Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti, geçmişte Midas’ın Kenti, bozkırın ortasında bir kültür şehri Ankara. Türkiye’nin birçok şehri gibi, birçok medeniyetin yerleşim yeri Ankara hem Türkler hem de antik uygarlık için önemli bir nokta. Eğer Ankara’nın tarihi yapılarını ve eserlerini, kültürel ve tarihi açıdan bizleri besleyen ilk müzelerini merak ediyorsan doğru yerdesin. Hadi gel, Ankara’nın tarihi yerlerini keşfetmeye başlayalım!
Türkiye Cumhuriyeti’nin atası Mustafa Kemal Atatürk’ün anıt mezarı olan Anıtkabir, hayatın boyunca bir kerede olsa mutlaka görmen gereken yerlerden. Park çeşitli ülkeler ve Türkiye’den ağaçlarla dolu. Anıtkabir’in Anıt bloğu Aslanlı Yol, Tören Meydanı ve Mozole’den oluşuyor. Ayrıca Anıtkabir’de 10 kule bulunuyor. Bu kuleler devletin ve milletin oluşumundaki önemli kavramlar olan Hürriyet, İstiklal, Mehmetçik, Zafer, Barış, 23 Nisan, Misak-ı Milli, İnkılap, Cumhuriyet ve Müdafaa- ı Hukuk gibi kavram ve olayları temsil ediyor.
Şeref Holü kısmında Atatürk'ün sembolik bir lahdi yer alıyor Atatürk'ün naaşı, bu yapının alt katındaki mezar odasına defnedilmiş. Atatürk’ün yakın silah arkadaşı, 2. Cumhurbaşkanı ve Batı cephesi Komutanı İsmet İnönü’nün lahdi de Barış ve Zafer kuleleri arasında bulunuyor. Anıtkabir hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için Anıtkabir gezi rehberi yazısına tıklamanı öneriyoruz.
Ücretsiz.
Açık olduğu saatler
1 Şubat- 14 Mayıs tarihlerinde 09.00- 16.30
15 Mayıs- 31 Ekim tarihlerinde 09.00- 17.00
1 Kasım- 31 Ocak tarihlerinde 09.00- 16.00
10 Kasım’da 22.00’a kadar açık.
İmparator Augustus ve kentin tanrıçası Roma’ya ithaf edilerek inşa edilmiş tapınak yalnızca Ankara için değil tüm dünya için oldukça önemli bir yapı. ‘’Tanrılaşmış Augustus’un Yaptığı İşler’’ yazıtı tapınağın duvarlarına yazılmış. Augustus’un başardığı işleri anlatan çift dilli yazıt dünya tarihi açısından büyük değer taşıyor çünkü; kaybolan orijinal yazıtın korunmuş tek tam kopyası ve Roma devrini anlatan en değerli belgelerden.
Augustus Tapınağının bitişiğinde bulunan cami, Bayrami tarikatının kurucusu Hacı Bayram Veli adına yapılmış. 17.- 18. yüzyıl camilerinin özelliklerini taşıyan caminin içi çiçek desenleri ve Kütahya çinileri ile süslü. Mihrap alınlığında ise Kur’an’dan sureler yer alıyor.
Ankara’daki en güzel 15. yüzyıl türbe örneklerinden olan Hacı Bayram Türbesi, caminin mihrap duvarına bitişik. Türbenin ahşap kapıları ise Ankara Etnografya Müzesi’nde sergileniyor.
Frigler dönemine kadar uzanan bölgenin İmparator Caracalla adına inşa edilen bir hamam kompleksi olduğu düşünülüyor. Alanda Caracalla'nın çabucak sağlığına kavuşmasını dileyen yazıtlar bulunmuş. İmparatorun hastalıktan kurtulmasını kutlamak için kentte Megala Asklepia Soteria oyunlarının gerçekleştirildiği ve kazılarda bulunan Asklepios heykeli sayesinde de bölgenin bu tanrıya adandığı öne sürülmekte. Ayrıca hamamın sonunda bulunan bir yapı sebebi ile de hamamın aslında Hadrianus döneminde inşa edilmiş olabileceği de düşünülüyormuş.
MüzeKart geçerli.
65 yaş üzeri T.C. vatandaşları ücretsiz.
0- 8 yaş yabancı uyruklu çocuklar ücretsiz.
0-18 yaş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gençler ve çocuklar ücretsiz.
