Tarihe başkentlik etmiş, medeniyetleri kucaklamış ve dünyaya bir miras niteliğinde adını yazdırmış İstanbul, bugün her köşesinde benzersiz değerlerini bizlere sunuyor. Topraklarında ev sahipliği yaptığı tüm medeniyetlerin izlerini taşıyan şehirde bulunan onlarca tarihi eser, İstanbul’u başlı başına bir müzeye dönüştürüyor. Bu da İstanbul’u diğer kentlerden farklı kılan en önemli özellik oluyor.

Her semtinde ayrı bir güzellikle karşılaşabileceğin İstanbul’da gezilecek yerler ise saymakla bitmiyor. Saraylar, camiler, müzeler, parklar, kasırlar başta olmak üzere doğal ve tarihi birçok destinasyon mutlaka görülmesi gereken yerler arasında bulunuyor. Bu yazıda İstanbul’da gezilecek birçok yeri keşfedeceksin. İstanbul’u keşfetmeye başlamadan önce de merak edilen sorulara yanıtlar bulacaksın. Hazırsan, İstanbul’u gezmeye başlayalım.

İstanbul neyi ile ünlü?

İstanbul Avrupa ile Asya’yı birbirine bağlayan boğazı, köprüleri, müzeleri, camileri, tarihi ve kültürü ile ünlü.

İstanbul’un simgesi nedir?

İstanbul’un simgesi tarih boyunca erguvan olmuş. Boğazın rengini yansıtan erguvan ile özdeşleşen İstanbul bu rengi asırlardır taşıyor.

İstanbul neden önemli?

Üç imparatorluğa başkentlik yapmış İstanbul, iki yakayı birleştiren ve yarımada üzerinde yer alan yedi tepeli özel bir kent.

 

1. Ayasofya Camii

İstanbul'daki Ayasofya'nın güzel manzarası

İstanbul’da gezilecek yerler listesinin ilk sırasına koyabileceğimiz çok sayıda yer var. Seçim yapmak zor olsa da birinci her zaman Ayasofya. Doğu Roma İmparatoru I. Konstantin’in 360 yılında inşa ettirdiği Ayasofya, dünyanın en eski katedrallerinden biri. O dönemlerde Megale Ekklesia adıyla anıldığı bilinen Ayasofya, günümüzdeki görünümüne en yakın halini İmparator Justinianos’un görevlendirdiği Trallesli Anthemios ve Miletoslu İsidoros’un çalışmaları sonunda kazanmış.

İki mimarın çalışmalarıyla 5 yıl 10 ayda yapımı tamamlanan Ayasofya, o zamanın diğer yapılarına kıyasla dünyanın en kısa sürede inşa edilen katedrali olmuş. 5. yüzyılda yapıya Hagia Sophia adı verilmiş ve 1453’te İstanbul fethedilene kadar bu adı taşımış. 1935 yılında müze olan Ayasofya 2020 yılında camii statüsü aldı. Ayasofya Camii ile ilgili detaylı bilgi için linke tıklayabilirsin.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Camii kısmı ücretsiz.

  • Yabancı ziyaretçiler için üst kat 25 Euro, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için 850 TL

Yazar Notu: Camii dünyanın dört bir yanından ziyaretçi akınına uğradığı için girişte biraz bekleyebilirsin. Elinde ayakkabı varsa ön bölüme giremiyorsun. Yanında başörtü yoksa kapıda satın alabilirsin.

2. Topkapı Sarayı Müzesi

Marmara denizden önce Topkapı Sarayı

İstanbul’un en turistik bölgesi Tarihi Yarımada’da bulunan Topkapı Sarayı, İstanbul’da gezilecek yerler listesinin ilk sıralarında olmalı elbette. Fatih semtine bağlı Sarayburnu’nda bulunan Topkapı Sarayı, İstanbul fethedildikten sonra inşa edilmiş ve 400 yıl süreyle Osmanlı İmparatorluğu’nun idare merkezi olarak hizmet vermiş. 3 Nisan 1924’te müze haline getirilen Topkapı Sarayı, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk müzesi. 300.000 metrekarelik bir alanı kapladığı ve yaklaşık 300.000 tane arşiv belgesine ev sahipliği yaptığı için dünyada bulunan saray müzelerinin en büyüklerinden.

Müzeyi gezmeye gittiğinde Harem bölümü, Hırka-ı Saadet Dairesi, Has Oda, Babü’s Saade ve Köşkler Bahçesi’ni görebilirsin. Ayrıca padişahların portrelerine, kıyafetlerine ve silahlarına ev sahipliği yapan İstanbul Kitaplığı’nı da mutlaka ziyaret etmelisin.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • 150 TL

  • Harem Dairesi 80 TL

  • Aya İrini Müzesi 90 TL

  • MüzeKart ile ücretsiz. (Harem Dairesi ve Aya İrini Müzesi hariç)

Açık olduğu saatler

  • Salı günleri kapalı.

  • Her gün 10.00 - 18.00

  • Harem Dairesi ve Aya İrini 09.00-17.30

Yazar Notu: Topkapı Sarayı’nda Süleyman’ın Kılıcı, Hz. Muhammed'in hırkası ve sakalı, Kaşıkçı Elması gibi önemli kültürel miraslar yer alıyor. Bu yüzden gezine uzun bir zaman ayırmalısın. Topkapı Sarayı’ndan çıktıktan sonra Arkeoloji Müzeleri’ni gezmeden, Gülhane Parkı’nda yürümeden ve Sarayburnu’nda çay içmeden günü tamamlama.

3. Sultanahmet Camii

Sultan Ahmet camii iç mekan görünümü

İstanbul’un en meşhur camisi olan Sultanahmet Camii, sadece yerli turistler arasında değil yabancı turistler arasında da oldukça ünlü. Yabancı turistler camiyi Mavi Camii anlamına gelen Blue Mosque adıyla tanıyorlar. Bunun en önemli nedeni ise caminin içinin 21 bin 43 tane İznik çinisiyle döşenmesi ve masmavi bir görüntüye sahip olması. Sultan I. Ahmet’in emri üzerine 17. yüzyılda Mimar Sinan’ın öğrencilerinden olan Sedefkar Mehmet Ağa tarafından inşa edilen cami, Ayasofya’nın tam karşısında konumlanıyor. Sultan Ahmet Camii’nin 16 tane şerefesi bulunuyor ve bu 16 şerefe, Sultan I. Ahmet’in Osmanlı İmparatorluğu’nun 16. hükümdarı oluşunu simgeliyor. 43 metre yükseklikteki kubbesinin çapı ise 23,5 metre.

Konum Linki

Yazar Notu: Sultanahmet Camii namaz saatlerinden 20 dakika önce ve sonra kapanıyor. Ziyaret ederken bu süreye dikkat et.

4. Sultanahmet Meydanı

Sultanahmet meydanın da gezen insanlar

Sultanahmet Meydanı, İstanbul’da yapılan turistik gezilerin başlangıç noktası.Roma İmparatorluğu’nun bölgede hüküm sürdüğü yıllarda hipodrom olarak kullanılan meydan, Bizans İmparatorluğu’nun hakimiyetindeyken de hipodrommuş. Bu yüzden At Meydanı olarak bilinirmiş. O dönemlerde yerli halk, hep bu meydanda toplanıp eğlenirmiş. Günümüzde kalıntıları hala görülebilen Obelisk, Yılanlı Sütun ve Örme Dikilitaş gibi dikilitaşlar hipodromu ikiye bölmek için kullanılırmış. Sultanahmet Meydanı, İstanbul’un Tarihi Yarımadası’nı oluşturan ve görülecek tarihi yerlere ev sahipliği yapan özel bir yer.

Buradayken Topkapı Sarayı, Ayasofya Camii, Aya İrini Müzesi, Yerebatan Sarnıcı, Binbirdirek Sarnıcı gibi önemli yerleri görebilir; Kumkapı, Sirkeci, Karaköy, Eminönü, Çemberlitaş gibi yerlere yürüme mesafesiyle ulaşabilirsin. Aynı adı taşıyan ünlü Sultanahmet köftesinin tadına da en iyi burada bakabilirsin.

Konum Linki

Yazar Notu: Sultanahmet Meydanı’nda yer alan yılanlı sütunun başı Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.

5. Gülhane Parkı

gülhane parkında yer alan büyük uzun ağaçlar

Nazım Hikmet’in Ceviz Ağacı şiirinden tanıdığımız Gülhane Parkı’na girdiğin andan itibaren Cem Karaca’nın şiirden bestelediği şarkıyı mırıldanmaya başlayacaksın. Geçmişte Topkapı Sarayı’nın arka bahçesi olarak kullanılan park, padişahları ağırlamış bir alan yani anlayacağın. Türkiye’deki en temiz parklardan biri olan Gülhane Parkı’nın böyle kalmaya devam etmesi için temizliğine ve park düzenlemelerine ekstra özen gösteriliyor. Parkın içindeki çay bahçeleri, Tarihi Yarımada’yı karış karış gezdikten sonra bir ağacın altında serinlemek isteyenlerin uğrak noktası.

Konum Linki

Yazar Notu: Gülhane Parkı içinde yer alan Gülhane Sarnıcı da yeni restore edilen kültür varlıklarından biri. Buradayken görmeyi unutma!

6. Yerebatan Sarnıcı

Yeraltı Sarnıcı - 6. Yüzyılda İmparator Justinianus tarafından inşa edilen yeraltı su rezervuarı

Bizans İmparatorluğu döneminden İstanbul’da kalan en değerli yapılardan Yerebatan Sarnıcı. 532 yılında İmparator Justinianus’un emri üzerine inşa edilen sarnıç, o yıllarda sarayın ve halkın su ihtiyacı için kullanılırmış. Hatta İstanbul’un fethinden sonra da bir süre boyunca su kaynağı olarak kullanımı devam etmiş. Geçmişte sarnıç üzerinde Stoa Bazilikası bulunduğu için Bazilika Sarnıcı ve suyun içinden çıkan sütunlar yüzünden Yerebatan Sarayı olarak da bilinirmiş. 140 metre uzunlukta ve 70 metre genişlikte olan Yerebatan Sarnıcı’ndaki en gizemli eser ise Medusa Başı. Sarnıcın kuzeybatısındaki konumlanan iki sütunun altında bulunan heykel, Roma Dönemi’nin en önemli eserlerinden biri ama buraya nasıl geldiği bilinmiyor.

Yerebatan Sarnıcı restore edilerek yeni yüzüyle kapılarını açtı. Eklenen modern heykeller, sarnıcın atmosferini bambaşka bir boyuta taşıdı. Farklı sanat etkinliklerinin düzenlendiği Yerebatan Sarnıcı'ndaki ışıklandırma ise atmosferi etkileyici bir konuma getiriyor.

Konum Linki

09.00-18.30 giriş ücreti

  • Yerli ziyaretçi: 80 TL

  • Yabancı ziyaretçi: 600 TL

  • Öğrenci: 30

09.00-18.30 giriş ücreti

  • 19.30-22.00 saatleri arasında ücretlendirme

  • Yerli ziyaretçi: 250 TL

  • Yabancı ziyaretçi: 1.000 TL

  • Öğrenci: 100 TL

Açık olduğu saatler

  • Haftanın her günü 09.00-22.00

  • Özel etkinlikler olduğunda saat değişimi sosyal medya hesabından duyuruluyor.

Yazar Notu: Sarnıç giriş ve çıkıştaki merdivenler hariç bebek arabası ile gezmek için uygun. Yaz ve hafta sonları uzun kuyruklar olabiliyor. Sıra beklememek adına gelmeden önce biletini online olarak alabilirsin. Burada MüzeKart geçerli değil.

7. Binbirdirek Sarnıcı

binbirdirek sarnıcı iç mekan görünümü

İstanbul’un diğer bir önemli ve güzel sarnıcı da Binbirdirek Sarnıcı. İstanbul’un ikinci büyük su haznesi olan Binbirdirek Sarnıcı günümüzde 212 adet orijinal sütuna sahip. 3584 metrekare büyüklüğünde olan Binbirdirek Sarnıcı bugün ışık ve lazer gösterileriyle ziayretçilerine bambaşka bir atmosfer yaşatıyor.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Yerli: 40 TL

  • Yabancı: 250 TL

  • Öğrenci-öğretmen: 20

Açık olduğu saatler

  • Pazartesi-cumartesi: 10.00-17.00

  • Pazar günleri kapalı.

8. Şerefiye Sarnıcı

Şerefiye Sarnıcı'ndan (Theodosius Sarnıcı) İç Mimari Detayı

1.600 yıllık geçmişiyle İstanbul’un en eski su haznelerinden biri olan Şerefiye Sarnıcı yaklaşık 24 metreye 40 metre bir alan üzerine inşa edilmiş. Şerefiye adını Osmanlı döneminde bulunduğu mahalleden alan sarnıç şimdilerde 360 derece projection mapping sisteminin entegre edildiği atmosferiyle ziyaretçilerini büyülüyor. İstanbul’un Fethi ve Mustafa Kemal Atatürk’ün izlerini taşıyan gösteriyi mutlaka izlemelisin.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Yerli: 80 TL

  • Yabancı: 500 TL

  • Öğrenci: 30

  • 65+ ücretsiz

  • Engelli ve engelli refakatçi kartı olanlara ücretsiz

Açık olduğu saatler

  • Haftanın her günü 09.00-19.00.

9. Aya İrini Müzesi

Aya İrini Topkapı Sarayı'nın dış avlusunda bulunan bir Rum Doğu Ortodoks kilisesi.

