321 kilometreyi aşan sahil uzunluğuyla ünlü Mersin, hem doğal hem de tarihi güzellikleriyle keşfedilmeye değer pek çok hazineye sahip. Akdeniz boyunca sıralanan turistik ilçeleri, mavi bayraklı plajları ve otelleriyle her yıl yüz binlerce insanın ziyaret ettiği şehirde tarihleri M.Ö. 7000 yılına kadar uzanan devasa kaleler ve antik kentler de çok ilgi görüyor.
Cennet Cehennem Mağaraları, hem Müslümanlar hem de Hristiyanlar için kutsal kabul edilen Eshab-ı Kehf Mağarası (Yedi Uyurlar Mağarası), yüzlerce kuş türünü yakından görebileceğiniz Göksu Deltası Kuş Cenneti ve milyonlarca yıllık kaya oluşumlarıyla benzersiz bir manzara sunan Taşeli Platosu gibi pek çok turistik noktası bulunan Mersin; görkemli şelaleleri, tatilcilerin uğrak adresi olan Mersin otelleri gizli koyları ve Kız Kalesi gibi etkileyici tarihi yapılarıyla da ziyaretçilerini büyülüyor.
Mersin’e sadece 30 kilometre uzaklıktaki Tarsus, hem şehrin en büyük ilçelerinden hem de turistik noktalarından biri. Her yıl yüz binlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilen Tarsus, büyüleyici tarihi hazinelerden her mevsim etkileyici manzaralar izleyebileceğiniz doğal güzelliklere kadar görülecek pek çok yere sahip.
Türkiye'nin en güzel tabiat harikalarından biri olan Tarsus Şelalesi’yle doğa severleri kendine çeken ilçede 3 kilometre boyunca uzanan ve bölgenin en önemli doğa yürüyüş rotası olan Roma Yolu, Mersin’in simgelerinden biri haline gelen ve Roma döneminde Mısır kraliçesi için yaptırılan Kleopatra Kapısı, yüzlerce yıldır hizmet vermeye devam eden otantik dekorasyonlu Şahmeran Hamamı ve 1579 yılında inşa edilerek Osmanlı döneminden günümüzde kadar önemli bir ticaret merkezi olan Kırkkaşık Bedesteni gibi tarihi hazineleri de yakından görebilirsiniz.
Kur'an-ı Kerim'de bahsedilen Eshab-ı Kehf Mağarası (Yedi Uyurlar Mağarası), günümüzde otel, kafe ve restoran olarak hizmet veren taş mimarili Tarsus evleri, etkileyici Tarsus Ulu Camii ve yol üstü kafelerinde dinlenebileceğiniz ilçenin en hareketli yeri Yarenlik Caddesi'ne de Tarsus gezinizde mutlaka uğramayı unutmayın.
Mersin’e yaklaşık 90 kilometre uzaklıkta Akdeniz kıyısında uzanan başka bir turistik ilçesi olan Silifke; önü masmavi deniz, arkası Toros Dağları, iki tarafı ise Göksu Nehri ile çevrili çok sevilen bir gezi alanı. Mavi bayraklı Akçakıl Plajı, Akkum Plajı ve İncekum Plajı’nda tüm gün tertemiz denizin ve güneşin tadını çıkarabileceğiniz Silifke’de her bütçeye uygun butik oteller, apart oteller ve aile pansiyonlarıyla turistik olanaklarını çok gelişmiş durumda.
Onlarca çeşit yöresel ürün, kıyafet ve organik yiyecek satın alabileceğiniz Silifke Çarşısı’nı gezdikten sonra tarih ve kültür turlarının değişmez adreslerinden Mezgit Kalesi, Taşköprü ve Aya Tekla Yeraltı Kilisesi’ni keşfe çıkabilir, ilçenin simgesi haline gelen görkemli Silifke Kalesi’nin surlarından ise Akdeniz'in panoramik mağazalarının fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Mersin'in merkez ilçesi Yenişehir'de yer alan ve restoranları, kafeleri, yürüyüş yollarıyla şehrin popüler gezi alanlarından biri olan Mersin Marina, aynı zamanda Türkiye'nin en büyük marinası olmasıyla da ünlü. 2011 yılında hizmete başlayan ve 500 karada, 500 denizde toplamda 1000 yat bağlama kapasitesine sahip marinada Mersin’in büyüleyici koylarını keşfedebileceğiniz ve dalışlar yapabileceğiniz turlara da katılabilirsiniz.
