
Her gün 08.00-19.00 arasında açık.
5. Fatih Sultan Mehmet Camii
Başkent Priştine'de bulunan Fatih Sultan Mehmet Camii, Osmanlı döneminin en önemli mimari eserlerinden birisi olarak görülüyor. Cami, 1461 yılında Fatih Sultan Mehmet'in emriyle inşa edildi ve o günden bu yana da ülkenin simgeleri arasında yer alıyor. Caminin kubbesi, minaresi ve avlusu, Osmanlı sanatının zarafetini yansıttığı için oldukça önemli bir yere sahip. Cami, aynı zamanda Kosova'nın kültürel ve tarihi mirasının bir parçası olduğunu da söyleyebiliriz. Yapı, Kosova Savaşı sırasında büyük hasar görse de Türkiye'nin desteğiyle restore edildi ve kullanıma sunuldu.
Fatih Sultan Mehmet Camii, bugün hem ibadet hem de turizm için kullanılan yerler arasında bulunuyor. Camiyi ziyaret edenler, hem Osmanlı tarihine hem de Kosova'nın çok kültürlü yapısına tanıklık edebilirler. Fatih Sultan Mehmet Camii, Kosova'nın en güzel ve en görkemli camileri arasında yer aldığı için ülkenin önemli kültürel miraslarından birisi. Birbirinden güzel yerleri keşfetmeye başlamak için Kosova uçak bileti tıklayarak bavulunu hazırlamaya başlayabilirsin.
6. Saat Kulesi
Kosova, Balkanlar’ın kültür ve tarih açısından zengin bir ülkesi. Bu ülkenin başkenti Priştine, birçok tarihi ve turistik mekanı barındırıyor. Bunlardan biri de Kosova Saat Kulesi. Bu kule, Osmanlı döneminden kalan en önemli yapılar arasında yer alıyor. Kosova Saat Kulesi, 16. yüzyılda inşa edilmiş ve zamanla birçok onarım ve değişiklik geçirmiş. Bugün, kule 26 metre yüksekliğinde ve dört katlı bir yapı olarak göze çarpıyor. Kulenin tepesindeki saat, 19. yüzyılda Avusturya-Macaristan İmparatorluğu tarafından getirilmiş ve hala çalışır durumda. Kosova Saat Kulesi, Priştine’nin merkezinde, Skanderbeg Meydanı’nın yakınında yer alıyor. Bu meydan, şehrin en canlı ve hareketli noktası.
Burada, Kosova’nın ulusal kahramanı Skanderbeg’in heykeli, Fatih Camii, Kosova Ulusal Müzesi, Aziz Nikola Ortodoks Kilisesi gibi birçok görülmeye değer yer bulunuyor. Kosova Saat Kulesi, bu meydanın bir parçası olarak, Priştine’nin simgesi haline geldi. Kulenin etrafında, birçok kafe, restoran, dükkan ve sokak sanatçısı görmek mümkün. Kosova Saat Kulesi, Priştine’yi ziyaret eden herkesin mutlaka görmesi gereken bir yer. Bu kule, Kosova’nın geçmişini, bugününü ve geleceğini yansıtan bir yapı.
7. Zahir Pajaziti Meydanı
Zahir Pajaziti Meydanı, Priştine’nin merkezinde yer alan ve şehrin en önemli buluşma noktalarından biri olan bir meydan. Burası, Kosova’nın bağımsızlık mücadelesinde ölen Arnavut komutan Zahir Pajaziti’nin adını taşıyor. Meydanda, Zahir Pajaziti’nin bronz heykeli, çeşitli heykeller, fıskiyeler, çiçekler, banklar ve kafeler bulunuyor. Meydan, hem yerel halkın hem de turistlerin dinlenmek, sohbet etmek, fotoğraf çekmek ve etkinliklere katılmak için tercih ettiği bir yerlerden birisi olabiliyor. Zahir Pajaziti Meydanı, Priştine’nin diğer önemli yerlerine de yakın bir konumda. Meydandan, Rahibe Teresa Bulvarı’na, Büyük Otel’e, Ulusal Kütüphane’ye, Gençlik ve Spor Sarayı’na, Eski Çarşı’ya, Fatih Camii’ne ve diğer tarihi ve kültürel mekanlara yürüyerek ulaşmak mümkün.
Meydan, aynı zamanda şehrin ulaşım ağının da merkezi olması açısından da önemli bir yere sahip. Zahir Pajaziti Meydanı, Priştine’nin canlı ve renkli bir yüzünü gösteren bir alan. Meydan, yıl boyunca çeşitli festivallere, konserlere, gösterilere, protestolara ve kutlamalara ev sahipliği yaptığı için canlı havasını koruyor. Alan, Kosova’nın tarihini, kültürünü, sanatını ve insanını tanımak için harika bir başlangıç noktası olabilir.
8. Aziz Nikola Ortodoks Kilisesi
Priştine'de bulunan Aziz Nikola Ortodoks Kilisesi, tarihi ve dini önemiyle ziyaretçilerini etkileyen bir yapı. 19. yüzyılda inşa edilen bu kilise, geleneksel Sırp mimarisiyle dikkat çeker. Kilisenin dış cephesindeki detaylı süslemeler ve çan kulesi, ziyaretçileri geçmişe doğru bir yolculuğa çıkarır. Kilisenin iç mekanı da göz kamaştırıcıdır. Renkli cam pencereler, freskler ve ikonalarla süslenmiş tavan, ziyaretçilere mistik bir atmosfer sunar. Aziz Nikola'nın heykeli ve diğer dini objeler de kilisenin değerli eserleri arasında yer alır. Kilisenin bulunduğu çevre, tarihi ve kültürel mirasın yanı sıra doğal güzellikleriyle de ünlü. Bu nedenle kilisenin yanı sıra etkileyici manzaralara sahip çevredeki tepelerde yürüyüş yapabilir veya geleneksel Kosova mutfağının lezzetlerini tadabilirsin. Aziz Nikola Ortodoks Kilisesi, Kosova'nın zengin tarihini ve kültürel dokusunu keşfetmek istersen mutlaka görmen gereken bir durak. Burada geçmişle günümüzü bir arada deneyimleyebilir ve unutulmaz bir seyahat deneyimi yaşayabilirsin.
9. Ulusal Kütüphane
Kosova’nın en büyük ve en kapsamlı kütüphane kurumu. Priştine’de bulunan kütüphane, Kosova’nın belgesel ve entelektüel mirasını topluyor, koruyor, tanıtıyor ve erişilebilir kılıyor. Kütüphanede ulusal gazetelerin arşivi, Avrupa Kütüphanesi, NATO Kütüphanesi, Çağdaş Sanat Kütüphanesi, Müzik Sanatları Kütüphanesi gibi birçok alt kütüphane bulunuyor. Kosova Ulusal Kütüphanesi, sadece içeriğiyle değil, aynı zamanda mimarisiyle de ilgi çekiyor. Hırvat mimar Andrija Mutnjaković tarafından tasarlanan kütüphane binası, eşsiz bir tarza sahip. Bina, beyaz kubbeli bir yapıdan oluşuyor ve üzerinde metalik ızgaralar bulunuyor. Bu ızgaralar, binayı güneş ışığından korumak ve ısı yalıtımı sağlamak için tasarlanmış.
Binanın dış görünüşü, bazıları tarafından modern ve ilginç, bazıları tarafından ise uyumsuz bulunuyor. Kosova Ulusal Kütüphanesi, hem yerel hem de yabancı ziyaretçiler için görülmeye değer bir yer. Kütüphane, Kosova’nın tarihini, kültürünü ve sanatını yansıtan zengin bir koleksiyona sahip. Ayrıca kütüphane, Priştine Üniversitesi kampüsünde Kosova Ulusal Galerisi’nin hemen önünde yer alıyor.
Pazar günleri kapalı, diğer günler 07.00-20.00 arasında hizmet veriyor.
10. Graçaniça Manastırı
Graçanica Manastırı, Kosova’nın aynı adlı kasabasında bulunan bir Sırp Ortodoks manastırı. 1321 yılında, Sırp kralı Stefan Milutin tarafından 6. yüzyıldan kalma bir bazilika kalıntısı üzerine inşa edildi. Manastır, Kral Milutin’in son anıtsal eserlerinden birisi olarak biliniyor. Bizans mimarisinin en güzel örneklerinden olması da buraya ayrı bir önem atfediyor. Manastırın duvarları, fresklerle süslü olması birçok turistin dikkatini çekiyor.