İstanbul’da gezilecek yerler arasında Bizans İmparatorluğu’ndan kalan birçok yer bulunuyor ama Aya İrini Kilisesi, Bizanslıların İstanbul’da inşa ettiği ilk kilise. İstanbul fethedildikten sonra kilise camiye çevrilmeden kalmış ve 19. yüzyılda müze olmasına karar verilmiş. Müze-i Hümayun ya da İmparatorluk Müzesi olarak adlandırılan kilise, Osmanlı İmparatorluğu’nda açılan ilk müze olmuş. Daha sonraları Askeri Müze olarak kullanılan kilise, 1973 yılından beri İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın bünyesinde bulunuyor.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • 90 TL

Açık olduğu saatler

  • Salı günleri kapalı.

  • Her gün 09.00-17.30

10. Türk ve İslam Eserleri Müzesi

türk islam eserleri müzesi giriş kapısı görünümü

İstanbul’da gezilecek yerlerin çoğu, Sultanahmet Meydanı ve çevresinde toplanmış. Ülkemizde bulunan Türk İslam sanatının tüm önemli eserlerini bir arada görebileceğin ilk müze olan Türk ve İslam Eserleri Müzesi de Sultanahmet Meydanı’nda bulunuyor. Bu müze, Kanuni Sultan Süleyman’ın damadı Pargalı Damat İbrahim Paşa’nın inşa ettirdiği bir saraya kurulmuş. İbrahim Paşa yaşarken sarayın adı At Meydanı Sarayı imiş ama ölünce İbrahim Paşa Sarayı adını almış. 1983 yılında saray müze olarak kullanılmaya başlanmış.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • 390 TL

  • MüzeKart ile ücretsiz.

Açık olduğu saatler

  • Haftanın her günü 09.00-18.30

11. İstanbul Arkeoloji Müzeleri

İstanbul Arkeoloji Müzeleri dış bina görünümü

Dünyanın en önemli arkeoloji koleksiyonlarını barındıran ve üç ayrı müzeden oluşan İstanbul Arkeoloji Müzeleri, İstanbul’u gerçek manada anlamak ve tanımak için olmazsa olmaz. İstanbul’un bugünkü kültürel varlığının temellerini atan isimlerden Osman Hamdi Bey’in öncülüğünde yapılan Arkeoloji Müzelerini gezerken göreceğin 3 müze aşağıda;

  • Arkeoloji Müzesi: Müze 1891 yılında kurulmuş olup çeşitli dönemlere ait eserler içeriyor. Mısır, Mezopotamya, Anadolu ve Ege bölgelerine ait heykeller, seramikler, mozaikler ve yazılı belgeler gibi birçok farklı türde eseri barındırır. Arkeoloji Müzesi’nde görmen gereken en önemli eserler ise İskender Lahdi ve Ağlayan Kadınlar Lahdi.

  • Eski Şark Eserleri Müzesi: 1883 yılında kurulan bu müze, Osmanlı İmparatorluğu'nun doğu bölgelerinden getirilen eserleri sergiler. Orta Asya'dan Anadolu'ya kadar geniş bir coğrafyadan gelen eserler arasında el yazmaları, minyatürler, metal işçilikleri ve taş oymaları bulunur.

  • Çinili Köşk: 1472 yılında inşa edilen ve daha sonra Sultan III. Ahmed tarafından satın alınan bir köşkün restore edilerek Çinili Köşk adını aldığı bölümdür. İçinde Selçuklu, Osmanlı ve İslam dönemi eserlerinin yanı sıra seramik koleksiyonları da bulunur.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • 340 TL

  • MüzeKart ile ücretsiz.

Açık olduğu saatler

  • Haftanın her günü 09.00-18.30

12. Süleymaniye Camii ve Külliyesi

Süleymaniye Camii havadan görünümü

Mimar Sinan’ın kalfalık eseri olan Süleymaniye Camii, İstanbul’da gezilecek yerler arasında en hayranlık uyandıran yapılardan biri. Beyazıt ilçesinde bulunan camii, adından da anlaşılabileceği üzeri Osmanlı’nın ünü dünyalara ulaşan padişahı Muhteşem Süleyman’ın emriyle inşa edilmiş. 1551-1557 yılları arasında inşası tamamlanan caminin her bir detayı ince düşünülmüş ve çok iyi hesaplanmış. Süleymaniye Camii’nin konumlandığı Süleymaniye Külliyesi de oldukça geniş bir alana sahip. 15 bölümü olan külliyede medreseler, hazire, hastane, kütüphane, hamam, sıbyan mektebi gibi alanlar yer alıyor. Külliyede ayrıca Mimar Sinan, Kanuni Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan türbeleri de bulunuyor.

Konum Linki

Yazar Notu: Mimar Sinan eseri olan Süleymaniye Külliyesi restore edildi. İstanbul Tasarım Müzesi’ni buradayken ziyaret edebilirsin.

13. Dolmabahçe Sarayı

Boğaz'dan Dolmabahçe Sarayı manzarası

Mustafa Kemal Atatürk’ün hayata gözlerini yumduğu bu sarayın hepimizin kalbindeki yeri büyük. Bu nedenle de Dolmabahçe Sarayı, İstanbul’da gezilecek yerler listesinin belki de en duygusal maddelerinden biri. Dolmabahçe Sarayı, 1856 yılında Sultan Abdülmecit’in emretmesi üzerine inşa edilmiş. Abdülmecit, bu sarayın Avrupai bir tarza sahip olmasını ve sadece güzelliklerden oluşmasını istemiş. 285 tane oda, 26 adet salon, 6 hamam ve 68 tuvaletin bulunduğu sarayın yapımı padişaha oldukça pahalıya olmuş ve padişah o kadar özenerek yaptırdığı İstanbul’un 3. en büyük sarayında sadece 5 yıl oturabilmiş.

Abdülmecit’ten sonra gelen padişahlar tarafından da farklı şekillerde kullanılan saray, Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu zaman da yeni devletin modern yüzü olarak hizmet etmiş. 10 Kasım 1938’de Mustafa Kemal Atatürk 71 numaralı odada son nefesini verdi. Günümüzde Dolmabahçe Sarayı’na gittiğinde bu odayı ve Atatürk’e ait kişisel eşyaları görebilirsin.

Konum Linki

Selamlık + Harem + Resim Müzesi giriş ücreti

  • Yerli: 150 TL

  • Yabancı: 1.050 TL

  • İndirimli: 75 TL

  • MüzeKart ile ücretsiz. (Selamlık bölümü hariç)

  • Biletler bir hafta geçerli.

MüzeKart’a özel Selamlık giriş ücreti

  • Yerli: 100 TL

  • İndirimli: 50 TL

Öğrenci grupları giriş ücreti

  • 40 TL

Açık olduğu saatler

  • Pazartesi hariç 09:00-16:00

Yazar Notu: Dolmabahçe Sarayı için kombine bilet alabilirsin.3 farklı çeşitte kombine bilet bulunuyor. Kombine biletler Dolmabahçe Sarayı haricinde İstanbul’daki önemli kasır ve köşkleri de kapsıyor.

14. Galata Kulesi

Galata Kulesi ve Karaköy semtinin görünümü

İstanbul’un siluetini oluşturan yapılardan biri olan Galata Kulesi, o kadar çok turist ağırlıyor ki her daim önünde upuzun kuyruklar oluşuyor. Dünyadaki en eski kuleler arasında yer alan Galata Kulesi, Bizans İmparatoru Justinianos’un isteğiyle 500’lü yıllarda inşa edilmiş. Günümüzdeki görünümünü ise 1340’lı yıllarda kazanmış. Yangın ve depremler yüzünden harap olan kulenin en son onarımı 1967 yılında yapılmış. Eğer bu tarihi şaheser hakkında detaylı bilgi almak istersen Galata Kulesi gezi rehberi yazısına göz atmanı öneriyoruz.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • MüzeKart ile ücretsiz.

  • 650 TL

  • 18 yaş altı çocukların yanında anne ve babaları olmadan ziyaret gerçekleştirmesi yasak.

Açık olduğu saatler

  • Her gün 08.30-22.00

Yazar Notu: Galata Kulesi’nin külah kısmı restorasyonda olduğundan dolayı seyir terası şu an için kapalı.

15. Kız Kulesi

İstanbul'un simge yapılarından yeni Kız Kulesi'nin  gece görünümü.

İstanbul’un en romantik adreslerinden biri olan kule, Üsküdar ilçesinin Salacak açıklarında konumlanıyor. Kız Kulesi’nin tam olarak ne zaman inşa edildiğine dair net bir kaynak bulunmuyor ama bazı kaynaklarda milattan önce 341 yılında yapılaşma sürecinin başladığı söyleniyor. Birçok farklı efsaneye konu olan Kız Kulesi, geçmiş zamanlarda Damalis ve Leandros isimleri ile de anılmış. Damalis, Atina Kralı Kharis’in karısının adından gelen bir isimmiş. Damalis öldüğünde bu sahillerde gömüldüğü için kuleye bu isim verilmiş. Bizans İmparatorluğu yıllarında ise küçük kale anlamındaki Arcla ismiyle de tanınmış. İstanbul fethedildikten sonra adada bulunan kule yıkılmış ve yerine ahşap bir kule yaptırılmış. Ahşap olması yüzünden yangına dayanamayan kule 1725 yılında yeniden inşa edilmiş.

Tarih boyunca gemilerden vergi toplama, savunma, karantina hastanesi, radyo istasyonu gibi amaçlarla kullanılan Kız Kulesi, günümüzde romantik yemekler ve evlilik teklifleri için ilk akla gelen yerlerden biri. Kule günümüzde hem müze hem de restoran olarak ziyaret ediliyor. Salacak’tan 15 dakikada bir kalkan teknelere binerek Kız Kulesi’ne kolayca ulaşabilirsin. Kız Kulesi’nin şaşırtan hikayesi için tıkla!

Konum Linki

Giriş ücreti

  • MüzeKart ile ücretsiz.

  • 550 TL

  • Yol 50 TL.

Açık olduğu saatler

  • Her gün 09.00-18.00

Yazar Notu: Kız Kulesi’ne Üsküdar-Salacak’tan ve Galataport İstanbul'dan kalkan özel tekneler ile ulaşabilirsin. Devam eden Salacak sahil düzenlemesi sebebi ile ulaşım şu an için Karaköy'den 09.30-17.00 arası sağlanmakta.

16. Kapalıçarşı

Kapalı çarşı iç görünümü

İstanbul’da gezilecek yerler arasında Türkiye’nin tüm dokularını bir arada bulabileceğin yer Kapalıçarşı. Beyazıt’ta bulunan çarşı, yabancı turistler tarafından Grand Bazaar olarak tanınıyor. Kapalıçarşı Fatih Sultan Mehmet’in padişah olduğu yıllarda inşa edilmiş ve yaklaşık 550 yıldır varlığını sağlam bir şekilde sürdürüyor. İlk açıldığında Osmanlı İmparatorluğu’nun gelirini artırmak amacını taşıyan çarşı, zaman içerisinde büyümüş ve bölgedeki en önemli ticaret merkezi haline gelmiş. Dünyadaki en eski alışveriş merkezi olan Kapalıçarşı, 45.000 metrekarelik bir alana kurulu olmasıyla aynı zamanda dünyanın en büyük alışveriş merkezlerinden.

Kapalıçarşı’nın adı Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde de geçiyor. Bunun dışında başka seyahat kitaplarında da büyüklüğünden ve içindeki dükkanlardan bahsedilmiş. Neredeyse 4000 tane dükkana ev sahipliği yapan Kapalı Çarşı, kuyumcularıyla ünlü. Kuyumcularının yanında baharatlar, halılar, kilimler ve kumaşlar da bulunuyor. Kapalıçarşı’dan hiçbir şey almayacak olsan bile dükkanlar arasında mutlaka gezmelisin çünkü eski İstanbul’un o nostaljik atmosferini hissetmeden geri dönmek olmaz.

Konum Linki

Yazar Notu: Kapalıçarşı’da kahve molanı Şark Kahvesi’nde verebilir, Day Day Pastanesi’nde harika elmalı ve tahinli çörekler alabilirsin.

17. Mısır Çarşısı

Mısır çarşısı iç görünümü

Kapalıçarşı’dan sonra o eski İstanbul atmosferini en iyi yansıtan yer, Mısır Çarşısı. 17. yüzyılda inşa edildiği zaman Osmanlı Devleti’nde ticaretin kalbinin attığı noktalardan biriymiş. Yeni Camii’nin bir parçası gibi inşa edildiği için ilk yıllarda ismine Yeni Çarşı ve Valide Çarşısı da denirmiş. Sonraları Mısır’dan gelen baharatlar ve çayların satışıyla birlikte bugünkü adı verilmiş.

Eminönü’nde, yani İstanbul’un en hareketli noktalarından birinde konumlandığı için ulaşımı çok kolay. Mısır Çarşısı, zaten İstanbul turlarının olmazsa olması ama İstanbul’da yaşayan insanların çoğu da Mısır Çarşısı’na alışveriş amacıyla mutlaka uğruyorlar.

Konum Linki

Yazar Notu: Mısır Çarşısı’ndayken İstanbul’un Michelin seçkisinde yer alan restoranı Pandeli’ye de uğramalısın. Kurukahveci Mehmet Efendi’den ise kahve almayı unutma!

18. Taksim Meydanı

İstanbul, Türkiye Taksim üzerinde bir yaz günü Retro tramvay

Sultanahmet Meydanı’ndan sonra İstanbul denilince akla Taksim Meydanı geliyor. Şehrin en hareketli noktalarından biri olan Taksim Meydanı daire şeklinde ve hemen ortasında Cumhuriyet Anıtı bulunuyor. 1928 yılında yapılan bu anıtın bir tarafı Kurtuluş Savaşı, diğer tarafı ise Cumhuriyet’in ilan edilmesinden sonra Türkiye’yi anlatıyor. Savaşın anlatıldığı tarafta Atatürk, askerlerinin yanındayken diğer tarafta İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak’ın yanında sivil kıyafetleriyle duruyor.

