Edinburgh, Birleşik Krallık’a bağlı olan İskoçya’nın başkentidir. Bir ada ülkesi olan İskoçya, Britanya adasının en kuzeyinde, İngiltere’nin üzerinde yer almaktadır. Edinburgh ise bu adanın doğusunda, Kuzey denizi kıyısında yer almaktadır. Ülkenin en kalabalık ikinci şehri olmasına rağmen şehirde trafik, altyapı ve çarpık kentleşme gibi sorunlar çok azdır. Özellikle düzenli görüntüsü ile Avrupa’nın en güzel şehirlerinden birisidir. Edinburgh, Ortaçağ mimarisiyle klasik mimarinin buluştuğu bir şehir olduğu için görüntüsüyle pek çok turistin hayranlığını kazanmaktadır. Aynı zamanda Edinburgh, Avrupa’da bulabileceğiniz en yeşil kentlerden birisidir.
Dünyanın her yerinden binlerce turisti misafir eden Edinburgh’un en önemli özelliği burada yaşayan insanların çok yardımsever ve güler yüzlü olmasıdır. Bu da buraya gelen turistlerin burayı tekrar tekrar ziyaret etmesindeki en önemli etkenlerden birisidir. Edinburgh’a gelmeden önce yapmanız gereken ilk şey bir şemsiye ve yağmurluk edinmek olmalıdır. Çünkü bu şehirde neredeyse yılın her mevsimi çok sık bir şekilde yağmur yağmaktadır.
Önemli gelir kaynaklarından birisi turizm olan Edinburgh’ta turistik alanlara çok önem verilmektedir ve turistlere sağlanan hizmetler en üst düzeyde tutulmaya çalışılmaktadır. Bu yüzden bu şehirde gezerken çok rahat edeceğinizden emin olabilirsiniz.
Edinburgh’ta yaz ayları ılıman, kış ayları ise soğuk ve yağışlı geçmektedir. Buna rağmen Atlantik Okyanusu’nun etkisiyle sıcaklıklar biraz daha yükselmektedir. Buradaki sıcaklık değerleri Britanya adasında bulunan diğer bölgelere göre biraz daha düşüktür. Edinburgh’ta kışlar ortalama en yüksek 6 derece civarındayken, yazları ise 18-19 derece civarında seyretmektedir.
Edinburgh, her mevsim bol yağış alan bir şehirdir ve havanın değişken yapısından dolayı ne zaman yağmur yağacağı kestirilememektedir. Bundan dolayı seyahatiniz süresince yanınızda en azından bir şemsiye ya da yağmurluk taşımanızın faydası olacaktır. Edinburgh’a bir seyahat gerçekleştirmek için en uygun mevsim yaz aylarıdır. Özellikle Mayıs ayı itibariyle Edinburgh’ta güzel vakit geçirmeye başlayabilirsiniz. Bu dönemde festivallerin de etkisiyle Edinburgh tam bir turizm cennetine dönüşmektedir. Eylül ayı ile birlikte mevsimin kışa dönmeyi başlamasından dolayı havalar giderek soğumaktadır ve çetin hava koşullarından dolayı pek çok turizm aktivitesi gerçekleştirilemez hale gelmektedir. Bu yüzden Eylül ayından sonra şehirde çok fazla turiste rastlanmamaktadır. Özellikle bu tarihten sonra civarda bulunan adalara gerçekleştirilecek seyahatleri katılmak çok zor olacaktır.
Edinburgh’a ulaşmak için kullanabileceğiniz en iyi seçenek ülkemizdeki pek çok şehirden aktarmalı olarak yapılan uçak seyahatleri olacaktır. Özellikle İstanbul’dan Türk Hava Yolları ile 4,5 saatlik bir yolculuğun ardından Edinburgh Uluslararası Havalimanı’na ulaşabilirsiniz. Edinburgh Uluslararası Havalimanı’ndan şehir merkezine ise araç kiralayarak, taksi kullanarak ya da çok sık seferleri olan otobüsleri kullanarak gidebilirsiniz.