Bu freskler Sırp Ortodoks sanatının en değerli örneklerini oluşturuyor. Graçanica Manastırı, hem dini hem de kültürel bir merkez olarak görülüyor. Manastırda, Sırp Ortodoks inancının ritüelleri ve bayramları gerçekleştirilir. Manastır, aynı zamanda birçok Sırp Ortodoks rahibin ve rahibenin yaşadığı bir manastır hayatına sahip olması ile öne çıkıyor. Manastırın içinde, Sırp Ortodoks geleneğinin simgeleri olan ikonalar, haçlar, mumlar ve kitaplar bulunur. Manastırın kütüphanesi, el yazması ve basılı eserlerden oluşan zengin bir koleksiyona ev sahipliği yapar. Graçanica Manastırı, ziyaretçilere farklı bir deneyim sunar. Manastır, Kosova’nın en güzel doğal manzaralarından birine sahip. Kosova’nın en önemli ve en güzel kültürel miraslarından olan Graçanica Manastırı, doğal güzelliklerin ve huzurun tadını çıkarmak için harika bir yer.
Her gün 07.00-20.00 arasında açık.
Kampanyalar
11. Sultan Birinci Murat Türbesi
Kosova, Balkanlar’ın tarihi ve kültürel açıdan zengin bir ülkesi. Burada Osmanlı Devleti’nin izlerini görmek mümkün. Özellikle Kosova Ovası, Osmanlı tarihinin en önemli savaşlarından birine sahne oldu. 1389 yılında Sultan Birinci Murat, Haçlı ordularıyla yaptığı savaşta şehit düştü. Onun iç organları, otağının bulunduğu yere gömüldü. Bedeni ise Bursa’ya nakledildi. Sultan Birinci Murat Türbesi, onun iç organlarının defnedildiği yerde, Priştine-Mitroviça yolu üzerinde bulunuyor. Türbe, 14. yüzyılda inşa edildi ve Balkanlardaki en eski Osmanlı eserlerinden biri. Türbe, Meşhed-i Hüdavendigâr olarak da biliniyor. Bu, hükümdar anlamına gelen Farsça bir kelime. Türbe, Osmanlılar tarafından kutsal bir ziyaret yeri olarak görülüyordu.
Türbe, zaman içinde birçok onarım ve restorasyon geçirdi. Bugün, türbe ve çevresi, Osmanlı mimarisinin ve sanatının güzel örneklerini sunuyor. Türbeyi ziyaret ettiğinde, Sultan Birinci Murat’ın hayatını, Kosova Savaşı’nı ve Osmanlı tarihini daha yakından tanıma fırsatı bulabilirsin. Türbe, aynı zamanda Kosova’nın Türk ve Müslüman kimliğinin bir sembolü. Türbe, Kosova’nın kültürel mirasının önemli bir parçası. Türbe, her yıl binlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. Türbe, Kosova’ya gelenlerin mutlaka görmesi gereken bir yer. Türbe, Kosova’nın tarihine ve kültürüne ışık tutuyor.
Her gün 09.00-16.00 arasında açık.
12. Sinan Paşa Camii
Kosova’nın kalbinde, Prizren şehrinde yer alan Sinan Paşa Camii, Osmanlı döneminin en önemli mimari eserlerinden biri. 1615 yılında inşa edilen bu yapı, Mimar Sinan’ın öğrencisi Sinan Paşa tarafından tasarlandı. Cami, Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. İç mekanı, zengin süslemeler ve detaylarla dolu. Duvarları, tavanı ve kubbesi, döneminin en iyi sanatçıları tarafından yapılan çeşitli desenler ve motiflerle süslü. Cami, aynı zamanda bir kültür merkezi olarak da hizmet veriyor. Burada düzenlenen çeşitli etkinlikler ve sergiler, ziyaretçilere Kosova’nın tarihini ve kültürünü daha yakından tanıma fırsatı sunuyor. Sinan Paşa Camii, Prizren’in en popüler turistik noktalarından biri. Her yıl binlerce turist, bu tarihi yapıyı ziyaret ediyor. Camii, hem yerel halkın hem de turistlerin uğrak noktası haline geldi. Camiyi ziyaret etmek, Kosova’nın tarihini ve kültürünü keşfetmek için harika bir fırsat. Sinan Paşa Camii, Kosova’nın en değerli tarihi ve kültürel miraslarından biri. Bu muhteşem yapıyı ziyaret etmek, senin için unutulmaz bir deneyim olabilir.
13. Azize Teresa Bulvarı
Kosova’nın merkezinde, Pristina’da yer alan Azize Teresa Bulvarı, şehrin en canlı ve hareketli bölgelerinden biri. Bu geniş bulvar, yerel halk ve turistlerin alışveriş yapmak, yemek yemek ve sosyalleşmek için tercih ettiği bir yer. Bulvar boyunca birçok dükkan, restoran ve kafe bulunuyor. Moda butiklerinden hediyelik eşya dükkanlarına, yerel lezzetler sunan restoranlardan uluslararası mutfaklara kadar her şeyi bulabilirsiniz. Ayrıca, bulvarın sonunda yer alan Azize Teresa Anıtı, Kosova’nın en önemli simgelerinden biri. Bulvar, aynı zamanda birçok önemli etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Yıl boyunca düzenlenen çeşitli festivaller, konserler ve kutlamalar, bu canlı caddenin atmosferini daha da renklendiriyor. Azize Teresa Bulvarı, Pristina’nın tarihini ve kültürünü keşfetmek isteyenler için ideal bir başlangıç noktası. Kosova’nın bu canlı ve hareketli bulvarında geçirdiğin her an, unutulmaz bir deneyim olacak. Bu nedenle, Kosova’ya yaptığın bir sonraki ziyarette Azize Teresa Bulvarı’nı ziyaret edebilirsin.
14. Priştine Etnografya Müzesi
Priştine Etnografya Müzesi, başkentin en güzel noktalarından birisi. Bu müze, ziyaretçilere bölgenin zengin tarihini ve kültürünü tanıtıyor. Müze, eski bir Osmanlı konutu olan Emin Gjiku kompleksinde bulunuyor. Bu tarihi yapı, 18. yüzyılda inşa edildi ve o zamandan beri çok sayıda restorasyon geçirdi. Müze, Kosova’nın etnografik mirasını sergiliyor. Sergiler, geleneksel kıyafetler, el sanatları, ev eşyaları ve tarım aletleri gibi çeşitli nesneleri içeriyor. Bu nesneler, Kosova’nın tarihindeki önemli dönemleri ve olayları yansıtıyor. Müze, ziyaretçilere Kosova’nın geleneksel yaşam tarzını ve tarihini anlama fırsatı sunuyor.
Ayrıca, müze, ziyaretçilere bölgenin zengin kültürel mirasını ve tarihini daha iyi deneyimlemelerini sağlıyor. Müze, her yaştan ziyaretçi için eğitici ve ilgi çekici bir deneyim sunuyor. Müzede geçirilen zaman, Kosova’nın tarihini ve kültürünü daha iyi anlamak için harika bir fırsat. Priştine Etnografya Müzesi, Kosova’nın tarihini ve kültürünü keşfetmek isteyen herkes için kaçırılmaması gereken bir yer. Bu müze, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim ve değerli bilgiler sunuyor. Müze tamamen ücretsiz bir şekilde gezilebilir.
Pazartesi günleri kapalı olan müze diğer günler 10.00-16.30 saatleri arasında görülebilir.
15. Yaşar Paşa Camii
Priştine'de yer alan Yaşar Paşa Camii, Osmanlı döneminde inşa edilmiş tarihi bir eser. Caminin yapımına 1834 yılında Yaşar Paşa adlı bir devlet adamı tarafından başlanmış ve 1841 yılında tamamlandı. Cami, klasik Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşıdığı için önemli bir yere sahip. Kare planlı, tek kubbeli ve tek minareli bir yapısı olan caminin içi ve dışı çeşitli motiflerle süslü. Caminin kubbesi, duvarları ve mihrabı kalem işi ile bezeli ve avlusunda da bir şadırvan bulunur.