Konum Linki

19. İstiklal Caddesi

İstiklal caddesi gezen insanlar ve retro tramvay

İstanbul demek Beyoğlu demek, Beyoğlu demek İstiklal Caddesi demek. İstanbul’da gezilecek yerler arasında en popüler ve en ikonik olan yer kuşkusuz İstiklal Caddesi. İstanbul’un en eski semtlerinden biri olan Beyoğlu’nda konumlanan cadde, Taksim Meydanı’nda başlıyor ve tünelde son buluyor.

İstiklal Caddesi, modern görünümünü 19. yüzyılda kazanmış. Sultan Abdülaziz’in hüküm sürdüğü yıllarda Paris’in meşhur sokaklarına benzerliğiyle dikkatleri üzerine toplayan caddeye “Grande Rue de Pera”, “Büyük Cadde” ve “Cadde-i Kebir” gibi isimler verilmiş. İstiklal Caddesi adını ise 20. yüzyılda Cumhuriyet’in ilanının ardından almış. Üzerinde konumlanan sinemalar, kültürel etkinlik alanları, sanat galerileri ve otellerle en görkemli yıllarını 20. yüzyılda yaşamış. Günümüzde her gün ve her saat canlı olan İstiklal Caddesi’nde gezerken Casa Botter, Grand Pera ve Madame Tussauds, Atlas Pasajı, Meşher, Narmanlı Han gibi birçok tarihi yapıyı görebilir, sanat içerikli keşiflerini gerçekleştirebilirsin.

Konum Linki

Yazar Notu: İstiklal Caddesi’ndeyken kahve molası vermek istersen adresin Mandabatmaz olsun. 1924 İstanbul’a uğrarsan Atatürk’e ayrılan masayı da görebilirsin.

20. İstanbul Boğazı

istanbul boğazında dolaşan turlar ve güneşli havada uçan martılar

İstanbul denilince ilk akla gelen yerlerden biri İstanbul Boğazı. İstanbul’a tüm o güzelliğini katan yer bile diyebiliriz hatta. Marmara Denizi ve Karadeniz’in birleştiği nokta olan İstanbul Boğazı’nı düz bir çizgi haline getirirsek 32 kilometre uzunluğa sahip oluyor. Anadolu Hisarı ve Rumeli Hisarı arasında uzanan İstanbul Boğazı’nda turlamak istersen Şehir Hatları tarafından gidiş-dönüş düzenlenen boğaz turlarına katılabilirsin. Uzun ve kısa olmak üzere iki çeşit tur düzenlendiğini de belirtelim. Ayrıca tek yön olarak da boğaz turu seferleri yapılıyor. Hatta boğazın akşam saatlerinde güzelliğini de görebilmemiz için mehtap turları da düzenliyorlar. Boğazı uzaktan izlemek istersen Büyükada, Heybeliada ya da Kınalıada’ya gidip seyir keyfi yaşayabilirsin. Ayrıca boğaz manzaralı restoranlarda manzaranın güzelliğini seyrederek yemek yiyebilirsin.

Konum Linki

İpucu: ENUYGUN’da erken alınan biletler için özel fiyatlar bulunuyor. Bir sonraki sene için tatilini ocak ayı sonuna kadar planlarsan uçak biletini çok daha uygun alabileceğini unutma! Seyahatinin ilk adımı olan İstanbul uçak bileti almak için tıkla.

Uçak Bileti

21. Ortaköy Camii

Gün batımında Boğaz Köprüsü ve Ortaköy Camii, İstanbul

Meşhur Ortaköy fotoğraflarının ana karakterine geldi sıra. Boğazın kenarında köprünün ayağına yakın olduğu için Ortaköy’e giden herkes mutlaka bu camiyi de içine alan bir manzara fotoğrafı çektiriyor. Eminim mutlaka böyle bir fotoğraf görmüşsündür ama caminin asıl adının Büyük Mecidiye Camii olduğunu biliyor muydun? Ortaköy’de olduğu için halk arasında Ortaköy Camii diye geçse de gerçek adı farklı. 1853 yılında yapılan caminin emrini Sultan Abdülmecit vermiş. Mimar olarak da Nigoğos Balyan ve Garabet Amira çalışmış. Neo Barok tarzda tasarlanan caminin dış görünüşü güzel olduğu kadar içi de gayet etkileyici. Büyük pencereleri sayesinde oldukça ışık alan cami, restorasyon çalışmaları sonrası tekrar ibadete açıldı.

Konum Linki

22. Fatih Camii

fatih cami dış görünümü

Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u aldıktan sonra şehirde kendi adında bir cami olmasını istemiş. Mimar Yusuf Sinan, bu caminin mimarı olarak seçilmiş ve 7 tepeli İstanbul’un 4. tepesine Fatih Camii inşa edilmiş. Böylece bu cami, İstanbul’da sultanın yaptırdığı ilk cami olmuş ve şehirdeki Osmanlı hakimiyetini simgeleyen bir yapı haline gelmiş. Fatih Camii Külliyesi’nde medrese, darüşşifa, kervansaray ve hamam da bulunuyor. Ancak cami depremler ve yangınlardan zarar görünce yeniden inşa edildiği için ilk görünümünden uzaklaşmış. Bu caminin bir diğer özelliği ise ilk Türkçe ezanın okunduğu cami olması. 30 Ocak 1932 tarihinde ilk Türkçe ezan bu camide okunmuş.

Konum Linki

23. Yeni Camii

deniz manzarası arkasında bulunan yeni camii

Eminönü’nün İstanbul’da gezilecek yerlerin çoğuna ev sahipliği yaptığından bahsetmiştim. Yeni Camii de Eminönü’nde konumlanıyor ve İstanbul’un simgelerinden biri. III. Murat’ın eşi Safiye Sultan’ın emriyle 1597’de inşaatı başlayan cami, ancak 1665 yılında IV. Mehmet’in annesinin isteği üzerine tamamlanabilmiş. İnşaatı bu kadar gecikip de Sultanahmet ve Süleymaniye’den sonra tamamlanınca da adına Yeni Camii denmiş ama Valide Sultan Camii olarak da biliniyor. Caminin etrafındaki güvercinler o kadar fazla ki adeta yürümek zorlaşıyor ve güvercinler camiden daha ünlü bir hale gelmiş.

Konum Linki

Yazar Notu: Eminönü’ne yolu düşenler mutlaka bu güvercinleri besliyorlar. Sen de buraya uğradığında yem alıp kuşları besleyebilirsin.

24. Yıldız Sarayı

Yıldız Sarayı görünümü

II. Abdülhamit döneminde Osmanlı Devleti’nin idare merkezi olarak kullanılan Yıldız Sarayı, III. Selim’in annesi Mihrişah Sultan’ın emriyle inşa edilmiş. II. Abdülhamit bu sarayda yaşarken sarayın genişletilmesi ve dekorasyonuyla özel olarak ilgilenmiş. II. Abdülhamit’in isteğiyle Küçük Mabeyn Köşkü, Çit Kasrı, Güvercinlik Binası gibi bölümler eklenen saray, beş yüz bin metrekarelik bir alana yayılmış. Saraya sadece bu bölümler değil, kültürel aktivitelere uygun alanlar da eklenmiş. Basımevi, fotoğraf atölyesi, tiyatro, müzik stüdyosu gibi eklemelerle saray bir kültür merkezi olmuş.

Konum Linki

İpucu: En iyi otel fiyatlarını tek bir yerde görmek, seçeceğin otel hakkında bilgi almak ve saniyeler içinde rezervasyon yapmak için ENUYGUN'da İstanbul otelleri araştırmasına başlayabilirsin.

25. Yıldız Parkı

Yıldız Parkında bulunan gölet ve renkli yeşil bitkileri

İstanbul Boğazı'nın eşsiz manzarasına sahip olan Yıldız Parkı, Osmanlı İmparatorluğu döneminde Sultan Abdülaziz tarafından 19. yüzyılın ortalarında oluşturulmuş zengin tarihi ve doğal unsurları bir arada barındıran ve gelen misafirlerini kendine hayran bırakan muhteşem bir park olarak karşımıza çıkıyor. Park içerisinde karşımıza tarihi yapılar, bahçeler, göletler, yürüyüş yolları ve dinlenme alanları bulunuyor. Parkın içerisinde bulunan Yıldız Sarayı önemli tarihi yapılardan biri. Sultan Abdülmecid döneminde inşa edilen saray, aynı zamanda Osmanlı padişahlarının ikametgâh noktalarından biriydi. Yıldız Parkı'nda bulunan yürüyüş yolları, yeşil alanlar ve çiçek bahçeleri ziyaretçilerin doğa ile iç içe zaman geçirmesini sağlıyor. Park içerisinde Yıldız Hamidiye Camii ve Malta Kiosk gibi tarihi ve kültürel öneme sahip yapılar bulunuyor. Parkta sevdiklerini ile birlikte piknik yapabilir, yürüyüşe çıkabilir, tarihi yapılara tanıklık edebilirsin.

Konum Linki

26. Eyüp Sultan Camii

Eyüp sultan camii havadan görünümü

İstanbul’da en çok turist çeken camilerden biri olan Eyüp Sultan Camii, Haliç’te bulunuyor. Caminin yer aldığı konumunun, Hz. Muhammed’in bayraktarları arasındaki en önemli kişi olan Ebu Eyyub el-Ensari’nin İstanbul’un 7. yüzyıldaki kuşatması esnasında şehit düştüğü nokta olduğu düşünülüyor. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u fethettikten 5 yıl sonra bu değerli kişiliğin anısına bir cami inşa edilmesini emrediyor.

Caminin inşasından sonra Osmanlı padişahları, kılıç kuşanma merasimleri için burayı tercih ediyor.

Eyüp Sultan Camii ve Eyüp Sultan Türbesi o kadar değerli yerler olarak kabul ediliyor ki her yıl binlerce yerli turist dua etmek için geliyor. Hatta öyle ki bahçedeki ağaçların bile ibadet edildiğine dair bir inanış mevcut. Özellikle Ramazan ayı, dini bayramlar ve kandil günlerinde insanlar türbeye gelip adak adıyorlar ve dua ediyorlar. Caminin avlusu, kısmet çeşmeleri de popüler noktalar arasında.

Konum Linki

27. Pierre Loti Tepesi

Pierre Loti Tepesi nde bulunan manzaraya karşı restaurant

İstanbul’da gezilecek yerler arasında şüphesiz en güzel manzaraya sahip noktalardan biri Pierre Loti Tepesi. Haliç manzarasını panoramik olarak izleyeceğin tepenin adı, Julien Viaud adlı Fransız yazardan geliyor. Viaud, bu tepede bulunan bir kafeye sıklıkla gelirmiş ve takma adı Pierre Loti imiş. Bu takma ad sonrasında tepenin adı olarak kalmış. Uzun bir İstanbul gezisinden sonra Eyüp Sultan Camisi’nden teleferiğe binip Pierre Loti Tepesi’ne gelebilirsin. Yani anlayacağın tepeye giderken teleferikte de manzaranın tadını çıkarabilirsin. Pierre Loti’nin keyfi kahvaltı saatinde de bir başka oluyor. Birçok farklı restoranın bulunduğu tepede manzaraya karşı bir kahvaltı yapıp sonra İstanbul turuna başlayabilirsin.

Konum Linki

28. Miniatürk

Miniatürk iç mekan görünümü

Türkiye’nin ilk minyatür parkı olan Miniatürk, İstanbul’un en turistik destinasyonlarından biri. İstanbul’da bulunan 57, Anadolu’nun çeşitli yerlerinden 12 ve Türkiye sınırlarına günümüzde dahil olmasa da Osmanlı coğrafyasından 12 yapının 1/25 ölçekli maketlerinin bulunduğu Miniatürk, 60.000 metrekarelik bir alanı kaplıyor. Miniatürk’te sergilenen yapılar, 9 farklı dilde rehberlerle turistlere tanıtılıyor. Bu yapıların yanında amfi tiyatro, alışveriş merkezi ve çocuklar için oyun alanları da bulunuyor.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Yerli: 80 TL

  • Yabancı: 350 TL

  • Öğrenci: 30 TL

Açık olduğu saatler

  • Haftanın her günü 09.00-18.00

29. İstanbul Oyuncak Müzesi

oyuncak müzesi giriş kapı görünümü

Çocuklarla birlikte İstanbul’da gezilecek yerler arayanların ilk adreslerinden biri olan İstanbul Oyuncak Müzesi, 2005 yılında Sunay Akın tarafından kurulmuş. Bulunduğu binanın tarihi oluşu, oyuncakların en az 300 yıl öncesinden bugüne kadar saklanmış olması ve farklı farklı dönemlerden 4000 adet oyuncağın sergilenmesi bu müzeyi eşsiz kılan özelliklerden. İstanbul Oyuncak Müzesi, aynı zamanda 2012 yılında ilk kez düzenlenen Avrupa Oyuncak ve Çocuk Müzeleri’nin buluşmasına da ev sahipliği yaptı. Bu nedenle de İstanbul için “oyuncak müzeleri başkenti” unvanı verildi. Ülkemizin kültürel açısından gelişmesine tek katkısı bununla da kalmadı ve Antalya, Gaziantep gibi şehirlerimize de oyuncak müzesi açılmasına da öncü oldu. Eğer bu tarz müzeler ilgini çekiyorsa İstanbul'da çocuklarla gidilebilecek müzeler adlı içeriğimizi de inceleyebilirsin.

