Doğuda Almanya, güneyde Belçika ile komşu olan Hollanda ülkesinin başkenti, aynı zamanda da en yüksek nüfuslu şehri olan Amsterdam, yıl boyunca sayısız ziyaretçi ağırlıyor. Çok sevilen ve popüler bir gezi rotası olan şehrin tarihi 12. yüzyıla kadar uzanıyor. Bu tarihte Amstel ırmağının hemen kıyısında bir balıkçı köyü olarak kurulan Amsterdam, bugün ülkenin en önemli şehirlerinden biri haline geldi. Hem nüfus bakımından hem de kültürel ve ekonomik yönden Hollanda’nın en önemli kenti olan Amsterdam, dünya genelinde ise dünyanın en çok kültürlü kentlerinden biri sayılıyor.
Amsterdam’da karşımızı çoğunlukla 17. yüzyıldan kalma yapılar çıkıyor. Şehrin ismi ilk kurulduğu dönemde Amstel ırmağı üzerinde kurulu olan su bendinden (dam) yani Amstelredamme’dan geliyor. Ülkenin genelinde olduğu gibi çok sayıda kanalın yer aldığı Amsterdam’da bu kanallar bataklık bölgelerdeki suları denetim altına almak için kazıldı, bunun yanı sıra önceki dönemlerde ulaşım ya da savunma amacıyla da kullanıldı. Şehrin en ünlü meydanı Dam Meydanı ve burası yıl içerisinde dünyanın dört bir yanından sayısız ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor.
Amsterdam’ın eski bölümü olarak adlandırılan bölümde iç içe geçmiş çok sayıda kanal bulunuyor. Bu kanalların çevresindeki tarihi binalar ise günümüzde ev, kamu kuruluşu ya da özel iş yeri olarak kullanılıyor. Şehirdeki bazı kanalların üzerinde tekne evlere de rastlamak mümkün. Bu yerleşim birimleri 60 ve 70’li yıllarda konut sıkıntısı yaşandığı için ortaya çıksa da bugün daha çok bir yaşam tarzı olarak öne çıkıyor. Hareketli gece hayatı, sevimli kafeleri, kanalları, müzeleri, bisiklet yolları, parkları ve çok daha fazlası ile Avrupa’nın en sevilen turistik şehirlerinden biri olan Amsterdam’da seyahatinize keyif katacak pek çok keşif rotası siz ziyaretçilerini bekliyor.
Amsterdam gibi hareketli bir şehri ziyaret etmek için esasında tek bir tarih vermek pek söz konusu değil. Çünkü şehir her mevsim farklı bir güzelliği ile göz kamaştırmayı başarıyor. Ancak Amsterdam’da kış aylarının oldukça soğuk geçtiğini hatırlatmakta fayda var. Özellikle açık havada, parkta, kanal kenarında oturmak istiyor, festivallere katılma ve bol bol yürüyüş yapma gibi planlar yapıyorsanız şehri bahar ve yaz aylarında ziyaret etmenizi tavsiye ederiz. Nisan – Ekim ayları arası Amsterdam’ı görmek için en ideal dönemler. Ayrıca yaz aylarında şehirde güneş saat 21:00-22:00 civarında battığı için yaz ayları günü değerlendirmek için oldukça uygun.
Bunu yanı sıra her yıl Dam Meydanı’ndan coşkuyla kutlanan yeni yıl etkinliklerini görmek, meşhur Christmas marketlerini gezmek istiyorsanız ise Noel ve yeni yıl gecesini Amsterdam’da geçirebilirsiniz. Kış aylarında sıcaklıkla ortalama -4 ve -6 dereceye kadar düşebiliyor.
İstanbul, Ankara, İzmir, Bodrum, Antalya gibi ülkemizin pek çok şehrinden direkt veya aktarmalı olarak yaklaşık 3,5 saat içerisinde Amsterdam’a ulaşım sağlayabilirsiniz. Uçuşlarınızı Amsterdam’ın 15 km güneybatısında bulunan Amsterdam Schiphol Havalimanı’na gerçekleştirmeniz gerekiyor. Ülkemizden Türk Hava Yolları, Pegasus, KLM, Lufthansa gibi hava yollarının Amsterdam Schiphol Havalimanı’na direkt uçuşları bulunuyor.