Yaşar Paşa Camii, Kosova'nın en büyük ve en görkemli camilerinden birisi. Burası, hem ibadet hem de kültür merkezi olarak kullanılır. Cami, Kosova'nın tarihine, kültürüne ve sanatına tanıklık eden bir simge olması da burayı öne çıkartıyor. Yaşar Paşa Camii, aynı zamanda Priştine'nin şehir silüetinin de bir parçası olarak da görülüyor. Cami, günümüzde de bakımlı ve canlı bir şekilde ziyaretçilerini ağırlar. Cami, Kosova'ya geldiğinde mutlaka görmen gereken bir yer.
16. Prizren Kalesi
Prizren Kalesi, Kosova’nın tarihi ve kültürel zenginliklerini yansıtan bir Orta Çağ kalesi olarak görülebilir. Prizren şehrinin üzerinde yükselen kalenin manzarası nefes kesici olabiliyor. Kale, Doğu Roma döneminde inşa edilmiş ve Osmanlı Devleti tarafından genişletilmiş ve yenilenmiş. Yapıda çok sayıda han, hamam, cami ve diğer tarihi yapılar bulunur. Kale, aynı zamanda birçok kültürel etkinliğe de ev sahipliği yapar. Prizren Kalesi’ni ziyaret etmek istediğinde şehir merkezinden yürüyerek veya araçla ulaşabilirsin. Kalede gezerken, Prizren şehrinin ve çevresindeki dağların harika manzarasını görebilirsin.
Kalede ayrıca bir kafe ve bir müze de bulunur. Kaledeki müzede, kalenin ve Prizren’in tarihine ilişkin eserler sergilenir. Burası, hem tarih hem de doğa severler için ideal bir gezi noktası olarak bilinir. Prizren Kalesi, Kosova’nın en önemli turistik yerleri arasında bulunur. Kale, Prizren’in tarihini, kültürünü ve güzelliğini yansıtması açısından kent kimliğinde önemli bir yere sahip. Kaleyi ziyaret edenler, Prizren’in ruhunu hissedebilir ve unutulmaz bir deneyim yaşayabilirler. Kale 24 saat boyunca ücretsiz olarak gezilebilir.
17. Kosova Ulusal Tiyatrosu
Kosova’nın Prizren şehrinde sanat ve tarih kokan bir yer arıyorsan, Kosova Ulusal Tiyatrosu’nu ziyaret etmelisin. Bu tiyatro, 1945 yılında kurulmuş ve ülkenin en prestijli kültür kurumu haline gelmiş bir yer. Aynı zamanda Kosova’nın tek kamu tiyatrosu olan bu merkez, Kültür, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından destekleniyor. Kosova Ulusal Tiyatrosu, hem yerli hem de yabancı sanatçıların oyunlarını sahneleniyor. Arnavutça, Sırpça, Türkçe ve diğer dillerde oyunlar izleyebilir, farklı kültürleri tanıyabilirsin. Tiyatronun zemin katında bulunan sergi salonunda, Kosova’nın tarihini, sanatını ve kültürünü yansıtan eserleri görebilirsin. Burası, aynı zamanda bale, opera, konser, sergi ve festival gibi çeşitli etkinliklere de ev sahipliği yapıyor. Kosova Ulusal Tiyatrosu, 400’den fazla prömiyer gerçekleştirmiş ve 3 milyondan fazla seyirci tarafından izlenmiş bir yer. Tiyatro, Kosova’nın sanat hayatına büyük katkılar sundu ve uluslararası alanda da tanınmasını sağladı. Tiyatronun önünde bulunan meydanda, çeşitli kafeler, restoranlar ve dükkanlar yer alıyor. Burada oturup, şehrin atmosferini soluyabilir, lezzetli yemekler ve içecekler tadabilirsin.
18. Prizren Namazgah
Prizren, Kosova’nın tarihi ve kültürel açıdan zengin bir şehri. Burada Osmanlı döneminden kalma pek çok eser görmek mümkün. Bunlardan en eskisi ve en ilginci ise Namazgah. Namazgah, açık havada namaz kılınan bir mekan. Prizren halkı ona Kırık Cami de diyor. Çünkü burada bir zamanlar cami vardı ama yıkıldı. Namazgah’ın hikayesi 1455 yılına dayanıyor. O yıl Osmanlı ordusu Prizren’i fethediyor ve Fatih Sultan Mehmet, askerlerin namaz kılabilmeleri için burada bir namazgah yaptırıyor. Namazgah, kesme ve kuru taştan yapılmış. Minare, minber ve mihrap da var. Ama zamanla bu yapılar tahrip oluyor. Balkan Savaşları’nda Sırp askerleri burayı işgal ediyor. Sonra sağlık ocağı ve iş yeri yapılıyor. Namazgah unutuluyor. 1990 yılında Prizrenli Müslümanlar, Namazgah’ı yeniden canlandırmak için burada bayram namazı kılıyor. 2001 yılında Türk askerleri, belediye ve koruma enstitüsü ile birlikte Namazgah’ı restore ediyor.
Bugün Namazgah, Fatih Sultan Mehmet Namazgahı olarak anılıyor. Prizren’in en eski Osmanlı eseri olarak turistlerin ilgisini çekiyor. Prizren Namazgah, Osmanlı mirasının yaşayan bir örneği. Burası hem tarihi hem de manevi bir değer taşıyor. Prizren’e gelen herkesin mutlaka görmesi gereken bir yer. Namazgah, Prizren’in ruhunu yansıtıyor.
19. Şar Dağları Milli Parkı
Şar Dağları Milli Parkı, Kosova'nın güneydoğusunda yer alan ve Balkanların en büyük dağ sıralarından biri olan Şar Dağları'nın bir bölümünü kapsayan bir doğa koruma alanı olarak biliniyor. Bu park, zengin bir biyolojik çeşitliliğe, muhteşem bir manzaraya ve kültürel bir mirasa sahip bir yer. Parkta, 2000'den fazla bitki türü, 20'den fazla memeli türü, 150'den fazla kuş türü ve 10'dan fazla sürüngen türü bulunur. Parkın en yüksek noktası, 2656 metre yüksekliğindeki Ljuboten Dağı. Parkta, yürüyüş, bisiklet, kayak, kamp ve piknik yapmak gibi çeşitli açık hava etkinlikleri yapabilirsin. Parkın içinde ve çevresinde, geleneksel mimari, el sanatları ve yemekleriyle tanınan birçok köy ve kasaba var. Park, Kosova'nın en önemli turistik merkezlerinden birisi ve her yıl binlerce yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlar. Şar Dağları Milli Parkı, doğal güzellikleri, tarihi değerleri ve kültürel zenginliğiyle sizi büyüleyecek bir yer.
20. İpek Patrikhanesi
İpek Patrikhanesi, Kosova’nın batısında, İpek şehri yakınında bulunan tarihi bir yapı olarak biliniyor. Orta Çağ’da Sırp Ortodoks Kilisesi’nin merkezi olan bu manastır, dört kiliseden oluşur. Bu kiliseler 13. ve 14. yüzyıllarda inşa edilmiş ve Sırp başpiskoposu ve patriklerinin mezarlarını barındırır. Manastır, Rugova Kanyonu’nun girişinde, İpek Bistriça Nehri’nin kıyısında yer alır. Manastırın duvarları ve kubbeleri, Bizans tarzında fresklerle süslü. Bu freskler, Orta Çağ Sırp sanatının en güzel örnekleri arasında yer alıyor. İpek Patrikhanesi, Kosova’nın kültürel ve dini mirasının önemli bir parçası. Bu manastırı ziyaret ederek, Sırp Ortodoks inancının tarihini, sanatını ve mimarisini yakından tanıyabilme şansına sahip olabilirsin.
Manastırın etrafındaki doğa da seni büyüleyebilir. Yeşil dağlar, masmavi gökyüzü ve şırıl şırıl akan nehir, manastırın huzur veren atmosferini tamamlar. Manastırın bahçesinde, çeşitli bitkiler, çiçekler ve ağaçlar görebilirsin. Manastırın yakınında, küçük bir hediyelik eşya dükkanı da bulunur. Buradan, manastırın resimlerini, kartpostallarını, magnetlerini veya diğer hatıralarını satın alabilirsin. İpek Patrikhanesi, Kosova’nın görülmesi gereken noktaları arasında bulunuyor. Kosova gezisinde mutlaka burayı listeye almalısın.
Her gün 09.00-17.00 saatleri arasında açık.