Konum Linki

30. Pera Müzesi

Bristol Oteli’nin binasında bulunan Pera Müzesi görünümü

1983 yılında inşa edilen Bristol Oteli’nin binasında bulunan Pera Müzesi, İstanbul’da gezilecek müzeler arasında en çok tercih edilenlerden. Suna ve İnan Kıraç Vakfı, bu müzenin restore edilip müze haline getirilmesi için Mimar Sinan Genim’i görevlendirmiş ve 2005 yılında otel Pera Müzesi olarak ziyaretçilere açılmış. Pera Müzesi’nin kendi koleksiyonları arasında “Oryantalist Resim”, “Anadolu Ağırlık Ölçüleri” ve “Kütahya Çini ve Seramikleri” bulunuyor. Bunun dışında müzede farklı sergiler de düzenleniyor elbette. Özellikle dünyanın en önemli müzeleriyle iş birliği içerisinde düzenlenen sergiler çok fazla ilgi çekiyor. Müze aynı zamanda bir kültür merkezi olarak da görev yapıyor.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Ücretsiz

Açık olduğu saatler

  • Salı-cumartesi: 10.00-19.00

  • Pazar: 12.00-18.00

  • Pazartesi kapalı

31. Sakıp Sabancı Müzesi

Sakıp Sabancı Müzesi

Hacı Ömer Sabancı, Hidiv ailesinden arazisinde bulunan at heykeline ithafen Atlı Köşk adıyla bilinen bir köşk satın almış. Sabancı ailesinin köşkte yaşadığı uzun yıllar boyunca köşk hep geniş bir koleksiyona ev sahipliği yaparmış. Özellikle Sakıp Sabancı’nın kendi hat ve resimlerinden oluşan özel koleksiyon çok ilgi çekermiş. 1998 yılında aile, köşkü Sabancı Üniversitesi’ne bağışlamış ve müze haline getirilmesini istemiş. Sakıp Sabancı’nın özel koleksiyonun yanında kitaplar, mobilyalar ve dekoratif objeleri de görebileceğin müzede Abidin Dino’nun eserleri de bulunuyor. Bunun dışında farklı sanatçıların eserleri de belirli dönemlerde bu müzede sergileniyor.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Günlük bilet yetişkin 170 TL, indirimli 120 TL, öğrenci 85 TL

  • Yıllık bilet tam 300 TL, öğrenci 150 TL

  • Salı günleri ücretsiz.

Açık olduğu saatler

  • Pazartesi hariç 10.00-18.00

32. Pera Palace Hotel

pera palace hotel iç mekan görünümü

İstanbul’un entelektüel yapısına katkılar sunan ve birçok esere imza atan Alexandre Vallaury tarafından yapılan Pera Palace Orient Express yolcularını ağırlayan bir otel olmasının yanı sıra Mustafa Kemal Atatürk, Agatha Christie gibi isimleri misafir eden tarihi bir değer. Bugün otel olarak faaliyetlerine devam eden Pera Palace Hotel’i ayrıca müze olarak da gezmek mümkün. 101 numaralı Atatürk Müze Odası’nı ziyaret ederek bu tarihi yerinde yaşayabilirsin.

Konum Linki

Atatürk Müze Odası giriş ücreti

  • Ücretsiz

Açık olduğu saatler

  • Her gün 10.00-11.00 ve 15.00-16.00

33. Rahmi M. Koç Müzesi

Rahmi Koç Müzesi iç mekanında bulunan klasik araçlar

Ankara ve Cunda’ya gittiysen oralardaki Rahmi Koç müzelerini gezmişsindir ama en meşhur Rahmi Koç Müzesi İstanbul’da Hasköy semtinde konumlanıyor. 1994 yılında Rahmi Koç’un destekleriyle 27 bin metrekarelik bir alana açılan müzenin 3 bölümü var. Açık Hava Sergileme Alanı, Tarihi Hasköy Tersanesi ve Mustafa V. Koç Binası olarak adlandırılan bu 3 bölümde klasik otomobiller, makineler, bilimsel aletler, ulaşım araçları gibi geniş bir koleksiyon bulunuyor.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Yetişkin 100 TL

  • Öğrenci 50 TL

Açık olduğu saatler

  • Pazartesi günü kapalı.

  • Haftaiçi: 10.00- 17.00

  • Haftasonu: 10.00 – 18.00

34. Beylerbeyi Sarayı

 Beylerbeyi Sarayı, İstanbul, Türkiye'de Boğaziçi kıyısında.

Sultan Abdülaziz, padişahlar için denizin tam karşısında bir sayfiye sarayı inşa edilmesini istemiş ve Sarkis Balyan’a Beylerbeyi Sarayı’nı yapmasını emretmiş. Saray yapıldıktan sonra Alman İmparatoru ve Fransa Kraliçesi gibi önemli isimler burada konuk edilmiş. Dış görünümü Barok anlayışına uygun olarak tasarlanırken iç mekan tasarımında Sultan Abdülaziz’in donanma sevdasının etkileri görülüyor.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Yerli: 75 TL

  • Yabancı: 350 TL

  • İndirimli: 40 TL

  • Bahçe: 20 TL

  • MüzeKart ile ücretsiz.

Açık olduğu saatler

  • Pazartesi günü kapalı

  • Diğer günler 09.00-17.00

35. Rumeli Hisarı

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ile Rumelihisari, İstanbul

Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u fethetmeden önce Bizans İmparatorluğu’nun olası yardım kanallarını kapatmak istemiş. 1452 yılında Karadeniz üzerinden Bizans’a gelebilecek yardım gemileri olabileceğini düşünmüş ve Rumeli Hisarı’nı yaptırmış. Mart ayında başlayan inşaatta 300 usta ve 800 işçi bir arada çalışmış. 3 adet kulesi olan hisar, tam olarak Boğaz’ın iki yakasının birbirine en yakın olduğu noktada, Anadolu Hisarı’nın tam karşısında bulunuyor. Bu nedenle Boğazkesen olarak da anılmış. İstanbul’un fethi için oynadığı kritik rolden sonra Rumeli Hisarı’nın pek de bir önemi kalmamış ve unutulmuş. Günümüzde müze olarak gezilebilen Rumeli Hisarı’nda fetih esnasında kullanılmış toplar ve gülleler sergileniyor. Aynı zamanda burada açık hava konserleri de düzenleniyor. Muhteşem İstanbul manzarası karşısında sevdiğin sanatçıların şarkılarını dinlemek de çok keyifli oluyor.

Konum Linki

36. Çinili Camii

Çinili Camii dış görünümü ve ibadet eden insanlar

I. Ahmet’in eşi Mahpeyker Kösem Sultan, 1640 yılında Çinili Camii’nin inşa edilmesini emretmiş. Caminin adı bu nedenle Orta Valide Camii ya da Mahpeyker Kösem Valide Sultan Camii olarak da anılıyor. Çinili Camii ismi ise camiyi inşa ederken caminin içi, ön cephesi ve minberinde kullanılan İznik çinilerinden geliyor. Birçok farklı renkte çininin kullanıldığı caminin medrese, şadırvan ve hamamı da bulunuyor.

Konum Linki

37. Çemberlitaş Hamamı

Çemberlitaş Hamamı iç görünümü

İstanbul’da birçok farklı hamam bulunuyor ve sadece bu hamamları içeren başlı başına bir gezi programı yapılabilir ama vaktin kısıtlıysa mutlaka Çemberlitaş Hamamı’na gitmelisin. Hamamın III. Murat’ın annesi Nurbanu Valide Sultan’ın emri üzerine Mimar Sinan tarafından inşa edildiği düşünülüyor.

Özellikle Türk hamamı deneyimi yaşamak isteyen yabancı turistleri ağırlayan Çemberlitaş Hamamı’nda kese ve köpük gibi geleneksel hamam hizmetlerinin yanında kil maskesi ve aromaterapi masajı gibi hizmetlerden de faydalanabilirsin. İstanbul ziyaretinin bitimine yakın bu hamamı ziyaret edersen tüm yorgunluğunu atarak dönüş yolculuğuna hazırlanabilirsin.

Konum Linki

38. Cağaloğlu Hamamı

cağaloğlu hamamı kubbe çatı görünümü

1741 yılında inşa edilen Cağaloğlu Hamamı da İstanbul’un sıkça ziyaret edilen hamamları arasında bulunuyor. Ünü Türkiye sınırlarını aşan hamam, New York Times’ın hazırladığı “Ölmeden Önce Görülmesi Gereken 1000 Yer” listesinde bile yer alıyor. İstanbul’un en büyük çifte hamamı olarak bilinen yapının kadınlar ve erkekler için iki ayrı giriş kapısı bulunuyor. Kadınlar için ayrılan giriş kapısına Hamam Sokağı’ndan, erkekler için tahsis edilen giriş kapısına ise ana yoldan ulaşabilirsin. Cağaloğlu Hamamı’nda İstanbul Rüyası, Tepeden Tırnağa, Lüks Osmanlı Servisi ve I. Sultan Mahmut gibi özel hizmet paketleri mevcut. Bunlardan birini seçerek kendini şımartabilirsin.

Konum Linki

39. Kılıç Ali Paşa Hamamı

Kılıç ali paşa hamamı giriş görünümü

İstanbul’da gezilecek yerler arasında bulunan hamamlardan bir diğeri de şüphesiz Kılıç Ali Paşa Hamamı. İsmini aslen İtalyalı, gerçek ismi Giovanni Dionigi Galeni olan Osmanlı donanmasının en güçlü komutanlarından Kılıç Ali Paşa’dan alan hamam, şehrin denizcilikle ünlü bölgelerinden Tophane’de bulunuyor. Gün ışığını geçirir özellikteki geniş kubbesiyle dikkatleri üzerine çeken yapı, Mimar Sinan tarafından yapıldı. 7 senelik bir restorasyonun ardından misafirlerini yeniden ağırlamaya başlayan hamam, kadın erkek ayrı konseptte hizmet veriyor. Sen de İstanbul’a gelmişken kendine yorgunluklarından arınacağın, daha enerjik hissetmeni sağlayacak bir deneyim hediye etmek istersen Kılıç Ali Paşa Hamamı’na gitmeni öneririm. Burada geleneksel Türk Hamamı’ndan ve masaj hizmetlerinden faydalanabilirsin.

Konum Linki

40. Yedikule Zindanları

Yedikule zindanlarıgörünümü

Aynı anda hem Türkiye’nin en eski açık hava müzelerinden biri olma özelliğine sahip hem de işkenceleriyle ünlenmiş bir yer var İstanbul’da. Evet, doğru bildin. Şu an Yedikule Zindanları’ndan bahsediyorum. Daha kapısından adım attığın anda anlatılan efsanelerin hakkını veren bir ortamla karşılaşacağın Yedikule Zindanları gözlem kulesine benzeyen görünümü nedeniyle Yedikule Hisarı adıyla da anılıyor. Bizans döneminde inşa edilen yapı aslında devleti ziyarete gelen başka ülkelerden kralları ve ünlü misafirleri en iyi şekilde ağırlamak için hazırlanmış. Bizanslıların yaptığı 4 kuleye İstanbul’un Fethi’nden sonra 3 kule daha eklenmesiyle yapı bugünkü ismini almış. İki farklı kültürün yansımalarını gözler önüne seren Yedikule Zindanları’nı gezerek mekanın ilginç atmosferine kapılmanı şiddetle tavsiye ediyorum.

Konum Linki

Yazar Notu: Belediyenin düzenlediği gündüz ve gece turları ile ücretsiz olarak gezebilirsin. Bunun için online olarak üye oyman gerekiyor.

41. Panorama 1453 Tarih Müzesi

Panorama 1453 Tarih Müzesi bina görünümü

İstanbul denince akıllara ilk gelen olay şüphesiz bir çağı kapayıp yenisini açan İstanbul’un Fethi’dir. Şehre gelmişken geçmişimizdeki bu önemli olayla ilgili bilgi eşsiz bir gezi yaşamak istersen Panorama 1453 Topkapı’da seni bekliyor. 2009 yılında kurulan müze Fetih Müzesi ismiyle de anılıyor. İstanbul’un Fethi’nin top sesleri, Mehter Takımı’nın marşları ve at kişnemeleriyle canlandırıldığı Panorama 1453, Türkiye’nin ilk panoramik müzesi. Burada 38 metre yarıçaplı bir yarımkürede çizilmiş bir resim var. Müzede bulunmak 3 boyutlu nesneler, tekbir sesleri ve resmin gerçekçiliği ile oldukça unutulmaz bir deneyim.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Tam: 80 TL

  • Öğrenci, öğretmen, askeri personel : 30 TL

  • Yabancı ziyaretçi: 500 TL

Açık olduğu saatler

  • Haftanın her günü 08.00-18.30

42. Deniz Müzesi

Deniz Müzesinde sergilenen bir eser

Türkiye’nin denizcilik geçmişini anlatan en büyük ilk müze olan Deniz Müzesi, 20.000 esere ev sahipliği yapıyor. Koleksiyon; Mustafa Kemal Atatürk’e ait eşyalar, tarihi kayıklar ve farklı çeşitte askeri eserden oluşuyor. Bu kadar büyük bir koleksiyona sahip oluşu ve eserlerinin farklılığı da dünyada az görülür bir özelliğe sahip olmasını sağlıyor. 1500 metrekareye yayılan Deniz Müzesi’nin 4 adet büyük salonu ve 17 adet sergileme salonu mevcut.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Tam: 60 TL

  • Öğrenci: 30 TL

Açık olduğu saatler

  • Pazartesi günleri ziyarete kapalı.

  • Hafta içi 09.00-17.00

  • Hafta sonu 10.00-18.00

43. Haydarpaşa Garı

Haydarpaşa Tren İstasyonu

Sultan II. Abdülhamit, İstanbul ile Bağdat arasındaki demiryolunun başlangıç noktasının İstanbul’da olmasını istemiş. Bu amaçla 1908 yılında inşa edilen Haydarpaşa Tren Garı, yıllar içinde birçok kez zarar görmüş. 2010 yılına kadar restore edilerek gelen Haydarpaşa Garı, 2010’da çıkan yangında çatısını kaybetti ve 4. katı kullanılamaz hale geldi. Yangından sonra tüm seferler durdu, sadece banliyö seferleri yapıldı. 2013 yılında banliyö seferleri de kaldırıldı ve restorasyon çalışmaları başladı. Çalışmalar henüz tamamlanmadı ve bu gar bir müze olarak kullanılmadığı için ziyaret edilemiyor. Ancak karşıya geçmek için vapura bindiğinde bu garı görebilirsin.

