Antik çağlara kadar uzanan binlerce yıllık zengin bir tarihi olan Çanakkale, 1. Dünya Savaşı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş dönemlerinde de hayati bir rol oynamış etkileyici bir yer. Marmara ve Ege bölgelerinde toprakları bulunan şehir, Çanakkale Savaşı’nın yaşandığı alanlarda kurulan tarihi parkları, etkileyici şehitlikleri ve anıtlarıyla her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor.
Antik dünyanın en önemli iki kenti olan Truva Antik Kenti ve Assos Antik Kenti’ne de ev sahipliği yapan Çanakkale; Bozcaada ve Gökçeada gibi büyüleyici turistik adaları, Ayvacık gibi sevilen tatil beldeleri, mavi bayraklı plajları, birbirinden güzel müzeleri ve otantik köyleriyle her köşesinde farklı bir güzellik sunuyor. Çanakkale’de mutlaka ziyaret etmeniz gereken 90 yeri anlattığımız yazımızı hazırlarken Instagram etiketlerini kullandık ve en çok etiketlenen yer en üstte olacak şekilde özel bir liste hazırladık. Ayrıca Çanakkale'yi kolayca keşfedebilmeniz için önerdiğimiz tüm yerlerin konum linklerini tek tek girdik. Yazımızı okuyarak tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleri ile Türkiye’nin en güzel şehirlerinden biri olan Çanakkale’yi keşfetmeye hemen başlayabilirsiniz.
Çanakkale Savaşı'nın yaşandığı bölgeyi görmek ve şehitlerimizi anmak için ziyaret edebileceğiniz Çanakkale Şehitleri Anıtı ve Harp Müzesi, 1971 yılında ziyarete açıldı. Sedülbahir Köyü’nün Morto Koyu’nda bulunan ve Çanakkale Savaşı’nın yapıldığı yerleri gösteren krokiler, fotoğraflar, döneme ait savaş malzemeleri, siperler, mermi çekirdekleri, askeri üniformalar ve Şehitler Abidesi gibi etkileyici anıtları inceleyebileceğiniz açık hava müzesinde 2000’e yakın obje sergileniyor.
Açık olduğu saatler
Eceabat ilçesine bağlı küçük bir köy olan Kilitbahir Köyü’nde yer alan ve Türkiye'nin en güzel kalelerinden biri olarak gösterilen Kilitbahir Kalesi, Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmış büyüleyici bir mimari eser. Diğer Osmanlı kalelerinden farklı olarak üç yapraklı yonca biçiminde inşa edilen Kilitbahir Kalesi, İstanbul kuşatması döneminde Bizans'a yardım gitmesini engellemek amacıyla Çanakkale Boğazı'na hakim bir konumda inşa edilmiş.
7 katlı ve üçgen planlı olan Kilitbahir Kalesi, çevresini saran iç ve dış sularıyla günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış. 1980 yılında korunması gereken kültürel varlık olarak tescil edilen ve 2013 yılında restore edilen kalenin iç odalarını gezebilir ve sularından muhteşem Çanakkale Boğazı manzaralarının fotoğraflarını çekebilirsiniz. Kilitbahir Kalesi’ne Çanakkale merkezinde her saat bulabileceğiniz Gestaş feribotları veya minibüslerle rahatlıkla ulaşım sağlayabilirsiniz.
Açık olduğu saatler
Homeros’un ünlü İlyada Destanı'nda bahsettiği ve antik dünyanın en büyük savaşlarından biri olan Truva Savaşı'nın yaşandığı kent olan Truva Antik Kenti, 1998 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edildi. Her yıl dünyanın her yerinden gelen yüz binlerce kişi tarafından ziyaret edilen ve tarihi M.Ö. 3000 yılına kadar uzanan Truva Antik Kenti, aynı zamanda dünyanın en önemli arkeolojik kazı alanlarından biri.
Bölgeye hakim bir konumda inşa edilmiş ve ilk kazıların 1800’lü yılların sonunda gerçekleştirildiği antik kentten çıkarılan pek çok paha biçilmez tarihi eser ise yurt dışına kaçırıldı. Kentin hemen girişinde kurulan Troya Müzesi’nde de birçok eserin sergilendiği antik kentte etkileyici heykeller, hamamlar, antik tiyatrolar, kayalara oyulmuş kabartmalar ve yazıtlar arasında tarihte unutulmaz bir yolculuk yapabilirsiniz. Yılın her dönemi rehberli turlar bulabileceğiniz ve rehberlerden Truva Savaşı ile ilgili ilginç bilgiler alarak gezebileceğiniz Truva Antik Kenti, Çanakkale gezilerinde kesinlikle ziyaret etmenizi önerdiğimiz tarihi hazinelerden biri.
Açık olduğu saatler
Truva Antik Kenti’nin hemen girişinde yer alan ve sadece Çanakkale'nin değil Türkiye'nin de en önemli arkeoloji müzelerinden biri olan Troya Müzesi, 2018 yılında ziyarete açıldı. Pek çok efsaneye konu olmuş Truva Antik Kenti ve çevresinde yapılan kazılarda elde edilen paha biçilmez binlerce eserin sergilendiği müze; 3000 m2 sergi salonu, 11.200 m2 kapalı alanı ve görkemli taş eserlerin sergilendiği bahçesiyle ile tarih ve arkeoloji meraklılarının Çanakkale’de mutlaka ziyaret etmesi gereken yerler arasında.
Troya Müzesi koleksiyonlarında Neolitik Çağ’dan Tunç Çağı ve Demir Çağı’na kadar uzanan şemalar, çizimler, yazıtlar, baltalar, kesici aletler, heykeller, pişmiş toprak seramikler, metal kaplar, silahlar, sikkeler ve cam bilezikler gibi pek çok objeyi yakından görebilirsiniz. Yaz döneminde 09:00 ile 20:00, kış döneminde ise 09:00 ile 18:00 saatleri arasında müzeyi ziyaret edebilir ve Çanakkale merkezinden minibüslerle müzeye kolayca ulaşabilirsiniz.
Açık olduğu saatler
1889 yılında Osmanlı padişahı II. Abdülhamit döneminde, İstanbul'daki ünlü Mısır Çarşısı'nı bir benzeri olarak inşa ettirilen ve o günden beri Çanakkale’de ticaretin kalbinin attığı yerlerden biri haline gelen Aynalı Çarşı, günümüzde şehrin önemli simgeleri arasında.
2014 yılında restore edilen bir içerisinde 57 tane yöresel ürünler, el sanatı eserleri ve hediyelik eşyalar satan dükkanın hizmet verdiği Aynalı Çarşı; kızıl taştan yapılmış etkileyici mimarisi, kemerli kapısı ve kabartma çiçek desenleriyle süslü duvarlarıyla mimari açıdan da görülmeye değer bir eser.
Ayvacık ilçesine bağlı bir tatil beldesi olan Behramkale Köyü, Assos olarak da biliniyor ve dünya çapında ünlü Assos Antik Kenti gibi tarihi hazinelerin yanı sıra huzurlu atmosferi, tertemiz havası ve kristal berraklığındaki deniziyle Çanakkale'de mutlaka uğraması gereken yerlerin başında bulunuyor. M.Ö. 7. yüzyılda bölgenin önemli şehirlerinden biri haline gelen Assos Antik Kenti için tüm dünyadan tarih ve kültür meraklarının ziyaret ettiği Assos, Midilli Adası'nda hemen karşısında yer alan sahili, kaliteli butik otelleri ve dar sokaklarını süsleyen yüzlerce yıllık taş evleriyle keyifli bir gezi sunuyor.
Denizin tadını çıkardıktan sonra antik tapınaklar, tiyatrolar ve hamamlar arasında unutulmaz bir gezi yapabileceğiniz Behramkale’de rengarenk balıkçı teknelerinin sıralandığı Assos Antik Limanı’ndaki balık restoranlarında muhteşem gün batımları eşliğinde taze deniz ürünleri ve bölgenin ünlü şaraplarını da tadabilirsiniz. Antik dönemlerden beri şarabın yanı sıra zeytinyağı üretimin da çok yaygın olduğu Behramkale’nin otantik çarşılarda organik zeytin ve zeytinyağı ürünleri satın alabilirsiniz. Tarihi ve doğal güzelliklerinden dolayı yılın her mevsimi fotoğraf safarilerinin düzenlendiği Behramkale’de kekik, zeytin ve lavanta bahçeleri arasında keyifli geziler yapabilir, mola verdiğinizde köyün ünlü balbadem dondurmalarını tadabilirsiniz.
Çanakkale merkezinde Kemalpaşa Mahallesi üzerinde yer alan ve 1897 yılında inşa edilen Çanakkale Saat Kulesi, şehrin en bilinen simgesel yapılarından biri. 2. Abdülhamit döneminde 5 katlı olarak ve külah tasarımı ile inşa edilen saat kulesi, İzmir'in ünlü saat kulelerine oldukça benziyor. 4. katında dört tarafında saatlerin bulunduğu ve etkileyici taş mimarisiyle hemen dikkatinizi çekecek olan Çanakkale Saat Kulesi’nin kapısında II. Abdülhamit'in tuğrası da yer alıyor. Şehrin önemli buluşma noktalarından biri olan ve geceleri aydınlatıldığında muhteşem fotoğraflarını çekebileceğiniz saat kulesi, Çanakkale’yi gezerken uğramanız ve fotoğraf çektirmeniz gereken tarihi yapılardan biri.
Türkiye'nin en büyük adası olan ve 90 kilometreden uzun sahil şeridi ile Çanakkale'de denize girebileceğiniz en güzel plajlara ev sahipliği yapan Gökçeada, Saros Körfezi girişinde yer alıyor. Çok sevilen bir tatil cenneti olarak her yıl yüz binlerce kişi tarafından ziyaret edilen Gökçeada, turkuaz renkli berrak denizi ve el değmemiş muhteşem doğası ile huzurlu atmosferde yılın yorgunluğunu atmak için Türkiye'de gidebileceğiniz en güzel yerlerden biri.
Uzun kıyı şeridinde sıralanan Aydıncık Plajı ve Laz Koyu gibi yerlerin yanı sıra büyüleyici Marmaros Şelalesi, taş evleriyle ünlü tarihi Rum köyleri, etkileyici Peynir Kayalıkları, Tuz Gölü ve Gökçeada Sualtı Milli Parkı'nı da Gökçeada’da keyifle gezebilirsiniz. Turizm ve konaklama olanaklarının gelişmiş olduğu adada her zevke ve bütçeye göre butik oteller, pansiyonlar ve apart oteller bulmanız mümkün. Tarihi ve doğal güzelliklerinin yanında kendine özgü lezzetleriyle de ünlü olan Gökçeada'da mevsimlik taze balıkları, bademli kurabiye ve sakızlı muhallebisini de mutlaka denemenizi öneririz. Gökçeada'ya özellikle yaz aylarında her saat arabalı feribot ve deniz otobüsü ile kolayca gitmeniz mümkün.
Ege Denizi'nde Gökçeada’dan sonra en büyük ikinci ada, Türkiye'nin ise en büyük üçüncü adası olan Bozcaada, her yıl yüz binlerce kişinin ziyaret ettiği Çanakkale'nin en sevilen turistik merkezlerinden biri. Tarihi Osmanlı konakları, huzurlu atmosferi, asırlık çınar ağaçları, rengarenk balıkçı teknelerinin sıralandığı sahili ve kaliteli butik Çanakkale otelleriyle unutulmaz bir tatil deneyimi sunan Bozcaada, aynı zamanda kaliteli üzüm bağları ve şaraplarıyla da ünlü.