Schipol Havalimanı’ndan Amsterdam şehir merkezine ulaşım için ise otobüs, tren, özel transfer, araç kiralama ve taksi gibi çok sayıda seçenek mevcut. Bu seçenekler arasında en kolay ve ekonomik yöntem ise tren. Gün boyu her 10 dakikada bir yapılan tren seferleri sayesinde Amsterdam merkezinde bulunan tren istasyonuna yarım saat içerisinde ulaşmanız mümkün. Amsterdam Merkez Tren İstasyonu’ndan ise şehrin pek çok yerine yürüyerek ya da tramvay ile ulaşabilirsiniz.
Hollanda’nın neredeyse dünyanın her yerinden göç alması göz önünde bulundurulduğunda Amsterdam’da herkesin damak tadına göre bir lezzet mutlaka bulunuyor diyebiliriz. Fakat ülkenin meşhur yemek kültürünü ele alacak olursak burada bizi çeşit çeşit peynirler, broodje haring adı verilen çiğ balık ekmeği, sosisli yemekler, patat olarak da bilinen soslu patates kızartmaları, bitterbalen denilen yuvarlak köfteleri ve pompoensoep isimli bal kabağı çorbası karşılıyor. Geleneksel olarak Hollanda mutfağı sade lezzetleri barındırıyor. Çoğunlukla akşam yemeklerinde patates, biraz sebze ve etten oluşan bir menü tercih ediliyor. Bunun yanı sıra tatlı olarak da mini krepler ve stropwafel ismindeki karamelli waffle yerel halk ve turistler arasında oldukça meşhur.
Amsterdam’a özgü bu meşhur yemekleri yiyebileceğiniz restoran önerilerimizin başında ise “Skek” geliyor. Geleneksel lezzetlerin günümüzdeki hallerinin servis edildiği restoranda bira çeşitleri bulunuyor ve canlı müzik geceleri de düzenleniyor. Bunun yanı sıra “Pasta e basta” hem şarap içebileceğiniz hem de klasik müzik dinlerken yemek yiyebileceğiniz güzel bir alternatif. Sandviç kültürüne aşinaysanız şehrin çok sayıda farklı noktasında bulabileceğiniz “Bagels&Beans’a” gidebilirsiniz. Lezzetli yuvarlak açmaya benzeyen ekmeklerin arasında dilediğiniz tadı bulabilirsiniz.
Patat ismindeki soslu ve baharatlı patates kızartmalarından tatmak istiyorsanız “Vlaams Friethuis” isimli dükkanı şehrin çeşitli noktalarında bulabilirsiniz. Haring isimli deniz yemeğini yemek isteyenlere önerimiz ise “Stubbe's Haring” gibi büfeler. Birbirinden lezzetli Amsterdam krepleri için ise adresiniz Bakers & Roasters ve Pancakes Amsterdam olmalı.
Dam Meydanı
Amsterdam’ın kalbi diyebileceğimiz bir konumda yer alan Dam Meydanı, aynı zamanda kentin tarihi bölgelerinden biri. Neredeyse yıl içerisinde düzenlenen tüm önemli aktivitelere ev sahipliği yapan meydanda, Amsterdam simgesi niteliğindeki pek çok yapıya da rastlamak mümkün. Bu yapıların başında ise Amsterdam Kraliyet Sarayı geliyor. Siz de seyahatinizde bu meşhur meydanı mutlaka uğramalı, hatta eğer Noel zamanı ziyaret edecekseniz burada kurulan devasa yılbaşı ağacını görmeyi ve yılbaşı kutlamalarına katılmayı ihmal etmemelisiniz.
Amsterdam Kraliyet Sarayı
Dam Meydanı’na adım attığınız an sizi tüm ihtişamıyla karşılayacak olan Amsterdam Kraliyet Sarayı’nın tarihi, 1600’lü yıllara uzanıyor. İçerisinde Kral Louis Bonaparte zamanından kalan çok sayıda eşya ve yönetime ait çeşitli odaların yer aldığı bu saray, ziyarete açık. Dilerseniz Dam Meydanı’nda bulunan sarayı ziyaret ettikten sonra meydandaki mağazalardan alışveriş yapabilir ya da restoranlardan birinde öğle yemeğinizi yiyebilirsiniz.