Üniversitelerin sanat tarihi, arkeoloji ve müzecilik bölümlerinde öğrenim gören öğrenciler için ücretsiz.
Yetişkin 60 TL.
Açık olduğu saatler
08.30- 19.00 (gişe kapanış saati 18.30)
Her gün açık.
Arif Hikmet Koyunoğlu tarafından yapılmış olan müze binası, Türkiye’de müze binası olarak yapılan ilk yapı olma özelliğine sahip. Müzenin önündeki Atatürk heykeli İtalyan heykeltıraş Pietro Canonica tarafından yapılmış. Atatürk’ün vefatından sonra, müzenin iç avlusu Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusunun geçici istirahatgahı olmuş. Müzedeki mermer yazıtta “Burası 10.11.1938 tarihinde sonsuzluğa ulaşan Atatürk’ün 21.11.1938 tarihinden 10.11.1953 tarihine kadar yattığı yerdir.” yazısı yer alıyor. Müze Türk-İslam Dönemine, Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine ve Besim Atalay koleksiyonuna ait eserlerden oluşuyor.
MüzeKart geçerli.
60 TL.
Açık olduğu saatler
Yaz Dönemi: 08.30-18.45
Kış Dönemi: 08.30-16.45
Tatil Günleri: Dini bayramların ilk günü öğlene kadar.
Ankara’nın simgelerinden biri olan Ankara Kalesi’nin ne zaman yapıldığı tam olarak bilinmemekte ama M.Ö. 5. yüzyılda Galatlar Ankara’ya yerleştiğinde var olduğu biliniyor. Ankara Kalesi Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde birçok onarım görmüş ve Osmanlı Dönemi’nde kalenin dış duvarları genişletilmiş. Kale göründüğünden çok daha büyük bir yapı. Ayrıca kaleden Ankara’nın panoramik görüntüsünü seyredebilirsin.
Ücretsiz.
Açık olduğu saatler
10.00- 18.00
Her gün açık.
Osmanlı Devleti'nin 130 yıl hüküm sürdüğü, bir dönem Macar Krallığı'nın idari ve dini merkezi olan Estergon Kalesi’nin benzeri olan bir müze olarak Ankara’da yer alan müze Türk kültürü açısından önemli bir sembolün yeniden yapımı. Hem restoranlara hem de çarşıya ev sahipliği yapan bina, Etnografya Müzesi ve Asya Bahçeleri ile Türk tarihi ve kültürünün yaşatıldığı bir mekân olarak 2005 yılında açıldı. Merdivenler “Kütahya Çini” desenleriyle süslü. Basamaklar kristal Dolmabahçe Sarayı'nın Muayede Salonunun üst katlara çıkan merdivenleri örnek alınarak yapılmış. Kalenin restoran katında Ankara’nın panoramik seyrinin keyfini çıkarabilirsin.
Hızla gelişen şehirler ve onların karşısında köylerin durumuna dikkat çekmek için Altındağ Belediyesi tarafından büyük bir alana inşa ettirilen müze; 1930-1950'li yılların köy mimarisini, geleneklerini ve kültürünü örnek alarak oluşturulmuş.
Müzede köy kahvesi, muhtarlık, ahırlar, bahçeler ve geleneksel Türk tipi köy evleriyle, tamamen bir köy hayatı yansıtacak şekilde kurulmuş. Doğal ve organik ürünlerin satışının da yapıldığı köyde, bu ürünlerin yapım ve üretim aşaması da gözlemleme şansın var. Köyün diğer yapıları ise; köy camisi, asma köprü, okul, bakkal, değirmen, evler ve sokaklar.
20 TL
Açık olduğu saatler
10.00- 18.00
Pazartesi hariç her gün açık.
Mustafa Kemal Atatürk’ün merkezde bir Eti Müzesi kurulması fikriyle, ülkenin dört bir yanından Hitit eserleri toplanmaya başlanmış. Ankara Kalesi’nin Akkale Burcu, Augustus Mabedi ile Roma Hamamı’nı müzeye dönüştürülmüş fakat zamanla alan yetmemeye başlayınca Mahmutpaşa Bedesteni ve Kurşunlu Han restore edilerek, müze günümüzdeki yerini almış. Paleolitik Çağ’dan yakın tarihe Anadolu’nun eserlerine ev sahipliği yapan Anadolu Medeniyetleri Müzesi 1997’de “Avrupa’da Yılın Müzesi” seçilmiş.