Feribotlarla her saat kolayca ulaşabileceğiniz Bozcaada'da yöreye özgü ahşap mimarili ve deniz manzaralı butik otellerde konaklayabilir; sandallarla balık avlama turlarına çıkarak veya üzüm bağları arasında tertemiz havada doğa yürüyüşlerine katılarak yılın bütün yorgunluğunu atabilirsiniz. Adaya hakim bir tepede yükselen Bozcaada Kalesi, ünlü Polente Feneri ve Bozcaada Müzesi’ni mutlaka ziyaret etmenizi önerdiğimiz gezinizde Bozcaada’nın çok sevilen Ayazma Plajı ve Geyikli Plajı'nın temiz sularında da masmavi denizin tadını çıkarabilirsiniz. Sahilde sıralanan tarihi meyhanelerin çok popüler olduğu Bozcaada'da muhteşem manzaralar eşliğinde taze deniz ürünleri ve ada şaraplarını tatmayı da unutmayın.
Çanakkale’nin dünyaca ünlü simgelerinden biri haline gelen ahşap Truva Atı heykeli, Çanakkale Kordon'da Kayserili Ahmet Paşa Caddesi üzerinde hemen dikkatinizi çekecek. Antik dünyanın en önemli savaşlarından biri olan Truva Savaşı'nın geçtiği yer olan Çanakkale toprakları, Truva Antik Kenti için her yıl yüz binlerce yabancı turist tarafından ziyaret ediyor. 10 yıldan fazla süren Truva Savaşı'nın son bulmasını sağlayan Truva Atı fikri ise ünlü yazar Homeros’a göre efsanevi karakter Odysseus tarafından bulunmuş. İçi askerlerle doldurularak şehre hediye edilen ahşap Truva Atı’nın devasa bir örneğini muhteşem Çanakkale Körfezi ve yat limanı manzaraları eşliğinde inceleyebilirsiniz.
Çanakkale'de yer alan ve çok ziyaret edilen önemli bir şehitlik de Eceabat ilçesi Kocadere mevkiinde bulunan 57. Piyade Alayı Şehitliği. Çanakkale Savaşı’nın başlangıcı kabul edilen 1915 Anzak çıkarması sırasında şehit düşen askerlerimiz için 1992 yılında açılan şehitlikte 628 askerin anıt mezarı ve etkileyici heykellerin yanı sıra Çanakkale gazisi olarak 108 yaşında vefat eden Hüseyin Kaçmaz'ın tasvir edildiği heykel de görülmeye değer. Tarih turların bir parçası olarak gezebileceğiniz 57. Piyade Alayı Şehitliği’nde rehberlerden Anzak çıkarmasıyla ilgili ilginç bilgiler de alabilirsiniz.
Assos’a sadece 2 kilometre uzaklıkta yer alan ve Çanakkale'de denize girmek için en güzel yerlerden biri olarak gösterilen Kadırga Koyu, yeşil ve mavinin buluştuğu bir tabiat cenneti. Kadırga Koyu’nun çam ormanları arasında uzanan mavi bayraklı plaj, en sıcak yaz aylarında bile imbat rüzgârlardan dolayı senin havasıyla gün boyu denizin tadını çıkarmak için ideal.
Şezlong ve güneş şemsiyesi kiralayabileceğiniz işletmelerin de bulunduğu ve ahşap iskelelere havlunuzu serebileceğiniz Kadırga Koyu’nun çevresinde muhteşem gün batımı manzaraları eşliğinde taze deniz ürünleri atabileceğiniz restoranlar da hizmet veriyor. Yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerin akın ettiği Kadırga Koyu’nda her bütçeye uygun butik otel, apart otel ve pansiyonların yanı sıra donanımlı kamp alanlarında da konaklayabilirsiniz.
Çanakkale tarih ve kültür gezilerinin değişmez adreslerinden biri olan ve 1770 yılında temeli atılan Namazgah Tabyası, Çanakkale Boğazı'nın en dar kısmı olan Kilitbahir Kalesi ile Çimenlik Kalesi arasında uzanıyor. Çanakkale Savaşı sırasında cuma namazlarının kılınmasından ismini alan Namazgah Tabyası, 16 adet kıyı topuyla Çanakkale savunmasındaki en noktalardan biriydi.
18 Mart 1915'te isabet alarak hasar gören tabya, etkileyici taş mimarileri ve boğaza hakim manzarasıyla her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. Namazgah Tabyası Müzesi'nde ise döneme ait belgeler, şarapneller, silahlar, fotoğraflar ve askerlerin günlük hayatını simgeleyen balmumu heykelleri gibi etkileyici bölümleri gezebilirsiniz.
Çanakkale, tarihi ve doğal güzelliklerinin yanında seramikleri ile de dünyaca ünlü bir şehir. 2013 yılında hizmete giren Çanakkale Seramik Müzesi’ni ziyaret ederek Çanakkale'nin arkeolojik ve çağdaş seramik eserlerini yakından görme şansı bulabilirsiniz.
Birbirinden güzel kalıcı ve geçici sergilere ev sahipliği yapan, aynı zamanda Çanakkale seramiklerinin uluslararası alanda tanıtılması için çalışmalar yürüten Çanakkale Seramik Müzesi’nde fuarlar, tasarım yarışmaları, atölyeler ve workshoplara da katılabilirsiniz. Tarih boyunca Çanakkale’de üretilmiş birbirinden güzel seramik objeleri yakından görebileceğiniz müze, Cevatpaşa Mahallesi’nde Kaya Sokak üzerinde güzel bir konumda yer alıyor ve pazartesi günleri hariç her gün ziyaret edilebilir.
Açık olduğu saatler
Çanakkale'nin binlerce yıllık tarihini ve kültürünü anlamak için gidebileceğiniz en güzel yer olan Çanakkale Kent Müzesi, şehri gezen turistler tarafından sıkça ziyaret edilen bir yer. Kemalpaşa ilçesinde Fetvane Sokak üzerinde yer alan iki katlı tarihi bir binasında hizmet veren müzede Çanakkale'nin antik çağlardan Osmanlı dönemi, 1. Dünya Savaşı ve Çanakkale Savaşı'na kadar önemli dönemlerini kapsayan belgeler, görseller, fotoğraflar ve şehir kültürünü yansıtan yöresel ürünler sergileniyor.
15- Çanakkale Kent Müzesi
Gelibolu-Eceabat yolunun 30. kilometresinde Akbaş mevkiinde yer alan Akbaş Şehitliği, 1945 yılında düzenlenerek ziyarete açıldı. Akbaş Limanı’nın yanında yer alan şehitlik, Çanakkale Savaşı sırasında ağır saldırı altında kalarak batan gemilerde şehit olan askerler anısına tasarlandı.
459 sembolik mezar taşı ile oldukça duygulandırıcı bir manzaraya sahip Akbaş Şehitliği’ndeki rölyeflerde 754 şehidimizin ismi anılıyor ve Mustafa Kemal Atatürk’ün ünlü “Türk Kumandanları kumanda etmesini, Türk askeri ölmesini bildi. Harbi kazanışımızın sırrı bundan ibarettir.” sözleri yazıyor. Etkileyici Mehmetçik heykellerinin de bulunduğu alanı rehberlerle gezebilir ve o döneme ait ilginç bilgiler alabilirsiniz.
Çanakkale'de denize girebileceğiniz başka bir sevilen plaj da Bozcaada’da yer alan, ince ve altın renkli kumlarıyla Akdeniz plajlarını aratmayan Ayazma Plajı. Turizm olanakları bakımından gelişmiş olan plajın çevresinde restoranlar, kafeler ve plaj kulüpleri sıralanıyor. Bozcaada'nın en güzel plajı olarak yerli ve yabancı turistlerin denizin tadını çıkarmak için ilk gittiği yer olan Ayazma Plajı, turkuaz ve berrak deniziyle dalış yapmak için de ideal bir yer. Güneş şemsiyesi ve şezlong kiralayabileceğiniz iki tane tesisin hizmet verdiği plajın çevresindeki restoranlarda ise tatil deniz ürünlerinin tadını çıkarabilirsiniz.
Gelibolu Yarımadası’nın güneyinde 33.000 hektar gibi büyük bir alanı kapsayan ve Çanakkale'nin her yıl milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilen önemli noktalarından biri olan Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı, 1973 yılında kuruldu. Birleşmiş Milletler tarafından da tanınan özel bir koruma alanı olan milli park, etkileyici anıtlarla dolu.
60 binden fazla Türk askerinin yanı sıra 150 binden fazla İngiliz, Fransız, Yeni Zelanda, Avustralya askerinin mezarı ve anıtlarının yer aldığı, tarihi sit alanı olarak korunan Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’nda savaşın yaşandığı siperler, kaleler, burçlar ve devasa toplar arasında ilginç bir gün yaşayabilirsiniz. Şehit mezarlarını ziyaret ederek duygu dolu anlar da yaşayabileceğiniz park, etkileyici Çanakkale Şehitler Anıtı'nı görmek ve Çanakkale Savaşı'nda kaybettiğimiz binlerce şehidi anmak için mutlaka uğramanız gereken yerler arasında.
Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı küçük bir tatil beldesi olan Küçükkuyu, Marmara Denizi ile Ege Denizi’ni ikiye bölüyor ve Ege’nin başladığı yer olarak bilinir. Turizm, balıkçılık ve zeytincilik alanlarında oldukça gelişmiş olan Küçükkuyu; masmavi deniz, kilometrelerce uzanan zeytinlikleri ve tarihi hazineleriyle Çanakkale’nin mutlaka keşfedilmesi gereken yerleri arasında. Şehir merkezine 90 kilometre uzaklıkta yer alan ve otobüs veya minibüslerle kolaylıkla ulaşabileceğiniz Küçükkuyu, Assos ile Altınoluk arasında yer aldığı için de sıkça ziyaret ediyor.
Lidya, Pers, Bergama, Bizans ve Osmanlı imparatorluklarından kalan tarihi yapıları gezebileceğiniz ilçede deniz seviyesinden 1726 metre yükseklikteki bir tepede yer alan Sarıkız Tepesi ise ilk uğramanız gereken yer. Etkileyici bir hikayesi olan ve çarpıcı heykeliyle ünlü tepede muhteşem panoramik fotoğraflar çekebilirsiniz. Alışveriş de yapabileceğiniz Adatepe Zeytinyağı Fabrikası ve Müzesi, 42 derecelik şifalı sularıyla antik dönemlerden beri şifa dağıtan Afrodit Kaplıcaları ve çevresi çam ormanlarıyla sarılı Kadırga Koyu da Küçükkuyu’da mutlaka uğramanız gereken yerlerden.
Uzun tarihi ünlü Truva Savaşı’na kadar giden ve Çanakkale'nin en güzel köylerinden biri olarak her yıl yüz binlerce kişi tarafından ziyaret edilen Adatepe; Arnavut kaldırımlı tarihi sokaklarını süsleyen birbirinden güzel Rum ve Türk taş evleri, huzurlu ve sessiz atmosferi, şirin yol üstü kafeleri ve kaliteli butik otelleri ile görülmeye değer yerlerden biri.
Kaz Dağları'nın batı yamacında yer alan ve oksijen seviyesi yüksek havasıyla yenilenebileceğiniz Adatepe, hem bakir doğal güzellikleri ve kristal berraklığında denizi hem de tarihi hazineleri ile tüm dünyadan turistlerin ilgisini çekiyor. Kaz Dağları'nın en yüksek zirvelerinden birinde yer alan ve antik dönemlerde güzellik yarışmalarının yapıldığı söylenen Zeus Altarı ise Adatepe’nin en çok ziyaret edilen yeri konumunda.
Etkileyici taş mimarisiyle önemli bir cumhuriyet ilk dönemi mimari eseri olan ve 1985 yılına kadar hizmet veren Taş Mektep, Adatepe’nin sahilinde yer alan turistik belde Küçükkuyu'da gezebileceğiniz Zeytinyağı Müzesi, asırlık çınar ağaçlarının altında dinlenebileceğiniz çay bahçeleri ve açık hava müzesini andıran otantik sokaklarıyla Adatepe Köyü’nü Çanakkale gezinizde keşfedilmesi gereken yerler listenize ekleyebilirsiniz.
