Ada atmosferi yaşamak isteyenler burada mı? O halde Avşa’yı keşfetmek için hazır olun! Marmara Bölgesi’nde yer alan ve Balıkesir’e bağlı olan Avşa Adası özellikle İstanbul, Bursa, Erdek, Tekirdağ gibi yerlere yakınlığı sayesinde yaz aylarında tam anlamıyla ziyaretçi akınına uğruyor. Genel olarak koyları ve ince kumlu plajları ile ön plana çıkan Avşa Adası, ekonomik açıdan oldukça cazip bir tatil deneyimi de sunuyor. İstanbul’dan İDO feribotları, Erdek ve Tekirdağ’dan arabalı vapurlar ile kolaylıkla ulaşım sağlanan Avşa şarapları, eğlence mekanları ve denize çıkan cıvıl cıvıl sokaklarıyla her yaştan ziyaretçiye ev sahipliği yapıyor. Ada atmosferini yaşamak isteyenlere ise Avşa Adası gezilecek yerleri ile de keşif imkanı tanıyor.
Hazırsanız hem deniz tatili hem de kültür keşfi için ideal yerlerden olan Avşa Adası’nın gezilecek yerler listesine başlıyoruz.
Avşa Adası’nın sembol yerlerinden biri olan Yiğitler Köyü, tarihi Rum yapılarıyla dikkat çekiyor. Adanın arka bölümünde konumlanan bu özel köy, popülerliğine rağmen sakin ve huzurlu ortamını koruyabiliyor. Belediye binasının hemen önünden yarım saat arayla hareket eden dolmuşlarla buraya ulaşım sağlamanız mümkün. Merkeze ortalama 5-6 dakikalık bir sürüş mesafesinde olan köy, denize girmek adına oldukça ideal bir ortama sahip.
Köy içerisinde aynı zamanda 2 adet türbe yer alıyor. Eski adı “Araplar” şeklinde olan Yiğitler Köyü, bugün ağırlıklı olarak Rumlara ve Trakya göçmenlerine ev sahipliği yapıyor. Köyde genel itibarıyla şarapçılıkla beraber balıkçılık son derece yaygın. Yeşilliği bol olan köyde doğa fotoğrafları çekebilir, piknik yapabilir ya da uzun yürüyüşler gerçekleştirebilirsiniz.
Türkiye’nin her bölgesinden şarap meraklılarının Avşa Adası’nı ziyaret etmeleri için çok makul bir gerekçeden söz edebiliriz. Burada sadece adaya özgü şarapları üreten iki büyük şarap fabrikasını ziyaret etmek, uygun fiyata oldukça kaliteli şaraplar satın almak mümkün. Avşa Adası içerisinde Bortaçina ve Büyülübağ şarap fabrikaları, sene boyunca çok sayıda ziyaretçi ağırlıyor. Bu ziyareti özel kılan temel unsur, doğrudan fabrika içerisinde tadım yapma şansınızın olması.
Avşa Adası’ndaki üzüm bağlarının oldukça meşhur olması, şarap üretiminin de ön plana çıkmasını sağlıyor. Şarap, Avşa Adası ile öylesine özdeşleşmiştir ki adanın merkez noktasında ziyaretçileri büyük bir şarap üzümü heykeli karşılıyor. Eğer yöreye özgü şarapları tatmak ya da sevdiklerinize hediye olarak götürmek istiyorsanız, Bortaçina ve Büyülübağ adlı şarap fabrikalarını gezi listenize mutlaka dahil edin!
Avşa Adası’nın hemen kuzey noktasında yer alan Mavi Koy, denizinin temizliği kadar çevrenin sakinliğiyle dikkat çekiyor. Koyun hemen çevresinde çok sayıda restoranın ve kafenin olması, buraya olan ilgiyi daha da artırıyor. Üstelik Mavi Koy, ada içerisinde ulaşımı en kolay yerlerden biri durumunda. Merkez bölgesinden hareket eden minibüsler sayesinde 5 dakika içerisinde koya ulaşım sağlayabilirsiniz. Avşa Adası’nda deniz, güneş ve kumun keyfini çıkarmak istiyorsanız Mavi koyu mutlaka keşfetmelisiniz.
Kumtur, Avşa Adası’nın son noktası olarak biliniyor. Çınar Koyu’ndan sonra gelen Kumtur içerisinde herhangi bir özel işletme söz konusu değil. Ağırlıklı olarak özel villaların hakim olduğu bölge, adanın güneyine tekabül ediyor. Restoran ve kafenin bulunmaması, buranın görece daha az ilgi görmesine neden oluyor. Fakat dinginliği öncelikli olarak gören ziyaretçiler, Avşa Adası’na geldiğinde Kumtur’a mutlaka uğruyor.