Muhteşem marina manzaraları eşliğinde Akdeniz ve dünya mutfaklarından lezzetler sunan restoranlarıyla yerli ve yabancı turistleri kendine çeken Mersin Marina’da keyifli akşam yürüyüşlerine çıkabilir ve hediyelik eşya dükkanlarına uğrayarak tatil alışverişleri yapabilirsiniz. Adnan Menderes Bulvarı üzerinde yürüyerek kolayca ulaşılabilecek bir konumda bulunan marina, her gün 10:00 ile 23:00 saatleri arasında açık.
Mersin ile Silifke ilçesi arasında yer alan Erdemli, çam ormanlarıyla sarılı yemyeşil doğası ve masmavi denizi ile şehrin başka bir sevilen tatil cenneti. Mersin’in en bilinen simgesel yapılarından biri olan ve denizin ortasında ihtişamlı bir şekilde yükselen Kız Kalesi'ne ve kalenin hemen karşısındaki mavi bayraklı Kız Kalesi Plajı’na ev sahipliği yapan Erdemli’de ince kumlu sahiliyle çok sevilen Ayaş Plajı, 1 kilometre boyunca uzanan sahiliyle Kocahasanlı Halk Plajı, limon ağaçları ile çevrili Limonlu Plajı ve akşam yürüyüşleri için ideal Tömük Halk Plajı gibi Akdeniz’in tadını çıkarabileceğiniz pek çok güzel plaj var.
Her bütçeye göre otel, restoran, kafe, eğlence mekanının hizmet verdiği ve yaz aylarında oldukça kalabalık olan Erdemli’de doğa gezileri ve fotoğrafçılık turlarına katılarak ilçeye sadece 17 kilometre uzaklıktaki büyüleyici Karacaoğlan Şelalesi, doğa sporları için elverişli Kayacı Vadisi, M.Ö. 300’lü yıllara kadar uzanan tarihiyle ilgi gören Kanlı Divane Ören Yeri, Roma döneminin önemli ticaret merkezlerinden olan Sebaste Antik Kenti gibi tarihi ve doğal güzellikleri de keşfe çıkabilirsiniz.
17 kilometre uzunluğundaki büyüleyici sahili ile ünlü Anamur, Mersin'in turizm olanaklarının gelişmiş sevilen bir ilçesi. Rehberli turlarla gezebileceğiniz Anemurium Antik Kenti’nin tarihi manzaraları arasında denizin tadını çıkarabileceğiniz ilçede antik kente çok yakın bir konumda yer alan ve Mersin’in en güzel kalelerinden biri olarak gösterilen Mamure Kalesi’nin surlarından da Akdeniz’i izleyebilirsiniz.
Bahar ve yaz aylarında küçük sandallar ve kanolarla Dragon Çayı olarak da bilinen Anamur Çayı’nda gezilere çıkabileceğiniz ilçede doğa severler, Çukurpınar Düdeni ve bölgedeki en etkileyici mağaralardan biri olan Köşekbükü Mağarası'nı keşfe çıkabilirler. Anamur gezilerinde tarih ve arkeoloji meraklıları ise binlerce yıllık Titiopolis Antik Kenti, paha biçilmez tarihi hazinenin sergilendiği Anamur Müzesi, 14. yüzyılda inşa edilmiş Ala Köprü, 13. yüzyıl mimarisini yansıtan Tol Kervansarayı ve bölgenin en eski yerleşimlerinden Nagidos Antik Kenti gibi önemli yerleri yakından görebilirler.
Altın kumlu Anamur Halk Plajı, Anamur Burnu Plajı, Melleç Plajı, Cerenler Plajı’nda tertemiz denizin tadını çıkarabileceğiniz ve onlarca su sporu ile eğlenebileceğiniz Anamur, sahil yolunda ve plaj çevrelerinde sıralanan güzel otelleri ile de yaz tatilleri için ideal bir yer.
Silifke ilçesine bağlı 10.000 nüfuslu bir belde olan Taşucu, mavinin her tonunu görebileceğiniz kristal berraklığındaki denizinin yanı sıra sessiz ve huzurlu atmosferinden dolayı Mersin’in gizli cenneti olarak kabul ediliyor. Yılın 300 günü güneşli olan belde, M.Ö. 7. yüzyıla kadar uzanan zengin bir tarihe sahip. Mersin'de en hareketli limanlarından biri olan Taşucu Limanı’nda tekne turlarına çıkabileceğiniz beldede feribotlarla da birçok turistik noktaya kolayca gidebilirsiniz.