Eceabat ilçesinde yer alan Kabatepe Plajı, çam ve zeytin ağaçları ile sarılı sahiliyle çok sevilen yerlerden biri. Berrak ve tertemiz denizin tadını çıkarmak için Çanakkale’de mutlaka uğramanız gereken yerlerin başında gelen Kabatepe Plajı, donanımlı orman kampından dolayı da tüm dünyadan kampçılar tarafından sıkça ziyaret ediliyor.
Plajın çevresinde ormanlarda gizlenen donanımlı kamp alanlarında çadır kiralayarak kamp yapabilir veya ince kumlu sahilde havlunuzu sererek denizin tadını çıkarabilirsiniz. Atıştırmalıklar alabileceğiniz tesisler, kır bahçeleri, yürüyüş yolları, tuvalet, duş ve mesire alanları gibi olanaklar bulabileceğiniz Kabatepe Plajı, sığ deniziyle çocuklu ailelerin en sevdiği plajlardan biri konumunda.
Eceabat ilçesindeki Rumeli Mecidiye Tabyası’nda bulunan Şehit Onbaşı Anıtı, Çanakkale’nin en çok fotoğraflanan anıtlarından biri. Çanakkale Savaşı sırasında 275 kiloluk top mermisini tek başına kaldırmasıyla efsaneleşen Seyit Onbaşı’yı anmak için inşa edilen anıt, Çanakkale Boğazı karşısında etkileyici bir manzara sunuyor. Hem bölgedeki diğer şehitlik ve anıtları ziyaret etmek hem de boğazın çarpıcı manzaralarını izlemek için Seyit Onbaşı Anıtı’nı ziyaret etmenizi öneririz.
Çanakkale merkezinde Barbaros Mahallesi'nde yer alan ve Çanakkale Boğazı'nın güvenliğinin sağlanması amacıyla 1892 yılında Sultan 2. Abdülhamit tarafından inşa ettirilen Anadolu Hamidiye Tabyası, Çanakkale Savaşları Tarih Müzesi'nin hemen yanı başında görülmeye değer bir manzara sunuyor. Osmanlı döneminin çarpıcı taş mimarileri ile süslü bölümleri bulunan tabya, devasa toplarıyla müzesinin de önemli bir parçası.
Hem müzeyi hem de tabyayı bir arada ziyaret ederek savaşta kullanılan devasa topları ve Çanakkale Savaşı’nın detaylarını anlatan müze koleksiyonlarını inceleyebilirsiniz. Şehir merkezinde yer aldığı için kolayca ulaşabileceğiniz tabyada yürüyüş ve bisiklet yolları, çocuklar için oyun alanları, seyir terasları, etkinliklerin düzenlendiği bir amfi tiyatro, tören alanı ve kafeteryalar da bulunuyor. Anadolu Hamidiye Tabyası’nın geniş yeşil alanında Kilitbahir Kalesi gibi bölgenin önemli mimari yapılarının minyatürlerini ve Çanakkale Boğazı'nın Marmara Denizi’nden Ege Denizi'ne kadar uzanan minyatür tasvirini de kesinlikle incelemelisiniz.
Çanakkale'nin en ünlü plajlarından biri olan Kefalos Plajı, şehrin en popüler turistik merkezlerinden Gökçeada’da yer alıyor ve Aydıncık Plajı olarak da biliniyor. Altın renkli kumlarla sarılı 1200 metre uzunluğundaki kumsalı ile ünlü Kefaloz Plajı, rüzgârlı yapısı ve dalgalı denizi ile Türkiye'de Çeşme ve Alaçatı’dan sonra rüzgâr sörfü yapılacak en iyi yerlerden biri.
Plajda hizmet veren su sporları merkezlerinde kısa bir eğitim alarak rüzgâr sörfü, uçurtma sörfü ve deniz paraşütü gibi aktiviteler yapabileceğiniz Kefalos Plajı’nın çevresinde ise restoranları, butik oteller, pansiyonlar ve donanımlı kamp alanları bulabilirsiniz. Gökçeada merkezinden sabah ve akşam iki kere minibüs seferlerinin düzenlendiği Kefalos Plajı, hem su sporları yapmak hem de altın kumlu uzun sahilde tertemiz denizin tadını çıkarmak için Çanakkale gezilerinde mutlaka uğramanız gereken yerlerden.
Çanakkale'nin Gelibolu ilçesinin sevilen mavi bayraklı plajlarından biri olan ve ilçe merkezine sadece 3 kilometre uzaklıkta yer alan Hamzaköy Plajı, ince kumlu uzun sahili ve balıkları görebileceğiniz berraklıktaki sularıyla size Akdeniz'de hissettirecek. Ücretsiz faydalanabileceğiniz plaj; 750 metrelik sahilinin yanı sıra acemi yüzücüler ve çocuklar için ideal olan sığ deniziyle de çok popüler.
Engelli rampası ve engelli tuvaleti gibi olanaklar sağlanan Hamzaköy Plajı’nda cankurtaran hizmeti, piknik alanı, otopark, soyunma kabini, tuvalet ve sağlık kabini gibi imkanlar da bulabilirsiniz. Yaz aylarında çok hareketli olan Hamzaköy Plajı’nın çevresinde restoranlar, kafeler, butik ve apart oteller de sıralanıyor.
Çanakkale merkezinde muhteşem deniz manzaraları eşliğinde keyifli akşam yürüyüşleri yapabileceğiniz Çanakkale Kordon, şehrin en popüler gezi alanlarından biri. Yerli ve yabancı turistlerin Çanakkale’de ilk ziyaret ettiği ve şehrin en bilinen simgelerinden Truva Atı’na da ev sahipliği yapan Çanakkale Kordon, bu devasa ahşap heykelin etrafını saran çiçek bahçeleri, yürüyüş yolları, muhteşem gün batımı ve Çanakkale Boğazı manzaraları ile akşam yürüyüşlerine çıkmak için de en çok tercih edilen yerler arasında.
Deniz manzaralı kafeleri ve restoranları ile günün her saati oldukça hareketli olan Çanakkale Kordon'da keyifli bir yürüyüş yaptıktan sonra Çanakkale Boğazı'na hakim çay bahçelerinde yorgunluk atabilir veya romantik gün batımı eşliğinde akşam yemeklerinin tadını çıkarabilirsiniz.
Truva Antik Kenti ile birlikte Çanakkale'nin en çok ziyaret edilen antik kenti olan Assos Antik Kenti, Ayvacık ilçesine bağlı Behramkale Köyü sınırları içinde yer alıyor. Hem tarihi önemi hem de doğal güzelliği ile yerli ve yabancı turistleri büyüleyen Assos Antik Kenti, Midilli Adası’nın hemen karşısına M.Ö. 900 yıllarında inşa edilmiş.
Antik çağın ünlü düşünürlerden Aristo'nun da yıllarca yaşadığı ve felsefe okulları kurduğu Assos Antik Kenti, döneminin en önemli kültür, sanat ve bilim merkezlerinde biriydi. Kenti gezerken günümüze kadar sağlam kalmış ünlü Athena Tapınağı ve devasa antik tiyatroyu inceleyebilir, geziden sonra antik kentin sahilinde bir mola vererek tarihi manzaralar eşiğinde denizin tadını çıkarabilirsiniz. Tarih ve kültür gezilerinin yanı sıra doğa yürüyüşü turlarının da değişmez bir parçası olan Assos Antik Kenti’ne hem tarihi hazineleri hem de doğal güzellikleri için mutlaka uğramalısınız.
Açık olduğu saatler
Akvaryum Koyu olarak da bilinen Mermer Burnu, akvaryumu andıran cam gibi berrak denizinden ismini alıyor ve Çanakkale'nin en popüler turistik merkezlerinden Bozcaada'da denize girilecek en güzel yerlerden biri. Turkuaz renkli denizi ve çevresini saran etkileyici kaya oluşumlarıyla görülmeye değer bir güzelliğe sahip olan Mermer Burnu, zengin su altı çeşitliliğinden dolayı tüplü ve tüpsüz dalış turlarının da değişmez adreslerinden.
Bozcaada merkezinden 2 saatlik bir doğa yürüyüşü ile ulaşabileceğiniz Mermer Burnu’na her gün saat 11:00, 14:00 ve 17:00 saatlerinde minibüs de bulabilirsiniz. Muhteşem deniz ve kaya manzaraları eşliğinde uzanan yürüyüş parkurları ve donanımlı kamp alanlarını için sıkça ziyaret edilen Mermer Burnu’nda kayalara havlunuzu sererek güneşlenebilir ve dalışlar yaparak balık sürüleriyle birlikte yüzebilirsiniz.
İsmi gibi Çanakkale'nin gizli doğal güzelliklerinden biri olan ve Gökçeada’nın Uğurlu Köyü’nde yer alan Gizli Liman Koyu, sarp kayalarla çevrili korunaklı yapısı ve ince kumlu sahili ile denizin tadını çıkarmak için gidebileceğiniz en özel yerlerden biri. Gökçeada merkezine 25 kilometre uzaklıkta yer alan ve Uğurlu Köyü minibüsleriyle 30 dakikalık bir yolculukla ulaşabileceğiniz Gizli Liman Koyu’nu saran çam ormanları arasında çadır kurabilir, zengin su altı zenginliklerini şahit olmak için şnorkelli, tüplü ve tüpsüz dalışlar yaparak güzel zaman geçirebilirsiniz.
Çanakkale merkezine sadece 15 kilometre uzaklıktaki Güzelyalı beldesinin tertemiz plajı da Çanakkale'den toplu taşıma araçlarıyla kolayca ulaşabileceğiniz ve serin sularda doyasıya yüzebileceğiniz popüler plajlardan biri. Sahil bahçeleri, plaj kulüpleri, şezlong ve güneş şemsiyeleri kiralayabileceğiniz işletmelerin hizmet verdiği plajda onlarca çeşit su spor da yapabilirsiniz.
Güzelyalı Plajı’nın çevresinde piknik alanları, çocuk oyun alanları, otopark, tuvalet, duş, soyunma kabinleri gibi olanaklar ve deniz manzaralı butik veya apart oteller de bulabilirsiniz. Plaj, yaz aylarında saat 10:00’da açılıyor ve gece yarısına kadar halka ücretsiz olarak hizmet veriyor.
Çanakkale merkezinde Sahil Yolu Caddesi üzerinde yer alan Çanakkale Aquapark, şehri gezen çocuklu ailelerin mutlaka uğradığı ve keyifli bir gün geçirdiği sevilen bir turistik merkez. İçerisinde 11,5 metrelik devasa bir su kaydırağı, çeşit büyüklüklerde çeşitli kaydıraklar, eğlence havuzları ve çocuk havuzu bulunan Çanakkale Aquapark, aynı zamanda bölgenin en büyük su parkı olmasıyla da ünlü.
Çanakkale'nin Eceabat ilçesi Zübeyde Hanım Meydanı'nda yer alan ve çok ziyaret edilen Tarihe Saygı Parkı, Eceabat feribot iskelesinin hemen yanında güzel bir konumda bulunuyor. 12 metre yükseklikteki etkileyici Tarihe Saygı Anıtı ile dikkat çeken parkın içerisinde Çanakkale Savaşı'nın her detayının canlandırıldığı minyatür tasarımlar, savaşı yöneten başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere pek çok önemli komutanın heykeli, Çanakkale Savaşı canlandırmaları, Çanakkale Boğazı ve Gelibolu Yarımadası haritaları gibi pek çok güzel bölümü gezebilirsiniz. Sahil kenarında yer aldığı için keyifli bir gezi yapabileceğiniz ve tarihimizin en önemli savaşlarından biri olan Çanakkale Savaşı hakkında ilginç bilgiler alabileceğiniz park, Eceabat gezilerinde mutlaka görmenizi önerdiğimiz yerler arasında.
Çanakkale'nin başka bir büyüleyici plajı olan Sokakağzı Plajı, Çanakkale merkezine sadece 84 kilometre uzaklıktaki Assos’ta mavi ve yeşilin buluştuğu güzel bir konumda yer alıyor. Masmavi denizi çam ormanları ile sarılı Sokakağzı Plajı, ince kumlu tertemiz sahiliyle de çok ilgi görüyor.