21. Ak Drina Şelalesi
Ak Drina Şelalesi, Kosova'nın batısında, İpek (Peja) şehrinin yakınında bulunan muhteşem bir doğa harikası. Bu şelale, Ak Drina Nehri'nin kaynağı olarak biliniyor ve 25 metre yükseklikten dökülüyor. Şelalenin etrafı, zengin bitki örtüsü ve vahşi hayvanlarla dolu bir milli parkla çevrili. Burası, doğa severler, fotoğrafçılar ve macera arayanlar için harika bir yer. İpek, Kosova'nın kültürel ve tarihi açıdan önemli bir şehri ve birçok ilgi çekici yeri var. Bunlardan bazıları, Patrikhanesi, Bistrica Manastırı, Etnografya Müzesi ve Kulla adı verilen geleneksel evler. İpek’ten şelaleye gitmek için, yaklaşık 12 kilometre uzaklıktaki Radac köyüne kadar araba veya taksiyle gidip, oradan yürüyerek veya bisikletle devam edebilirsin. Yol boyunca, nefes kesen manzaralar, mağaralar, kanyonlar ve köprüler görebilme şansına da sahipsin. Ak Drina Şelalesi, her mevsim güzel bir görüntü sunuyor. Bahar ve yaz aylarında, şelalenin suyu bol ve yeşillikler canlı. Sonbahar ve kış aylarında ise, şelalenin suyu azalıyor ve karla kaplıyor. Bu da, farklı bir atmosfer yaratıyor.
Şelalenin yanında, piknik yapabileceğin veya dinlenebileceğin bir alan var. Ayrıca, şelalenin yakınında, yöresel yemekler sunan birkaç restoran da bulunuyor. Ak Drina Şelalesi, Kosova'nın en güzel yerlerinden biri ve kesinlikle görülmeye değer. Bu şelale, seni doğanın gücü ve güzelliğiyle büyüleyecek ve unutulmaz bir deneyim yaşatacak.
22. Germia Park
Germia Park, Priştine’nin yakınlarında yer alan bölgesel bir park. 62 kilometrekarelik bir alanı kaplayan bu dağ kütleleri, Skopje’nin Kara Dağı’ndan Kopaonik Dağları’na kadar uzanan Rodop Dağları’nın bir parçası. Bu özelliği burayı önemli bir yer haline getiriyor. Parkın en yüksek noktası olan Butos Tepesi, deniz seviyesinden 1050 metre yükseklikte yer alıyor. Germia Park, doğa severler için harika bir kaçış noktası olabiliyor. Parkta yürüyüş, bisiklet, piknik, kamp, yüzme gibi pek çok aktivite yapabilme imkanına sahipsin. Parkın güneyindeki Badovc Gölü ise manzarası ve temiz suyu ile seni büyüleyebilir. Germia Park, Priştine’nin oksijen kaynağı olarak görülüyor. Park, şehrin gürültüsünden ve kalabalığından uzaklaşmak isteyenler için ideal bir yer haline geldi. Parkın doğal güzellikleri, zengin florası ve faunası, tarihi ve kültürel değerleri ile seni farklı diyarlara götürebilir.
1 Euro
Açık olduğu saatler
Haftanın her günü dilediğin zaman ziyaret edebilirsin.
23. Prizren Halveti Tekkesi
Prizren Halveti Tekkesi, Kosova’nın tarihi ve kültürel zenginliklerini yansıtan bir mekanı. 350 yıl önce kurulan bu tekke, Halveti tarikatının Balkanlardaki izlerini taşıyor. Tekke, Prizren’in merkezinde, Kukli Mehmed Bey Camisi’nin yanında yer alıyor. Burası, 16. yüzyılın sonlarında Prizren’e gelen ve Kukli Mehmed Bey Camisi’nde oturan Osman Baba tarafından kuruldu. Basit ve sade bir mimariye sahip olan tekke taş ve kerpiçten yapılmış, kiremit ile kaplanmış.Tekke külliyesi, tekke, ayin odası (semihane), türbe, konut binası ve bekleme salonu gibi çeşitli bölümlerden oluşur. Semihane, altıgen bir yapı ve burada dualar ve zikirler yapılır. Türbede ise, Halveti tarikatının kurucusu Osman Baba ve diğer dokuz dervişin mezarları bulunur. Tekkenin avlusunda iki çeşme bulunuyor. Biri yuvarlak, diğeri dikdörtgen şeklinde olması dikkat çekiyor.
Tekkenin doğu kısmında ise, 18. yüzyılda inşa edilmiş. Tekke, birkaç kez restore edilmiş, ancak orijinal özellikleri pek korunamamış. Tekke, Halveti tarikatının Balkanlardaki en önemli merkezlerinden birisi. Halvetilik, 14. yüzyılda Azerbaycan ve İran’da ortaya çıkmış, Osmanlı döneminde ise Balkanlara yayılmış bir tasavvuf yolu olarak biliniyor. Prizren Halveti Tekkesi, ziyaretçilerine hem tarihi hem de manevi bir deneyim sunar. Burada, Halveti tarikatının geleneklerini, kültürünü ve sanatını yakından tanımak mümkün.
24. Arasta Camii Prizren
Prizren, Kosova’nın tarihi ve kültürel açıdan zengin bir şehri olarak öne çıkıyor. Şehirde Osmanlı döneminden kalan pek çok eser bulunuyor. Bunlardan birisi olan Arasta Camii, 16. yüzyılda Evrenos-Zade Yakup Bey tarafından yaptırıldı. Cami, zamanla çevresindeki dükkanlarla birlikte bir çarşı haline geldi. Bu çarşı, aynı işi yapan esnafların bir arada bulunduğu bir yer olarak biliniyordu. Bu yüzden camiye Arasta Camii adı verildi. Günümüzde ise caminin sadece minaresi ayakta kaldı. Minare, Prizren’in simgelerinden biri haline geldi. Arasta Camii’ne ait minare Prizren’in merkezinde, Lumbardhi Nehri’nin kıyısında yer alıyor. Cami ayakta olduğu dönemlerde klasik Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşıyordu. Caminin kubbesi, minaresi, mihrabı ve minberi ve içi güzel süslemelerle birçok kişinin dikkatini çekiyordu.
Ancak cami, 1960 yılına kadar ibadete açık kalabildi. Daha sonra caminin etrafındaki binalar yıkıldı ve yerine modern yapılar inşa edildi. Bu durum, caminin görünümünü ve işlevini bozdu. Arasta Camii, Prizren’in tarihine tanıklık etmiş bir eser. Cami, Osmanlı kültürünün ve sanatının izlerini taşıyor. Cami, Prizren’i ziyaret ettiğinde görmen gereken noktalar arasında bulunuyor.
25. Miruşa Şelaleleri
Miruşa Şelaleleri, Kosova’nın Klina belediyesinde bulunan doğal bir güzellik. Ak Drin nehrinin bir kolu olan Miruşa Deresi, 10 kilometrelik bir kanyon oluşturuyor. Bu kanyonda 13 adet göl ve 12 adet şelale yer alıyor. Şelalelerin en yükseği 22 metre ve altıncı ile yedinci göl arasında yer alıyor. Şelalelerin duvarları beyaz kireçtaşı ve suyun rengi kahverengi. Bu kontrast, şelaleleri daha da etkileyici kılıyor. Miruşa Şelaleleri, Kosova’nın en popüler turistik yerlerinden birisi. Buraya geldiğinde doğanın tadını çıkarabilir, yürüyüş yapabilir, piknik yapabilir, yüzebilir ve kamp kurabilirsin. Ayrıca, şelalelerin yakınında bulunan mağaraları da keşfedebilme şansın da var. Bu mağaralar, tarih öncesi dönemden kalma izler taşır ve bazılarına sadece su altından girilebilir. Miruşa Şelaleleri, her mevsim farklı bir güzelliğe bürünüyor.
İlkbaharda, şelaleler coşkulu akar ve çevreyi yeşillik kaplıyor. Yazın, şelaleler serin bir kaçış noktası oluyor ve göllerde yüzme imkanı sunuyor. Sonbaharda, şelalelerin etrafındaki ağaçlar kızıl renge dönüşüyor ve harika bir manzara oluşturur. Kışın ise, şelaleler donuyor ve bembeyaz bir görünüm alıyor. Miruşa Şelaleleri, Kosova’nın doğal ve kültürel mirasının bir parçası. Burası, hem yerel halk hem de yabancı turistler için eşsiz bir deneyim sunuyor.