Konum Linki

44. Çamlıca Kulesi

Çamlıca Kulesi tarihi şehir İstanbul'da

Aynı anda hem her yere yakın hem de her yere uzak olmak kulağa nasıl geliyor? Peki ya göklerin hakimi olma fikri seni heyecanlandırıyor mu? Eğer ki sen de İstanbul’a en tepeden bakmak ve aynı anda şehrin birbirinden güzel farklı noktalarının manzaralarını izlemek istersen Çamlıca Kulesi’ni ziyaret edebilirsin. Avrupa’nın en yüksek binası unvanına sahip Çamlıca Kulesi, deniz seviyesinden 587 metre yükseklikte.

Kulenin iki tarafında da birer panoramik asansör bulunuyor ve bu asansörler seyir terasına çıkıyor.

Terasta ziyaretçileri İstanbul’un en güzel manzarası bekliyor. Sen de kahveni ömür boyu unutamayacağın bir manzaraya karşı yudumlamak istersen Çamlıca Kulesi’ne gidebilir, şehri keşfedebilir, kuledeki restoran ya da kafede enfes tatlar deneyimleyebilirsin.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Tam: 225 TL

  • İndirimli: 100 TL

  • Hızlı Geçiş: 500 TL

  • Yabancı: 600 TL (Yabancı hızlı geçiş 1.050 TL)

  • 0-6 yaş arası ücretsiz.

Açık olduğu saatler

  • Hafta içi: 10.00-22.00

  • Hafta sonu: 10.00-22.00

45. Florya Atatürk Deniz Köşkü

Florya Atatürk Deniz Köşkü görünümü

Florya, Yeşilköy ve Küçükçekmece arasında konumlanıyor. 19. yüzyılda genelde avcıların gittiği bir bölge olarak bilinirken Mustafa Kemal Atatürk buraya ilgi göstermeye başlayınca yazlık bir semt olarak görülmüş. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Atatürk’ün semte olan ilgisini görünce Mimar Seyfi Arkan ile bir araya gelmiş ve Florya’da Mustafa Kemal Atatürk’e hediye edilecek bir köşk inşa etmesini talep etmiş. Atatürk 1936 yılında uzun süre bu köşkte ikamet etmiş ve önemli konuklarını da hep bu köşke davet edermiş. Köşk, halk arasında Florya Atatürk Ormanı olarak da tanınıyor ve çevresinde manzaraya nazır birçok restoran bulunuyor. Keyifli bir akşam yemeği için bu restoranlardan birini tercih edebilirsin.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Tam: 10 TL

  • Öğrenci: 5 TL

Açık olduğu saatler

  • Pazartesi hariç 09.00-17.00

46. Selimiye Kışlası

Selimiye kışlası gece görünümü

III. Selim, Nizam-ı Cedid askerleri için Selimiye Kışlası’nı inşa ettirmiş. Ancak kışla ahşap malzemeden yapıldığı için yeniçeri isyanlarına dayanamamış ve yıkılmış. II. Mahmut, yıkılan kışlayı Krikor Balyan’a taş ve tuğla kullanarak yeniden yapmasını istemiş. Yeniden inşa edilen bina, 1854 yılında gerçekleşen Kırım Savaşı’nda bir asker hastanesi olarak görev yapmış. Askerleri tedavi eden hemşireler arasında Florence Nightingale de bulunuyormuş. Nightingale, tüm itirazlara rağmen hasta bakıcı olduğu ve birçok askerin hayatını kurtarmak için çabaladığı için İngiltere tarafından Liyakat Nişanı ile ödüllendirilmiş. Bu hemşirenin özverisine ithafen Selimiye Kışlası’nda da Florence Nightingale Müzesi kurulmuş. Günümüzde bu müze ve Selimiye Askeri Okul Müzesi ziyaretçilere açık.

Konum Linki

47. Mihrimah Sultan Cami

mihrimah sultan cami havadan görünümü

Mimar Sinan tarafından 1546-1548 yılları arasında yapılan cami Üsküdar’da bulunuyor. Cami, Kanuni Sultan Süleyman'ın kızı Mihrimah Sultan için yapılmış olup hem onun anısını yaşatmak hem de İslam kültürünün önemli bir parçası olarak inşa edilmiştir. Cami, Mimar Sinan’ın klasik Osmanlı Mimarisinin özelliklerini en güzel yansıttığı eseri olarak kabul edilir. Camiyi diğerlerinden ayıran en büyük özelliği dört minaresinin olmasıdır. Caminin planı, kubbe altında geniş bir ana mekân ve yanlarda revakları içermesidir. İç mekân, zarif süslemeler ve detaylarla süslenmiş olup, caminin kubbesinin ise oldukça etkileyici olduğunu söyleyebiliriz. Döneminin en büyük kubbesi olarak öne çıkan Mihrimah Sultan Camii, Osmanlı İmparatorluğu'nun mimari ve kültürel mirasının önemli bir parçası olarak kabul edilir. Cami, İstanbul'da mutlaka görülmesi gereken tarihi yapılardan biri olarak biliniyor.

Konum Linki

48. Galatasaray Hamamı

Galatasaray Hamamı giriş görünümü

Galatasaray Hamamı, 1481 yılında II. Bayezid döneminde inşa edilmiş olup Osmanlı dönemine ait tarihi bir hamam olarak karşımıza çıkıyor. Galatasaray Hamamı, klasik Osmanlı hamam mimarisini yansıtan bir yapı olarak biliniyor. Galatasaray Hamamı geleneksel üç bölümden oluşuyor. Bunlar soğukluk (soyunma odası), sıcaklık (ısınma odası) ve hararet (kese ve yıkama odası). Hamamın iç dekorasyonunda çoğunluklu olarak renkli seramikler, güzel desenler ve estetik detaylar bulunuyor. Günümüzde de hizmet veren hamam tarihi boyunca farklı dönemlerde onarım görmüştür. Hamam yerli ve yabancı ziyaretçilere geleneksel Türk hamamı deneyimini yaşatmak için kullanılmakta.

Konum Linki

49. İstanbul Modern Sanat Müzesi

İstanbul Modern Sanat Müzesi dış görünümü

2004 yılında Karaköy’de kurulan çağdaş sanat müzesi, Türkiye'nin çağdaş sanat eserlerini sergileyen önemli bir müze olarak biliniyor. Türk ve yabancı sanatçıların modern ve çağdaş sanat eserlerini sergileyen müze hem yerli hem yabancı sanatseverler için önemli bir kültürel merkez haline geldi. Müze, geçici sergilerin yanı sıra kalıcı koleksiyonlarını da sanatseverler ile buluşturuyor. Çeşitli medyalarda çalışmaları barındıran İstanbul Modern, resim, heykel, fotoğraf gibi farklı sanat türlerine ev sahipliği yapıyor. Türk ve yabancı sanatçıların eserlerinin sergilenmesinin yanı sıra, atölye çalışmaları, konferanslar ve etkinlikler de düzenlemektedir. Müze ile ilgili güncel bilgileri öğrenmek için müzenin resmi internet sitesini kontrol etmenizi öneriyoruz.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Tam: 230 TL

  • Öğrenci, öğretmen, 65+: 150 TL

  • Genç Salı kapsamında 18-25 yaş arası ziyaretçilere 10.00-14.00 arası ücretsiz.

  • Sizin Perşembeniz kapsamında her perşembe 10.00-14.00 saatleri arası tüm ziyaretçilere ücretsiz.

Açık olduğu saatler

  • Pazartesi hariç 10.00-18.00

50. Mihrabat Korusu

Boğaz'ın turkuaz sularında Fatih köprüsü ile panoramik şehir manzarası

Beykoz, İstanbul Anadolu Yakası’nda gezilecek yerler arasından birçok noktaya ev sahipliği yapıyor. Mihrabat Korusu da bunlardan biri. Sultan II. Abdülhamit’in padişahlık yıllarında Berlin Büyükelçisi olan Sadullah Paşa, Mısırlı Abbas Halim Paşa’nın kızına bir koru hediye etmek istemiş. Bu nedenle inşa edilen Mihrabat Korusu yıllarca padişahların ve sultanların konuk olarak geldiği bir yer olarak görev yapmış.

Ortaköy, Rumeli Hisarı ve İstinye Koyu’nun manzarasına nazır olan muhteşem bir konumda 200 bin metrekarelik bir alana yapılan koruda geçmişte Nevşehirli İbrahim Paşa’nın emriyle inşa edilen Mihrabat Kasrı olduğu düşünülüyor. Ancak bu kasır yeniçerilerin isyanları sırasında çıkan yangında harap olduğu için günümüze kadar gelememiş.

Konum Linki

51. Küçüksu Kasrı

Küçüksu Kasrı boğaz suları arkasında

Sultan I. Mahmut, 1752 yılında Göksu Deresi’nin kıyısına bir ahşap konak yaptırmış. Bu konak yıllar boyunca padişahların mesire yerindeki ikamet adresi olmuş. Ancak konak ahşap olunca geçen yıllar sebebiyle yıpranmış. Sultan Abdülmecit de konağı restore ettirip Küçüksu Kasrı’nı inşa ettirmiş.

Batı mimarisine uygun bir anlayışla inşa edilen Küçüksu Kasrı, Beykoz’da konumlanıyor ve Göksu Kasrı adıyla da biliniyor. Üsküdar’dan hareket eden otobüslerle ulaşabileceğin Küçüksu Kasrı’nda yemek yiyebileceğin, çay ve kahve içebileceğin kafeteryalar da mevcut.

Konum Linki

52. Çamlıca Tepesi

Çamlıca tepesi havadan görünümü

Anadolu Yakası’nda İstanbul manzarası izleyebileceğin bir yer ararsan Çamlıca Tepesi’ne gideceksin. Marmara Denizi, Haliç, Prens Adaları ve Karadeniz’i panoramik görebileceğin Çamlıca Tepesi, aslında Büyük Çamlıca Tepesi ve Küçük Çamlıca Tepesi olarak ikiye ayrılıyor. Büyük tepenin adı denizden 268 metre yükseklikte olmasından gelirken küçük tepe deniz seviyesinden 230 metre yükseklikte.

Küçük Çamlıca Tepesi’nde Küçük Çamlıca Korusu, Cihannüma ve Topkapı Köşkleri’ni görebilirsin. Büyük Çamlıca Tepesi’nde ise Nurbaba Tekkesi’ne mutlaka gitmelisin. Ayrıca Cumhuriyet tarihinde inşa edilmiş en büyük cami olan Çamlıca Camisi de Çamlıca Tepesi’nde konumlanıyor. Beltur’un Çamlıca Tepesi’nde işlettiği restoranda yemek yiyerek günü sonlandırabilirsin.

Konum Linki

53. Adile Sultan Sarayı

Adile Sultan Sarayı güneşli günde bina görünümü

Hababam Sınıfı’nın çekildiği yer olan Adile Sultan Sarayı, Sultan Abdülmecit’in kız kardeşi Adile Sultan’a hediyesiymiş. Osmanlı hanedanındaki ilk ve tek kadın divan şairi olan Adile Sultan, bu sarayda yaşamış ve ölmeden önce de kız okulu olarak restore edilip kullanılması için devlete bağışlamış. Yatılı bir okul olarak kullanıldıktan sonra yangın nedeniyle zarar gören sarayda restorasyon çalışmaları yapılmış. Hababam Sınıfı filmleri çekildikten sonra sarayın içine bir de Hababam Sınıfı Müzesi eklenmiş. Eğer filmleri seviyorsan ve nostaljik zamanlar geçirmek istiyorsan bu sarayı ve müzeyi mutlaka ziyaret etmelisin.

Konum Linki

54. Emirgan Korusu

Emirgan Korusu renkli çiçekler görünümü

İstanbul denilince akla ilk gelen şeylerden biri de lale. Lale mevsimi geldiğinde de yerli ve yabancı tüm turistler Emirgan Korusu’na akın ediyor. Haklılar da çünkü her yıl bahar aylarında Emirgan Korusu rengarenk lalelerle süsleniyor. Koruda bulunan Sarı Köşk, Pembe Köşk ve Beyaz Köşk’ü de gezebilirsin. Hatta bu köşklerde kahvaltı yapmayı da tercih edebilirsin. Taksim, Mecidiyeköy veya Zincirlikuyu’dan otobüse binerek direkt olarak koruya ulaşabilirsin.

Konum Linki

55. Atatürk Arboretumu

İstanbul'un Sarıyer ilçesinde Atatürk Arboretumu

Belgrad Ormanı’nın hemen yanında bulunan Atatürk Arboretumu, İstanbul’un her mevsim en güzel yerlerinden biri. İlkbaharda ve yazın yemyeşil doğasıyla ayrı, sonbahar renkleriyle ayrı güzel olan arboretum, kış mevsiminde de bir başka atmosfere bürünüyor. Ağaç parkı olarak bilinen bu alanın çalışmaları 1940’lı yıllarda başlamış ve dünyanın farklı yerlerden ağaçlar getirilip dikilmiş. Bu sayede günümüzden 1500’den fazla ağacın bulunduğu bir alan haline gelmiş. Türkiye’de bulunan ilk fidanlığa ev sahipliği yapan Atatürk Arboretumu, 1982 yılında ziyarete açılmış.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Hafta içi yetişkin 17 TL

  • Hafta içi öğrenci 6 TL

  • Hafta sonu ve tatillerde yetişkin 45 TL

  • Hafta sonu ve tatillerde yetişkin 17 TL

Açık olduğu saatler

  • Pazartesi günü kapalı.