Müze kronolojik bir düzlemde eserlerini sergiliyor. Paleolitik Çağ, Kalkolitik Çağ, Eski Tunç Çağı, Asur Ticaret Kolonileri Çağı, Eski Hitit ve Hitit İmparatorluk Çağı, Frig Krallığı, Geç Hitit Krallığı, Urartu Krallığı, Çağlar Boyu Ankara ve Klasik Devirler bölümlerini ziyaret edip bu toprakların tarihini gözlemleyerek öğrenebilirsin.
MüzeKart ile girilebilir.
60 TL.
Açık olduğu saatler
08.30- 20.00 (gişe kapanışı 19.15)
Her gün açık.
Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi, Kültür varlıkları Koleksiyoncuları Derneği tarafından kurulmuş özel bir müze. Ankara'nın en eski yerleşim yerlerinden olan Kale Meydanındaki üç eski bina, tarihi ve mimari değerleri korunarak bugünkü halini almış. Roma, Urartu, Hitit ve Bizans dönemlerine ait 2000’i aşkın arkeolojik esere ev sahipliği yapıyor.
Geçici sergilere de yer verilen müzede; ayrıca bilimsel, kültürel ve sanatsal aktiviteler de gerçekleştiriliyor. Müzenin açıldığından beri, "Müze'de Müzik / Salı Konserleri" düzenlenmekte. Ankara’da yapılacak herhangi bir etkinlikle çakışmaması için konserler özellikle salı günlerine tarihlenmiş.
Tam 70 TL
Öğrenci, öğretmen ve 65 yaş üstü 35 TL
Açık olduğu saatler
09.00- 18.00
Pazartesi günleri kapalı.
Anafartalar, Çankırı ve Cumhuriyet Caddesi ile Atatürk Bulvarı'nın kesişim noktasında yer alan Ulus Meydanı, Cumhuriyet'in ilanından sonra oluşturulmuş ilk modern kamusal mekan. Merkezinde bulunan Zafer Anıtı, Anıtkabir'in inşa edilmesine kadar geçen süreçte ülke genelinde kutlaması yapılan milli bayramların veya resmi devlet törenlerinin ana mekanı olmuş. Meydanın çevresinde bulunan I. ve II. Türkiye Büyük Millet Meclisi binaları ile Türkiye İş Bankası ve Sümerbank'ın genel müdürlük yapıları; meydanın hem siyasi hem de iktisadi açıdan önemli bir merkez olduğunu gösteriyor.
Son pagan Roma İmparatoru Julianus 362 yılında Perslere savaş açmış ve yolu Ankara'dan da geçecek şekilde bir rota oluşturmuş. İmparatorun sefere giderken yol üstünde mola verip şehirde konaklayacağına dair haberlerin gelmesi üzerine tüm kentte hazırlıklar başlamış ve onu onurlandırmak adına Julianus Sütunu dikilmiş. Kendine has mimari bir yapıya sahip sütun, tek parça gibi görünmesine karşı çok sayıda halka şekilli beyaz taşların üst üste dizilmesi inşa edilmiş.
Atatürk Orman Çiftliği, Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından parça parça ve farklı kişilerden satın alınan arazi üstünde kurulan ve Türk tarımına öncülük eden çiftliktir. Atatürk’ün bozkır ortasındaki Ankara’nın halkına sosyal ve doğa ile iç içe bir yaşam yaratma isteği çiftliğin oluşumu açısından önemli bir etken. Çiftlik fidan yetiştirme, bahçecilik, bağcılık ve hayvancılık alanlarında çiftçilere örnek ve yol gösterici olurken; tarım ve hayvancılık üzerine endüstriyel tesislerin kurulmasına da katkı sağlamış. Çiftlik aynı zamanda Ankara’nın en büyük yeşil alanı.
Atatürk Orman Çiftliğinde bulunan yapı ilk önce ahır olarak inşa edilmiş. Sonrasında şarap ve depolama dönüştürülen yapı günümüzde müze ve sergi alanı olarak kullanılıyor. Müzede, Çiftlik’te kullanılan ilk dondurma yapım makinası, şişeleme makinaları, eski fıçılar, eski tarım aletleri, eski veteriner aletleri ve çeşitli ekipmanlar sergilenmekte. Ayrıca müze aynı zamanda bir sanat galerisi olduğundan fotoğraf galerisi ve kişisel resim sergileri de bulunuyor.