26. Gazimestan Anıtı
Gazimestan Anıtı, Kosova Savaşı’nın en önemli sembollerinden birisi. Bu anıt, 1389 yılında Sırp ve Osmanlı ordularının karşılaştığı Kosova Ovası’nın yakınında, 50 metre yüksekliğinde bir tepede bulunuyor. Anıtın adı, Arapça “müslüman savaşçı” anlamına gelen “ghazi” ve Farsça “yer” anlamına gelen “stan” kelimelerinin birleşiminden oluşuyor. Anıt, savaşta hayatını kaybeden Sırp prensi Lazar’ın ve diğer kosovski junaci’nin anısına dikildi. Anıt, 1953 yılında Aleksandar Deroko tarafından tasarlandı.
Anıtın şekli, savaşta kullanılan Orta Çağ kulelerine benzetiliyor. Anıtın üzerinde, Sırpça ve Arnavutça olarak “Kosova kahramanlarına” yazılıyor. Anıtın yanında, Osmanlı padişahı I. Murat’ın ve onun bayraktarı olan Gazimestan’ın mezarları da bulunuyor.
27. Christ Saviour Kilisesi
Prizren'in tarihi ve kültürel dokusuna eşsiz bir katkı sağlayan Christ Saviour Kilisesi, bu güzel şehrin saklı hazinelerinden biri. 14. yüzyılın sonlarında inşa edilen bu kilise, Kosova'nın tarihine ışık tutan önemli bir yapı. Gotik ve Bizans mimarisinin izlerini taşıyan kilisenin her köşesi, zamanın derin izlerini yansıtıyor. Ziyaretçiler, kilisenin iç mekanına adım attığında, sade ama etkileyici bir atmosferle karşılaşıyor. İçerideki freskler ve dini ikonografi, dönemin sanat anlayışını ve inançsal derinliğini gözler önüne seriyor. Bu freskler, detayları ve renk kullanımıyla görenleri büyülüyor. Christ Saviour Kilisesi, tarihe tanıklık eden bir yapı olarak, Prizren'e gelen herkesin mutlaka görmesi gereken yerlerden. Bu kilise, sadece bir ibadet yeri olmakla kalmıyor, aynı zamanda Kosova'nın zengin tarihini ve kültürel çeşitliliğini yaşatan bir mekan olarak öne çıkıyor. Prizren'i ziyaret edenler için bu tarihi ve mistik yapıyı keşfetmek, şehrin ruhunu daha yakından hissetmenin en güzel yollarından biri.
28. Lady Helper Con Katedrali
Lady Helper Con Katedrali, Prizren'in en görkemli ve tarihi yapılarından biri. Bu katedral, 1870 yılında Üsküp Başpiskoposu Dario Bucciarelli tarafından neoromanesk tarzda inşa ettirildi. Katedralin içinde, Arnavut milli kahramanı İskender Bey'in bir freski de bulunuyor. Katedral, hem Katolik hem de Ortodoks cemaatlerine hizmet veriyor. Katedralin dışında ise, Prizren'in en güzel manzaralarından birini sunan bir çan kulesi var. Lady Helper Con Katedrali, Prizren'in merkezinde, Şadırvan Meydanı'na yakın bir konumda yer alıyor. Katedralin etrafında, Osmanlı döneminden kalma tarihi evler, camiler, hamamlar ve çarşılar bulunuyor. Bu bölge, Prizren'in en canlı ve renkli yerlerinden biri.
29. Gazivoda Gölü
Gazivoda Gölü, Kosova'nın kuzeyinde, Sırbistan sınırına yakın bir yerde bulunan yapay bir göl. Burası İbre Nehri üzerinde 1984 yılında inşa edilen Gazivoda Barajı sayesinde oluştu. Gölün suyu hem enerji üretimi hem de sulama amaçlı kullanılıyor. Gölün yüzölçümü 11,9 kilometrekare ve su hacmi ise 375 milyon metreküp olarak biliniyor. Gazivoda Gölü, doğal güzelliği ve temiz havası ile ziyaretçileri cezbeden bir turizm merkezi olmayı başardı. Göl çevresinde yürüyüş, bisiklet, kamp, piknik, balıkçılık gibi aktiviteler yapabilirsin. Gölde ayrıca kano, kayak, yelkenli, su kayağı gibi su sporları da yapabilirsin. Gölün kıyısında Gazivoda Plajı adında bir plaj da bulunmaktadır. Burada güneşlenebilir, serinleyebilir ve eğlenebilirsin.
Gazivoda Gölü, Kosova'nın en büyük gölü olmasının yanı sıra, bölgenin en önemli ekolojik değerlerinden birisi. Göl, çok sayıda balık, kuş, memeli ve bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Gölün kuzeyinde, Sırbistan'ın Kopaonik Milli Parkı ile sınırı olan Mokra Gora Milli Parkı bulunuyor. Bu park, endemik ve nadir türlerin korunması için önemli bir alan olması ile öne çıkıyor.
30. Newborn Anıtı
Kosova’nın başkenti Priştine’de bulunan Newborn Anıtı, ülkenin yakın tarihini ve bağımsızlık mücadelesini anlatan bir sanat eseri. Anıt, 17 Şubat 2008’de Kosova’nın Sırbistan’dan bağımsızlığını ilan ettiği gün açıldı. Anıtın üzerinde İngilizce “yeni doğan” anlamına gelen “Newborn” yazısı yer alıyor. Bu yazı, Kosova’nın yeni bir devlet olarak doğuşunu ve tanınma arzusunu simgeliyor. Newborn Anıtı, her yıl farklı bir şekilde boyanarak ülkenin içinde bulunduğu durumu ve mesajını yansıtıyor. 2013 yılında anıt, Kosova’yı bağımsız bir ülke olarak tanıyan bütün ülkelerin bayraklarıyla boyandı. 2015 yılında ise anıt, Avrupa’ya göç eden Kosovalıların durumunu göstermek için halkın istediği gibi süslemesi için bırakıldı.
31. Bjeshket ve Nemuna Milli Parkı
Bjeshket ve Nemuna Milli Parkı, Kosova’nın güneybatısında yer alan ve Balkanların en büyük dağlık alanlarından biri olan bir doğa harikası. Bu park, zengin biyolojik çeşitliliği, muhteşem manzaraları, kültürel mirası ve spor aktiviteleri ile ziyaretçileri cezbediyor. Parkta, yürüyüş, dağ bisikleti, kamp, kayak, rafting, balıkçılık gibi pek çok seçenek arasından kendine uygun olanı seçebilirsin. Parkın içinde ve çevresinde, farklı zorluk seviyelerine sahip birçok yürüyüş rotası bulunur. Bu rotalar, ziyaretçileri parkın en güzel noktalarına götürür. Örneğin, Gjeravica Dağı, parkın en yüksek noktasıdır ve buradan muhteşem bir göl manzarası sunar.
Başka bir rota ise, parkın en büyük buzul gölüne ulaşır. Parkın kültürel mirası da görülmeye değerdir. Parkın yakınlarında 14. yüzyıldan kalma bir Ortodoks manastırı olan Deçani Manastırı bulunur. Bjeshket ve Nemuna Milli Parkı, doğa severler, kültür meraklıları ve macera arayanlar için ideal bir yer. Bu park, Kosova’nın en güzel ve en değerli yerlerinden biridir ve kesinlikle görülmeye değer. Bu park, sana unutulmaz bir deneyim yaşatacak.
32. Rugova Kanyonu
Rugova Kanyonu, Kosova'nın batısında, İpek şehrinin yakınında konumlanıyor. Bu vadi, Balkanların en güzel ve en yüksek dağlık bölgelerinden birisi olarak biliniyor. Rugova Kanyonu, yaklaşık 25 kilometre uzunluğunda ve 1000 metreden fazla derinliğinde olması ile ünlü. Vadi, birçok nehir, şelale, mağara, kanyon ve göl ile zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahip. Rugova Kanyonu, günümüzde hem yerli hem de yabancı turistler için popüler bir destinasyon olmaya başladı.
Vadi, doğa severler, macera tutkunları, kültür meraklıları ve dinlenmek isteyenler için birçok seçenek sunan vadi, yürüyüş, dağ bisikleti, kamp, rafting, kaya tırmanışı, kayak, yamaç paraşütü gibi birçok spor aktivitesine olanak tanıyor. Rugova Kanyonu, Kosova'nın en çarpıcı ve en çeşitli yerlerinden birisi. Bu vadi, her zevke ve bütçeye uygun bir tatil imkanı sağlıyor. Rugova Kanyonu, seni hayal kırıklığına uğratmayacak bir yer.