Turizm olanaklarının geliştiği plajın çevresinde butik oteller, restoranlar, kafeler ve balık restoranları sıralanıyor. Şezlong ve güneş şemsiyesi kiralayabileceğiniz tesislerin de bulunduğu Sokakağzı Plajı’nda gün boyu rüzgâr sörfü, uçurtma sörfü, kano, yelken ve deniz paraşütü gibi onlarca su sporları yapabilir, Assos'un en güzel plajlarından biri olarak gösterilen Sokakağzı Plajı’nda unutulmaz bir gün geçirebilirsiniz.
Çanakkale'nin Gelibolu ilçesine bağlı Güneycik Köyü'nün yemyeşil tepeleri arasında gizlenmiş sahili, mavinin her tonunu görebileceğiniz tertemiz denizi ile şehrin kalabalığından uzaklaşmak ve ıssız bir ortamda denizin tadını çıkarmak isteyenlerin kesinlikle keşfetmesi gereken bir yer.
Oldukça sığ bir denize sahip olduğu için acemi yüzücüler ve çocukla ailelerin de keyifle zaman geçirebileceği Güneyli Köyü’nün sahilinde hiçbir yapılaşma ve turistik tesis de bulunmuyor. Huzurlu atmosferde denizin tadını çıkardıktan sonra Güneyli Köyü’ne uğrayarak yöresel Çanakkale ev yemekleri tadabilir ve köylülerin yetiştirdiği organik ürünleri satın alabilirsiniz.
Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı içerisinde yer alan Çanakkale Şehitlik Anıtı, Çanakkale gezilerinin değişmez bir parçası. 41 metre yükseklikte, 25 x 25 metre ebatlarında kale planlı olarak inşa edilmiş ve Roma dönemi Zafer Takı tasarımına sahip Çanakkale Şehitlik Anıtı, aynı zamanda benzersiz tasarımıyla Mehmetçik kelimesinin M harfini de simgeliyor.
Tavanında mozaiklerle işlenmiş etkileyici bir Türk bayrağı figürünün bulunduğu ve Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale Şehitlerine adlı şiirinin işlendiği anıtın yapımına 1954 yılında yapımına başlandı ve 21 Ağustos 1960 yılında anıt ziyarete açıldı. Çanakkale Savaşı'nda hayatını kaybeden Türk askerlerini anmak inşa edilen ve Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’nın en çok ziyaret edilen yeri olan Çanakkale Şehitlik Anıtı’nın giriş bölümünde Mustafa Kemal Atatürk'ün 1934 yılında bölgede hayatını kaybeden yabancı askerler için söylediği ünlü sözleri de görebilirsiniz. Anıtı ziyaret ettikten sonra milli parkın içerisindeki birbirinden ilginç anıtlar, siperlikler, kaleler ve siperler arasında gezebilirsiniz.
32- Tarihe Saygı Parkı
33- Sokakağzı Plajı
34- Güneyli Köyü Sahili
35- Çanakkale Şehitlik Anıtı
Çanakkale, birbirinden güzel kaleleri ile ünlü bir şehir ve gezinizde mutlaka görmeniz gereken en ilginç kalelerden biri de Eceabat ilçesine 5 kilometre uzaklıkta yer alan Bigalı Kalesi. 3. Selim zamanında yapımına başlanan ve 2. Mahmut döneminde bitirilen etkileyici kale, Eceabat ile Gelibolu arasındaki sahil şeridinde inşa edilmiş ve yapımında Sestos Antik Kenti'nin taşları kullanılmış.
Bigalı Kalesi, hemen karşısında yer alan Nara Kalesi ile birlikte Çanakkale Boğazı’nı koruyan önemli kalelerden biri. Çanakkale Savaşı sırasında düşman gemilerinin boğazdan geçirmemesi için iki kale arası çelik ağlarla örülmüş ve boğaz güvenliği korunmuş. Bigalı Kalesi’ni Çanakkale tarih ve kültür gezileri ile keşfe çıkabilir, kalenin surlarından boğazın en güzel manzaralarının fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Gelibolu Yarımadası'nda Namazgah Tabyası’nın hemen yanında yer alan Rumeli Mecidiye Tabyası, 2. Abdülhamit döneminde 1892 yılında inşa edilen etkileyici bir Osmanlı dönemi yapısı. Çarpıcı taş mimarisiyle günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış tabya, Çanakkale Boğaz Muharebesi sırasında şehit olan 16 askerin mezarına da ev sahipliği yapıyor. İçerisinde ünlü Seyit Onbaşı Anıtı’nın da bulunduğu Rumeli Mecidiye Tabyası’nı rehberde turlarla keşfe çıkabilir ve Alman yapımı 28 santim çapındaki devasa topları yakından görebilirsiniz.
Çanakkale'nin tam anlamıyla gizli cennetlerinden biri olan Büyük Kemikli Burnu, el değmemiş doğal güzellikleri ve binlerce yılda doğal yollarla oluşmuş çarpıcı kaya oluşumları ile dikkat çekiyor. Eceabat ilçesinin Anafartalar Köyü’ne kısa bir yürüyüş mesafesinde yer alan Büyük Kemikli Burnu, sessiz ve huzurlu atmosferinin yanı sıra su altındaki etkileyici kaya oluşumlarını görebileceğiniz cam berraklığındaki deniziyle yüzmek veya dalış yapmak için de Çanakkale’deki en ideal yerlerden biri.
Sarp kayalarla çevrelenmiş koyun çevresini doğa yürüyüşleriyle gezebilir, kaya göletleri arasında denize girerek muhteşem manzaranın ve tertemiz havanın tadını çıkarabilirsiniz. Bölgede hizmet veren balık çiftlikleri ise muhteşem manzara eşliğinde taze balıklar tatmak için hem Çanakkale halkının hem de turistlerin sıkça uğradığı yerler arasında.
Çanakkale'nin Biga ilçesi sınırında yer alan ve Çanakkale tekne turlarının en sevilen adreslerinden biri olan Şahmelek Koyu, arkası çam ormanları önü ise mavinin her tonunu görebileceğiniz deniziyle büyüleyici bir yer. Çevresini saran tarihi hazineler ve doğal güzelliklerden dolayı yürüyüş turlarının da düzenlendiği koyda hiçbir tesis ve yapılaşma bulunmuyor. Kum sahilde veya kayalık alanlarda havlunuzu sererek denizin tadını çıkarabileceğiniz koy, huzurlu atmosferiyle Çanakkale'nin keşfedilmeye değer doğa güzelliklerinden biri. Şahmelek Koyu’nun çam ormanlarında kamp yapabilir, koya yakın konumda hizmet veren pansiyonlar, çay bahçeleri ve restoranlardan faydalanabilirsiniz.
Türkiye'nin tek deniz bilimleri müzesi olan Çanakkale Piri Reis Müzesi, Çanakkale Onsekiz Mayıs Üniversitesi’ne bağlı olarak ziyarete açıldı. Dünyaca ünlü Osmanlı denizcisi Piri Reis'in en ünlü eseri Kitab-ı Bahriye’nin bazı bölümleri, yüzlerce yıllık deniz haritaları, deniz canlıları ile ilgili çizimlerin yanı sıra Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz'de yakalanmış 200'den fazla kemikli, kıkırdaklı, omurgalı balık ve kabuklu canlının sergilendiği müzede denizcilik tarihinde kullanılan onlarca ilginç aracı da inceleyebilirsiniz.
Piri Reis Müzesi’nin en ilgi çeken bölümünde ise nesli tükenmekte olan deniz kaplumbağaları ve Akdeniz fokları sergileniyor. Çanakkale Havalimanı’na sadece 2 kilometre uzaklıkta yer alan ve toplu taşıma araçlarıyla kısa sürede ulaşabileceğiniz müze, Çanakkale Onsekiz Mayıs Üniversitesi Terzioğlu Yerleşimi içerisinde yer alıyor ve hafta içi her gün ziyaret edilebilir.
Açık olduğu saatler
Sadece Çanakkale'nin değil, Türkiye'nin de en güzel ilçelerinden biri olan ve Çanakkale Boğazı karşısında güzel bir konumda yer alan Gelibolu, her yıl 3 milyondan fazla kişinin ziyaret ettiği Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’na da ev sahipliği yapıyor. Çanakkale Savaşı anısına düzenlenmiş sayısız şehitlik, anıt ve mezarlıkla çok etkileyici bir atmosfere sahip olan Gelibolu’da her köşede başka bir tarihi eserle karşılaşacaksınız.
Türkiye'nin ve dünyanın en büyük mevlevihanelerinden biri olan Gelibolu Mevlevihanesi, Saros Körfezi’ne hakim bir konumda yer alan görkemli Gelibolu Kalesi, Bayraklı Baba Türbesi, Namazgah Tabyası, Gelibolu Savaş Müzesi ve Piri Reis Müzesi gibi ziyaret edebileceğiniz hazinelere sahip ilçe, Saros Körfezi'nin tertemiz sularının tadını çıkarmak isteyenler için de birbirinden güzel plajlar sunuyor. Çanakkale merkezine 48 kilometre uzaklıkta yer alan Gelibolu'ya her saat bulabileceğiniz minibüslerle gidebilir veya tarih ve kültür gezileri ile bölgeyi keşfe çıkabilirsiniz.
Gelibolu Yarımadası'nda yer alan küçük Anzak Koyu, Çanakkale Savaşı sırasında 1915 yılında Anzakların çıkartma yapmasından dolayı dünya çapında tanınıyor. 600 metre uzunluğundaki koy, çam ormanlarıyla sarılı Arıburnu tepeleri ile çevrilmiş. Her yıl 25 Nisan'da Anzak Günü anma etkinliklerinin de düzenlendiği Anzak Koyu, tarihi öneminin yanı sıra doğal güzellikleri ile de sessiz ve huzurlu bir atmosferde yüzmek isteyen tatilcilerin sıklıkla ziyaret ettiği yerler arasında.
Turistik tesislerin ve yapılaşmanın bulunmadığı bölgede çıkartma sırasında ölen Anzak askerleri için temsili mezarlar ve anıtlar inşa edilmiş. Anzak Koyu'nda hem savaşın yaşandığı tarihi yerleri ziyaret edebilir hem de etkileyici deniz ve doğa manzaralarının fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Ezine ilçesine bağlı Geyikli beldesinin mavi bayraklı plajı, Çanakkale’ye 54 kilometre Ezine ilçesine ise sadece 12 kilometre uzaklıkta. Her saat bulabileceğiniz minibüslerle kolayca ulaşabileceğiniz Geyikli Plajı, tertemiz sahili ve masmavi denizinden dolayı mavi bayrak ile ödüllendirilen Çanakkale plajlarından biri. İnce kumlu uzun sahilinde pek çok ünlü filmin çekildiği Geyikli Plajı, Aktaş Plajı ve Ezine Plajı ile birlikte ilçenin en popüler üç plajından biri. Plajın tertemiz denizinin tadını çıkardıktan sonra Geyikli beldesine de uğrayabilir, rengarenk çiçekler ve asırlık çınar ağaçlarıyla süslü sokakları gezebilirsiniz.
Çanakkale merkezine 45 kilometre uzaklıkta Ezine ilçesi sınırlarında yer alan Papaz Plajı, Çanakkale Boğazı'na hakim bakir bir koyda uzanan ince kumlu sahiliyle kalabalıklardan uzakta denizin tadını çıkarmak için en güzel yerlerden. Papaz Plajı, sığ denizinden dolayı çocuklu aileler tarafından da çok seviliyor. Çevresinde az sayıda da olsa küçük butik oteller, pansiyonlar ve balık restoranlarının hizmet verdiği Papaz Plajı, Çanakkale'nin gizli cennetlerinden biri olarak yılın her dönemi oldukça sakin. Çanakkale Otogarı’nda her yarım saate bir bulabileceğiniz Ezine minibüsleri ile plaja 45 dakikalık bir yolculukla kolaylıkla gidebilirsiniz.