09.00- 17.00
Pazartesi ve salı günleri kapalı.
İsmet İnönü’nün 48 yılını geçirdiği ev aynı zamanda Ankara’nın en eski evlerinden. Atatürk’ün başkanlığını yaptığı toplantılar ve devrim çalışmalarının yaşandığı ev aynı zamanda Ankara’nın ilk balosuna da ev sahipliği yapmış. İsmet İnönü’nün sanata olan ilgisinden anlayabileceğimiz gibi ilk konserler ve sergiler de burada yapılmış.
1924 yılına kadar Türkiye Büyük Millet Meclisinin ilk binası olarak kullanılmış. Birinci Ulusal Mimarlık Akımının önemli ve erken örneklerinden biri olan müze binası, mimar Salim Bey tarafından tasarlanmış. Yapının en dikkat çekici özelliği ise dış cephesinde Ankara taşı kullanılmış olması.
Atatürk ve bazı milletvekillerine ait şahsi eşyalar, etnografik malzemeler, istiklal madalyaları, savaş araç ve gereçleri, Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'nun müsvetteleri, telefon ve mors yazıcı gibi iletişim araçları ile yağlı boya tablolarını Kurtuluş Savaşı Müzesinde görebilirsin.
MüzeKart ile girilebilir.
60 TL.
Açık olduğu saatler
09.00- 17.00
Her gün açık.
Atatürk devrimlerine, önemli yasalara ve çok partili sisteme geçiş gibi Türkiye’nin önemli olaylarına tanık olmuş olan Meclis Binası 1924-1960 yılları aralığında hizmet vermiş ve Atatürk ‘’Büyük Nutku’’ bu salonda okumuş. 30 Ekim 1981'de Cumhuriyet Müzesi olarak yeniden düzenlenerek ziyarete açılmış. Müzede, Türkiye'nin ilk üç Cumhurbaşkanı olan Mustafa Kemal Atatürk, Celal Bayar ve İsmet İnönü dönemlerine ait olaylar, hikayeler ve fotoğrafların yanı sıra, cumhurbaşkanlarının kişisel eşyaları ve o döneme ait Meclis kararları ile kanunlarına dair bilgiler sunuluyor. Ayrıca, eserler ve arşiv materyalleri de sergilenmekte.
MüzeKart ile girilebilir.
60 TL.
Açık olduğu saatler
09.00- 17.00
Her gün açık.
Sakarya Şehitliği Zafer Anıtı Müzesi, Sakara Meydan Muharebesi esnasında şehir düşen askerlerimize adanmış 1973 yılında açılmış bir müze. Bölgede hem askerlerin hem de savaşa katılan kadın ve çocukların anıldığı 420 basamaklı bir anıt bulunuyor. Anıtta zafer öyküsü kabartmalar ile anlatılmış. Anıt yakınındaki müzede ise Sakarya Meydan Muharebesi’ne ait çok özel belgeler, dokümanlar ve fotoğrafları görebilirsin.
08.00- 17.00
Ankara’nın tarihi dokusunu hissedebileceğiniz yerlerden biri olan Samanpazarı eskiden At Pazarı olarak olarak bilinirmiş. Bakırcıları ve mobilya dükkanları ile Ankara’nın gezilmesi gereken tarihi alanlarından ve şehrin en eski alışveriş alanlarından olan Samanpazarı’nda düğün eşyaları ve Türkiye’nin dört bir yanından eşyalar bulabilirsin.
Ahi Elvan Camii’nin inşa tarihi bilinmiyor ama araştırmacılar banisi olduğu düşünülen Ahi Elvan’ın 14. yüzyılda yaşadığından ve 1386 yılında vefat ettiğinden yapının 14. yüzyılda yapılmış olabileceğini düşünüyorlar. Cami 15. yüzyılda onarımdan geçmiş. Sütun başlıkları Korint ve Dor tipi Roma Dönemi devşirme malzemesiymiş. Oldukça güzel işçiliğe sahip minberinin kitabesi, 1413 yılında yenilenmiş.
İsmini Oğuzların Bayındır boyu beylerinden Karacabey’in yaptırdığı çifte hamamdan almış. Tarihi Karacabey Hamamı hala kullanımda olan tarihi hamamlardan. Hamamönü, Milli Mücadele yıllarında Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere pek çok devlet adamını ağırlamış ve Mehmet Akif Ersoy’un evinin de bulunduğu özel bir bölge. Hamamönü’nün tarihi evleri ile Sanat sokağı oldukça güzel ve ilgi çekici bir yer. Yerli sanatçıların eserlerini görebilir ve el sanatları pazarında yerel halkın el emeği ürünlerini alabilirsin. Karacabey Hamamı’nda hamam deneyimi yaşayıp, Mehmet Akif Ersoy’un müze evini ziyaret edebilirsin.