Tüm dünyadan doğa severleri kendine çeken Göksu Deltası Kuş Cenneti'ne sadece 10 kilometre uzaklıkta yer alan Taşucu'nda Akdeniz’in en güzel plajlarından olan mavi bayraklı Susanoğlu Plajı’nda yüzebilir, tekne gezilerinin sevilen mola noktalarından Boğsak Koyu’na uğrayabilir, bölgeye hakim yüksek bir tepeye inşa edilmiş Tokmar Kalesi’nde manzarayı izleyebilir ve Arslan Eyce Amfora Müzesi’nin çarpıcı koleksiyonlarını inceleyebilirsiniz. Gezinizde akşamları Taşucu Limanı’nda yürüyüşe çıkmayı ve kızıl gün batımı manzaraları eşliğinde bir yol üstü kafesinde mola vermeyi de unutmayın.
Erdemli ilçesinin Akdeniz kıyısında uzanan küçük tatil cenneti Ayaş, Mersin’e sadece 70 kilometre uzaklıkta. Hem sessiz ve huzurlu ortamı hem de mavi bayraklı tertemiz plajlarıyla yaz tatillerinin sevilen adreslerinden biri haline gelen Ayaş, organik zeytin ve zeytinyağları ile de ünlü.
Zeytin ve çam ormanlarıyla sarılı Yemişkumu Plajı ve Ayaş Plajı ile yaz aylarında oldukça hareketli olan beldede Romalılardan Osmanlılara kadar uzanan tarihi hazineleri de keşfe çıkabilirsiniz. Hem plajların çevresinde hem de küçük limanında güzel manzaralar eşliğinde mevsimlik balıklar tadabileceğiniz balık restoranlarının sıralandığı Ayaş, günübirlik bir gezi için ideal bir yer. Mersin Otogarı’nda her yarım saatte bir bulabileceğiniz Erdemli ve Ayaş minibüsleri ile ilçeye 1 saatte ulaşabilir veya tekne turlarıyla Ayaş'a giderek gezinize başlayabilirsiniz.
Mersin ile Alanya arasında Akdeniz kıyısında uzanan küçük tatil beldesi Bozyazı, son yıllarda sessiz ve huzurlu bir tatil arayanların değişmez adreslerinden biri haline geldi. Yılın büyük bölümü güneşli olan belde; mavi bayraklı Bozyazı Plajı, çam ormanları arasında gizlenmiş Toslaklar Koyu ve tertemiz Tekmen Plajı gibi denizin tadını çıkarabileceğiniz pek çok yere sahip. Bozyazı, zengin balık çeşitliliğinden dolayı balık restoranları ve balıkçılık turlarıyla da ilgi görüyor.
Akdeniz'in panoramik manzaralarını sunan 1000 metre yüksekliğindeki Maraş Tepesi, yer altı tünelleri ile Mamure Kalesi’ne bağlandığı söylenen Softa Kalesi, deniz seviyesinden 1200 metre yükseklikte çam ormanları arasında gizlenmiş Çaltı Mağarası gibi tarihi ve doğal güzellikleri gezebileceğiniz Bozyazı’da 33 hektar yeşil alanı kapsayan Dikilitaş Tabiat Parkı’nda ise temiz havada doğa yürüyüşleri yapabilir veya çadırınızı kurarak birkaç gün yorgunluk atabilirsiniz.
Yaz günlerinde bile serin kalan havasıyla Mersin'in yayla turizmi cenneti olan Çamlıyayla ilçesi, ismini de büyüleyici yaylalarından alıyor. Kış aylarında 5000 olan nüfusu yaz aylarında yaylaya gelen turistlerle 100.000’i geçen Çamlıyayla, deniz seviyesinden 2200 metre yükseklikte inşa edilen etkileyici Baştepe Gözetleme Kulesi ile de ziyaretçilerini büyülüyor.