Çanakkale Kordon'a oldukça yakın bir konumda bulunan Yalı Caddesi üzerinde yer alan Çanakkale Deniz Müzesi, Türkiye'nin en zengin deniz müzelerinden biri olarak çarpıcı bir koleksiyona sahip. 2000 yılında modern müzecilik anlayışı ile hizmet vermeye başlayan müzenin koleksiyonlarında Nusret Mayın Gemisi’nin maketinden tarihi madalyalara, üniformalara, gemi silahları ve toplarına kadar yüzlerce obje sergileniyor. Müzenin Piri Reis galerisi, resim sergileri ve minyatür gemi koleksiyonları görülmeye değer güzellikte.
Çanakkale'nin turistik cenneti Bozcaada'nın en güzel ve popüler plajlarından biri olan Habbele Plajı, adanın diğer ünlü plajı Ayazma Plajı’na göre çok daha sakin. Plaj, altın sarısı kumlarla sarılı bir sahile ve kristal berraklığında sulara sahip. Sığ deniziyle çocuk ailelerin de keyifli zaman yaşayabileceği plajlardan biri olan Habbele Plajı’nda şezlong ve güneş şemsiyesi kiralayabileceğiniz veya atıştırmalıklar alabileceğiniz tesisler de hizmet veriyor. En sıcak yaz günlerinde bile ılık rüzgârlarıyla keyifli bir deniz günü yaşamak için mutlaka uğramanız gereken Habbele Plajı’na Bozcaada merkezinden her yarım saatte bir hareket eden minibüslerle kolayca gitmeniz mümkün.
Bayramiç ilçesinde sınırlarında yer alan ve minibüslerle kolayca ulaşarak şehrin kalabalığından uzakta doğa ile iç içe güzel bir gün geçirebileceğiniz Ayazma Pınarı Tabiat Parkı, 5,85 hektar gibi büyük bir yeşil alanı kapsıyor. İçerisinde birbirinden güzel şelaleler, endemik bitkiler ile çevrili dereler, orman köşkleri, çardaklar, mesire alanları, çocuk oyun alanları ve çam ormanları içinde uzanan yürüyüş yolları bulunan Ayazma Pınarı Tabiat Parkı, oksijen seviyesi yüksek havasıyla da ünlü.
Kestane, gürgen, meşe ve Ihlamur ağaçlarıyla çevrili parkta gezerken sadece Kaz Dağları’na özgü 38 endemik bitki türünü de yakından görebilirsiniz. Seyir teraslarında her mevsim muhteşem doğa fotoğrafları çekebileceğiniz parkın içerisinde kır bahçeleri ve piknik alanlarında da yılın bütün yorgunluğunu atabilirsiniz.
Çanakkale Kordon’un yanında, şehrin en hareketli caddelerinden biri olan 100. Yıl Caddesi üzerinde yer alan Çanakkale Arkeoloji Müzesi’nin arşivi Atatürk döneminde geliştirilmeye başlandı. Türkiye'nin en zengin arkeoloji müzelerinden biri olarak Çanakkale çevresinde Truva Antik Kenti ve Assos Antik Kenti gibi pek çok önemli noktada yapılan kazılarda elde edilen 12.000’den fazla eser, 15.000’den fazla sikke ve 2000’in üzerinde etnografik eserin sergilendiği Çanakkale Arkeoloji Müzesi, şehrin tarihini keşfetmek için uğramanız gereken ilk yer. 6 bölümden oluşan müzede antik kentinden çıkarılan eserlerin yanı sıra Demir Çağı’na kadar uzanan objeler, ünlü Afrodit heykeli ve Dardanos Tümülüsü gibi benzersiz eserleri de yakından görme şansı bulacaksınız.
Çanakkale merkezine sadece 10 dakikalık sürüş mesafesinde yer alan ve deniz kenarında küçük bir tatil beldesi olan Dardanos’un plajı, turkuaz renkli denizi ve kristal berraklığındaki sularıyla şehri gezen turistler tarafından sıkça ziyaret ediliyor. Güneş şemsiyesi ve şezlong kiralayabileceğiniz küçük turistik tesislerin, piknik alanlarının ve su sporu merkezlerinin bulunduğu plajın çevresinde oteller de hizmet veriyor. Bölgenin en çok rüzgâr alan yerlerinden olduğu için Çanakkale’de rüzgâr sörfü, yelken ve uçurtma sörfü yapmak için de en çok tercih edilen yer olan Dardanos Plajı’nın berrak denizinde şnorkeli dalışlar da yapabilirsiniz.
Çanakkale'nin Lapseki ilçesinde bağlı Çardak beldesinde yer alan ve Çardak Kum Adası olarak da bilinen Kum Adası, şifalı olduğu düşünülen ince kumlarıyla her yıl yerli ve yabancı binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. Her yıl yaz aylarında vücutlarını şifalı kumlara gömerek özellikle eklem ve kas sorunları için şifa bulmak isteyen binlerce insanın ziyaret ettiği Kum Adası, çevresini saran masmavi ve tertemiz deniziyle Çanakkale’de yüzebileceğiniz en güzel yerlerden de biri. Hiçbir turistik tesisin bulunmadığı Kum Adası, özellikle ilkbahar mevsiminde açan birbirinden güzel çiçekleriyle de görülmeye değer bir manzara sunuyor.
Çanakkale merkezinde yer alan ve şehrin en önemli sanat merkezlerinden biri olan Rhapsodos Mozaik Atölyesi, Yeni Havra Sokak’ta klasik konakların sıralandığı eski bir Yahudi mahallesinde hizmet veriyor. Çanakkale'nin ünlü seramikleri ile hazırlanmış 43 mozaik portrenin sergilendiği atölyede Truva Savaşı’nın efsanevi kahramanlarının portreleri özellikle yabancı turistlerin çok ilgisini çekiyor.
Bir Troya Masalı isimli kalıcı sergisini ziyaret edebileceğiniz atölyede özel mozaik portre siparişleri de verebilir, atölyeler ve workshop çalışmalarına katılabilirsiniz. Rhapsodos Mozaik Atölyesi’ni pazar günleri hariç haftanın her günü 09:00 ile 18:00 saatleri arasında randevu alarak ziyaret edebilirsiniz.
Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı turistik bir belde olan Küçükkuyu'nun şirin balıkçı limanı, salaş balık restoranlarında muhteşem gün batımı manzaraları eşliğinde taze mevsimlik balıklar tatmak ve keyifli akşam yürüyüşlerine çıkmak için en güzel yerlerden biri.
Sahil boyunca sıralanmış çay bahçeleri, yürüyüş yolları, dinlenme alanları ve rengarenk balıkçı sandallarıyla harika bir manzaraya sahip olan Küçükkuyu Limanı’nda deniz fenerine kadar kayalar arasında yürüyüş yapabilir, akşamları ise fasıl eşliğinde balık restoranlarına Çanakkale balıkları ve yöresel mezeler tadarak eğlenceli bir gece geçirebilirsiniz. Limanda sıralanan hediyelik eşya dükkanlarına ise onlarca çeşit yöresel ürünü incelemek için uğrayabilirsiniz.
Eceabat ilçesinde Kilitbahir Köyü’nde yer alan küçük Zargana Plajı çevresini saran tatil köyleri, butik oteller ve muhteşem gün batımı manzarasıyla hem günübirlik geziler yapmak hem de yaz tatilleri için tercih ediliyor. İnce kumlu küçük bir sahili bulunan, çam ormanları arasında gizlenen bu küçük plajda ahşap iskelede veya ağaçlar altında havlunuzu sererek güneşlenebilir ve güzel bir gün yaşayabilirsiniz. Doyasıya yüzdükten sonra plaja yürüyüş mesafesindeki Kilitbahir Köyü’nü ve büyüleyici Kilitbahir Kalesi'ni de keşfe çıkabilirsiniz.
Çanakkale merkezine 71 kilometre uzaklıktaki Bayramiç ilçesinde yer alan ve ünlü şairlerimizden Mehmet Akif Ersoy'un doğduğu evin restore edilmesiyle müze olarak ziyarete açılan Mehmet Akif Ersoy Evi Müzesi, hem çarpıcı mimarisi hem de içindeki etkileyici sergilerle ziyaret edilmeye değer yerlerden biri.
İsmini verdiği Mehmet Akif Ersoy Sokak üzerinde yer alan müzenin içinde Mehmet Akif Ersoy'un çalışma masasında tasvir edildiği balmumu heykeli, dönem mobilyaları ile dekore edilmiş odalar; şairin büyük boy basılmış nüfus cüzdanı, kişisel eşyaları, kitapları, şiirleri, dönem gazeteleri ve antikalar sergileniyor. Ücretsiz olarak gezebileceğiniz Mehmet Akif Ersoy Müzesi’nde hem etkileyici taş ve ahşap mimariyi inceleyebilir hem de cumhuriyetin ilk dönemlerine bir yolculuğa çıkabilirsiniz.
Çanakkale'nin gizli tarihi hazinelerinden biri olan 5000 yıllık Kemerdere Su Kemeri, Truva Antik Kenti'ne su taşıyan etkileyici bir taş yapı. Doğal güzellikleri ile ünlü Kemerdere Köyü’nde yer alan ve iki sarp yamaç arasında uzanan taş mimarisiyle harika bir manzara sunan su kemerinin yanı başındaki küçük göletlerinde de yaz aylarının sıcak günlerinde buz gibi sularda serinleyebilirsiniz.
M.Ö. 753 yıllarında Erken Roma Dönemi’nde inşa edildiği düşünülen ve Truva Antik Kenti döneminde de yoğun olarak kullanılan Kemerdere Su Kemeri, günümüze kadar sağlam kalmış mimarisiyle ve çevresini saran büyüleyici kaya göletleri ile fotoğrafçılık turlarının da en sevilen adreslerinden biri.
Çanakkale'nin kesinlikle keşfedilmesi gereken doğa cennetlerinden biri olan Kömür Limanı, Gelibolu Yarımadası'nın Saroz Körfezi bölümünde yer alıyor. Çam ormanlarıyla sarılı kayalar tarafından çevrelenmiş küçük bir koy olan Kömür Limanı, ince kumlu küçük sahili ve balıkları görebileceğiniz kristal berraklığındaki sularıyla Çanakkale’nin gizli cennetlerinden.
Zengin balık çeşitliliği ile dalış turlarının değişmez adreslerinden biri olan Kömür Limanı’nda çam ağaçları arasında çadırınızı kurarak kamp yapabilir, yeşil ve mavinin her tonunu görebileceğiniz serin sulara kendinizi bırakabilirsiniz. Küçük bir kafeden başka tesis ve işletmenin bulunmadığı, bakir doğal güzelliğini koruyan ender yerlerden olan Kömür Limanı’nı tekne turlarıyla keşfe çıkabilir veya minibüslerle koya kısa sürede ulaşabilirsiniz.
Çanakkale'nin sevilen gezi alanlarından biri olan ve kordon boyunca uzanan İskele Meydanı; deniz kenarındaki yürüyüş parkurları, dinlenme alanları, koşu ve bisiklet yolları ile günün her saati oldukça hareketli. Çanakkale Deniz Müzesi ve Gestaş feribot iskelelerine oldukça yakın olan İskele Meydanı’ndan feribotlarla Çanakkale'nin pek çok ilçesine de rahatlıkla gidebilirsiniz. Meydanda deniz manzaraları kafeler, restoranlar ve yöresel ürünler alabileceğiniz hediyelik eşya dükkanları da hizmet veriyor.
Çanakkale'nin turistik ilçesi Ezine’ye bağlı Kumburun Köyü’nde yer alan ve henüz yeni keşfedildiği için bakir güzelliğini korumayı başarmış Taşkapı Koyu, zeytin ve çam ağaçları arasında unutulmaz bir deniz keyfi sunuyor. Metrelerce uzanan ince kumlu sığ denizi ve çam ormanları ile sarılı sahiliyle unutulmaz bir yüzme deneyimi yaşayabileceğiniz koyda piknik masaları, çocuk parkı ve donanımlı kamp alanları da bulabilirsiniz.
