Bildirimleri kapattı, bakın başına neler geldi…

Bu sefer tatilin huzuru, seyahatin heyecanı ya da uygun fiyatların mutluluğu ile değil, bir dramla karşınızdayız: 3 sene önce uygulama bildirimlerini kapatarak hayatının akışını değiştiren Bezgin Bildirimsevmez’in hazin hikayesi…

Akıllı telefonlar hayatımıza girdiğinden beri bildirimlerden ayrı kısa mesajlardan ayrı şikâyet ettik. Yeri geldi sessize aldık, yeri geldi bildirimleri kapattık. Hatta aramızda kalsın, uygulamayı kökten sildiğimiz de oldu. Çünkü unuttuk! Neyi mi? Bu bildirimlerin sevdiklerimizden mesajlar, takımımızdan gol haberi, bayıldığımız markalardan indirim uyarısı getirdiğini unuttuk. Başkasının bir kira parası verdiği ayakkabıyı bize 250 liraya aldıranların, arkadaşımızın uçak parası verdiği uçak biletine sadece 100 lira vermemizi sağlayanın bu bildirimler olduğunu unuttuk. 

Bezgin Bildirimsevmez’in ibretlik hikayesi bize bildirimleri yeniden sevdirecek türden. İddia ediyoruz, röportajın sonunda eliniz otomatik olarak ayarlara gidecek.

Akıllara durgunluk veren bir hikayeniz var gerçekten Bezgin Bey. Bunu detaylıca konuşacağız tabii ama önce sizi tanıyabilir miyiz?

29 yaşındayım, kurumsal bir firmada çalışıyorum. Eskiden seyahat etmeyi, alışveriş yapmayı severdim. Kampanyaları takip eder, herkesin peşinden koştuğu şeyleri ilk ben alırdım. Hafta sonlarını uzatır, promosyonlu uçak biletleri sayesinde sık sık kaçamak tatiller yapardım. Sonra bir gün her şey değişti. Şimdi yeniden o parlak günlerime geri dönmeye çalışıyorum. 

Ne oldu peki?

Yoğun bir Cuma gününden sonra işten çıkıp eve gelmiştim. Pizza-dizi keyfi yapayım dedim. Dizi başladı. En heyecanlı yerinde bir bildirim geldi. Güzel bir kampanyaydı ama kendimi diziye fazla kaptırmıştım, kapadım ve telefonu sessize aldım. Sonra bir bildirim daha geldi. Game of Thrones izliyorum o an, Jon Snow geri döndü dönüyor. Telefonun ışığını görünce bir sinir geldi bana, komple kapattım tüm bildirimleri. Dizi bitti, sızmışım salonda. Sabah kalktım bir sakinlik, bir dinginlik var bende. O hafta sonu çok güzel geçti. O kadar ki, bildirimleri unutmuştum bile.

Peki sonra?

Bir süre sonra anlam veremediğim bir şekilde her şeyden geri kalmaya başladım. Arkadaşım bir oyun anlatıyor mesela, kampanyadan almış, özenip bakıyorum almak için… Kampanya bitmiş, fiyat yükselmiş. O paraya oyunu yeniden yazarsın. Instagram’ı açıyorum herkes tatilde. Ben de gideyim diyorum, bakıyorum ya sezonu geçmiş ya da promosyonlu bilet kalmamış. Derken ayı ortaladık, bir baktım maaş suyunu çekmiş. Önceki aylarla karşılaştırınca fark ettim ki, aynı şeyler için daha çok para harcamışım. O an anladım, bildirimleri kapatınca hayat damarlarımdan biri olan kampanyalarla aramdaki en kuvvetli bağımı kesmişim. Bir gecede saçlarım döküldü, sakallarıma ak düştü, yaşlandım.

Neleri kaçırmışsınız mesela?

Bir arkadaşım bildirimle gelen bir Instagram yarışmasından 10.000 TL değerinde hediye kart kazanmış mesela. Ben olsam kaptırmazdım, büyük yarışmacıyımdır ama hiç haberim olmadı. Ya da mesela… Akıllı Aktarma diye bir şey çıkmış, haberim yok. Kardeşim gidiş-dönüş Dortmund biletini 800 liraya almış, aklım çıktı. Yalan söylüyor sandım başta, baktım doğruymuş. Tüm fırsatlar böyle bir bir kaçtı. Ellerimin arasından kaydı hayatım, hiç haberim olmadı.

Peki fark ettikten sonra neler yaptınız?

Geri dönmek zor bir süreç. Hemen o ışıltılı günlerime dönemedim. Bildirimleri açtığım ilk gün her seferinde kapı çalıyor diye ayaklandım. Baş dönmesi, deride kaşıntı gibi fiziki belirtiler başladı. Baktım olacak gibi değil, ufak ufak adımlarla kendimi ısıtmam gerektiğini anladım. Sağ olsun eş dost çok yardımcı oldu. Alt komşum Hacer Teyze mesela, Allah razı olsun, her gün gelip bir tas sıcak kampanya getirdi. Memleketten geliyor ona… İş arkadaşlarım kullanmadıkları kampanyaları bana gönderdi. Tabii en büyük desteği ailemden gördüm. Annemle pazara çıktım mesela çocukluğumdan sonra ilk kez. Bilirsiniz, pazarlama dünyasının ilk bildirimleri pazarcı sloganlarıdır. Olayı temelden ele aldım yani.

Şu an ne durumdasınız? “Ben bu sorunu aştım” diyebiliyor musunuz?

Henüz değil ama bir gün o da olacak. Çünkü umudum var. Her gün 1 saat bildirimleri açarak başladığım süreçte bugün günde 5 saat bildirimler açık oturabiliyorum. Mesela dün, o günden sonra ilk kez, gelen bir bildirim sayesinde kampanyalı uçak bileti aldım. Benden mutlusu yok!

Şu anki durumunuza bakarak bildirimleri kapatmayı düşünenlere ya da o güne geri dönebilirseniz kendinize ne tavsiye edersiniz?

(Gözleri doluyor) O güne geri dönebilseydim, bunu asla yapmadım. Hayattan koptum, daha çok para harcadım. Yaşam enerjim, birikimim gitti. Bu yazıyı okuyanlar arasında bildirimleri kapatmayı düşünen de varsa, iyi okusun: Hayatı sonuna kadar yaşamayı istiyorsan yapma. Aç yahu bildirimleri, bik bik öterse ötsün nedir ki… Böyle olmaktan bin kat daha iyi.

Bezgin Bildirimsevmez’in hikayesi böyle… Aynı durumda olmamak için yapmak gereken tek şey bildirimleri açmak. Hatta uygulamamızı indirmediysen hemen şimdi buradan indirip bildirimlere izin verebilirsin. Çok zor değil.

Daha kazançlı kampanyalar için sen de bildirimleri aç!