İskoç mutfağını şekillendiren şeylerin başında bulunduğu doğal ortam gelmektedir ve bununla birlikte genel olarak burada yiyebileceğiniz şeylerin pek çoğu doğal besinlerdir. Edinburgh şehri de İskoç mutfağını tanımak ve buradaki farklı lezzetleri denemek adına pek çok alternatif sunmaktadır. Burada özellikle et yemekleri ve denize kıyısı olan her şehir gibi balık çeşitleri menülerin başını oluşturmaktadır. Bunların dışında Edinburgh’ta denemeniz gereken yöresel lezzetler arasında haggis, İskoç yumurtası ve yulaf lapası gelmektedir. İskoçlar için sabah kahvaltısı çok önemli olduğu için zengin kahvaltı çeşitleri de bulunmaktadır.
Edinburgh’ta denemeniz gereken şeylerden bir diğeri ise alkollü içkilerdir. Özellikle bu bölgede üretilen viskinin tüm dünyada çok meşhur olması, buraya kadar gelmişken denemenizi gerektirmektedir. Burada sadece viski değil, şarap ve biralar da çok popülerdir. Bunu da şehrin her bölgesinde irili ufaklı yoğun olarak bulunan barlar göstermektedir.
Edinburgh’ta bulunduğunuz süre içerisinde mutlaka şehrin Ortaçağ yapısını korumuş olan eski şehir kısmındaki restoranları ziyaret etmelisiniz. Burada İskoç mutfağına ait en güzel seçenekleri değerlendirebilir ya da birbirinden güzel balık lokantalarında taze balığın keyfini sürebilirsiniz.
Edinburgh Kalesi
Edinburgh’un simgesi durumunda olan bu kale muhteşem Edinburgh manzarasını doyasıya izlemenize olanak sağlıyor. Edinburgh’a gidildiğinde ilk görülmesi gereken yer olan bu kaleye çıkarak hem manzaranın tadını çıkarabilir hem de kale içerisinde tarihi bir gezintiye çıkabilirsiniz.
Royal Mile
Edinburgh’un en işlek caddelerinden biri olan Royal Mile’da sağlı sollu sıralanmış sokak sanatçılarının gösterilerini izleyebilir ve hediyelik eşya dükkanlarına uğrayabilirsiniz.
Botanik Bahçesi
Edinburgh, Avrupa’nın en yeşil kentlerinden biri olmasıyla ünlüdür. Bunun en güzel örneklerinden birisini görmek için bu botanik bahçesini ziyaret ederek, yeşilin ve doğanın eşsiz görüntüsüne şahit olabilirsiniz.
Holyrood Sarayı
Britanya kraliyet ailesine ait olan bu saray, Rolay Mile’ın güney ucunda bulunmaktadır ve Edinburgh Kalesi’ne kadar uzanmaktadır. Edinburgh’ta ziyaret edilmesi gereken en önemli tarihi yapılardan birisidir.
Blair Kalesi
Edinburgh’ta tarihi yapısını korumuş pek çok binadan birisi olan Blair Kalesi, özellikle harika görüntüsü ile dikkat çekmektedir.
Prenses Sokağı
Edinburgh’un en merkezi caddelerinden birisi olan Prenses Sokağı, özellikle yeni ve eski şehri ikiye ayırdığı için önemlidir. Bu caddenin bir tarafında muhteşem görünümlü bir bahçe yer alırken, diğer tarafında ise yeni şehir olarak adlandırılan eski Yunan mimarisine uygun yapılar bulunmaktadır. Cadde üzerinde bulunan mağazalar ise turistler tarafından oldukça ilgi görmektedir.
Edinburgh’a gelenlerin yapabilecekleri en güzel şey doğa ve tarihin iç içe geçtiği bu şehri doyasıya adımlamak ve tertemiz havayla ciğerlerini doldurmak olmalıdır. Bu şehirde doğaya ve yeşile çok fazla önem verilmektedir. Bunu da şehrin her yerinde karşınıza çıkacak olan birbirinden güzel park ve bahçeler ile çok daha iyi anlayacaksınız.