Çam ormanları içinde havlunuzu serebileceğiniz ve kuş sesleri eşliğinde masmavi manzaranın tadını çıkarabileceğiniz Taşkapı Koyu, Çanakkale'nin keşfedilmesi gereken gizli tabiat cennetlerinden biri. Her saat bulabileceğiniz Ezine minibüsleri ile Taşkapı Koyu’na kolayca gidebilirsiniz.
Çanakkale'nin dünyaca ünlü kamp alanlarından biri olan Atikhisar Barajı, şehir merkezine sadece 15 kilometre uzaklıkta. Çevresi engin çam ormanları ile çevrili baraj gölünün çevresini saran yürüyüş yolları, mesire alanları ve donanımlı kamp alanları, dünyanın her yerinden doğa severleri tarafından ziyaret ediliyor.
Atikhisar Barajı, aynı zamanda olta balıkçılığı, trekking, dağ bisikleti turları, yoga ve meditasyon kampları için de bölgede en çok ziyaret edilen yerler arasında. Donanımlı kamp alanlarında elektrik, içme suyu, yiyecek, içecek ve tuvalet gibi olanaklar bulabilir; Atikhisar Barajı’nın göletinde yaz aylarında kano gezilerine çıkabilir veya etkileyici dağ manzaraları eşliğinde serin suların tadını çıkarabilirsiniz.
Çanakkale şehir merkezinden kolayca ulaşabileceğiniz ve 35.000 m2 gibi büyük bir yeşil alanı kapsayan Özgürlük Parkı, 18 Mart Tepesi olarak bilinen ve panoramik deniz manzarası sunan bir tepede uzanıyor. Parkın içerisinde geniş yeşil çim alanlar, çocuk oyun bahçeleri, yürüyüş parkurları, bisiklet yolları ve kır bahçelerinin yanı sıra Truva Antik Kenti'nin bir minyatürü ve Çanakkale Savaşı rölyefleri de sergileniyor.
Romantik gün batımı manzaralarından dolayı Aşıklar Tepesi de olarak bilinen Özgürlük Parkı’nda Çanakkale Boğazı'nın muhteşem manzaraları eşliğinde akşam yürüyüşlerine çıkabilir, spor yapabilir ve çocuklarınızla eğlenceli bir gün geçirebilirsiniz. Merkezi bir konumda Esenler Mahallesi'nde yer alan Çanakkale Özgürlük Parkı’na toplu taşıma araçları ve taksilerle kısa bir yolculukla ulaşabilirsiniz.
Çanakkale tarih ve kültür turlarının en önemli adreslerinden Conkbayırı’nda yer alan Yeni Zelanda Anıtı ve Mezarlığı, Çanakkale Savaşı’nda burada ölen 4223 Avustralyalı ve 709 Yeni Zelandalı askerin anısına inşa edilmiş. 25 Nisan 1915'te Anzak çıkartmasında ölen askerlerin sembolik mezarlarının bulunduğu alanda etkileyici taş mimarisiyle dikkat çeken görkemli anıt, büyük bir hac ile süsleniyor. Yabancı turistlerin Çanakkale'de en çok ziyaret ettiği yerlerden biri olan Yeni Zelanda Anıtı ve Mezarlığı’nın şapel bölümünü de gezebilirsiniz.
Mustafa Kemal Atatürk'ün taarruz emrini verdiği ve Çanakkale Savaşı'nın en önemli noktalarından biri olan Conkbayırı, hem el değmemiş doğal güzelliği hem de tarihi önemi ile Çanakkale'de ilk görmeniz gereken yerlerden. Gelibolu Yarımadası’nın batısında Karatepe ile Besim Tepesi arasında yer alan Conkbayırı, aynı zamanda 1915'te taarruz sırasında Atatürk'ün cebindeki saate şarapnel parçasının isabet ettiği ve bu sayesinde Atatürk'ün hayatının kurtulduğu yer olması ile de ayrı bir öneme sahip.
Mustafa Kemal Atatürk'ü etkileyici heykelini de görebileceğiniz Conkbayırı’nda panoramik Çanakkale Boğazı ve doğa manzaraları izleyebilir, savaşın cereyan ettiği yerleri gezerek o günleri anabilirsiniz. Eceabat feribotları ile Conkbayırı’na her saat kolayca ulaşabilirsiniz.
Çanakkale merkeze sadece 74 kilometre uzaklıkta, Kaz Dağları’nın muhteşem manzaraları eşliğinde uzanan altın kumlu sahil ile ünlü Tavaklı, çam ormanları arasında denizin tadını çıkarmak isteyen tatilcilerin ilk uğraması gereken yer. Antik dönemlerden beri doğal güzelliği ile ilgi çeken ve antik ismi güzellik anlamına gelen Larissa olan Tavaklı, tertemiz küçük plajı, rengarenk balıklarla birlikte yüzebileceğiniz masmavi denizi ile çam ve zeytin ağaçları altında havlunuzu serip şehrin kalabalığı ve gürültüsünden uzaklaşmak için ideal bir yer. Çanakkale'den Ezine minibüsleri ile her saati kolaylıkla ulaşabileceğiniz Tavaklı, kamp yapmak ve doğa yürüyüşlerine çıkmak için de bölgedeki en çok tercih edilen yerlerden biri.
İki tarafa sarp kayalarla çevrili küçük Kocakum Koyu, Biga ilçesine bağlı Karabiga beldesinde yer alıyor. Binlerce yılda doğal yollarla oluşmuş bu küçük koy, hiçbir yapılaşmanın olmadığı bakir doğal güzelliği ve rengarenk balıkların yüzdüğü turkuaz denizi ile Çanakkale'nin keşfetmeniz gereken güzelliklerinden bir diğeri. Turistik tesislerin bulunmadığı koya yürüyüş mesafesinde küçük restoranlar ve pansiyonlar bulabilirsiniz.
Çanakkale merkezine 94 kilometre uzaklıktaki Biga ilçesi, tarihi ve doğal güzellikleri ile Çanakkale'nin en çok ziyaret edilen yerlerinden. M.Ö. 6. yüzyıla uzanan zengin tarihinden pek çok hazine saklayan ilçede tarih ve kültür turlarına katılarak M.Ö. 8. yüzyılda inşa edilmiş Parion Antik Kenti, 11. yüzyılda Bizanslılar tarafından bölge hakim yüksek bir yamaca inşa edilmiş etkileyici Bigadiç Kalesi, Biga merkezinde etkileyici bir manzara sunan 1904 tarihli Biga Tarihi Şadırvanı ve 15. yüzyıl Osmanlı dönemi mimarisini yansıtan Çarşı Camii, mutlaka görmeniz gereken tarihi hazineleri.
Çanakkale'nin şirin ilçesi Biga'da yer alan ve benzersiz manzarasıyla 2 dönüm alanı kapsayan Nilüfer Gölü, ismini gölün çevresini saran nilüfer çiçeklerinden alıyor. Özellikle bahar ve yaz aylarında bembeyaz nilüfer çiçekleri ile Türkiye’de çok az yerde görebileceğiniz güzellikte bir manzara sunan Nilüfer Gölü, Çanakkale'de yapılan doğa gezileri ve fotoğrafçılık turlarında en sevilen adreslerinden biri. El değmemiş doğal güzelliği özenle korunan ve çiçekleri koparanlara bile çok büyük cezaların verildiği Nilüfer Gölü, ülkemizin gizli tabiat harikalarından biri olarak keşfedilmeye değer.
Çanakkale’nin en güzel ve en çok ziyaret edilen turistik ilçesi olan Ayvacık, doğal güzelliğini tarihi atmosferiyle birleştirmiş bir tatil cenneti. Assos Antik Kenti ve Behramkale gibi dünyaca ünlü hazinelere ev sahipliği yapan ilçe; el değmemiş doğal güzellikleri, temiz havası, huzurlu ortamı ve tadabileceğiniz birbirinden güzel yöresel yemekleriyle tam anlamıyla ruhunuzu dinlendirebileceğiniz yerlerden.
Turizm olanaklarının çok geliştiği Ayvacık’ta müstakil villalardan deniz manzaralı butik otellere ve çam ormanları arasında gizlenen bungalov otellere kadar her bütçeye ve zevke uygun otel hizmet veriyor. İnce kumlu plajlarıyla deniz severlerin, çam ve zeytin ağaçlarıyla çevrili güzelliğiyle ise doğa severlerin ilgisini çeken Ayvacık’ın otantik sokaklarında taş mimarili evler arasında keyifle gezebilir ve yorulduğunuzda bir yol üstü kafesinde mola vererek zamanın oldukça yavaş aktığı Ayvacık’ın sessiz atmosferinin tadını çıkarabilirsiniz.
Çanakkale Boğazı’ndaki önemli yerleşim yerlerinden biri olan ve 2500 yıllık etkileyici bir tarihe sahip Lapseki ilçesi, Çanakkale merkezine sadece 33 kilometre uzaklıkta. Tam bir açık hava müzesini andıran Lapseki sokaklarında gezerken 1345 tarihli etkileyici bir Osmanlı mimari eseri olan Süleyman Paşa Camii, Çanakkale Boğazı'na hakim bir tepede inşa edilmiş İki Atlı Türbesi, Lapseki Şehitliği ve Çardak Arıburnu Şehitliği’ni ziyaret edebilirsiniz.
Tarihi yerlerinin yanı sıra doğanın her rengini görebileceğiniz mesire alanları ve yürüyüş yolları ile çevrili Çardak Çamlık, kristal berraklığındaki denizin ve şifalı kumların tadını çıkarabileceğiniz Çardak Kum Adası, su sporu olanakları ve plaj kulüpleriyle ilgi gören Dalyan Plajı da Lapseki’nin en popüler turistik noktaları arasında.
Çanakkale’nin 30.000 nüfuslu küçük ilçesi Ezine, hem yöresel yiyecekleri hem de tarihi ve doğal güzellikleri nedeniyle her yıl binlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. Antik çağlardan Osmanlı dönemine kadar uzanan tarihi eserleri, ince kumlu sahili, tertemiz plajları ve bakir koylarıyla çok sevilen Ezine’de ilçe merkezine 16 kilometre uzaklıkta yer alan ve dünyada sadece 8 tane bulunan Pembe Göl, ilk uğramanız gereken yer.
Rehberli turlarla gezebileceğiniz Alexandria Antik Kenti ve Neandria Antik Kenti’nde binlerce yıllık tapınaklar arasında keyifli bir tarih gezisi yapabilir, ilçe merkezinde Osmanlı döneminde inşa edilmiş tarihi Seferşeh Hamamı’nda yorgunluk atabilirsiniz. Truva Savaşı’nın efsanevi savaşçısı Achilles’ın mezarı için de her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret edilen Ezine’de tekne turlarıyla ilçe merkezine 28 kilometre uzaklıktaki Tavşan Adası'nın el değmemiş doğal güzelliklerini de keşfe çıkabilirsiniz.
Çanakkale tekne ve yat gezilerinin başka bir değişmez adresi olan ve Tavşan Adası olarak da bilinen Mavra Adası, Ezine ilçesi Kumburnu sahili karşısında yer alıyor. Çevresindeki kayalık alanlarındaki zengin balık çeşitlerinden dolayı tüplü ve tüpsüz dalış turlarının da düzenlendiği Mavra Adası, gün doğumu ve gün batımlarında mordan maviye her renk tonunu görebileceğiniz muhteşem manzarasından dolayı da çok ziyaret ediliyor.