Dağların, kanyonların ve göllerin büyüleyici manzaralarını izleyebileceğiniz Baştepe’nin yanı sıra her mevsim fotoğraf safarilerinin düzenlendiği Çinili Göl, çarpıcı bir tarihi yapı olan Sinap Kalesi ve dağ bisikleti turlarından kaya tırmanmaya kadar pek çok aktivite yapabileceğiniz Çocakdere Milli Parkı da Çamlıyayla’nın çok ziyaret edilen yerleri arasında. Doğa severlerin Cehennem Deresi’ni ve 1107 yaşındaki anıt ağaca ev sahipliği yapan Ana Ardıç Tabiat Anıtı’na mutlaka uğramasını önerdiğimiz Çamlıyayla’da kır bahçeleri, dere kenarlarına kurulmuş alabalık çiftlikleri ve mesire alanlarında da güzel zaman geçirebilirsiniz.
Mersin’in Akdeniz kıyısında uzanan başka bir tatil cenneti olan Susanoğlu, Atakent olarak da biliniyor. Sahil yolu boyunca sıralanan butik otelleri, apart otelleri, pansiyonları, kafeleri, restoranları ve plaj kulüpleriyle Akdeniz'in tadını çıkarmak için gidebileceğiniz Mersin'deki en güzel yerlerden biri olan Susanoğlu, bölgenin en güzel plajlarından biri olarak gösterilen mavi bayrak ödüllü Susanoğlu Plajı için de sıkça ziyaret ediliyor.
Tüm gün altın renkli kumlarla süslü geniş sahile havlunuzu sererek turkuaz sularda yüzebileceğiniz Susanoğlu Plajı’nın yanı sıra Yapraklı Koyu ve Kapızlı Plajı’nda da yelken, rüzgâr sörfü, uçurtma sörfü ve deniz paraşütü gibi onlarca su sporu yapabilirsiniz. Akşamları sahil yolunda deniz esintileri eşliğinde keyifli akşam yürüyüşlerine çıkabileceğiniz ilçeye Mersin'de her saat bulabileceğiniz Susanoğlu minibüsleriyle 1,5 saatlik bir yolculukla ulaşabilirsiniz.
Berdan Çayı’nın sularından beslenen Tarsus Şelalesi, büyüleyici güzelliğinden dolayı şehri gezen yerli ve yabancı turistlerin mutlaka uğradığı bir doğa cenneti. Yemyeşil doğal güzellikler arasından dökülen bembeyaz şelale suları, mesire alanları, şelaleyi saran yürüyüş yolları, seyir terasları ve Roma döneminden kalan kaya mezarları ile Tarsus Şelalesi, keyifli bir günübirlik gezi sunuyor.
Yaz aylarında karların erimesiyle dolan kaya göletlerinde doyasıya yüzebileceğiniz gezinizde şelale çevresindeki kır bahçeleri ve restoranlarda da mola vererek yılın yorgunluğunu temiz havada atabilirsiniz. Mersin Otogarı’nda her saat bulabileceğiniz Tarsus minibüsleri ile gidebileceğiniz Tarsus Şelalesi’ni doğa yürüyüşleri veya fotoğrafçılık turları ile de keşfe çıkabilirsiniz.
Mersin’e 60 kilometre uzaklıktaki Erdemli ilçesinde yer alan ve güzelliğiyle kartpostalları süsleyen Kız Kalesi, şehrin en ünlü ve ziyaret edilen simgesel yapılarından biri. Kıyıdan 600 metre uzaklıktaki bir ada üstünde inşa edilen büyüleyici kale, tarihi kaynaklara göre 1199 yılında yapılmış. Denize hakim güzel bir konuma sahip kale, uzun tarihinde Kıbrıs Krallığı, Roma, Bizans ve Osmanlılar gibi pek çok medeniyet tarafından kullanılmış. Bulunduğu adanın tamamını kapsayan devasa surlarıyla büyüleyici bir manzara sunan Kız Kalesi, fotoğrafçıların da Mersin’de ilk uğradığı yerler arasında.
Yüzerek, kanoyla veya teknelerle ulaşabileceğiniz Kız Kalesi’nin iç bölümlerini gezebilir; sarnıçlar, tapınaklar ve yaşam odalarını inceleyebilirsiniz. Kalenin ıssız sahilinde ise kalabalıklardan uzakta denize girebilir veya kalenin hemen karşısında yer alan altın kumlu Kız Kalesi Plajı’nda etkileyici kale manzaraları eşliğinde güneşlenebilirsiniz.