Ayrıca burada şehir eski şehir ve yeni şehir olarak ikiye ayrılmaktadır. Eski şehir tamamen bir Ortaçağ kasabasıyken, 18. yüzyılda inşa edilen yeni şehir eski Yunan tarzı bir mimariye sahiptir. Buralarda çıkılacak seyahatler, tarihe bir yolculuk yapmanızı sağlayacaktır.
Edinburgh, tüm dünyada viskisi ile ün salmış bir şehirdir. Bu yüzden burada yapılabilecek en güzel şeylerden birisi de bu viskilerin tadına bakmak ve viski atölyelerini gezmek olacaktır.
Edinburgh hem ülkenin en kalabalık ikinci şehri olması hem de çok fazla turiste ev sahipliği yapmasıyla her daim yaşayan bir şehir görünümündedir. Bu yüzden burada gece hayatı da çok canlıdır. Özellikle şehrin her yerinde bulunabilen pub’lar ve gelişmiş içki kültürü sayesinde insanlar çok rahat bir şekilde eğlenebilmektedir.
Edinburgh’a gelen turistlerin gece hayatı için tercih edebilecekleri kulüplerden bazıları ise şu şekildedir;
· Captains Bar
· The Barony
· Chaophraya Edinburgh
· Jekyll & Hyde
· Bramble Bar & Lounge
Edinburgh’ta alışveriş yapmak için pek çok seçenek bulunmaktadır. Özellikle Avrupa’nın yükselen bir moda şehri olmasından dolayı burada dünyanın en ünlü moda mağazalarının şubelerini bulabiliriniz. Bununla birlikte Edinburgh Kalesi civarında şehre özgü hediyelik eşyalar alabileceğiniz pek çok nokta vardır. Buralardan sevdiklerinize ve yakınlarınıza ufak hediyelik eşyalar alabilirsiniz.
İskoçya’ya özgü hediyelik eşyaları almak için bir diğer adresiniz de Royal Mile olmalı, orada da birbirinden güzel hediyelik eşyalar bulabilirsiniz.
Edinburgh’un viskisi ile ünlü olmasına aldanarak buradan çok fazla alkollü içecek almamalısınız. Çünkü burada satılan alkollü içecekler ve özellikle viskiler, diğer Avrupa ülkelerine göre ortalamanın çok üzerinde bir fiyatla satılmaktadır.
Edinburgh Festivali - Ağustos
Edinburgh Festival Fringe - Ağustos
Uluslararası Kitap Festivali - Ağustos
Kısa Film Festivali - Haziran
Bilim Festivali - Haziran
Uluslararası Çocuk Tiyatrosu Festivali - Mayıs
1 Ocak - Yeni Yıl
22 Nisan - Kutsal Cuma
30 Kasım - St Andrew Bayramı
25 Aralık - Noel
Edinburgh’ta dikkat edilmesi gereken şeylerin başında hava koşulları gelmektedir. Edinburgh genel olarak soğuk ve yağışlı bir şehir olduğu için giyiminizin de ona uygun olması gerekmektedir. Bunun yanında Edinburgh’un pahalı bir şehir olduğunu unutmamalısınız ve harcamalarınızı buna uygun şekilde yapmalısınız.
Edinburgh’ta ulaşım konusunda rahat bir şehirdir. Şehir içinde otobüsle çok rahat bir şekilde seyahat edebilirsiniz. Özellikle otobüslerin çok sık hareket etmesi, uzun süreler boyunca otobüs beklenmesinin önüne geçmektedir. Bu şehirde otobüse binebilmek için bilet almanız gerekmektedir. Biletiniz yoksa dahi bileti otobüs içerisinden rahatlıkla alabilirsiniz. Ancak turistler için en iyi seçenek günlük otobüs bileti alınmasıdır. Bu günlük otobüs biletleri bir gün içerisinde sınırsız bir şekilde otobüsleri kullanmanızı sağlamaktadır. Bu biletler sayesinde şehir içerisinde istediğiniz gibi yolculuk yapabilirsiniz.
Bilkent Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nden mezun oldu. Bir süre bir marka ajansında içerik editörlüğü yaptı. Hürriyet Kitap bünyesinde "Ün, Aşk ve Diğerleri" adlı kitabı yayınlandı. Ajans deneyiminden sonra Enuygun ekibine katıldı.