Dünyada sadece 8 tane bulunan pembe göllerden biri de Çanakkale'nin Dalyan Köyü’nde ziyaret edilebilir. Kalp şekli ve pembe renkli sularıyla büyüleyici bir romantik manzara sunan Pembe Göl, yüksek tuz oranı ve sağlıklı bakterilerden dolayı pembe rengi almış. Masmavi denizin hemen kenarında yer alan göl; fotoğraf safarileri, doğa gezileri, düğünler ve romantik gezilerin değişmez adreslerinden biri. Yerli ve yabancı turistlerin Çanakkale'de mutlaka uğradığı yerlerden biri olan gölün sağlıklı sularında yüzebilir ve küçük gölün çevresinde gezerek harika fotoğraflar çekebilirsiniz.
Çanakkale'nin şifalı sularının tadını çıkarmak için yılın her döneminde ziyaret edilen ve Ezine ilçesi sınırlarında yer alan Kestanbol Kaplıcaları, 22.000 metrekarelik geniş bir alanı kapsıyor. Konaklama hizmetleri, uzman terapistlerin görev aldığı sağlık merkezi, açık ve kapalı termal havuzları ve aile hamamları gibi pek çok olanak bulabileceğiniz kaplıcalarda hem şifa bulabilir hem de tertemiz havanın ve yemyeşil doğal güzelliklerin tadını çıkararak yılın bütün yorgunluğunu atarak yenilenebilirsiniz.
Birbirinden güzel Osmanlı kaleleri ile ünlü olan Eceabat ilçesi, Çanakkale'de düzenlenen tarih ve kültür gezilerinin değişmez adreslerinden biri. 1354 yılında Osman Gazi'nin oğlu Süleyman Paşa tarafından Osmanlı topraklarına katılan Eceabat gezinizde Çanakkale Körfezi'ne hakim stratejik konumda inşa edilmiş 1940-1462 yapımı görkemli Kilitbahir Kalesi ve 1807 yılında 3. Selim döneminde inşa edilmiş Seddülbahir Kalesi gibi etkileyici yapıları gezebilirsiniz.
Ezine Çanakkale Savaşı’nın en önemli olayların gerçekleştiği ve her yıl yüz binlerce kişi tarafından ziyaret edilen Conkbayırı, Mehmet Çavuş Anıtı, 57. Piyade Alayı Şehitliği ve Barış Müzesi gibi pek çok önemli noktaya da ev sahipliği yapıyor.
Büyüleyici doğal güzelliği ile antik çağlardan beri sevilen bir tatil bölgesi olan Kilye Koyu, Eceabat ilçesi sınırlarında yer alıyor. Onlarca çeşit bitki ile çevrelenmiş koyun çevresinde sıralanan Roma döneminden kalan antik yapılar da görülmeye değer güzellikte.
Soğuk kuzey rüzgârlarına karşı korunaklı yapısından ve doğal liman olmasından dolayı çağlar boyunca teknelerin de demirlemek için tercih ettiği Kilye Koyu, günümüzde Çanakkale'de düzenlenen tekne gezilerinin en popüler adreslerinden biri konumunda. Masmavi ve berrak deniziyle dalış turlarının da düzenlendiği koyda denizin tadını çıkardıktan sonra Kilye Koyu Tanıtım Merkezi’ni ziyaret ederek antik dönemlerden beri yerleşim olan koy ile ilgili bilgi alabilir ve Roma harabelerini gezebilirsiniz.
Çanakkale merkeze sadece 71 kilometre uzaklıkta yer alan Bayramiç ilçesi, yemyeşil doğal güzellikleriyle Çanakkale'nin önemli oksijen depolarından biri. Kaz Dağları eteklerinde yer alan Ayazma Mesire Alanı için tüm ülkeden doğa severlerin ziyaret ettiği Bayramiç'te Ayazma’nın yüksek oksijen seviyeli havasında hem rehberli doğa yürüyüşleri hem de kamp yaparak yılın bütün yorgunluğunu atabilirsiniz. Bayramiç Barajı, Külcüler Kaplıcası, Skepsis Antik Kenti ve Kebrene Antik Kenti gezilerine de katılarak ilçenin tarihi ve doğal güzelliklerini keşfe çıkabilirsiniz.
Bayramiçi, aynı zamanda ilçe merkezinde bulunan tarihi Osmanlı konaklarıyla da fotoğraf safarilerinin değişmez adreslerinden biri. 1796 yılında inşa edilen Hadımoğlu Konağı Türk Evi Etnografya Müzesi, hem tarihi binası hem de zengin koleksiyonlarıyla ilçede mutlaka ziyaret etmeniz gereken yerler arasında. 1357 yılında inşa edilen Tepe Camii (Hacı Baliğ Camii), etkileyici bir 17. yüzyıl eseri olan Taş Köprü ve Mehmet Akif Ersoy Müze Evi de Bayramiç gezinizde ziyaret edebileceğiniz önemli yerlerden.
Çanakkale’nin popüler tatil beldelerinden Küçükkuyu'ya sadece 3 kilometre uzaklıkta, Kaz Dağları eteklerinde gizlenmiş Yeşilyurt Köyü; yüzlerce yıllık taş evleri, asırlık çınar ağaçları ve Arnavut kaldırımlı dar sokakları ile Çanakkale'nin en güzel köylerinden biri olarak gezilmeye değer.
Sit alanı olarak korunan ve yeni bir yapının inşa edilemediği köyün tarihi taş evleri günümüzde butik otel olarak da yerli ve yabancı turistlere hizmet veriyor. Kaz Dağları eteklerindeki denize hakim konumuyla harika fotoğraflar çekebileceğiniz köy, aynı zamanda organik zeytinyağlarıyla da ünlü. Güzel bir günübirlik gezi yapabileceğiniz veya otantik dekorasyonlu taş evlerinde konaklayabileceğiniz Yeşilyurt Köyü'nün çarşısında ise ev yapımı salçalar, organik zeytin ve zeytinyağları, yöreye özgü reçeller, tarhanalar ve kurtulmuş şifalı otlar satın alabilirsiniz.
Çanakkale merkezinden yürüyerek kolayca ulaşabileceğiniz Kepez Halk Plajı, Sahil Yolu Caddesi'nde güzel bir konumda. Tertemiz denizinden dolayı mavi bayrak ödülü alan Kepez Plajı; uzun sahili, sahil kenarında sıralanan kafeleri, restoranları, turistik tesisleri ve küçük kamp alanıyla ilgi görüyor. Engelli rampası, engelli tuvaleti, cankurtaran, duş, şezlong, soyunma kabini ve tuvalet olanakları da bulabileceğiniz ücretsiz Kepez Plajı’nın 700 metrelik sahilinde çocuklarınızla da keyifli bir deniz günü yaşayabilirsiniz.
Zeus Altarı’nın, diğer adıyla Bergama Zeus Sunağı’nın temelleri bugün Bergama olarak bildiğimiz Pergamon Antik Kenti’nde atıldı. O dönem kenti yönetim altına alan Attalos Hanedanı bu sunağı M.Ö. 2. yüzyılda dini bir yapı olarak inşa ettirmiştir. At nalını andıran bir mimariye sahip olan bu altarın mitolojik hikayesi de oldukça ilgi çekici. Homeros Truva Savaşı’nı konu edinen İlyada Destanı’nda tanrıların İda Dağı’nda yani günümüzün Kaz Dağları’nda yaşadığını anlatır. Efsaneye göre Zeus Truva savaşını izlemek için bu tepeye gelmiş ve yine Hera’yı burada görüp aşık olmuştur. Antik Çağ boyunca kurban törenlerine ev sahipliği yapan Zeus Altarı savaş tehlikesine karşı gözetleme kulesi olarak da kullanılmış.
Bugün Adatepe Köyü sınırlarında bulunan Zeus Sunağı’na ulaşmak için köyün girişinde aracınızı bırakıp 800 metrelik dik bir yokuşu tırmanmanız gerekiyor. Yol biraz yorucu olsa da çam ağaçlarının gölgesinde uzun ve keyifli bir doğa yürüyüşü yapabilirsiniz. Tepeye çıkarken zorlanmamak için rahat ayakkabı ve kıyafetler tercih etmelisiniz. Yol boyunca soluklanmak isterseniz koruk suyu içmek lezzetli bir seçenek olabilir. Tepeye ulaştığınızda nefes kesici bir körfez manzarası sizi bekliyor.
Özellikle gün batımını yakalamaya çalışmalısınız. Lesbos (Midilli) Adası’nı tepeden kolaylıkla gözleyebilirsiniz. Tepede manzara keyfi yaptıktan sonra Adatepe Köyü’ne minik bir tur düzenlemeden geçmeyin. Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinin Küçükkuyu kasabasına 4 kilometre uzaklıkta bulunan Zeus Altarı’na ulaşmanın en kolay yolu kendi aracınızla seyahat etmek olduğu gibi araç kiralama hizmetlerinden de yararlanabilirsiniz.
Ezine sınırlarındaki Dalyan Köyü’nde bulunan Alexandria Troas Antik Kenti, Büyük İskender’in birliklerindeki komutanlardan Antigonos tarafından M.Ö. 310 senesinde “Antigoia” adıyla kurulmuş. Fakat İskender’in ölümünden sonra “Alexandria Troas” yani “İskender’in Kenti” olarak yeniden adlandırılmış. Çanakkale sınırları içinde 390 hektarlık alana yayılan ve 8 kilometre uzunluğunda surlarla çevrelenen kent dönemin en gözde yerleşim yeriydi. Civarda bulunan Gargara, Neandria, Skepsis ve Kebren Antik Kentleri’nin sakinleri buraya göç etmişler.
Alexandria Antik Kenti dönemine göre ustaca planlanmış şehir yerleşkesiyle dikkat çekiyor. Tapınaklar, hamamlar, stadyum, taş döşeme yolları, tiyatrosu, su kanalları ve limanıyla son derece gelişmiş bir şehir yapısına sahip. Bugün halen kalıntılarını ziyaret edebileceğiniz, “Bal Saray” olarak da bilinen Herodes Atticus Gymnasium’u topraklarımızdaki en büyük gymnasiumdur. Yine benzer şekilde Anadolu’nun bilinen en büyük hamamı da Alexandria Antik Kenti sınırlarındadır. Yapılan kazı ve araştırmalar sonucunda Alexandria Kenti’nin yalnızca bölgenin değil, Anadolu’nun en büyük ve gelişmiş antik şehirlerinden olduğu ortaya çıkmış.
Çanakkale’nin Bayramiç ilçesinde yer alan Kurşunlu Tepe’de kurulmuş Skepsis Antik Kenti Çanakkale ziyaretiniz sırasında görmeden geçmemeniz gereken tarihi merkezlerin başında geliyor. Fakat kent dememiz sizi yanıltmasın çünkü tepede sağlam ve ayakta duran bir yapıta rastlamak mümkün değil. Skepsis Antik Kenti’nden kalan tek tük kalıntılar da Bayramiç ilçesi yaşam alanına dönüştürülürken binaların yapımında kullanılmış. Yakın geçmişe kadar kentin tarihine dair kapsamlı bir araştırma olmasa da Bayramiç Barajı’nda yaşanan kuraklık nedeniyle Skepsis Kenti’nin kalıntıları barajın sularının çekilmesiyle gün yüzüne çıktı. 1.500 yıl öncesine dayanan kilise ve hamam kalıntılarına ulaşıldı.
Kente yerleşim M.Ö. 6. yüzyıla uzanıyor. Özellikle M.Ö. 5. yüzyılda Perslerin hakimiyetine giren kentin yönetimi Mania adında bir hükümdara aitti. M.Ö. 4. yüzyılda demokrasiyle yönetilmeye başlanan kent halkı M.Ö. 3. yüzyıl dolaylarında tıpkı Kebrene Antik Kenti’ndeki gibi Alexandria Troas’a taşındı. Fakat çok geçmeden geri döndüler. Ardından Bergama boyunduruğuna giren kent, Bizans ve Roma dönemlerinde de önem kazanarak piskoposluk merkezi haline geldi. Özellikle baraj sularının çekilmesinin ardından yapılan kazılarda nekropolden çıkarılan mezarlar, kilise ve hamam kalıntıları bugün Skepsis Antik Kenti’ni Çanakkale’de görülmesi gereken yerler listesine sokuyor. Çanakkale il merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan bu kadim kente kendi aracınızla ya da kiraladığınız araçla yolculuk edebilirsiniz.