Açık olduğu saatler
Yaz aylarının sıcak günlerinde soğuk sularda yüzmeyi seviyorsanız, Akdeniz'in en soğuk suyuna sahip olması ile ünlü Yapraklı Koyu’na kesinlikle uğramalısınız. Silifke’ye bağlı Susanoğlu beldesinde bulunan bu küçük koyda kayalar üzerine kurulmuş ahşap iskelelerde güneşlenebilir ve turkuaz renkli tertemiz sularda keyifle yüzebilirsiniz. Çevresinde kaliteli butik oteller, balık restoranları ve kafelerin de hizmet verdiği Yapraklı Koyu’nda kızıl gün batımı mağazaları eşliğinde sunulan romantik akşam yemekleri de çok ilgi görüyor.
Mersin'in mutlaka görmeniz gereken tatil cennetlerinden biri olan Narlıkuyu, Akdeniz kıyısında yer alan sessiz ve huzurlu eski bir balıkçı köyü. Mersin merkeze 85 kilometre uzaklıkta yer alan belde; küçük limanında sıralanan balıkçı restoranları, şirin butik otelleri, mavi bayraklı plajları ve kır bahçeleriyle günübirlik bir geziye çıkmak için gidebileceğiniz en popüler yerlerden.
Tatlı su ve tuzlu suyun birbirine karıştığı soğuk deniziyle yaz aylarında serinlemek için de ziyaret edilen Narlıkuyu’da binlerce yıllık mozaik eserlerin sergilendiği Narlıkuyu Mozaik Müzesi ise özellikle Üç Güzeller Mozaiği ile tüm dünyadan tarih ve sanat meraklılarına kendine çekiyor. Balık çeşitliliği bakımından çok zengin olan Narlıkuyu’da yılın her mevsimi balık avlama turlarına katılabilir, akşamları ise sahildeki salaş balık restoranlarında yöresel mezeler eşliğinde beldenin ünlü lagos balıklarını tadabilirsiniz.
Antalya, Konya ve Karaman sınırlarından ilerleyerek Silifke’de Akdeniz'e dökülen Göksu Nehri, 260 kilometre boyunca büyüleyici manzaralar eşliğinde uzanıyor ve keyifli bir doğa gezisi deneyimi sunuyor. Her mevsim yürüyüşler ve fotoğrafçılık turları ile gezebileceğiniz Göksu Deltası ve yüzlerce farklı kuş türünü yakından görebileceğiniz Göksu Deltası Kuş Cenneti’ne ev sahipliği yapan nehirde rafting, kano gezileri ve balık avlama turlarına da katılabilirsiniz. Muhteşem nehir manzaraları eşliğinde kilometrelerce ilerleyen yürüyüş parkurlarıyla Mersin’in doğa sporları cenneti olan Göksu Nehri, kamp yapmak için de gidebileceğiniz en popüler yerler arasında.
Mersin merkeze sadece 30 kilometre uzaklıkta yer alan ve şehirde denize girebileceğiniz en güzel plajlardan biri olan Kargıpınarı Plajı, çam ormanlarının sardığı büyüleyici kumsalı ve 2,5 kilometrelik sahil şeridi ile yılın bütün yorgunluğunu atabileceğiniz yerlerden. Yılın 7 ayı boyunca Akdeniz'in sıcak sularının tadını çıkarabileceğiniz plaj, özellikle yaz aylarında hem Mersin halkı hem de yerli ve yabancı turistlerle doluyor.
Güneş şemsiyesi ve şezlonglar kiralayabileceğiniz turistik tesisler, kafeler, restoranlar, hediyelik eşya dükkanları ve oteller bulabileceğiniz Kargıpınarı Plajı, ince kumlu sahili ve sığı denizinden dolayı çocuklu ailelerin de en sevdiği Mersin plajlarından biri. Mersin’de her yarım saatte bir bulabileceğiniz minibüslerle 30 dakikalık bir yolculukla kolay ulaşabileceğiniz Kargıpınarı Plajı’nda yüzdükten sonra kilometrelerce uzanan sahil yolunda çam ormanları arasında yürüyüşler de yapabilirsiniz. Mersin'de denize girilecek yerler için yeni keşiflere ilgili yazımızdan ulaşabilirsiniz.
Mersin'in Silifke ilçesine bağlı popüler tatil cennetlerinden bir diğeri de Yeşilovacık beldesi. 7 kilometre uzunluğundaki sahil şeridi ve mavi bayraklı Yeşilovacık Plajı’ndan dolayı yaz aylarında yerli ve yabancı turistler tarafından ziyaret edilen Yeşilovacık; otelleri, eğlence mekanları ve restoranlarıyla turizm olanakları açısından da oldukça gelişmiş durumda. Tertemiz sahili doğal sit alanı olarak korunan ve deniz kaplumbağalarının az sayıdaki yuvalama alanlarından biri olan Yeşilovacık; sıcak Akdeniz iklimi, tertemiz havası ve berrak deniziyle keyifli bir tatil yapmak veya Mersin’de günübirlik bir geziye çıkmak için gidebileceğiniz en güzel yerler arasında.