Van Gogh Müzesi
Burası Amsterdam’ın en ilgi çeken müzelerinden biri. İsminden de anlaşılacağa üzere ünlü ressam Van Gogh’a ait çok sayıda değerli koleksiyonun sergilendiği bu müze, müzeler bölgesinde yer alıyor. 1973 yılında beri ziyaretçilerini ağırlamaya devam eden müzede ressama ait tablolar, çizimler, kardeşi Theo’ya yazdığı mektuplar ve bunlara ek olarak çağdaş sanatçıların çalışmalarını görebilirsiniz.
Anne Frank’in Evi
Rijksmuseum ve Van Gogh Müzesi’nden sonra Amsterdam’da en fazla ziyaretçi ağırlayan müzelerden biri de Anne Frank’in Evi. Burası II. Dünya Savaşı sırasında, 1942—1944 yılları arasında, iki yıl boyunca ailesiyle birlikte Nazi’lerden saklanan Anne Frank ve ailesine ait bir ev. 1960 yılında müze haline getirilen ve o dönemden beri özenle korunan evde hem tarihi bir yolculuğa çıkıyor hem de Anne Frank’in savaş yıllarını yazdığı günlüğü görebiliyorsunuz.
Kanalda Tekne Turu
Amsterdam seyahat planınızda mutlaka yer alması gereken yerler arasında kentin meşhur kanalları geliyor. 75 dakika süren tur boyunca kulaklıklar sayesinde kanal ve kentin tarihi hakkında detaylı bilgi de edinebiliyorsunuz. Yıl boyunca her gün düzenlenen turlar özellikle de bahar aylarında oldukça keyifli oluyor.
Heineken Experience
Bir Hollanda markası olan ve dünya genelinde en büyük 3 bira üreticisi arasında yer alan Heineken’in ilk bira fabrikası Amsterdam’da yer alıyor. 1860’lı yıllarda açılan fabrika, bugün turistlere eğlenceli bir tur vadediyor. Heineken Experience ismindeki bu turda Hollanda peynirleri eşliğinde bira tadımı yapabiliyor ve fabrikayı gezebiliyorsunuz.
Vondelpark
Ülkenin şüphesiz en ünlü parkı olan Vondelpark, Amsterdam’da mutlaka uğramanız gereken yeşil alanların başında geliyor. Yürüyüş parkurları, bisiklet alanları, ücretsiz film gösterimleri, yıllık aktiviteleri ve piknik yapabileceğiniz yemyeşil çimenleri ile Vondelpark için adeta bir nefes alanı demek mümkün. Müzeler bölgesine kısacık bir yürüme mesafesinde yer alan parkta müze çıkışı kısa bir mola verebilirsiniz.
Rijksmuseum
Eğer tam bir müze tutkunuysanız Rijksmuseum, günün birinde mutlaka görmeniz gereken müzelerden biri olmalı. Dünyanın en büyük Felemenk sanat koleksiyonunu görme şansı bulacağınız müzenin tarihi 1800’lü yıllara uzanıyor. Müzede Hollanda Altın Çağı’na ve Asya Sanatı Koleksiyonu’na ait önemli eserleri yakından inceleme şansı bulabilirsiniz.
Bloemenmarkt (Çiçek Pazarı)
Her gün saat 09:00- 17:00 saatleri arasında ziyaret edebileceğiniz Bloemenmarkt yani Çiçek Pazarı, Hollanda’nın çok sevilen destinasyonlarından biri. Dünyanın tek yüzen çiçek pazarı olmasıyla ünlenen bu pazarda, Hollanda’nın meşhur laleleri başta olmak üzere rengarenk çiçekler ve çiçek tohumları satılıyor. Aralık ayında ise ışıklandırmaları ve yılbaşı ağaçları ile pazarda tam bir yeni yıl ruhu hakim oluyor.
Rembrandt Evi Müzesi
Dünyaca ünlü Hollandalı ressam Rembrandt’a ait 1600’lü yıllara ait tarihi evi, müzeye dönüştürülmüş. Ünlü ressamın yaşamış olduğu evi ve eserlerini görme şansı bulacağın Rembrandt Evi Müzesi, aynı zamanda dönem dönem bağımsız sergilere de ev sahipliği yapabiliyor.