Ankara’nın ilk ahşap hanı Pirinç Han’ın ne zaman yapıldığı bilinmiyor ama bu konuda en geçerli bilgi, Pirinç Han'ın içindeki mescitle beraber yıkılıp yerine bir ilkokul yapıldığı ve günümüzdeki Pirinç Han’ın bir ahşap konağın restorasyonu ile yapıldığı hanın giriş duvarında Faruk Nafiz Çamlıbel'in ‘’Han Duvarları’’ şiiri yazıyor.
İnsanlık tarihi için en önemli unsur olan dili oluşturma ve kullanma becerisinin Türk dilindeki gelişimini ve kökenini öğrenmek için mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden biri olan müze Yazar Şermin Yaşar tarafından kurulmuş. Kelimeleri, atasözlerini ve deyimleri görsel olarak somutlaştıran müzede hem öğrenip hem de oldukça keyifli vakit geçirebilirsin.
Öğrenci 40 TL.
Yetişkin 80 TL.
Açık olduğu saatler
10.00- 17.00
Pazartesi günleri kapalı.
Arslanhane Camii, Anadolu’ya 11. yüzyılda Türklerle gelen ve daha önce yaşadıkları bölgelerdeki yapılardan esinlenmelerle gelişen ahşap direkli camilerin günümüze kadar korunabilmiş bir örneği. Cami, "Arslanhane" adını türbesinin duvarında gömülü bulunan Bizans’tan kalma aslan heykellerinden alıyor. Ahşap sütunları, tavanı, ahşap minberi ve alçı mihrabı nedeniyle Ankara’daki Selçuklu eserlerinin en ihtişamlısı olarak kabul gören caminin mihrabı da çinilerle kaplı olduğundan Anadolu’daki Selçuklu mihraplarının en güzellerinden kabul ediliyor. Caminin sütunları Roma dönemine ait devşirme taş sütun başlıkları ile sonlanıyor.
Bahçesinde altı adet mezar, kuzeyinde küçük bir meydan ile Ahi Şerafettin Türbesi bulunan cami hem dışı hem içi ile estetik olarak gözünüzü ve kalbinizi dolduracak cinsten. Ayrıca cami, UNESCO Dünya Mirasları Listesinde bulunan Ankara’daki iki tarihi eserden.
Türkiye’nin ilk ve en büyük tabiat tarihi müzesi olma özelliğine sahip müze Maden Tetkik Arama kurumunun arazi çalışmalarında topladığı örneklerden oluşuyor. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden toplanmış doğa tarihini anlatan çok sayıda fosil, kayaç, mineral ve maden örneğini görebilir; insanlık tarihinin doğal unsurlarını keşfedebilirsin.
Ücretsiz.
Açık olduğu saatler
09.00-16.00
Pazartesi günleri kapalı.
1222 yılında Ankara valisi Kızıl Bey tarafından yaptırılmış Akköprü, eskiden kullanılan Bağdat ticaret yolunun Ankara kavşağında bulunuyor. Osmanlı döneminde kervanların, askere ve hacca giden insanların uğurlandığı önemli bir nokta. İstanbul yolunda bulunan ve altından Ankara Çayı geçen köprü geçmişinde önemli bir güzergah olmuş, günümüzde ise yayalara açık bir eser.
Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktası Sakarya Meydan Savaşı’nın yapıldığı son savunma hattı üzerindeki Gazi Tepe, Türbe Tepe ve Mangal Dağı’nın ağaçlandırılmasıyla yapılmış. Polatlı, Duatepe Anıtı otopark, bağlantı yolu, yürüme yolu, tören alanı ve anıt olmak üzere beş kısımdan oluşan Anıt’ın duvarlarında Duatepe’deki 81 şehidin pirinç harflerle yazılmış bilgileri yer alıyor.
Mustafa Kemal önderliğinde zafere ve uygarlığa ulaşma öyküsünü anlatan anıt oldukça sembolik bir eser. Anıtta bulunan bayraklar 38. Alay’ın sancağını ve Türk Bayrağı’nı ifade etmekte.