  • Diğer günler 09.00-17.00

56. Belgrad Ormanı

Belgrad ormanı iç görünümü

İstanbul’daki en popüler noktalardan biri olan Belgrad Ormanı, İstanbul sınırları içinde olsa da sanki bambaşka bir yerdeymişsin gibi hissedebileceğin bir atmosfere sahip. Bu yüzden de İstanbullar, sabah yürüyüşü ya da koşusu yapmak istediklerinde kendilerini Belgrad Ormanı’nda buluyorlar. Durum böyle olunca özellikle hafta sonları çok fazla kalabalık olabiliyor.

Kahvaltılık malzemelerini al, çayını termosa koy ve doğruca ormana. Doğanın içine kurulmuş piknik masalarında kuş sesleriyle kahvaltı yapmak İstanbul’un tadını çıkarmanın en güzel yollarından biri. Ayrıca Bizans ve Osmanlı devletlerinden kalma bentler ve çeşmelere de kahvaltıdan sonra çıkacağın yürüyüş esnasında mutlaka uğra. Belgrad Ormanı İstanbul piknik alanları içerisinde en sevilen ve hafta sonları çok sayıda ziyaretçi ağırlayan piknik alanlarından biri.

Konum Linki

57. Maçka Demokrasi Parkı

Maçka Demokrasi Parkı giriş görünümü

İstanbul’un en popüler noktaları olan Dolmabahçe, Maçka, Nişantaşı ve Harbiye arasında doğanın içinden bir parça, Maçka Demokrasi Parkı. Şehrin göbeği diyebileceğimiz bir noktada bulunduğu için İstanbullular yeşil özlemi çektikçe bu parka akın ediyorlar. Özellikle yazın fazlasıyla kalabalık olabiliyor.

Dolmabahçe tarafında konumlanan Küçükçiftlik Park’a yakın olduğu için burada düzenlenen etkinlik ve konserlere katılanlar, etkinlik bitiminde eğlenceyi Maçka Demokrasi Parkı’na taşıyorlar. Ayrıca parkın iki ucu arasında teleferik yolculuğu da yapılabiliyor. Böylece bu yemyeşil alanı yukarıdan izleyerek keyifli dakikalar yaşayabiliyorsun.

Konum Linki

58. Polonezköy Tabiat Parkı

Polonezköy köy tabiat parkı orman görünümü

Avrupa Yakası’nda Belgrad Ormanı varsa Anadolu Yakası’nda da Polonezköy Tabiat Parkı var. İstanbul’da bulunan parkların en büyüklerinden biri olan Polonezköy, tabiat parkı unvanını 1994 yılında almış.

Anadolu Yakası’nda yaşayanların şehirden sıkıldıkları an akın ettiği Polonezköy Tabiat Parkı, hafta sonu kahvaltıları ve piknik alanlarıyla çok seviliyor. Otelini Polonezköy’de ayarlarsan otelde güzel bir kahvaltı ile güne başlayıp sonra bisiklet kiralayıp parkı turlayabilirsin.

Konum Linki

59. Fenerbahçe Parkı

fenerbahçe parkı yürüyüş yolu ve manzara eşliğinde yemek yeri

Anadolu Yakası’nda bulunan en sakin park diyebileceğim Fenerbahçe Parkı, Kalamış Marina’nın hemen yanında konumlanıyor. Genelde yakın çevrede yaşayan insanlar tercih ettiği için büyük kalabalıklar oluşmuyor. Fenerbahçe Parkı’nda oturabileceğin mekanlar olduğu gibi piknik masaları da bulunuyor. Bu piknik masalarında kendi yiyeceğini ve içeceğini getirerek vakit geçirebilirsin. Ayrıca Kalamış Marina çevresinde bulunan restoranlarda da yemek yiyebilirsin. Parka ulaşması oldukça kolay. Moda üzerinden keyifli bir yürüyüş yaparak parka gelebilirsin ya da yürümek istemezsen Bostancı’ya giden minibüs ya da otobüslere binebilirsin.

Konum Linki

60. Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi

Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi iç görünümü

Ataşehir’de, Anadolu Yakası’nın ortasında konumlanan Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi, bahçe ile uğraşmayı sevenler için cennet gibi bir yer. Türkiye’de en zengin bitki çeşitliliğini barındıran bahçeye girişler ücretsiz. Ataşehir ya da Ümraniye üzerinden giriş yapabilirsin. Özellikle bahar ve yaz aylarında renkli çiçeklerle ve yeşilliğiyle insanın içini açan bahçede bahçıvanlık ve bitki ressamlığı gibi konular üzerine eğitimler ve atölyeler gerçekleşiyor. Bahçeye, çiçeklere ve doğaya ilgin varsa mutlaka bu eğitimlere katılmanı öneririm. Gerçekten ufuk açıcı bilgiler alabilirsin.

Konum Linki

61. Nişantaşı

nişantaşı akşam vaktinde semtte bulunan restaurant kafeler

İstanbul’da bulunan tüm semtler arasında en popüler olan semt tabii ki de Nişantaşı. Sadece popülerliğiyle değil, alışveriş için sunduğu imkanlarla da öne çıkan bir semt burası. İstanbul’a sadece alışveriş amacıyla gelen turistler soluğu ilk olarak Nişantaşı’nda alıyorlar. Abdi İpekçi Caddesi; Prada, Louis Vitton ve Alexander McQueen gibi dünyaca ünlü markaların mağazalarına ev sahipliği yapıyor. Bu nedenle de Avrupa’nın meşhur alışveriş caddelerine benzetiliyor zaten. Atiye Sokak da lüks markaların dükkanlarını bulabileceğin bir başka Nişantaşı durağı. Ayrıca bu sokakta yemek yiyip bir şeyler içebileceğin kafe ve restoranlar da var. Nişantaşı’na gelmişken meşhur Teşvikiye Camii’ni de görebilirsin.

Konum Linki

62. Bebek

Bebek Sahilde deniz manzarasında dinlenen insanlar

İstanbul’un bir diğer meşhur ve popüler semti ise Bebek. Göz alıcı sahiliyle yerli ve yabancı turistleri ağırlayan semt, Arnavutköy ve Rumeli Hisarı arasında uzanıyor. Bebek’te birçok lüks restoran ve kafeyi bir arada bulabilirsin.

Bebek’e hafta sonu erkenden güzel bir kahvaltı için gidip sonrasında kahveni alarak yürüyüşe çıkabilirsin. Sahil boyunca temiz hava alarak yürüdükten sonra da Bebek Parkı’nda oturup manzarayı izleyerek dinlenebilirsin.

Konum Linki

63. Balat

Balat renkli evler

Sürekli ülkemizin farklı kültürlerden beslenen kültür mozaiğinden bahsederiz ya, bu komplike mozaiğin yansımalarının en iyi şekilde gözlemlenebileceği yerlerden biri Balat. Fatih ilçesine bağlı semt, geçmişten bugüne farklı kültürlerden birçok insana ev sahipliği yaptı. Bu da Balat’ın çok kültürlü bir yapıya sahip olmasının en büyük nedeni. Semt, görülmesi gereken farklı inançlara özgü dini yapılarla, rengarenk evlerle ve eşsiz sokaklarla dolu. Haliyle bu komplike bölge İstanbul gezinde es geçmemen yerlerden biri.

Sen de seyahatin sırasında Balat’a gidebilir, semtte her geçen gün sayısı artan 3. nesil kahvecilerden birinde eşsiz kahve kokusuna teslim olabilirsin. Rengarenk sokaklarda sosyal medya hesaplarında keyifle sergileyeceğin fotoğraflar çekilebilir ve farklı kültürlerden izler yansıtan hediyeliklerden alarak sevdiklerine hediye edebilirsin. Bu noktada Balat’a gitmişken Ortodoks Patrikhanesi’ni, Kırmızı Mektep’i ve Merdivenli Yokuş’u görmeden ayrılmaman gerektiğini eklemek isterim.

Konum Linki

64. Kanlıca

Kanlıca Yoğurdu

İstanbul’da ne yenir ne içilir diye sorulduğunda ilk akla gelen yiyeceklerden biri Kanlıca yoğurdu. Kanlıca’yla özdeşleşmiş olan yoğurt, üzerine pudra şekeri dökülerek yeniyor. Manda, inek ve koyun sütlerinden yapılan bu yoğurdun tadına bakmak için her yıl birçok turist Kanlıca’ya akın ediyor. Özellikle yaz mevsiminde uzun ve yorucu bir İstanbul gezisinin ardından bu yoğurdu yiyince insan enerjisini hemen geri topluyor. Kanlıca’da bu yoğurdu nerede yemeyelim diye merak ediyorsan istikamet semtin en eski çay bahçesi olan Tarihi İsmailağa Kahvesi.

Konum Linki

65. Anadolu Kavağı

balıkçı kasabası olan Anadolu Kavağı

Anadolu Yakası’nın en sakin noktalarından biri olan Anadolu Kavağı, Beykoz’un bir mahallesi. Bir balıkçı kasabası olan Anadolu Kavağı, özellikle yaz aylarında turist akınına uğruyor. İstanbullular da huzurlu bir hafta sonu için Anadolu Kavağı ve buraya çok yakın noktada konumlanan Poyrazköy’e gidiyorlar.

Anadolu Kavağı’nın en yüksek noktasında Yoros Kalesi bulunuyor. Bu kale, Doğu Roma İmparatorluğu’nun hüküm sürdüğü yıllarda boğazın kontrolünü sağlamak için inşa edilmiş. Ceneviz Kalesi adıyla da bilinen yapının manzarası eşsiz bir güzellikte. Manzaraya karşı bir kahvaltı fikri kulağına hoş geliyorsa kalede kahvaltı servisi yapan bir kafe de var.

Konum Linki

66. Anadolu Hisarı

Anadolu hisarı dış görünümü

Rumeli Hisarı’nın karşısında tüm heybetiyle duran Anadolu Hisarı, 1395 yılında yaptırılmış. O yıllarda Cenevizliler ve Bizanslar’ın bir araya gelip Karadeniz’in bazı şehirlerinde kurdukları koloniler boğazdan geçerek yol alıyorlarmış. Boğaz onlar için çok önemliymiş. Bunun üzerine Yıldırım Beyazıt boğazdan geçen yabancı gemileri kontrole tabi tutmak istemiş ve hisarın yapımını emretmiş. Yaklaşık 7000 metrekarelik alana kurulu olan Anadolu Hisarı, Osmanlı Devleti için kritik önemini Rumeli Hisarı inşa edildikten sonra kaybetmiş. Çevresinde de zamanla yerleşim başlamış. Günümüzde de Anadoluhisarı semtinde yaşam devam ediyor. Özellikle Göksu Deresi’nin manzarasına karşı bolca kafe bulunuyor. Anadolu Hisarı’nı görüp bu kafelerde bu semtin atmosferini deneyimleyebilirsin.

Konum Linki

İpucu: Bu rota için araç kiralamak iyi bir fikir! Ekonomik, lüks, aile boyu araçları günlük, haftalık, aylık veya uzun dönem kiralayabilirsin. ENUYGUN’un avantajlı araç kiralama seçenekleri için tıkla!

67. Büyükada

Büyükada havadan görünümü

İstanbul’da gezilecek yerler denince akla elbette Prens Adaları da geliyor. Prens Adaları, İstanbul’a çok yakın olup İstanbul’dan çoook uzaktaymış gibi hissedebileceğin en güzel yerlerden. Büyükada ise Prens Adaları’nın en büyüğü. Genelde yaz aylarında denize girmek için gidilen Büyükada’nın en çok tercih edilen plajları; Prenses Koyu Plajı, Aya Nikola Halk Plajı ve Nizam Plajı. Eğer adaya denize giremeyeceğin bir mevsimde gidiyorsan gezebileceğin yerler de oldukça fazla. Adanın en yüksek noktasındaki Aya Yorgi Kilisesi’ne gitmek çok keyifli mesela. 1751 yılında inşa edilen kilise, aynı zamanda Türkiye’nin iki hac destinasyonundan biri.

Adalar Müzesi, Meryem Ana Kilisesi ve Reşat Nuri Güntekin’in Evi de bisikletle adayı turlarken uğrayabileceğin yerlerden. Adaya gitmek oldukça kolay. Kadıköy, Bostancı, Kartal, Beşiktaş ve Eminönü gibi popüler ilçelerden vapurlar kalkıyor ve makul bir sürede adaya ulaşıyor. Ancak Büyükada, havaların ısındığı hafta sonlarında çok fazla kalabalık olabiliyor. Kalabalıklardan uzakta olmak istersen hafta içi günlerde gitmeyi tercih edebilirsin.

Konum Linki

68. Heybeliada

İstanbul yakınlarında heybeliada

Büyükada’nın kalabalığına karışmak istemiyorsan seni Heybeliada’ya alalım. Prens Adaları arasında en yeşil olan ada olan Heybeliada, Büyükada’ya kıyasla çok daha sakin oluyor. Ancak yaz aylarında Heybeliada’ya gidip kalabalıkları görünce “Hani sakindi” demek de mümkün. Yazın Heybeliada kalabalıklaşıyor çünkü İstanbullular da Büyükada yerine bu adayı tercih ediyorlar. Heybeliada’ya Adalar vapuruna binip geldikten sonra bisiklet kiralayıp turlamaya başlayabilirsin. Adanın en yüksek noktasında konumlanan Heybeliada Ruhban Okulu’ndan panoramik bir İstanbul manzarası izleyebilirsin. Okulun çevresi çok yeşil olduğu için doğa özlemini de giderebilirsin. Okulu görüp manzarayı izledikten sonra Heybeliada Deniz Lisesi, Aya Yorgi Uçurum Manastırı, Hüseyin Rahmi Gürpınar Müzesi ve Beet Yaakov Sinagogu’nu gezebilirsin.