- Turistik şehir Amsterdam’da yapılacak çok sayıda aktivite var. Bunların başında ise adeta kentin simgesi haline gelen kanal turu geliyor. Çok sayıda kanal bulunan şehirde kanallar arasında yürüyüş yapmak ya da kanal turuna katılarak yaklaşık bir saat boyunca şehri gezmek oldukça keyifli olabilir. Bu turlar sayesinde Amsterdam kanalları hakkında çok fazla şey öğrenip, eşsiz manzaralar ile karşılaşabilirsiniz.
- Van Gogh Museum, Rijksmuseum ve Anne Frank Evi mutlaka görmeniz gereken müzelerinde başında geliyor.
- Şehrin en büyük ve en güzel parkı olan Vondelpark’ta günün yorgunluğunu üzerinizden atabilir, hatta çimlerde güzel bir piknik yapabilirsiniz.
- Tam bir bisiklet şehri olan Amsterdam’ı bisikletle dolaşmak kulağınıza nasıl geliyor? Siz de bisiklet kiralayabilir, şehrin o hareketli atmosferine yakından tanık olabilirsiniz. Hatta kiraladığınız bisiklet ile Voldenpark’a uğramayı da unutmayın.
- Amsterdam’da çiğ balık ekmek broodje haring ve patat başta olmak üzere şehrin en meşhur lezzetlerini mutlaka denemelisiniz. Haring yiyebileceğiniz en meşhur adres Stubbe's Haring iken, patat için de Vlaams Friethuis olmalı.
- Meşhur mahallelerinden Red Light District’i görebilirsiniz. Daha çok erotik şovlar ve dükkanların bulunduğu bir yer olsa da çoğu turist merak ettiği için buraya uğruyor. Tercih size kalmış.
- Amsterdam’ın en favori noktalarından biri olan Bloemenmarkt çiçek pazarına uğrayabilir, buradan sevdiklerinize hediyelik çiçek soğanları ya da canlı çiçekler alabilir ya da yalnızca çiçek kokuları eşliğinde tüm pazarı dolaşabilirsiniz.
- Eğer vaktiniz olursa Amsterdam’a trenle yalnızca 25 dk uzaklıkta yer alan Utrecht şehrini ziyaret edin. Canlı sokakları ve Amsterdam’ı aratmayacak güzelliği ile Utrecht, seyahatinizde yer verebileceğiniz Hollanda’nın tatlı şehirlerinden biri.
- Mutlaka Amsterdam’ın meşhur sokak pazarlarını gezin. Bu pazarların en meşhuru olan Albert Cuypmarkt’ta giysi, ayakkabı, hediyelik eşya, peynir çeşitleri ve çok daha fazla yiyeceğin yer aldığı yaklaşık 300 adet tezgah sizi bekliyor.
- Amsterdam gece hayatını yakından tanıyın. Sabaha kadar eğlencenin sürdüğü şehirde en ünlü eğlence mekanları ve barları Rembrandtplein ve Leidseplein’de bulabilirsiniz.
Amsterdam gece hayatının en hareketli olduğu Avrupa şehirlerinin başında geliyor. Akşam saatlerinde başlayan eğlenceler sabahın ilk ışıklarına kadar sürüyor. Özellikle şehrin en önde gelen eğlence anlayışının başında gece kulüpleri geliyor. Bu gece kulüplerine örnek olarak Jimmy Woo’yu verebiliriz. Kapısından içeri girmenin zor olduğu bir kulüp olan Jimmy Woo’ya Erasmus öğrencileri ve ünlüler tam anlamıyla akın ediyor. Burayı özel kılan şey ise mekanın dekorasyonu ve ışıkları. İki katlı kulüpte farklı konseptlere sahip farklı bölmeler var. Yeni insanlarla tanışmak için de ideal bir kulüp.
Amsterdam’daki en hareketli gece hayatı duraklarının başında Leidseplein ve Rembrandtplein geliyor. Rembrandtplein Meydanı’nda yer alan Escape ise bölgenin en ünlü gece kulübü. Burayı bu kadar ünlü kılan ise dünyanın en iyi DJ’i olarak adlandırılan Tiesto’nun zamanında burada çalmış olması.