Doğal güzellikler bakımından tam bir cennet olan Mersin'de Türkiye'nin 8 tabiat harikasından biri olarak kabul edilen Yerköprü Şelalesi, hem doğa severler hem yerli ve yabancı turistlerin en sık ziyaret ettiği yerler arasında. Gezende Kanyonu'nun sonunda yer alan ve Ermenek Çayı’ndan beslenen şelale, binlerce yılda suların aşındırdığı etkileyici kaya oluşumları arasından 30 metre yükseklikte akan sularıyla harika bir manzaraya sahip.
Çevresinde mesire alanları, seyir terasları ve ormanlar içinde uzanan yürüyüş parkurları bulabileceğiniz Yerköprü Şelalesi’nin çevresindeki irili ufaklı mağaraları da gezebilir, devasa sarkıt ve dikitlerin fotoğraflarını çekebilirsiniz. Yaz aylarında buz gibi sularında keyifle yüzebileceğiniz Yerköprü Şelalesi, Türkiye'nin en önemli tabiat halkalarından biri olarak görülmeye değer.
Mersin'in Gülnar ilçesine bağlı turistik belde Büyükeceli; çam ormanlarının hemen önünde başlayan ince kumlu uzun sahili, mavinin her tonunu görebileceğiniz berrak denizi ve gelişmiş turizm olanaklarıyla Mersin'in başka bir popüler tatil cenneti. Kristal berraklığındaki denizinden dolayı tüplü ve tüpsüz dalış turlarının düzenlendiği beldede sarp kayalar arasında yapılan duvar dalışları da çok seviliyor.
Mersin’in en güzel plajlarından biri olan Büyükeceli Plajı, ılık denizinden dolayı çocuklu aileler tarafından da çok ilgi görüyor. Kafeler, restoranlar ve turistik işletmelerin hizmet verdiği plajda çam ormanı manzaraları eşliğinde yüzebilir, su sporları yapabilir ve dalış eğitimleri alarak su altı zenginliklerini yakından görebilirsiniz.
Mersin’in en çok ziyaret edilen tarihi hazinelerinden biri olan ve Uzuncaburç olarak da bilinen Olba Antik Kenti, Helenistik dönemin önemli krallıklarından Olba Krallığı’nın merkezi olan sevilen bir tarihi gezi alanı. Türklerin bölgeye gelmesinden sonra devasa sütunlarından dolayı Uzuncaburç ismini alan antik yerleşim yeri; sütunlu caddesi, etkileyici Zeus Tapınağı, taş oyması heykelleri, Korint başlıkları ile süslenmiş tören kapısı, Roma döneminde inşa edilen zafer kapısı ve devasa antik tiyatrosu ile arkeoloji severler için önemli adreslerinden biri.
Silifke’ye sadece 30 kilometre uzaklıkta yer alan Uzuncaburç’u kendi başınıza gezebilir veya tarih turlarına katılarak bu binlerce yıllık ticaret kentini rehberlerle dolaşarak ilginç bilgiler alabilirsiniz. Gezinizde gün batımında benzersiz manzaralar sunan devasa sütunların ve kaya mezarlarının fotoğraflarını çekmeyi de unutmayın.
Mersin'de mutlaka uğramanız gereken başka bir önemli tarihi hazine de şehir merkezine 50 kilometre, Erdemli ilçesine ise 13 kilometre mesafede yer alan Kanlı Divane Ören Yeri. M.Ö. 3. yüzyılda kurulan antik kent, M.S. 7. yüzyıla kadar yerleşim yeri olarak kullanılmış. Devasa Helenistik dönem kuleleri, kayaların içine özenle oyulmuş aile, insan ve asker kabartmaları ile arkeoloji meraklılarının kesinlikle ziyaret etmesi gereken yerlerden biri olan Kanlı Divane Ören Yeri, çarpıcı manzaralarıyla Mersin doğa yürüyüşleri ve fotoğrafçılık gezilerinin de önemli mola noktaları arasında.