Avşa’nın en sakin ve sessiz koylarından biri olarak bilinen Kumtur Koyu’na minibüslerle ortalama 20 dakika içerisinde ulaşmak mümkün. Dilerseniz merkezde motor kiralama hizmeti veren işletmelerden günlük motor kiralayabilir ve Çınar Koyu’nu da içine alacak şekilde keyifli bir rota belirleyebilirsiniz.
Adanın arka tarafında yer alan Çınar Koyu, buranın en büyük plajını bünyesinde barındırıyor. Denizde yosun, taş ve çakılın bulunmaması, burayı daha da ayrıcalıklı kılıyor. Koy içerisinde ücretsiz plajlar ve ücretli olarak girilebilen beach clublar mevcut. Suyu ve kum yapısıyla dikkat çeken koy, Avşa merkeze yaklaşık olarak 10 dakikalık bir uzaklığa sahip.
Adanın güneyinde bulunan Çınar koyuna giden minibüsler saat başı kalkıyor. Bu arada dolmuşların akşam saat 20.00’ye kadar olduğunu anımsatalım.
Avşa Adası’nın en otantik destinasyonlarından biri olan Türkeli Köyü, aynı zamanda Avşa Manastırı ve Manastır Koyu gibi iki popüler alanı da bünyesinde barındırıyor. Adanın merkezine yaklaşık 1.5 km uzaklıkta olan köyün geçmiş dönemlerde ciddi bir Rum nüfusuna sahip olduğu biliniyor. Türkeli Köyü’nde bugün ise daha çok Trakya göçmenlerine tanıklık edebilirsiniz. Bu arada Avşa Adası’nın eski isminin de “Türkeli” olduğunu düşünürsek köyün tarihsel açıdan ne denli önemli olduğunu daha iyi kavrayabiliriz.
Köy içerisinde gezerken, tarihi yapıların pek çoğunda Rumların etkisini net şekilde görebilirsiniz. Köyde eskiden balıkçılık temel geçim kaynağı iken günümüzde ise köy halkı büyük ölçüde turizm faaliyetleriyle ilgileniyor. Bunun yanında üzüm bağlarının yoğunluğu nedeniyle şarapçılık köyde hala popülerliğini koruyor. Bu arada Türkeli Köyü’nde yer alan plaj kumlarının oldukça ince olduğunu belirtelim.
Adından da anlaşılacağı üzere yalnızca kadınlara özgü bir plaj olan Kadınlar Plajı, Karadut koyundan hemen sonra geliyor. Buraya yürüyerek gitmek isterseniz üzüm asmalarının yer aldığı patika yollara şahitlik edebilirsiniz. Plaj çevresinde çok sayıda muhafazakâr otel işletmesi bulunuyor. Doğrudan plajın içerisinde ya da çevresinde herhangi bir işletme söz konusu değil. Adanın doğu kısmında konumlanan plaja giriş ücretsiz. Kadınlar plajı, Tavşanlı ve Altınkum’a da oldukça yakın. Suyunun derin olmaması nedeniyle Kadınlar plajı, çocuklarıyla beraber gelmek isteyen anneler için de oldukça ideal.
Avşa Adası, sadece koyları ve tarihi yerleriyle değil, aynı zamanda hareketli gece hayatıyla da biliniyor. Özellikle yaz aylarında gece hayatının odak noktası, tahmin edileceği üzere Barlar Sokağı. Burada yer alan gece kulüpleri ve diskolar, adanın gece hayatına adeta yön veriyor.
Yerli ve yabancı ziyaretçilerin yoğun ilgi gösterdiği bu keyifli mekanlar, çoğunlukla 21.00 ila 02.00 saatleri arasında müzik ve eğlence dolu bir program sunuyor. Mekanların önemli bir kısmına damsız giriş yapılmıyor. Hemen sahil şeridinde yan yana dizilen işletmeler, DJ performansları ve özel atmosferleriyle tatilcilerin gününe renk katmayı başarıyor.
Avşa Adası’nın kültürel ve tarihi alanları arasında kendine yer bulan Hagios Georgos Manastırı, iskeleye yalnızca 5 dakikalık bir sürüş mesafesinde. Eğer iskeleden manastıra keyifli bir yürüyüş yapmak isterseniz, sizi ortalama 20 dakikalık bir yolculuk bekliyor olacaktır. Özellikle yabancı ziyaretçilerin öncelikli mekanlarından biri olan Hagios Georgos Manastırı, toplamda 80 ayrı odaya sahip.
2 katlı bu etkileyici yapı, eski papaz okulundan izler barındırıyor. “Avşa Manastırı” olarak da bilinen tarihi mekan, Rumların yoğun şekilde yaşadığı dönemlerden günümüze miras kalmış durumda. Ne yazık ki günümüzde kiliseye ait sadece belli kalıntılar yer aldığı için belli bir ziyaretçi düzeni söz konusu değil.