Yine Amsterdam gece hayatının kalbinin attığı bir başka yer ise Leidseplein’e yürüme mesafesinde olan Paradiso. Cennete benzeyen bir isme sahip olmasının nedeni eski bir kiliseden kulübe dönüştürülmüş olması. Burada çok sayıda ünlü DJ performansına rastlamanız mümkün. Özellikle yaz aylarında Hollanda’ya gitmişseniz, uğramalısınız. Diğer bir gece kulübü ise Trouw ise eskiden çeşitli gazetelerin basıldığı bir basımeviydi. Şimdi ise müziğin ve dansların ana adreslerinden. Buraya gitmenin tek dezavantajı tramvaya binerek şehir merkezinden 15 dakika uzaklaşmak. Ancak bu turistler için pek de caydırıcı bir sebep değil. Tüm bunlara ek olarak Amsterdam’da çok farklı bira çeşitleri deneyebileceğin çok sayıda klasik bar ve kokteyl bar seçeneği bulunuyor.
Amsterdam’da bulabileceklerinizin adeta sınırı yok. Antikadan kitaba, kıyafetten mücevhere her şeyin en kalitelisinden en ucuzuna kadar bulabileceğiniz bir ürün zenginliği var. Genelde dükkanların açılış saati günlere göre değişiklik gösteriyor. Sabah 9’dan akşam 6’ya kadar hafta içleri dilediğinizi bulabilirsiniz ancak Pazartesi günü bazı dükkanların öğlen saat 1’de açıldığına da şahit olabilirsiniz. Hafta sonları ise akşam 8 ile 10’a kadar açık yerler bulmanız da mümkün.
Şehir merkezi, Damrak, Kalverstraat, Leidsestraat ve Noorderkerk caddeleri alışveriş için ideal yerler. Özellikle Kalverstraat parfüm, çanta, elbise, spor giyim mağazalarını bulabileceğiniz bir cadde. Ayrıca cadde üzerinde döviz büroları ve yemek yiyip, bira içebileceğiniz yerler de var. Ancak hediyelik eşya dükkanı arıyorsanız burası çok uygun bir seçenek değil. Caddenin Muntplein tarafında olan sonunda lale, nergis gibi çiçekleri bulabileceğiniz bir çiçek marketi de var. Hollanda’nın ünlü lale soğanlarını buradan alabilirsiniz. Kalverstraat’a paralel olan yolda Damrak ve Rokin caddeleri var. Buradan çay ve Himalaya isimli kitapevinden kitap satın alabilirsiniz.
Amsterdam’da biraz daha lüks mağazalar arayışındaysanız size P.C. Hooftstraat’ı öneriyoruz. Oud Zuid adlı bölgede bulunan bu yerde Gucci, Edgar Vos, Cartier gibi önemli markaların pahalı ürünlerini bulabilirsiniz. Dam Meydanı’nda olan The Bee Hive yani De Bijenkorf, Magna Plaza ve Kalvertoren adlı alışveriş merkezleri AVM tercih edenler için Amsterdam’ın ideal merkezleri.
Lale Festivali (Nisan / Mayıs)
King’s Day (26/27 Nisan)
Kurtuluş Günü (5 Mayıs)
A Taste of Amsterdam (Mayıs)
Hollanda Festivali (Haziran)
Vondelpark Açık Hava Festivali (Haziran)
Amsterdam Pride (Ağustos ayının ilk hafta sonu)
Latin Village Festivali (Ağustos)
Tiyatro Festivali (Eylül)
Jazz Festivali (Kasım)
Fuarlar
Wine Professional - Amsterdam Gastronomy (Ocak)
DigiMarCon Europe (Şubat)
Indipendent Hotel Show (Mart)
GreenTech (Haziran)
iGB Live! (Temmuz)
KunstRAI (Ekim)
ADAF Annual Dutch Art Fair (Ekim)
WTM World Travel Market (Kasım)
Yeni yıl (1 Ocak)
Kutsal Cuma (Her yıl değişiyor)
Paskalya Bayramı (Bahar ekinoksuna göre her yıl değişiyor)
King’s Day (26/27 Nisan)
Kurtuluş Günü (5 Mayıs)
İsa’nın göğe yükselişi (Her yıl değişiyor)
Eerste Pinkstersdag ve Tweede Pinksterdag (Her yıl değişiyor)
Cadılar Bayramı (31 Ekim)
Noel Tatili (25 - 26 Aralık)
- Her ne kadar resmi dilleri Flemenkçe olsa da Amsterdam’da dil konusunda herhangi bir sorun yaşamazsınız, endişe etmeyin. Çünkü neredeyse herkes iyi derecede İngilizce konuşuyor.