33. Ulpiana Antik Kenti
Ulpiana Antik Kenti, Kosova'nın başkenti Priştine yakınlarında bulunan bir Roma kenti. Her ne kadar milattan önceki dönemlerden kalıntılar bulunsa da kentin esas olarak 2. yüzyılda Roma İmparatoru Trajan tarafından kurulduğu ve Dardania eyaletinin başkenti olduğu düşünülüyor. Ulpiana, Roma mimarisinin güzel örneklerini barındıran ve ticaret, kültür ve din açısından önemli bir merkez olan zengin ve gelişmiş bir kentti. Ulpiana, 4. yüzyılda Gotlar tarafından iki kez yağmalandı ve yıkıldı. Kent, İmparator I. Justinianus tarafından yeniden inşa edildi ve Justiniana Secunda adını aldı. Ancak 6. yüzyılda depremler ve Slav istilaları sonucu kent terk edildi. Ulpiana'nın kalıntıları, 20. yüzyılda arkeologlar tarafından ortaya çıkartıldı. Ulpiana Antik Kenti, bugün Kosova'nın en önemli arkeolojik sit alanlarından birisi. Kentin kalıntıları arasında bir forum, bir bazilika, bir hamam, bir tiyatro, bir nekropol ve bir surlar sistemi bulunuyor. Bu kalıntılar, Roma döneminin yaşam tarzı, sanatı ve inancı hakkında bilgi veriyor. Ulpiana Antik Kenti, tarih ve kültür meraklıları için görülmeye değer bir yer.
34. Prizren Taş Köprü
Prizren Taş Köprü, Kosova'nın tarihi ve kültürel açıdan en zengin şehirlerinden biri olan Prizren'in sembollerinden birisi. Bu köprü, Bistrica Nehri üzerinde yer alır ve şehrin iki yakasını birbirine bağlıyor. Köprünün ne zaman ve kim tarafından inşa edildiği kesin olarak bilinmiyor. Ancak bazı kaynaklara göre 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu döneminde yapıldığı düşünülüyor. Köprü, 11 kemerli ve 145 metre uzunluğunda. Köprünün üzerinde bir de saat kulesi bulunuyor. Prizren Taş Köprü, hem tarihi hem de estetik açıdan görülmeye değer bir yapı. Köprü, Prizren'in mimari ve kültürel mirasının bir parçası olarak UNESCO tarafından koruma altına alındı. Köprüyü gördüğünde nehrin ve şehrin manzarasının keyfini çıkarabilir, köprünün yakınındaki kafelerde ve restoranlarda oturabilir, ya da köprünün etrafındaki tarihi ve dini yapıları gezebilirsin. Kosova seyahatini rahat ve huzurlu geçirmek için Kosova otelleri linkine tıklayarak sana en uygun yeri ayırabilirsin.
35. İpek Pazarı
İpek Pazarı, Kosova'nın Peja kentinde bulunan tarihi bir çarşı. Osmanlı İmparatorluğu tarafından kurulan ve Balkanlar'ın en büyük pazarlarından biri haline gelen İpek Pazarı, adını kentten aldı. İpek Pazarı, şehrin kültürel ve ekonomik merkezi olmuş, birçok sanatçı, zanaatkar ve tüccar burada yaşamış ve çalışmış. İpek Pazarı, günümüzde de İpek’in en önemli turistik yerlerinden birisi olarak kabul ediliyor. Burada, geleneksel mimariye sahip 300'den fazla dükkan, han, cami, hamam, çeşme ve saat kulesi bulunuyor. İpek Pazarı'nda, el yapımı halılar, takılar, seramikler, ahşap oymalar, bakır eşyalar, baharatlar, şekerlemeler ve daha birçok ürün satın alabilirsin. İpek Pazarı, aynı zamanda Peja'nın lezzetli yemeklerini tatmak için de ideal bir yer. Burada, börek, mantı, kebap, sarma, çorba, tatlı ve daha birçok yöresel yemek bulabilirsin. İpek Pazarı, bu kenti ziyaret ettiğinde mutlaka gitmen gereken noktalardan birisi.
36. Priştine
Priştine, Kosova’nın başkenti ve en büyük şehri. Balkanlar’ın en genç ve dinamik ülkelerinden biri olan Kosova’nın kalbi sayılıyor. Priştine, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yaptı. İslamiyetten Hristiyanlığa kadar farklı din ve kültürlerin izlerini taşıyan bir şehir olması burayı öne çıkartıyor. Priştine’de gezilecek yerler arasında en önemlisi Skanderbeg Meydanı. Bu meydan, şehrin merkezi ve en canlı noktası. Meydanda Kosova’nın ulusal kahramanı Skanderbeg’in heykeli, Kosova Ulusal Müzesi, Fatih Camii, Saat Kulesi ve Aziz Nikola Ortodoks Kilisesi gibi tarihi yapılar bulunuyor. Meydandan yürüyerek ulaşabileceğiniz Zahir Pajaziti Meydanı ise Kosova’nın bağımsızlık mücadelesinin sembollerinden biri olarak kabul ediliyor. Meydanda Kosova Kurtuluş Ordusunun lideri Zahir Pajaziti’nin heykeli ve çeşitli kafeler, restoranlar ve mağazalar var. Priştine’nin en ilginç yapısı ise Ulusal Kütüphane. Dışarıdan bakıldığında metal kafeslerle kaplı garip bir bina gibi görünen kütüphane, aslında modern mimarinin örneklerinden birisi. Kütüphanenin içinde 2 milyondan fazla kitap, dergi ve gazete bulunuyor. Kütüphanenin yakınında ise Gracanica Manastırı var. Bu manastır, 14. yüzyılda Sırp Kralı Milutin tarafından yaptırıldı. Günümüzde ise, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bir Ortodoks kilisesi olması dolayısıyla birçok kişi tarafından ziyaret ediliyor. Priştine’nin doğal güzelliklerini görmek istersen Germia Park, Marble Mağarası gibi yerler tavsiye edilebilir. Priştine, küçük ama renkli bir şehir. Priştine’yi gezmek için birkaç gün yeterli olabilir, ama şehrin ruhunu hissetmek için daha fazla da kalabilirsin.
37. Prizren
Prizren, Kosova’nın güneybatısında, Şar Dağlarının eteklerinde kurulmuş bir şehir. Arnavutluk ve Makedonya ile komşu olan Prizren, Kosova’nın ikinci büyük şehri ve en çok Türk’ün yaşadığı yer olarak biliniyor. Prizren, 500 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçası oldu ve kentte bu dönemden pek çok eser kaldı. Şehir, Balkan Savaşı’nda Sırbistan’ın, II. Dünya Savaşı’nda İtalya’nın, Kosova Savaşı’nda BM’nin kontrolüne geçti ve 2008’de Kosova’nın bağımsızlığını ilan etmesiyle yeni bir döneme girdi. Prizren, tüm bu tarihsel olaylara rağmen tarihi dokusunu koruyabilen Balkanlar’ın en güzel şehirlerinden biri olmayı başardı. Prizren’e gittiğinde, şehrin tarihi ve kültürel zenginliğini görebilirsin. Kentin simgesi olan Prizren Kalesi, şehrin en yüksek noktasında yer alır ve buradan şehrin panoramik manzarasını izleyebilirsin. Kale, 6. yüzyılda Bizanslılar tarafından inşa edildi ve daha sonra pek çok kez onarılmış ve genişletildi. Kalede, Osmanlı döneminden kalma bir hamam, bir cami, bir saat kulesi ve bir askeri karargah bulunur. Kale, aynı zamanda her yıl düzenlenen Prizren Belgesel ve Kısa Film Festivali’nin de ana mekanı olarak bilinir.
Prizren, Balkanlar’ın tatlı şehri olarak nitelendirilebilir. Şehir, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış ve bu sayede zengin bir kültürel miras oluşturdu. Burası, aynı zamanda doğal güzellikleri, lezzetli yemekleri ve sıcakkanlı insanlarıyla da seyahat severlerin ilgisini çekmesi ile ünlü. Prizren, alternatif bir rota arıyorsan harika bir seçenek olabilir.