Mersin’in en bilinen simgesel yapılarından biri olan Silifke Kalesi, 185 metre yükseklikte bir tepe üzerine inşa edilmiş görülmeye değer bir yapı. Roma döneminde yapıldığı tahmin edilen kale; devasa surları, sarnıçları, su depoları, yaşam odaları ve mabetleriyle tarih turlarının değişmez adreslerinden biri.
Evliya Çelebi'nin kitaplarında 23 tane burcu ve içerisinde 60 evin olduğunu söylediği kalenin günümüzde 10 tane burcu gezilebilir durumda. Çevresi kuru hendeklerle çevrilmiş ve Orta Çağ kalelerini andıran mimarisiyle hemen dikkat çeken Silifke Kalesi’nin surlarından panoramik Silifke ve Akdeniz manzaralarının fotoğraflarını da çekebilirsiniz.
Mersin, binlerce yıllık birbirinden ilginç pek çok mağaraya ev sahipliği yapıyor. Bu mağaralar arasında en ilgi görenlerden biri ise Silifke ilçesine bağlı Narlıkuyu beldesinde yer alan 20.000 yıllık Astım Mağarası. İsmini astım gibi pek çok solunum rahatsızlığına iyi gelen benzersiz havasından alan mağara, 200 metre yükseklikteki devasa sarkıtları ve binlerce yılda oluşmuş mağara göletleriyle hem doğa severlerin hem de mağaracılık meraklılarının mutlaka uğradığı yerler arasında.
Halk arasında Dilek Mağarası veya Köşekbükü Mağarası olarak da bilinen Astım Mağarası, 15 metre derinliği bulan ve oluşumu 3. Jeolojik Dönem’e kadar uzanan bir tabiat harikası. İyi düzenlenmiş yürüyüş alanı ve aydınlatmalarıyla keyifli bir gezi deneyimi yaşatan mağaraya yöre halkı dilek dilemek için de sıkça uğruyor. Her yıl şifa bulmak isteyen yüzlerce insan tarafından da ziyaret edilen Astım Mağarası’na uğrayarak Türkiye'nin en büyüleyici mağaralarından birini keşfe çıkabilirsiniz.
Tarsus Doğa Parkı içerisinde yer alan ve 2014 yılında hizmete açılan Tarsus Hayvanat Bahçesi, hem çocuklu ailelerin hem de hayvan severlerin keyifle gezebileceği sevilen bir gezi alanı. Uluslararası standartlara göre düzenlenmiş hayvan yaşam alanları içerisinde 80’den fazla farklı türden hayvana ev sahipliği yapan hayvanat bahçesinde yırtıcı hayvanlardan sürüngenlere, onlarca kuş çeşidinden midilli atlara kadar pek çok hayvanı yakından görüp fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Tarsus Hayvanat Bahçesi’nin içerisinde çocuk oyun alanları, restoranlar ve kır bahçesi bulunuyor.Mersin merkezine sadece 27 kilometre uzaklıkta yer alan hayvanat bahçesine minibüslerle 25-30 dakika içinde rahatça ulaşabilirsiniz.
2023 Fiyatları
1999 yılında bir çoban tarafından kazara keşfedilen Aynalıgöl Mağarası, iç bölümleri düzenlenerek turizme kazandırıldı ve şehrin en çok ziyaret edilen mağaralarından biri haline geldi. Akdeniz kıyısında yer alan en büyük mağaralardan olan ve tabiat parkı ilan edilerek koruma altına alınan Aynalıgöl Mağarası’nın içinde tuzlu suyun etkisiyle oluşmuş ayna gibi duvarlar, devasa sarkıtlar ve dikitler arasında unutulmaz bir gezi yapabilirsiniz. Etkileyici manzaralarından dolayı Türkiye'nin en çok fotoğraflanan mağaralarından biri olan Aynalıgöl Mağarası’nın içinde derinliği 40 metreyi geçen büyük göl de görülmeye değer güzellikte.
Hangi dönemde ve kimler tarafından yapıldığı hala tam olarak bilinmeyen Adam Kayalar, sarp kayalar üzerine oyulmuş kabartma figürleri ve heykelleriyle tüm dünyadan insanları kendine çekiyor. Şeytan Deresi Vadisi'nde, Narlıkuyu beldesine 11 kilometre uzaklıkta yer alan Adam Kayalar’ın M.Ö. 3. ve M.S. 3. yüzyıllar arasında yapıldığı tahmin ediliyor.