Avşa Adası’nda ihtiyar bir çınarın gölgesinde gözlerinizi kapatıp müthiş bir dinginlik içinde dinlenmek istiyorsanız Tarihi Çınaraltı mutlaka ziyaret edilmeli. Tüm ihtişamıyla senelere adeta meydan okumayı başaran Tarihi Çınaraltı, İskele Meydanı’na yürüme mesafesinde. Günümüzde heybetli ağacın çevresindeki alan, bir kafe olarak işletiliyor. Bu da Tarihi Çınaraltı’nın çok daha fazla insan tarafından keşfedilmesini sağlıyor. En sıcak günlerde dahi çayınızı ya da yorgunluk kahvenizi yudumlayıp, çınar ağacının size sunduğu serinliğin keyfini çıkarabilirsiniz.
Yiğitler Köyü’nün komşusu olan Altınkum koyu, adının hakkını fazlasıyla veriyor. Altınkum koyu içerisinde toplamda 3 ayrı beach club bulunuyor. Özellikle turistlerin her yaz severek geldiği Altınkum samimi işletmeleri, berrak denizi, temiz ve yumuşak kumuyla farkını ortaya koyuyor.
Dilerseniz kavurucu sıcak günlerinde denize girerek serinleyebilir, dilerseniz de koyda yer alan beach clubları değerlendirerek müzik ve dans eşliğinde keyifli zamanlar geçirebilirsiniz. Beach club seçeneklerini değerlendirmek istemiyorsanız, doğrudan ücretsiz halk plajına da yönelebilirsiniz. Merkezden kalkan minibüsler, sizi yaklaşık 10 dakika sonra Altınkum Koyu’na ulaştırıyor.
Avşa Adası’ndaki gezi maceranıza kısa bir mola vermek ve ada manzarasını tepe bir noktadan izlemek istiyorsanız size Şahintepesi’ni öneriyoruz. Ziyaretçilerin dinlenmeleri adına en ideal noktalardan biri olan Şahintepesi, oldukça eski ve ihtişamlı kayalardan meydana gelen doğal bir yapıya sahip.
Sevdiklerinizle manzara eşliğinde uzun sohbetler yapmak ve günün yorgunluğunu biraz olsun atabilmek adına Şahintepesi’ne gitmeye değer. Burayı ziyaret ettiğinizde adanın en yüksek noktasından manzarayı kuşbakışı görmenin ayrıcalığını yaşayabilirsiniz. Şahintepesi’nin olduğu konumda aynı zamanda ev yapımı köftesiyle meşhur olan bir de restoran söz konusu.
Altınkum koyuna son derece yakın olan Karadut koyu, adanın en uzun plajlarından birine ev sahipliği yapıyor. Plaj içerisinde aynı zamanda 2 büyük çay bahçesi bulunuyor. Koy, adını bölgede yer alan meşhur karadut ağacından alıyor.
Yiğitler Köyü’ne de yakın bir noktada bulunan Karadut Koyu’na aynı şekilde minibüslerle kolayca ulaşım sağlayabilirsiniz. Görece sığ bir denize sahip olmasından dolayı burası, daha çok çocuklu ailelerin öncelikli tercihi olabiliyor. Plaj içerisinde yer alan restoranlar üzerinden şezlong kiralamanız mümkün. Plaja girişin ise ücretsiz olduğunun altını çizelim.
Avşa’nın merkez bölgesinde yer alan Değirmenardı Mevkii, Avşa Adası’nda gezilecek yerler arasında her daim kendine yer bulmayı başarıyor. İskelenin hemen sol kısmında konumlanan Değirmenardı Mevkii, gün batımına tanıklık etmek adına en ideal yerlerden biri. İskele üzerinden yürümek isterseniz 1 km’nin sonunda bu etkileyici bölgeye ulaşabilirsiniz. Özellikle de fotoğraf tutkunlarının çok sık ziyaret ettiği Değirmenardı Mevkii, oksijeni bol yürüyüş parkurları ve etkileyici manzarasıyla fark yaratıyor.
Avşa Adası’nda görmeniz gereken destinasyonları sıraladığımız listemizde, sırada enfes bir koy ve plaj bulunuyor. Beyazsaray Koyu Plajı, hiç şüphesiz ki adanın en çok merak edilen plajları içerisinde yer alıyor. Koy, konum olarak hemen Manastır koyundan sonra geliyor. Mesafe uzun olmamasına rağmen zorlu yokuşlara sahip olmasından dolayı buraya yürüyerek gitmenizi pek önermiyoruz. Koya ismini veren otelin kendi müşterileri için ayırdığı bir alan söz konusu olsa da plajın önemli bir bölümü ücretsiz olarak kullanılıyor.