Karadeniz Bölgesi’nin batısında kurulan Kastamonu, karakteristik özellikleri sayesinde benzerlerinden ayrılan geleneksel konaklarıyla bilinen çok özel bir şehir. Coğrafi olarak Ilgaz Dağları’nın eteklerinde yer alan Kastamonu’nun çevresi ise Çorum, Karabük, Bartın, Çankırı ve Sinop ile sarılmış durumda. Şehre bağlı Cide, Çatalzeytin ve İnebolu gibi Karadeniz kıyısındaki yerleşimlerin aksine Kastamonu kent merkezi iç kesimde yer alıyor. Bununla birlikte şehir hem merkezinde hem de civardaki ilçelerde görülebilecek sayısız tarihi ve doğal güzelliği barındırıyor.
Şehri yüksekten seyreden geniş bir tepenin üzerine kurulan tarihi kale, 12. yüzyıldan bu yana Kastamonu denince ilk akla gelen yapılardan. Orta Çağ mimarisinden izler taşıyan Kastamonu Kalesi’nin burçları hayli etkileyici. Aradan geçen yüzyıllar ve bölgede yaşanan depremler nedeniyle zaman içinde hasar gören kale, yapılan restoran restorasyon çalışmalarının da etkisiyle halen ayakta. Kastamonu şehir merkezinde gezerken ayrıca Anadolu’nun pek çok bölgesinde benzerlerine rastlanan kaya mezarlarını görebilirsiniz. 13 metreye yaklaşan yüksekliği ile Kastamonu’nun simgesi olarak da adlandırılan Saat Kulesi ise eskiden beri hakkında çıkan çeşitli rivayetlere konu olmuş bir yapı. Üstelik kulenin bulunduğu yerden manzarayı seyretmek de şehirdeki hayli keyifli aktivitelerden. Genellikle ahşaptan ve 3 katlı olarak inşa edilen eski Kastamonu konakları, Ilgaz ve Küre Dağları Milli Parkı ve binlerce farklı tarihi esere ev sahipliği yapa Kastamonu Arkeoloji Müzesi, şehirde görülebilecek diğer harika noktalardan.
Eğer Kastamonu ziyaretinizi yaz aylarında gerçekleştirmeyi planlıyorsanız, merkezden yaklaşık 140 kilometre uzaklıktaki Gideros Koyu’nu muhakkak rotanıza eklemelisiniz. Cide ilçesinin sınırlarındaki koyla ilgili anlatılan korsan hikayeleri hayli enteresan olsa da burası özellikle sakin sularda denize girmek için son derece ideal bir yer. Karadeniz’in genel yapısından farklı olarak koyda deniz özellikle rüzgarsız havalarda adeta çarşaf gibi. Bu sayede Gideros, yazın Kastamonu’ya gelenler için enfes bir günübirlik rota alternatifi oluşturuyor. Şubat ayında düzenlenen geleneksel Kar ve Kızak Festivali’yle de hayli renkli görüntülerle ziyaretçilerini kucaklayan şehirde alışverişe çıktığınızda el emeği ahşap aksesuarlardan satın alabilirsiniz. Pastırmalı ekmek, ala pilav ve Kastamonu döneri ise şehrin geleneksel mutfağından öne çıkan nefis tatlardan bazıları.