Konum Linki

69. Kınalıada

Kınalıada kıyıdaki evlerin olduğu kıyı şeridinin görünümü.

İstanbul’a en yakın olan ada ise Kınalıada. Özellikle yazın deniz özlemi çeken İstanbulluların en sevdiği ada. İstanbul’da gezilecek yerler listendeki her yeri gezdiysen ve denize girmek istiyorsan sen de hemen Kınalıada’ya gidebilirsin. Kumluk Plajı, Teos Beach, Ayazma Kamo’s Beach Club ve Ülker Halk Plajı, denize girebileceğin en güzel plajlardan. Denize giremeyeceğin bir tarihte gidersen ya da denize girmek istemiyorsan da Bizans Dönemi’nden beri adada kalan Hristos Manastırı’nı görebilirsin. Manastırın bulunduğu tepeden İstanbul’a uzaktan bakmak da keyifli oluyor.

Konum Linki

70. Burgazada

İstanbul'da Burgazada Adası kıyı şeridi görünümü

Prens Adaları arasındaki en sakin adayı arıyorsan Burgazada tam sana göre. Ne Büyükada ve Heybeliada’nın kalabalığı ne de Kınalıada’da denize girmek isteyenlerin plajda yarattığı doluluk bu adada mevcut. Sadece ve sadece huzur bulabilirsin Burgazada’da. Burgaz Adası olarak da anılan ada, Sait Faik Abasıyanık’ın eserlerinde sıkça karşılaştığımız bir destinasyon. O yüzden de adada ilk olarak Sait Faik Müzesi’ne gidiliyor. Müzeyi gezdikten sonra adadaki en yüksek yer olan Bayraktepe’den İstanbul’a ve diğer adalara uzaktan bakabilirsin. Burgazada’da da güzel plajlar bulunuyor. Özellikle Madam Martha Koyu en çok tercih edilen plaj diyebiliriz. Onun dışında da Burgazada Halk Plajı, Düşler Sahili ve Kalpazankaya Sahili’nde denize girebilirsin.

Konum Linki

71. Caddebostan Sahili

caddebostan sahili deniz kenarında bisiklet ve yürüyüş yolu

Bağdat Caddesi’ne yakın olan Caddebostan Sahili, İstanbullular arasında çok popüler bir destinasyon. Güneş kendini gösterdiği an İstanbullular sandalyelerini alıp Caddebostan’a geliyorlar ve güzel havanın tadını çıkarıyorlar. Deniz kenarında kendi sandalyenle ya da çimlerin üzerine sereceğin bir örtüyle keyifli zaman geçirebileceğin Caddebostan’da sabah erken saatlerde yürüyüş ve koşu da yapabilirsin. Ayrıca birçok insanın bisikletleriyle ve scooterlarıyla da Caddebostan Sahili’nde turladığını görebilirsin.

Konum Linki

72. Moda Sahili

moda sahili manzara görünümü

Anadolu Yakası’nda bulunan bir diğer sahil şeridi ise Moda Sahili. İstanbulluların bahar ve yaz aylarında sıklıkla gittiği bir sahil şeridi olan Moda, Kadıköy’de bulunuyor. Moda Parkı ve Yoğurtçu Parkı’nı gezdikten sonra Moda Sahili’ne gidip çimlere oturup deniz havası alabilirsin. Moda’da yürürken önünde uzun kuyruklar olan bir dükkan göreceksin. Burası Dondurmacı Ali Usta. Dondurması çok meşhur olan Ali Usta’nın lezzetlerini mutlaka denemelisin. Ayrıca yıllarca Moda’da yaşamış olan Barış Manço’nun evine kurulan Barış Manço Müzesi’ni de gezmeni öneririm.

Konum Linki

73. Kadıköy

kadıköy Boğa heykeli

Kadıköy denilince akla tabii ki de ilk olarak Boğa Heykeli geliyor. Birçok buluşmaya şahit olan ve yol tariflerinin ana kahramanı olan Boğa Heykeli, Kadıköy’ün simgesi. Heykel, Almanya ve Fransa’nın Alsace bölgesi için savaştıkları dönemden günümüze kadar ulaşmış. Bu bölgedeki savaşı ilk olarak Fransa kazanmış ve Almanya’yı temsilen bir boğa heykeli yapmışlar. Ancak 1870 yılında Almanlar, bölgenin hakimiyetini ele geçirmiş ve heykeli almışlar. O yıllarda Osmanlı İmparatorluğu ve Almanya’nın ilişkileri iyi gittiği için Alman Kralı II. Wilhelm dostluklarının simgesi olarak bu heykeli Osmanlı’ya hediye etmiş.

Boğa Heykeli ilk olarak Yıldız Sarayı’na, sonra Taksim Hilton Otel’in bahçesinde durmuş. Gezi Parkı, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi gibi yerlerde de bir süre kaldıktan sonra 1990 yılında Kadıköy’deki şu anki yerine gelmiş. Kadıköy ayrıca cafeleri, Bahariye Caddesi, Moda sahili, Süreyya Operası ve hareketli atmosferi ile görülmeye değer.

Konum Linki

74. Bağdat Caddesi

Bağdat caddesi yerleşim yerleri görünümü

Kadıköy Belediyesi’ne bağlı olan Bağdat Caddesi, yaklaşık 14 kilometre uzunluğunda. Bu uzun cadde üzerinde birbirinden ünlü markaların mağazaları ve birçok meşhur restoran bulunuyor. Tabii ki caddede her bütçeye uygun seçenekler de mevcut. Her iki yanında geniş kaldırımlar olduğu için yürüyüş yaparken rahat edebileceğin caddenin trafiği tek yönlü ve bazen oldukça sıkışık olabiliyor.

Konum Linki

75. Kuzguncuk

Kuzguncuk sokak görünümü

Ekmek Teknesi ya da Perihan Abla dizilerine yetişebilmiş yaşlarda olanlar için Kuzguncuk’un ayrı bir yeri var. O sıcak atmosferiyle bu dizilere ev sahipliği yapan Kuzguncuk’a güneş olmayan bir günde gitsen bile rengarenk evleriyle senin için güneş açacak. Kuzguncuk’ta sadece Ekmek Teknesi ve Perihan Abla’nın çekildiği yerleri görmeyeceksin tabii. Cemil Molla Köşkü, Marko Paşa Köşkü ve Fethi Paşa Yalısı da Kuzguncuk’ta gezerken karşına çıkacak yerlerden. Arnavut kaldırımlı sokaklarına kurulan kafe ve restoranlarda kahvaltı yapabilir, Türk kahveni yudumlayabilirsin. Semtte 3 kuşaktan beri bulunan İsmet Baba’da keyifli bir yemek de yiyebilirsin.

Konum Linki

76. Kumkapı

Tarihi yarımadada yer alan Kumkapı; tarihi, kültürel ve gastronomik zenginlikler ile adını duyuruyor. Kumkapı, tarih boyunca bir liman ve balıkçı kasabası olarak önümüze çıkıyor. Kumkapı günümüzde balık ve deniz mahsulleri restoranları ile ünlü. Kumkapı sahilinde balıkçı tekneleri, restoranlar ve tarihi yapılar yer alır. Kumkapı, özellikle balıkçılık ve deniz ürünleri ticareti ile ünlüdür. Kumkapı, farklı etnik grupların ve kültürlerin bir araya geldiği semt olarak biliniyor. Bu nedenle dolayı semtte farklı mutfak kültürlerini yansıtan restoranlar da bulunur. Semtte aynı zamanda Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Kilisesi ve Meryem Ana Rum Ortodoks Kilisesi gibi dini yapılarda bulunuyor.

Konum Linki

77. Eminönü

Eminönü tarihi balıkçısı ve süleymaniye cami görünümü

İstanbul atmosferini en iyi şekilde deneyimleyebileceğin yere geldi sıra. Eminönü, şehrin en meşhur semtlerinden biri. Her daim bir koşuşturmaca, her daim bir turist kalabalığı görebileceğin Eminönü, Rüstem Paşa Camii ve Süleymaniye Camii tarafından çevreleniyor. Tarihi Yarımada sınırları içerisinde bulunan semt, İstanbul’da gezilecek yerler listemize eklediğimiz birçok yere de ev sahipliği yapıyor. Yani bu semte ister istemez yolun düşüyor.

Eminönü’ne geldiğinde mutlaka yapman gereken bazı şeyler de var tabii. İlk olarak Haliç Köprüsü üzerinde sıralanmış restoranların taburelerinde oturup balık ekmek yemeden asla dönmemelisin. Eğer yemezsen İstanbul’a gelmiş sayılmazsın. Aynı zamanda Haliç’te durup manzarayı izlerken martılar için simit alıp onları beslemelisin. Bir İstanbul klasiğini daha yerine getirdikten sonra Eminönü’nde aradığın her şeyi bulabileceğin dükkanlarda alışverişe çıkabilirsin. Özellikle düğün, nişan gibi özel gün ya da gecelerde lazım olabilecek aklına gelen her şey Eminönü’nde satılıyor.

Konum Linki

78. Arnavutköy

arnavutköy'deki eski binalar

Rumelihisarı ile Bebek arasında arasına gizlenmiş tarihi ahşap konakları, restoranları dar sokakları ve deniz kenarındaki güzellikleri ile bilinen Arnavutköy, tarih boyunca farklı kültürlerin etkisi altında kalmış ve bu durum mimari yapısına da yansımış. Osmanlı dönemine ait tarihi konaklar, ahşap evler ve deniz kenarındaki balıkçı tekneleri, Arnavutköy'ün karakteristik özelliklerini geçmişten günümüze getiriyor. Boğaz manzarası eşliğinde lezzetli yemekler yiyebileceğiniz özellikle deniz ürünleri restoranları ve kafeleri ile ünlü olan Arnavutköy’ün sokaklarında yürüyüş yapmanızı öneriyoruz. Arnavutköy’de bulunan tarihi Rumeli Kavağı Kilisesi ve Bebek Camii gibi dini yapılar da geçmişten günümüze gelen ve tarih kokan yapılar olarak biliniyor.

Konum Linki

79. Üsküdar

gün batımında üsküdar kız kulesi manzara görünümü

İstanbul’da ziyaret edeceğin cami, koru, çeşme gibi tarihi ve doğal yerlerin birçoğu Üsküdar’da yer alıyor. Üsküdar’ın sembolü Kız Kulesi’nin dışında Mihrimah Sultan Camii, Şemsi Paşa Camii, Abdülmecid Efendi Köşkü, Fethi Paşa Korusu gibi birçok yeri Üsküdar’dayken görme şansın var. Üsküdar ayrıca Beşiktaş, Karaköy, Beykoz gibi yerlere vapur yolculuğu yaparak gidebileceğin bir konuma sahip.

Konum Linki

80. Yeşilköy

bulutlu havada yeşilköy sahili

İstanbul’un eski semtlerinden Yeşilköy sahili balıkçıları, kiliseleri ve güzel plajları ile ünlü. Yeşilköy’de sahil havası almak, İstanbul’da ama değilmiş gibi hissetmek, balıkçılarda mola vermek sana kendini iyi hissetirecek. Yeşilköy'de olan ve İstanbul'un en eski kiliselerinden biri olarak kabul edilen St. Stefanos ve St. Etienne Kilisesi de görmen gereken yerlerden.

Konum Linki

81. Çubuklu Korusu

çubuklu korusu havadan görünümü

Mısır Hidivi Abbas Hilmi Paşa, 1907 yılında Hidiv Kasrı’nı inşa ettirmiş. Yıllar sonra İstanbul Belediyesi’nin satın aldığı Hidiv Kasrı’nın bulunduğu koru da Hidiv Korusu ya da Çubuklu Korusu olarak biliniyor. Koruda belediyenin bir sosyal tesisi bulunuyor. Burada yemek yiyebilirsin ya da korunun içinde dolaşıp piknik alanlarından birini seçerek piknik de yapabilirsin. Çubuklu Korusu’nda rakımın oldukça yüksek olduğunu de belirteyim. Rakım farkıyla ilgili herhangi bir problem yaşayacağını düşünüyorsan tedbirli olmalısın.

Konum Linki

82. Otağtepe Parkı

 İstanbul'daki Otagtepe Parkı'ndan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü manzarası

Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethetmek için hazırlık yaparken hep Otağtepe Parkı’nın bulunduğu noktada olduğu düşünülüyor. Beykoz’un en yüksek noktalarından birinde bulunan park, Rumeli Hisarı’nı ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nü birlikte görebileceğin bir manzaraya sahip. Resmi adı Fatih Korusu TEMA Vehbi Koç Doğal Kültür Merkezi olan parkta oturup vakit geçirebileceğin tesisler var.

Konum Linki

83. Göztepe 60. Yıl Parkı

göztepe 60. yıl parkı renkli görünümü

Bağdat Caddesi’nde alışveriş maratonu yaptıktan sonra dinlenmek istersen Göztepe 60. Yıl Parkı seni bekliyor. 80 dönümlük bir arazinin üzerine kurulu olan park, uzun bir süre bakımsız ve boş bir şekilde kalmış. Parka 4,5 milyon TL harcama yapılmış ve tematik bir park oluşturulmuş. Ülkemizdeki ilk tematik park olan Göztepe 60. Yıl Parkı’nda her gün rengarenk çiçekler görebilirsin. Ağaçları şekillendirerek yapılan çim heykeller, lale mevsiminde rengarenk olan laleler, güller ve kendini temizleyen göletle birlikte bu park, sanki Avrupa’da şehirlerinde bulunan bir parka benziyor.