38. İpek
İpek, Kosova’nın kuzeybatısında, Arnavutluk ve Karadağ sınırlarına yakın bir şehir. Yeşil doğası, temiz havası, tarihi geçmişi ve yöresel tatları ile ziyaretçilerini büyülüyor. Türkçe’de İpek denilse de Arnavutlar Peja, Sırplar Pec diyor. Şehrin adı, ipekli kumaşların üretildiği bir yer olduğunu gösteriyor. İpek, Sırp Ortodoks Kilisesi’nin patrikhanesinin kurulduğu yer olması nedeniyle Sırp tarihinde önemli bir yere sahip. Osmanlı döneminde ise İpekli Tahir Efendi gibi önemli alimlerin yetiştiği bir kültür merkezi oldu. İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un babası da olan Tahir Efendi, Türk kültüründe önemli izler bırakmayı başardı. İpek’te Osmanlı izlerini yaşatan çok sayıda eser de bulunuyor. Camiler, çarşılar, hamamlar, kervansaraylar, saat kulesi ve köprüler şehrin tarihi dokusunu oluşturuyor.
Kentin doğal güzellikleri de görülmeye değer. Rugova Kanyonu, şehrin hemen yanında uzanan muhteşem bir manzara sunuyor. Kanyonun içinde yürüyüş yapabilir, bisiklete binebilir, kamp kurabilir veya rafting yapabilirsin. Kanyonun sonunda ise Balkanların en yüksek şelalesi olan Beyaz Drin Şelalesi’ni görebilirsin. Şelalenin suyu, buz gibi ve berrak. Şelalenin yanında bir de mağara var. Mağaranın içinde, eski çağlardan kalma duvar resimleri ve izler bulunuyor. Lezzetli yemekleriyle de ünlü bir şehir olan İpek’te Arnavut mutfağının en güzel örneklerini burada tadabilirsin. Kosova’nın gizli bir cenneti olan bu eşsiz kent, son dönemlerde turistlerin ziyaret tercihleri arasında yer almaya başladı.
39. Mitroviça
Mitroviça, Kosova’nın kuzeyinde yer alan tarihi ve kültürel bir kent. Şehir, İbre Nehri’nin iki yakasında konumlanıyor. Burası, Sırp ve Arnavut topluluklarının yoğunluklu olarak yaşadığı bir yer olması ile öne çıkıyor. Mitroviça, Balkanlar’ın en önemli maden merkezlerinden biri olarak bilinir. Şehirde bakır, kurşun, çinko, altın ve gümüş gibi değerli madenler çıkarılır. Mitroviça, zengin tarihe sahip bir şehir olduğu için turistlerin ilgisini çekebiliyor. Şehirde Osmanlı, Avusturya-Macaristan, Sırbistan, Yugoslavya ve Kosova dönemlerine ait pek çok tarihi eser bulunuyor. Şehrin simgesi olan Mitroviça Köprüsü, İbre Nehri üzerinde 2001 yılında inşa edildi. Köprü, şehrin iki yakasını birleştirmekle birlikte, aynı zamanda etnik ve siyasi bir ayrımı da temsil eder. Köprü, açıldığı yıldan beri NATO güçleri tarafından korunuyor. Mitroviça, kültürel açıdan da zengin bir kent. Şehirde farklı din ve mezheplere ait pek çok cami, kilise ve manastır bulunur. Şehrin en önemli kültürel kurumlarından biri olan Mitroviça Üniversitesi, 1970 yılında kuruldu.
Üniversite, Kosova’nın en büyük ve en prestijli eğitim kurumları arasında yer alıyor. Mitroviça, turistik açıdan da ilgi çekici bir yer. Şehirde doğal güzellikler, tarihi yerler, kültürel etkinlikler ve lezzetli yemekler bulunur. Şehri ziyaret ettiğinde İbre Nehri kıyısında yürüyüş yapabilir, Mitroviça Kalesi’ni gezebilir, Mitroviça Müzesi’ni ziyaret edebilir, Mitroviça Kültür Merkezi’nde konser veya tiyatro izleyebilir, Mitroviça Pazarında alışveriş yapabilir ve Mitroviça restoranlarında yöresel yemeklerin tadına bakabilirsin.
40. Yakova
Yakova, Kosova’nın güneybatısında, Arnavutluk sınırına yakın bir kent. Yakova, tarihi ve kültürel zenginliği, doğal güzellikleri ve misafirperver insanları ile Balkanlar’ın gizli bir cenneti. Yakova’yı ziyaret ettiğinde Osmanlı döneminden kalma camileri, hamamları, kervansarayları ve konakları görebilirsin. Yakova, sadece tarihi değil, aynı zamanda doğal güzellikleri ile de ünlü bir yer. Yakova, Prokletije Dağlarının eteklerinde yer alır ve dağcılık, yürüyüş, bisiklet ve kamp gibi aktiviteler için ideal bir ortam oluşturur. Kentin en popüler doğal noktalarından biri, 13 şelaleden oluşan Mirusha Şelaleleri. Bu şelaleler, Yakova’nın 25 km güneyinde, Mirusha Nehri boyunca uzanır. Şelaleler arasında, yüzme ve piknik yapmak için mükemmel olan doğal göller bulunur. Yakova, Kosova’da yapacağın gezilerde uğraman gereken lokasyonlar arasında yer alıyor.
41. Bill Clinton Anıtı
Kosova’nın başkenti Priştine’de, Bill Clinton Bulvarı üzerinde, eski ABD başkanı Bill Clinton’ın dev bir heykeli var. Bu anıt, Kosova’nın bağımsızlığını ilan ettiği 2008 yılında dikildi. Anıtın nedeni, Clinton’ın 1999 yılında Kosova’nın Sırbistan’dan ayrılmasına yardım eden NATO müdahalesine öncülük etmesi. Clinton, Kosova halkı tarafından bir kahraman olarak görülüyor ve anıtın açılış törenine de katıldı. Anıt, bronzdan yapılmış ve yaklaşık 3,5 metre yüksekliğinde. Clinton’ın gülümseyen bir yüzü ve el sallayan bir duruşu var. Anıtın altında, Clinton’ın 1999 yılında Kosova halkına söylediği bir söz yazılı: “Kosova’nın geleceği sizindir. Siz onu inşa edeceksiniz.” Anıtın yanında, ABD ve Kosova bayrakları dalgalanıyor.
Bill Clinton Anıtı, Kosova’nın tarihini ve kültürünü anlamak için ilginç bir yer. Anıtı ziyaret edenler, Clinton’ın heykeliyle fotoğraf çektirebilir, anıtın hikayesini öğrenebilir ve çevredeki hediyelik eşya dükkanlarında alışveriş yapabilirler. Anıt, Priştine’nin merkezine yakın bir konumda, ulaşımı kolay bir yerde.
42. Priştine Çarşı Camii
Priştine Çarşı Camii, Kosova’nın başkenti Priştine’nin merkezinde yer alan tarihi bir cami. 15. yüzyılda II. Murat tarafından yaptırıldı. Caminin mimarı o dönemin ünlü mimarlarından olan Acem Ali. Cami, Osmanlı mimarisinin tipik özelliklerini taşıyor. Kubbesi, minaresi, mihrabı, minberi ve şadırvanı ile dikkat çekiyor. Caminin içi de çeşitli süslemelerle bezeli. Caminin duvarlarında Kuran ayetleri, hadisler ve dua yazıları bulunuyor. Caminin avlusunda ise Fatih Sultan Mehmet’in torunu olan Sultan Murat’ın türbesi yer alıyor. Priştine Çarşı Camii, Priştine’nin en önemli kültürel ve dini simgelerinden birisi. Cami, hem ibadet hem de sosyal etkinlikler için kullanılıyor. Cami, aynı zamanda birçok turistin de ziyaret ettiği bir yer. Camiyi gördüğünde, Osmanlı dönemine ait tarihi bir atmosferi yaşayabilirsin.
Caminin yanında bulunan çarşıda ise geleneksel el sanatları, hediyelik eşyalar, yiyecek ve içecekler satılıyor. Cami, Priştine’nin tarihini, kültürünü ve inancını yansıtan bir yapı. Priştine Çarşı Camii, Kosova’nın en güzel camilerinden biri olarak görülmeye değer bir nokta.