09.00- 17.00
1973 yılında Kore'de savaşan Türkler anısına Kore tarafından yapılıp Türkiye Cumhuriyeti'ne hediye edilmiş olan anıtın bir benzeri de Kore'de bulunmakta. Kore kültürünü yansıtan yapının üzerinde savaşa katılan Türk askerlerinin adları yer alıyor.
ODTÜ arazisi içinde bulunan bir yerleşme olan Ahlatlıbel, geçmişte toprakla doldurulduğu için tam yeri yakın zamana kadar saptanamamış. 1933 yılında tümülüsleri belirlemek için araştırmalar yapılmaya başlanmış olan yerleşim Atatürk’ün izni ile Türk arkeologlar tarafından yapılan ilk kazı çalışması olma özelliğine sahip. Erken Tunç Çağı ve M.Ö. 3. binyıl ortalarında bir yerleşim yerin olduğu düşünülen alanda ele geçen buluntuları Anadolu Medeniyetler Müzesi’nde görmen mümkün.
Yıkık duvarları sebebiyle Gavurkale adı verilmiş antik alan çok uzun süre yerleşim yeri olmuş. Hitit ve Anadolu tarihi-coğrafyasında önemli bir yeri olan kale, ilk kez Atatürk'ün isteği doğrultusunda 1930 yılında Von der Osten tarafından kazılmış. Kayaya işlenmiş olan büyük kabartmaların Hititler'e ait olduğu ve bir benzerinin Kızılırmak’ın batısında da bulunması Anadolu kültür tarihi için oldukça önemli.
Alandaki bir diğer kültür tabakası ise Friglere ait. Gâvurkale'nin doğusundaki yayla boyunca beyazımsı kireç taşından yapılmış sur kalıntılarına rastlanılmış. Bu dönemde kutsal alanın üzerine özel bir bina inşa edilmiş. Alan, Roma ve Bizans Dönemi’nde pek kullanılmamış.
2023 yılında UNESCO Dünya Mirasları Listesine alınmış olan Gordion Antik Kenti 4500 yıllık kesintisiz bir yerleşim alanı olmuş. Kent, dünya üzerinde en uzun süre yerleşimin görüldüğü nadir yerlerden biri olarak kabul ediliyor. Doğu ve batı imparatorluklarının kesişim noktası olan Gordion, Ege ve Akdeniz'i Yakın Doğuya bağlayan ticaret yolları üzerinde stratejik bir konuma sahipmiş. Midas'ın hükümdarlığı sırasında, Küçük Asya'nın (eski tarihlere dayanan seyahatnamelerde Türkiye’den bahsederken kullanılan isimlerden biri) çoğunu kontrol eden Frigya Krallığı’nın en iyi belgelenmiş yerleşim yeriymiş.Antik kentte Büyük Tümülüs’ü, kentin kalesini ve şehrin kalıntılarını görebilirsin.
MüzeKart ile girilebilir.
60 TL.
Açık olduğu saatler
09.00- 19.00
Her gün açık.
Gordion Müzesinde kronolojik bir sergileme sunulurken, her dönem karakteristik örneklerle temsil edilmekte. Eski Tunç Devri ve Erken Frig Dönemine ait eserleri, Erken Demir Çağına ait el yapımı çanak-çömlekleri, Erken Frig Çağına ait Demir aletleri, M.Ö. 700 yıllarına ait bir yapıyı, M.Ö. 6- M.S. 4. yüzyıla ait ithal edilmiş Yunan seramiğini, Hellenistik Çağ ve Roma Dönemine ait malzemeleri görebilirsin.
MüzeKart ile girilebilir.
65 yaş üzeri T.C. vatandaşları ücretsiz.
0- 8 yaş yabancı uyruklular ücretsiz.
0-18 yaş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ücretsiz.
Üniversitelerin sanat tarihi, arkeoloji ve müzecilik bölümlerinde öğrenim gören öğrenciler için ücretsiz.
Yetişkin 60 TL.
Açık olduğu saatler
08.30- 19.00
Her gün açık.
Tarih boyunca Hitit, Frig, Galat, Roma, Bizans, Anadolu Selçuklu ve Osmanlı gibi önemli devletlerin egemenliğine girmiş olan Beypazarı, Roma döneminde piskoposluk merkezi, Selçuklu döneminde ticaret merkezi, Osmanlı döneminde ise tımarlı sipahi merkezi olmuş ve ismini de bu sebeple Beğ Bazarı olarak almış.