Konum Linki

84. Dragos Tepesi

Anadolu Yakası’nda İstanbul manzarası izleyebileceğin bir diğer harika nokta ise Dragos Tepesi. Adaları bir arada ve en net görebildiğin tepede gün batımı manzarası izlemek de oldukça keyifli oluyor. Belediyenin işlettiği sosyal tesiste manzaranın karşısında yemek yeme imkanı da bulunuyor.

Konum Linki

85. Fişekhane

fisekhane giriş görünümü

Yüzyıllık bir geçmişe sahip olan Fişekhane son dönemlerin popüler yeme-içme, eğlence ve alışveriş noktalarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Denizin hemen yanında yer alması, tarih ile şimdiyi harmanlamış olması, sunduğu hizmetlerin çeşitliliği ile İstanbul gezinde listeye eklemeni önerdiğimiz yeni yerlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Web sitesinde bulunan konser, tiyatro ve açık hava sinema biletlerine bakarak kendine uygun olanı seçmenizi öneriyoruz.

Konum Linki

86. Galataport

galataport havadan görünümü

Galataport deniz ile iç içe kültür, sanat, gastronomi ve alışveriş seçeneklerinin bir arada olduğu İstanbul'un Karaköy semtinde bulunan ve deniz kenarında yer alan büyük bir alışveriş ve eğlence merkezi olarak karşımıza çıkıyor. Boğaz’ın kıyısında bulunması nedeniyle özel bir konuma sahip olduğu gibi son dönemlerin gözdesi durumunda olduğunu söyleyebiliriz. Yerel ve uluslararası markaların mağazalarını içermesi, alışveriş olanakları sunması, restoranlar, kafeler ve eğlence mekanları ile son dönemlerin gözdesi durumunda İstanbul’da deniz kenarında yemek yemeyi düşünüyorsan Galataport iyi bir alternatif olabilir.

Konum Linki

87. Gözdağı Korusu

Gözdağı korusu

Deniz seviyesinden 206 metre yükseklikte olan Gözdağı Korusu, İstanbul’da manzara izlemek için sıklıkla tercih edilen noktalardan. Pendik ilçesinde bulunan korudan Yalova ve Adalar’ı panoramik olarak izleyebilirsin. Belediyenin işlettiği bir tesisi bulunan koruya giriş ücretsiz. İstersen piknik alanlarında piknik yapabilir istersen de yemek yiyebilir, çay ya da kahve içebilirsin.

Konum Linki

88. Ağva

Göksu nehri üzerinde popüler bir yer ve tatil beldesidir. Ağaçların sudaki yansımalar.

Her ne kadar ülkemizin en kalabalık şehri unvanına sahip olsa da İstanbul’da kafanı dinleyebileceğin sessiz ve sakin yerler de var. Örneğin Şile’ye bağlı Ağva, şehrin kalabalığından uzaklaşmak istediğinde gidebileceğin en güzel seçeneklerden biri. Kendine has huzurlu bir atmosferi bulunan Ağva’da deniz kenarında çay ya da kahve içebileceğin kafeler, taze deniz ürünleri tadabileceğin restoranlar ve gönül rahatlığıyla konaklayabileceğin yetişkin otelleri var. Özellikle İstanbul’un karmaşasından sıkıldıysan Ağva’ya gitmeni ve Göksu Nehri’ni kiralayacağın motor ile gezmeni, gezintin esnasında yolunun kesişeceği kaplumbağaları izlemeni tavsiye ederim. Tabii bir de denizin, nehrin ve güneşin kokusunu içine çekmeyi unutma.

Konum Linki

İpucu: İstanbul’a yakın yerlere seyahat ederken doğa ile içe bir tatil için bungalov otelleri arasından tercih yapmanı öneririz.

Otel

89. Şile

şile kıyı kesimi görünümü

Şile, İstanbul’a yakın kaçış noktalarından biri. Kadıköy’den yaklaşık 1,5 saat kadar süren bir araç yolculuğu sonrasında ulaşabileceğin Şile, her mevsim ayrı güzel ve birçok farklı seçenek sunuyor. İster piknik yap, istersen doğa yürüyüşüne çık ya da istersen denize gir. Şile Halk Plajı, Sahilköy Plajı, Doğancılı Plajı ve Sofular Plajı, denize girmek için tercih edebileceğin plajlardan. Şile’nin bir diğer güzel yanı da Göksu ve Yeşilçay derelerinin geçtiği Ağva’ya yakın oluşu. Şile’ye kadar gelmişken Ağva’ya mutlaka uğramalısın. Dere kenarına kurulmuş otellerin restoranlarında kahvaltı yapabilirsin. Sonra da dere üzerinde tekne turlarına çıkabilirsin. Ağva’ya yakın denize girebileceğin bir yer ararsan Ağva’dan 2 kilometre uzakta olan Kilimli Plajı’na gidebilirsin.

Konum Linki

90. Garipçe

Garipçe havadan görünümü

Cemal Süreya’nın da dediği gibi kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olduğuna inananlardansan İstanbul’da kahvaltı etmek için gitmen gereken bir yer var. Bu lokasyon tabii ki de Sarıyer’e bağlı minik köy Garipçe’den başka bir yer değil. Aslında bir balıkçı köyü olan Garipçe, Boğaza yakın kahvaltı mekanlarıyla her geçen gün daha çok ünleniyor. Sarıyer’e 10 kilometre uzaklıktaki bu köyde bir bardak çay içmeden İstanbul gezini sonlandırırsan o gezi eksik kalmış olacak. Emin ol. Özellikle uzun uzadıya kahvaltı etmekten hoşlanan biriysen Garipçe Aydın Kahvaltı ve Balık Restaurant’a ya da Asma Altı Kahvaltı ve Balık Evi’ne bir şans verebilirsin. Denizin tam dibinde uzun uzun kahvaltı edebileceğin ve kahvaltın bittikten sonra kendini bir fincan köpüklü Türk kahvesi ile ödüllendirebileceğin bu deneyimi ıskalamamanı öneririm.

Konum Linki

91. Turkcell Platinum Park

turkcell platinum park ağaçlarla çevrili piknik alanı

İstanbul’da sevdiklerinle birlikte doğa içerisinde güzel bir gün geçirebileceğin, kahvaltı yaparak güne merhaba diyebileceğin Turkcell Platinum Park yılın her günü misafirlerine kapılarını açıyor. Parkın içerisinde at binebilir, açık hava sinemasında film keyfi yaşayabilir, yürüyüş yapabilir veya restoran bölümünde olan birbirinden güzel yemeklerin tadına bakabilirsin. Parkın içerisinde çocuklu aileler için çocuk oyun alanları da mevcut. Özellikle kış aylarında ateş başında salep keyfi yapabileceğin parka gitmeden önce rezervasyon yaptırman gerekiyor.

Konum Linki

92. Gazhaneler

İstanbul’un restorasyon çalışmaları son sürat devam ederken yeni kazanımlar arasında gazhaneler yer alıyor. İstanbul’un farklı lokasyonlarındaki gazhaneler restore edilerek kullanıma açıldı. Kadıköy Müze Gazhane, Hasanpaşa Gazhanesi, Yedikule Gazhanesi favori ikililerden. İçinde kütüphane, cafe, konferans salonlarının yer aldığı gazhanelerde kültür-sanat etkinlikleri düzenleniyor.

Konum Linki

93. Silivri

silivri dalga kıran akşam vakti havadan görünümü

İstanbul’un Trakya duraklarından Silivri özellikle yaz aylarında dolup taşıyor. Sahil hattı, denizi, yoğurdu, piknik ve mangal alanları ile popüler İstanbul duraklarından olan Silivri’de özellikle hafta sonu yapılacak birçok doğa aktivitesi bulabilirsin. İstanbul’da denize girilecek yerler arasında yer alan Silivri doğa gezileri için ideal rotalardan. Silivri’de ayrıca Mimar Sinan eseri köprü de göreceklerin arasında.

Konum Linki

94. Polonezköy

polonezköy ormanı yürüyüş yolu görünümü

Doğa ile iç içe olmak, metropol hayatının karmaşasından az da olsa kurtulmak için İstanbulluların kaçış noktalarından biri de Polonezköy oluyor. Burada yemyeşil ormanlarda yürüyüş yapabilir, at binebilir, dağ evlerinde konaklayabilir ya da tabiatın içinde kahvaltı yapabilirsin. Poloneköy’ün İstanbul kahvaltı mekanları listesinin de popülerlerinden olduğunu söylemeden geçmeyelim.

Konum Linki

95. Kilyos

kilyoz sahili güneşli yaz günü güneşlenip dinlenen ve temiiz denizde yüzen insanlar

İstanbul’un deniz alanlarından olan ve Sarıyer’de yer alan Kilyos aynı zamanda hafta sonu gezilerinin de vazgeçilmezi. Yazın oldukça popüler olan Kilyos Sahili, kışın da manzaralı restoranları ile ilgi görüyor. Kilyos’ta denize girebilir, yürüyüş yapabilir ya da balık keyfi yapmak için kendine güzel bir gün planlayabilirsin.

Konum Linki

96. Beykoz Korusu

Beykoz korusu ve boğaz manzarası

İstanbul’da görmen gereken birçok koru var. Onlardan biri de Anadolu Yakası’ndaki Beykoz Korusu. Anadolu Yakası’na nefes aldıran, spor alanları, çocuk parkı, restoran ve kır kahveleri ile özellikle hafta sonu yoğun olan Beykoz Korusu’nu İstanbul’da gezilecek yerler listene eklemelisin.

Konum Linki

97. İnceğiz Mağaraları

inceğiz mağaraları görünümü

Yeşilçam filmlerinin seti diyebileceğimiz İnceğiz Mağaraları özellikle kamp yapanların uğrak noktası. Türk sinemasının çekim için kullandığı İnceğiz Mağaralarının 5000 yıllık bir tarihi bulunuyor. İnsan eliyle yapılması en önemli özelliği. Ve ayrıca yapıldığı zaman bir yaşam alanı olarak kullanılmış olması İstanbul’un ilk apartmanı anlamını taşıyor. İnceğiz Mağaraları’na dair arkeolojik buluntular ise İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.

Konum Linki

98. İstanbul Akvaryum

istanbul akvaryum iç mekan görünümü

Dünyanın en büyük tematik akvaryumu İstanbul’da yer alıyor. Binlerce türde deniz ve kara canlısına ev sahipliği yapan İstanbul Akvaryum çocuktan yetişkine kadar herkesin görmesi gereken farklı bir yer. Florya’da yer alan ve balık türleri kadar yağmur ormanlarının da ilgi gördüğü İstanbul Akvaryum’u görmediysen mutlaka gitmelisin.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Yetişkin 375 TL

  • 2-18 yaş, öğrenci, öğretmen, engelli, 65 yaş üstü, gazi 325 TL (kimlik gösterimi zorunlu).

  • 0-24 ay ücretsiz.

Açık olduğu saatler

  • Haftanın her günü 10.00-19.00

99. Vialand Tema Parkı

vialand tema park eğlence merkezi

Dünyada ve Türkiye'de bir Tema Park'ı, AVM ve gösteri merkezi ile birleştiren ilk alışveriş, eğlence ve yaşam kompleksi olma özelliğine sahip Vialand her yaştan eğlence severleri ağırlıyor. Nefeskesen, Adalet Kulesi, Fatih’in Rüyası, Viking, 360 Plus, Saray Salıncağı, Yaban Arısı, King Kong gibi birçok eğlence ünitesinin yer aldığı Vialand Tema Parkı’na bir tam gününü ayırman gerekiyor.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • Yetişkin 549 TL

  • Çocuk 499 TL

Açık olduğu saatler

  • Haftanın her günü 10.00-18.00

100. Madame Tussauds Müzesi

Madame Tussauds Müzesi iç mekan

Dünyanın en popüler kentlerinde yer alan Madame Tussauds Müzesi’nin bir şubesi de İstiklal Caddesi’nde bulunuyor. Beyoğlu’nun kalbinde Grand Pera’da yer alan müzede yer alan heykeller arasında başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Sabiha Gökçen, Albert Einstein, Madonna, Muhammed Ali, Rafael Nadal, Marilyn Monroe, Johnny Deep, Beren Saat Messi, Murat Boz ve Müslüm Gürses gibi isimler yer alıyor.

Konum Linki

Giriş ücreti

  • 350 TL.

  • Ortak bilet alarak müze ile birlikte 392 TL’ye SEA Life, 420 TL’ye Legoland Discovery Center ve 458 TL’ye Museum of Illusions’u da ziyaret edebilirsin.

Açık olduğu saatler

  • Haftanın her günü 11.00-19.00

İstanbul'u keşfetmeye tarihi bir yolculuğun kapısını aralayan İstanbul'un semtleri ve ilçeleri yazımıza gelerek devam edebilirsin.


gizemtorun
Gizem Torun
6 Yazı
Birçok sektörde proje ve içerik yönetimi üzerine çalıştı; kültürel miras ve sürdürülebilir turizm alanlarında projeler geliştirdi. Şimdi ise ENUYGUN'un içerik süreçlerini yönetiyor ve yaptığı seyahatleri paylaşıyor.
Yorum Yap
Yorumlar
  • S******* Ş**
    Yorum tarihi: 03.02.2024 06:55
    Gizem hanım merhaba, bu güzel çalışmanızdan dolayı çok teşekkür ediyorum, ben coğrafya öğretmeniyim ve öğrencilerime yaşadıkları şehri tanıtma gayreti içindeyim, yarışmalar yapıyorum, bize büyük katkı sağlayacaktır,
  • C** Ö****
    Yorum tarihi: 01.02.2024 17:08
    İçerik için teşekkürler
Uzman Yazarlar

10 milyondan fazla kullanıcı, seyahatini Enuygun’la planlıyor!

Hemen İndir

App Store'dan

indirin

Google Play

'DEN ALIN

AppGallery

ile KEŞFEDİN