43. Gazi Mehmet Paşa Hamamı
Prizren Gazi Mehmet Paşa Hamamı, Kosova'nın en güzel şehirlerinden biri olan Prizren'de bulunuyor. Bu hamam, 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun ünlü sadrazamlarından biri olan Gazi Mehmet Paşa tarafından yaptırıldı. Hamam, Prizren'in tarihi dokusuna uygun bir şekilde inşa edilmiş ve klasik Osmanlı hamam mimarisinin özelliklerini taşıyor. Prizren Gazi Mehmet Paşa Hamamı, sadece bir banyo yeri değil, aynı zamanda bir kültür merkezi. Hamam, Prizren'in tarihine, kültürüne ve sanatına tanıklık etmiş bir yapı. Hamamın duvarlarında, Osmanlı döneminden kalan çeşitli süslemeler, yazılar ve motifler görebilirsin. Prizren Gazi Mehmet Paşa Hamamı, Prizren'e gelen herkesin mutlaka görmesi ve deneyimlemesi gereken bir yer. Hamam, hem tarihi hem de kültürel bir miras olarak, Prizren'in ruhunu yansıtıyor.
44. Lap Camii
Lap Camii, Kosova’nın Priştine şehrinde bulunan tarihi bir camidir. 15. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu tarafından inşa edildi. Cami, taş duvarları, ahşap minaresi ve kubbesi ile dikkat çekiyor. Yapının içi, renkli camlar, geometrik desenler ve bitkisel motifler ile süslü. Cami, Prizren’in en önemli kültürel miraslarından birisi olarak görülüyor. Lap Camii, hem ibadet hem de turizm için ziyaret edilebilecek bir yer olması nedeniyle oldukça önemli bir yapı. Cami, Priştine’nin merkezinde, yer alması da burayı öne çıkarıyor. Caminin etrafında, tarihi evler, çarşılar, kafeler ve restoranlar bulunduğu için dinlenme şansın da var. Camiyi ziyaret ettiğin zaman, Priştine’nin tarihini, kültürünü ve doğal güzelliklerini keşfedebilirsin. Lap Camii, Priştine’nin görülmesi gereken noktalarından birisi. Cami, Osmanlı mimarisinin örneklerinden biri olarak, hem göze hem de ruha hitap ediyor. Burayı ziyaret ederek, Kosova’nın zengin tarihine ve kültürüne tanıklık edebilirsin.
45. Cuma Camii
Prizren Cuma Camii, Kosova'nın tarihi ve kültürel zenginliklerini yansıtan bir yapı. Bu cami, aslında 10. yüzyılda kilise olarak inşa edilmiş ve 15. yüzyılda Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilen Prizren'de camiye dönüştürüldü. Caminin mimarisi, hem Bizans hem de Osmanlı etkilerini gösteriyor. Caminin içinde, kiliseden kalma freskler, ikonalar ve mozaikler bulunuyor. Caminin dışında ise, çan kulesi üzerine eklenen minare, caminin hem kilise hem de cami olarak kullanıldığını anlatıyor. Prizren Cuma Camii, 20. yüzyılın başlarında yeniden kiliseye dönüştürüldü ve 1999 yılında yaşanan çatışmalarda zarar gördü. Günümüzde cami, UNESCO tarafından koruma altına alındı ve restorasyon çalışmaları devam ediyor. Camiye giriş yasak olduğu için, sadece dışarıdan bakabiliyorsun. Ama yine de, caminin görkemli ve etkileyici görüntüsü, seni tarihin derinliklerine götürüyor. Prizren Cuma
Camii, Prizren'in merkezinde, Lumbardhi Nehri'nin kıyısında yer alıyor. Caminin etrafında, Osmanlı döneminden kalma tarihi evler, çarşılar, hamamlar ve diğer camiler bulunuyor. Bu bölge, Prizren'in en canlı ve renkli yerlerinden biri. Burada, hem Kosova'nın hem de Türkiye'nin lezzetli yemeklerini tadabilir, el yapımı hediyelik eşyalar satın alabilir, sokak sanatçılarının performanslarını izleyebilir ve Prizren'in ruhunu hissedebilirsin. Prizren Cuma Camii, Kosova’ya giden herkesin görmesi gereken bir yer. Bu cami, farklı kültürlerin ve dinlerin bir arada yaşadığı, barış ve hoşgörünün simgesi.
46. Prizren Şadırvan Meydanı
Prizren'in kalbinde yer alan Şadırvan Meydanı, Kosova'nın en büyüleyici yerleri arasında sayılabilir. Osmanlı döneminden kalma bu tarihi meydan, zengin kültürel mirası ve eşsiz mimarisi ile ziyaretçilerini adeta zaman yolculuğuna çıkarıyor. Meydanın merkezinde, adını aldığı tarihi Şadırvan Çeşmesi bulunuyor. Bu çeşme, hem mimari güzelliği hem de tarihi önemi ile dikkat çeker. Osmanlı mimarisinin zarif detayları, çeşmenin taş işçiliğinde hayat bulur. Çeşmenin serin suları, geçmişte olduğu gibi bugün de ziyaretçilerin susuzluğunu giderir. Çevresindeki dar sokaklar ve renkli binalar, Şadırvan Meydanı'nı daha da etkileyici kılar. Meydanın etrafındaki kafeler, restoranlar ve dükkanlar, Kosova'nın zengin mutfağını ve el sanatlarını sergiler.
Burada geleneksel yemeklerin tadına bakabilir, el yapımı hediyelik eşyalar satın alabilirsin. Tarihi dokusunu koruyan bu meydan, aynı zamanda çeşitli kültürel etkinliklere de ev sahipliği yapar. Festivaller, konserler ve sanat sergileri, meydanın canlı atmosferine renk katar. Her köşesi ayrı bir hikaye anlatan Şadırvan Meydanı, Prizren'in en canlı noktalarından biri olarak kabul edilir. Prizren Şadırvan Meydanı, tarihi ve kültürel zenginliğiyle seni bekliyor.
47. Emin Paşa Camii
Emin Paşa Camii, Prizren’de bulunuyor. Osmanlı döneminde inşa edilmiş ve 19. yüzyıldan beri ayakta duruyor. Caminin mimarisi, klasik Osmanlı tarzını yansıtıyor. Kubbesi, minaresi ve avlusu var. Caminin içi, duvarlarda ve tavanlarda yer alan çeşitli motiflerle süslü. Caminin en önemli özelliği, adını aldığı Emin Paşa’nın mezarının burada bulunması. Emin Paşa, 19. yüzyılda Kosova valisi olarak görev yapmış ve bölgenin gelişmesine katkıda bulunmuş bir devlet adamı. Emin Paşa Camii, hem tarihi hem de kültürel bir değere sahip. Priştine’yi ziyaret edenlerin mutlaka görmesi gereken bir yer. Cami, Kosova’nın tarihini ve kültürünü tanımana yardımcı olacak bir eser.
48. Müderris Ali Efendi Camii
Priştine'de Osmanlı döneminde inşa edilmiş tarihi bir eser olan Müderris Ali Efendi Camii, yapım tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, 16. yüzyılın ikinci yarısında veya 17. yüzyılın başlarında yapıldığı tahmin ediliyor. Caminin mimarı ise ünlü Mimar Sinan'ın talebesi olan Müderris Ali Efendi olduğu biliniyor. Zaten yapı da mimarının ismi ile anılıyor. Müderris Ali Efendi Camii, klasik Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşıyan bir yapı olması ile öne çıkıyor. Caminin kubbesi, sekizgen bir kasnak üzerine oturur ve dört yarım kubbe ile desteklenir. Caminin minaresi, kare bir kaide üzerinde yükseliyor. Caminin içi, geometrik ve bitkisel motiflerle süslü olması da buraya ayrı bir hava katıyor.
Caminin duvarlarında, Osmanlı padişahlarının ve devlet adamlarının tuğraları yer alır. Caminin avlusunda ise, Müderris Ali Efendi'nin ve ailesinin mezarları bulunur. Müderris Ali Efendi Camii, Kosova'nın en önemli kültür miraslarından birisi. Cami, hem ibadet hem de turizm amaçlı kullanılır. Cami, Priştine'nin merkezinde, Fatih Sultan Mehmet Bulvarı üzerinde yer alır ve kolayca ulaşılabilir. Camiyi gördüğünde, Osmanlı döneminin izlerini görebilir ve Kosova'nın tarihine tanıklık edebilirsin.
Sana bir sonraki rota önerimiz Karadağ. Karadağ’da gezmen gereken yerleri öğrenmek için Karadağ’da gezilecek yerler seni bekler!