- Hem güvenlik açısından hem de büyük bir tepkiyle karşılaşmak istemiyorsanız bisiklet yoluna dikkat edin ve buradan yürümeyin.
- Amsterdam’da bulunan kafelerin pek çoğunda sigara içmeye izin verilmiyor.
- Şehirde bazı sokaklarda sokakta içki içmeye izin verilmiyor. İçki içmenin yasak olduğuna dair işaret görürseniz, buna dikkat etmenizi tavsiye ederiz.
- Eğer tam anlamıyla dolu bir seyahat planlıyorsanız, Amsterdam seyahatinize minimum 3 tam gününüzü ayırmalısınız.
- Şehri yürüyerek ya da bisikletle dolaşmak en iyi alternatifler arasında.
- Amsterdam’da otobüs, metro ve tramvay gibi toplu taşıma araçları için GVB pasoları almanız gerekiyor. Belirli bir süre limitsiz kullanabileceğiniz bu pasoları GVB ofisleri, otel resepsiyonu ya da turist ofislerinden alabilirsiniz.
- Amsterdam oldukça rüzgârlı bir şehir. Özellikle de kış aylarında çok rüzgâr alıyor. Bu dönemlerde bisiklet kullanmak oldukça zor olabiliyor. Bisiklet kiralamadan önce mutlaka hava durumunu kontrol etmenizi tavsiye ederiz.
- Dünyanın en güvenli şehirleri arasında yer alsa da Amsterdam’da Red Light District bölgesi geceleri dikkat edilmesi gereken bölgelerden birine dönüşüyor. Akşam saatlerinde burada yankesici ya da uyuşturucu satıcılarına karşı dikkatli olmalısınız.
Amsterdam’da turistler ve şehirde yaşayanlar şehir içi ulaşımı için çoğunlukla yürümeyi ya da bisiklet kullanmayı tercih ediyor. Ancak kentte elbette toplu taşıma hizmetleri de mevcut. Otobüs, tren ve metro Amsterdam’da kullanabileceğiniz toplu taşıma alternatiflerinden. Tüm bu taşıma araçları için kullanabileceğin farklı kart olanakları bulunuyor. OV-chipkaart bu seçeneklerden biri. 1 saat boyunca tek kullanımlık geçerli ya da 1-7 gün arasında geçerli olabilen bu kart ile tramvay, otobüs ve metroya binebiliyorsunuz.
Diğer bir alternatif olan Amsterdam Şehir Kartı ise 24, 48 ve 72 saat boyunca GVB toplu taşıma sistemini sınırsız kullanma imkanının yanı sıra şehirde çok sayıda popüler mekana ücretsiz giriş imkanı sağlıyor.
GVB Kartı ise 1 ile 7 gün arasında GVB tarafından işletilen tramvay, metro ve otobüs gibi toplu taşıma araçlarında geçerli.
Amsterdam Travel Bilet ise daha detaylı bir seyahat imkanı sunuyor. 1, 2 ya da 3 gün boyunca geçerli olabilen bu bilet ile Amstardam Schiphol Havalimanı’ndan Amsterdam merkezindeki herhangi bir istasyon arasında seyahat edebilirsiniz. Bilet GVB tarafından işletilen tüm tramvay, otobüs, metro, gece otobüsü ve feribot ile sınırsız seyahat etme imkanı sağlıyor.
Bilkent Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nden mezun oldu. Bir süre bir marka ajansında içerik editörlüğü yaptı. Hürriyet Kitap bünyesinde "Ün, Aşk ve Diğerleri" adlı kitabı yayınlandı. Ajans deneyiminden sonra Enuygun ekibine katıldı.