Kültürel ve işlevsel evleri ile Beypazarı’nın en meşhur şeyleri konakları olabilir. Konaklara baktıkça kendini bir dönem dizisinde gibi hissetmen mümkün. Bazı konaklar pansiyona çevrildiğinden dilersen bu konaklarda kalabilirsin.
Beypazarı’nın Antik çağlardan günümüze kadarki sürecini kalıntılar ve belgeler ve maketlerle sergileyen Beypazarı Kent Tarihi Müzesi, şehrin geçmişi hakkında bilgi almak istiyorsan ziyaret etmen gereken bir müze. Müzenin içerisindeki arşiv ise Beypazarı tarihini anlatan tüm dokümanları bünyesinde topluyor.
4 TL.
Açık olduğu saatler
09.00- 17.00
Her gün açık.
Atatürk’ün 100. Doğum Yıldönümü etkinlikleri içerisinde, Selanik’teki Atatürk Evinin aynı plan ve ölçüler içerisinde bir örneği Ankara Ticaret Odası’nın girişimi ile Atatürk Orman Çiftliği sınırları içerisinde yaptırılarak 1981 yılı 10 Kasım günü törenle ziyarete açılmış. Evde taşlık kiler ve hizmetçi odası, sofa, mutfak, oturma odası ve misafir odasını bulunuyor. Atatürk Odası ve Müze Odasına girip, Atatürk’ün kişisel eşyalarını görebilirsin.
Ücretsiz.
Açık olduğu saatler
09.00- 17.00
Pazartesi günleri kapalı.
Türkiye’nin ilk ve tek kamu yayıncı kurumu olan TRT’nin geçmişten günümüze sürecini aktarmak için kurulmuş. Müze 200’den fazla TRT çalışanının 4 yıllık çalışması ile oluşturulmuş. TRT Müzesi’nde yayıncılık sürecini yalnızca izlemiyor aynı zamanda uygulamalı olarak görebiliyorsun. Çeşitli eğitim ve tanıtım filmleri ile de yayıncılığın tarihini ve gelişimini öğrenebiliyorsun.
Transistörlü radyolardan 3D yayınlara ulaşan süreci sergileyen müze, yalnızca Türk yayıncılığını değil dünyada bu sektörün gelişimine tanıklık etme imkanı sunuyor.
09.00- 17.00
Cumartesi pazar günleri kapalı.
Yapım tarihi kesin olarak bilinmeyen Antik Tiyatro’nun M.S. 2. yüzyıla dayandığı düşünülüyor. Anadolu Medeniyetleri Müzesi tarafından yapılan kazılar sonucunda 1. ve 2. derece sit alanı olarak tescillenmiş. Alanda tonozlu parados binaları, döşemeli orkestra, seyirci oturma yerleri, sahne odasından arta kalan temel ve duvarlar, birçok heykel ve parçaları bulunmuş.
Alanda bulunan Antik Roma dönemi kalıntılarının çoğunun tiyatroda kullanılan plastik eserler olduğu düşünülüyor. Tiyatronun Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de cam atölyesi olarak kullanıldığı tespit edilmiş. Kazılarda bulunan eserleri Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin alt katında görebilirsin.
Bitik Köyü yakınlarında yer alan bir höyük olan Bitik Höyüğü, Klasik Dönem, Frig, Hitit, Kalkolitik Çağ ve Erken Tunç Çağında bir yerleşim birimi olmuş. Höyükten çıkarılan en önemli parça kerpiç yapmak için açılan bir çukurda rastlantı sonucu bulunan Bitik Vazosu. Vazo üst üste yerleşmiş üç frizden oluşmakta ve kutsal evlilik törenini (Ortadoğu ve Anadolu'nun tarımcı topluluklarında görülen bereket tanrı ve tanrıçalarının yeryüzüne bereketi getirmesini simgeleyen ritüel) konu alıyor. Höyük Bitik köyünün kısmen altında bulunuyor ve maalesef ki tamamen tahrip edilmiş.
Sana önerimiz Ankara’nın tarihi yerlerini gezdikten sonra sevdiklerinle güzel zamanlar geçirmek için Ankara’nın doğa ile iç içe olan piknik yerlerini keşfetmen. Ankara'nın en güzel piknik yerleri yazısına tıklayarak kendine en uygun yeri seçebilirsin.