Priapos Antik Kenti M.Ö. 7. yüzyılda 670 yılında koloni kenti olarak Biga’nın Karabiga kasabasında kuruldu. Kente adını verense bağlardan bahçelerden sorumlu bereket ve doğurganlık tanrısı Priapos. Antik dönemlerden kalma kayıtlarda da şehrin bağcılıkla nam saldığı yer alıyor. 2.700 yıllık kadim bir tarihe sahip Priapos Kenti M.Ö. 334 senesinde Büyük İskender’in Perslere karşı aldığı ilk zafer olan Granikos Savaşı’na sahne olmuştur. Civardaki pek çok antik kentin aksine tam anlamıyla bolluk ve refah sahibi olamayan Priapos şehri kendi parasını ancak ikinci yüzyılda basabilmiştir.
Çanakkale’nin Ezine ilçesine 20 kilometre uzaklıkta kalan Yavaşlar Köyü’nde bulunan Neandria Antik Kenti Çığrı Dağı üzerinde kurulmuştur. Neandria Helenistik dönemde “genç adamın yurdu” anlamında kullanılıyordu. Kentin kuruluş tarihi hakkında kesin bir bilgiye ulaşılamamış olsa da M.Ö. 7. yüzyıla dayanan mezar kalıntılarına rastlanmasıyla kentin geçmişine dair bir fikir elde etmek mümkün. İlk arkeolojik kazının 1867 yılında gerçekleştiği kentin çevresini 3 kilometre uzunluğunda, volkanik liparit taşlardan örülü surlar çevreliyor.
Çanakkale boyunca gün yüzüne çıkan çoğu antik kentte olduğu gibi Neandria sakinleri de M.Ö. 310 senesine Alexandria Troas şehrine taşınmak zorunda bırakıldıkları için bu kentteki hayat son buldu. Ziyaretlerin ücretsiz olduğu bu kente uğramak isterseniz Ezine merkezden 20 dakikalık bir araba yolculuğu yapmanız yeterli.
Çanakkale’nin Bayramiç ilçesinde yer alan Kebrene Antik Kenti Çaldağ Tepesi üzerinde bulunuyor. Son yıllarda tanınırlığı artan antik kentin tarihi M.Ö. 7. yüzyıla uzanıyor. Arkeolojik kazılara göre Kebrene Kenti özellikle M.Ö. 6. yüzyıl ve 4. yüzyıl arasındaki dönemde en varlıklı dönemini yaşamış. Fakat antik kentin hangi hanedanlık döneminde inşa edildiği kesin olarak bilinmiyor. Kebrene Kenti’nin temel para kaynağının gümüş ve hayvancılık olduğu tahmin ediliyor. Civar kentler arasında sikke basan ilk kent. Dönemin sikkelerinin önünde Apollo, arkasındaysa koç başı simgesi bulunuyor. Asırlar boyunca göç ve savaşların yakın tanığı olan Kebrene Antik Kenti M.Ö. 310’da Alexandria Troas Kenti’nin kurulmasıyla kent sakinlerinin oraya göç etmesinin ardından sahipsiz kaldı. Bayramiç’e 15 kilometre mesafede konumlanan bu kadim kenti ziyaret etmek isterseniz kendi aracınızı kullanarak ya da araç kiralayarak bölgenin dağlık coğrafyasında daha rahat hareket edebilir, özgürce keşfe çıkabilirsiniz.
Çanakkale’de hem kültür turizmi hem de tatil yapmayı umuyorsan Bayramiç sınırlarında bulunan Külcüler Kaplıcası aradığın adres. Kökeninin Bizans’a dayandığı bilinen Külcüler Kaplıcası 2000 yıldır aktif olarak kullanılıyor. Bugün Koç Termal Tesisleri bünyesinde faaliyet gösterene kaplıcanın içme suyu olarak tüketilebilen termal sularının aynı zamanda romatizmaya, cilt sorunlarına, deri hastalıklarına da iyi geldiği düşünülüyor. Sıcaklığı 29 ile 35 derece arasında değişen kaplıca suyunun yapısında sodyum sülfat ve kükürt bulunuyor. Eşsiz bir manzarası bulunan, çam ağaçlarının içinde saklı Külcüler Kaplıcası’na uğramak isterseniz uzun süreli konaklama planı yapabilirsiniz.
Külcüler Köyü’ne 2 kilometre uzaklıkta bulunan kaplıca tesisi Eski Menderes Nehri yakınlarında konumlanıyor. Bayramiç merkezinden yaklaşık 30 dakika, Çanakkale’dense kendi aracınızla 1 saat 30 dakika gibi bir sürede Külcüler Kaplıcası’na ulaşabilirsiniz. Ayrıca siz de kaplıcaların muhteşem iyileştirici etkisini deneyimlemek istiyorsanız kaplıca otelleri arasından bütçenize uygun bir tane seçebilirsiniz.
Yolunuz Gökçeada’ya düşer de Türkiye Deniz Araştırmaları Vakfı’nın 1999 senesinde park ilan ettiği Gökçeada Sualtı Milli Parkı’na uğramazsanız çok şey kaçırırsınız. Adanın merkezine 6 kilometre uzaklıkta, Yıldız Koyu’nda bulunan park Türkiye’nin ilk ve tek sualtı parkı. Koyun plajı halka açık fakat şezlong, şemsiye kiralama gibi ücretli hizmetlerden yararlanabileceğiniz Arkadia isminde bir işletme de mevcut. Plaj ve denizin girişi çakıl taşlı olduğu için dilerseniz iskeleden rahatça girebilirsiniz ya da yanınızda deniz ayakkabısı ve dalış için yüzme paleti de getirebilirsiniz.
Profesyonel ekipmanla dalış konusunda bazı kısıtlamalar olduğu için şnorkel ve gözlükle dalış deneyimi yaşayabilirsiniz. Ayrıca eşsiz bir tabiat manzarası sunan kayalıklarda güneşlenebilirsiniz. Parkın yakınındaki şapelin sağından kısa bir yürüme mesafesi kat ederek Mavi Koy’a da geçebilirsiniz. Ada içinde toplu taşıma yaygın olmadığı için kendi aracınızla seyahat etmeniz ya da araç kiralamanız büyük kolaylık sağlayabilir.
Eşsiz bir tabiat harikası olan Çamlıca Şelalesi Ezine merkeze 40 dakikalık bir mesafede yer alıyor. Şelalenin buz gibi sularının ve yeşille mavinin keyfini çıkarabileceğiniz Çamlıca Şelalesi’nde taşınabilir sandalyenizi ve masanızı atıp piknik yapabilirsiniz. Bunun için gerekli malzemeleri yanınızda götürmenizde fayda var çünkü civarda herhangi bir tesis ya da işletme bulunmuyor. Yollar asfalt olmadığı için arazi aracınız yoksa dikkatli olmalı ya da araç kiralayacaksanız arazi şartlarına göre bir araç tercih etmelisiniz.
Öte yandan şelale yolu boyunca telefon şebekelerinin sinyalleri yok denecek kadar zayıf. Navigasyon eşliğinde yolculuk ediyorsanız kontrollü gidip yerli halka yol sormanız işinizi kolaylaştırır çünkü internete de ulaşamama ihtimaliniz var. Mormat olarak da bilinen Güllüce Köyü’nde bulunan şelale özellikle bahar aylarında tercih edebileceğiniz piknik alanlarından.
Ezine ilçesine 13 kilometre mesafede bulunan Koçali Köyü sınırlarında bulunan Yedi Taşlar’ın tüm cazibesi Roma İmparatorluğu döneminde imparatorluğun dört bir yanında inşa edilen yapılarda kullanılacak sütün ve taşların bu bölgedeki meşhur taş ocağında üretilmesi. Taş ocağı bölgedeki granit kayaların arasına adeta gizlenmiş durumda. Taş ocağında işlenen taş ve sütunlar Dalyan Limanı’ndan Roma İmparatorluğu’nun dört bucağına gönderiliyormuş fakat o dönemde sevkiyatı yapılamamış yekpare 7 taş bugün halen Koçali Köyü sınırlarında duruyor.
Uzunluğu 12 metre, genişliği 160 santimetre olan sütunların ağırlığıysa 60 ton civarında. Bugünün şartlarında dahi yerlerinden oynatmak için üstün bir donanım gerektiren bu sütunlar görenleri kendine hayran bırakıyor. Bölgeye ulaşım Ezine merkezden oldukça rahat, özel aracınızla Ezine- Gülpınar güzergahını izleyerek ulaşabileceğiniz gibi Ezine’den kalkan Koçali Köyü minibüslerini de tercih edebilirsiniz.
Gökçeada’nın eşsiz tabiatına hayran kalacağınıza şüphe yok fakat adada görülmesi gereken doğal oluşumlardan biri de Peynir Kayalıkları elbette. Adı kulağa oldukça ilginç gelen Peynir Kayalıkları’na uzaktan bakınca üst üste istiflenmiş peynirleri andırdığını fark edebilirsiniz. Kayalıklar Kuzu Limanı yakınlarındaki Kaşkaval Burnu kıyısında. Kayalıkları görmek isterseniz ulaşım yalnızca deniz yoluyla mümkün. Kaleköy Limanı’ndan 16 dakika, Kuzu Limanı’ndan 5 dakika uzaklıkta yer alıyor.
Felsefenin ve mitolojinin kalbinin attığı Çanakkale’de olup da Peynir Kayalıkları’nın mitolojik bir hikayesi olduğuna şaşmamak lazım. Rivayete göre birçok keçi ve koyun sürüsü olan yaşlı bir kadın bu kayalıkların oluşmasına sebep olmuş. Varlıklı kadın bir o kadar da inatçı ve pintiymiş. Fakat pintiliğinden korkup tanrıları memnun edip cennete gidebilmek için sayısız peynir kalıbını yuvarlayıp üst üste dizmiş. Ama bunu kimseye anlatmamış, tanrı da kadını cimriliğinden dolayı cezalandırıp peynirlerle birlikte taşa çevirmiş. Bu eşsiz kayalıkları görmeden Gökçeada turunuzu tamamlamayın.
Çanakkale’nin efsanelerle bezenmiş topraklarında halk arasında ağızdan ağıza dolaşan bir rivayet daha eşsiz doğa oluşumlarıyla kesişiyor. Öyle ki Balıkkaya Tepesi’ndeki devasa büyüklükteki kaya oluşumu insanın nefesini kesecek türden. Bu muazzam büyüklükteki kaya kütlesinin içinde bir mağara bulunuyor. Mağaraya girdiğinizdeyse kucağında bebek tutan bir kadını andıran kaya silüeti karşılıyor sizi. Efsaneye göre kadının göğsünden bir zamanlar süt akarken şimdi su sızıyor. Ayrıca tepeye gün batımında çıktığınız takdirde nefis bir Biga manzarasıyla karşılaşacaksınız.
Çanakkale’nin en güzel adalarından Bozcaada’ya yolunuz düşerse adanın Türk ve Rum Mahallesi olarak ayrıldığını fark edeceksiniz. Alaybey Mahallesi Türk Mahallesi, Cumhuriyet Mahallesi ise Rum Mahallesi olarak kabul görmüş. En işlek cadde olan Çınarlı Çarşı Caddesi üzerinden Bozcaada Kalesi’ne uzanan yol Rum Mahallesi olarak geçiyor. Mahalle boyunca Yunan mimarisinin en renkli ve sevimli örneklerini görebilecek, Bozcaada’nın en lezzetli kafe ve restoranlarında birbirinden gurme tatlar deneyebileceksiniz. Rum Mahallesi’nin ortasında konumlanan tarihi kilise ve saat kulesi de mutlaka ziyaret etmeniz gereken noktalardan.
Çanakkale geziniz bittikten sonra sıradaki önerimiz Balıkesir'de gezilecek yerler yazımıza mutlaka bir göz atmanız.