Tarih ve doğa gezilerinin yanı sıra benzersiz manzarasıyla fotoğrafçıların da çok ilgisini çeken taş kabarmalarda kadınlar, çocuklar, askerler ve dağ keçileri figürlerinin yanı sıra Roma kartalı kabartması da hemen göze çarpıyor. Yüzyıllar boyunca rüzgâr ve yağmurlardan dolayı bir miktar aşınsalar da hala ilk yapıldıkları zamanki gibi büyüleyici görünen taş oymalarını görmeden Mersin’den ayrılmamalısınız.
Sadece Mersin'in değil, Akdeniz'in de en güzel koylarından biri olarak gösterilen Boğsak Koyu, çam ormanları arasına gizlenen altın sarısı kumsalı ve karşısındaki Boğsak Adası manzaralarıyla görülmeye değer yerlerden biri. Cam berraklığı denizinden dolayı şnorkelli, tüplü ve tüpsüz dalış turlarının düzenlendiği koy, doğa yürüyüşlerinin de değişmez bir parçası konumunda.
Tertemiz sahilinde deniz kaplumbağalarının yumurtladığı Boğsak Koyu’nda donanımlı kamp alanlarının yanı sıra şezlong ve güneş şemsiyesi kiralayabileceğiniz küçük turistik tesisler de hizmet veriyor. Güzelliğinden dolayı mavi bayrak ödülü kazanan koy, Boğsak Adası’nın doğal bir dalgakıran görevi görmesinden dolayı dalgasız kalan deniziyle çocuklu aileler ve acemi yüzücüler için de güvenli bir yüzme deneyimi sunuyor.
Mersin'e 50 kilometre, Erdemli ilçesine ise sadece 11 kilometre uzaklıkta yer alan Kumkuyu beldesi, ismini aldığı ince kumlu sahili ile yaz tatillerinin sevilen adreslerinden biri. Sadece Mersin'den değil, Gaziantep ve Adana gibi çevre illerden gelen yüzlerce insanı da her yaz misafir eden belde; kaliteli otelleri, restoranları, kafeleri ve turistik tesisleri ile oldukça hareketli. Mavi bayrak ödüllü Zincirlikuyu Plajı ve Töbank Plajı’nın tadını çıkarabileceğiniz Kumkuyu, sakin bir atmosferde yürüyüş yapmak veya balık restoranlarında mevsimlik Akdeniz balıklarının tadını çıkarmak için Mersin’de gidebileceğiniz en güzel yerler arasında.
Mersin’in el değmemiş bakir güzelliklerini kuruyan en ünlü koylarından Barbaros Koyu, kayalar tarafından çevrelenmiş turkuaz denizi ile dinlendirici bir gün geçirmek için uğrayabileceğiniz yerler arasında. Silifke ilçesine bağlı olan ve minibüslerle veya tekne gezileriyle kolayca ulaşabileceğiniz Barbaros Koyu, yay şeklindeki yapısından dolayı halk arasında Eğribük Koyu olarak da biliniyor. Berrak denizi, yemyeşil çam ormanları ve etkileyici kaya oluşumlarından dolayı teknelerin mutlaka uğradığı Barbaros Koyu’nda deniz manzaralı kamp ve mesire alanları da bulabilirsiniz.
Mersin’in en ünlü doğa harikalarından olan Cennet Cehennem Mağaraları, her yıl binlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. 135 metre derinliğindeki Cennet Mağarası ve ona oldukça yakın olan 128 metre derinliğindeki Cehennem Mağarası’nı rehberli turlarla birlikte keşfe çıkabilir; mağaralar içinde binlerce yılda şekillenmiş sarkıt ve dikitler ile unutulmaz bir yolculuk yapabilirsiniz.
Mağaralar çevresinde şifalı kaynak sularının doldurduğu kaya göletlerinde de yüzme şansı bulabileceğiniz gezinizde Cennet Mağarası girişinde, M.Ö. 5. yüzyılda inşa edilmiş Meyvem Ana Kilisesi ve Zeus Tapınağı’nı da yakından görebilirsiniz. Pek çok mitolojik efsaneye konu olan, Tanrı Zeus'un ejderha Typhon’u yendikten sonra hapsettiği yer olarak bahsedilen Cehennem Mağarası ve karstik kaya oluşumlarıyla benzersiz manzaralar sunan Cennet Mağarası, Mersin’de kesinlikle uğramanızı ve yakından görmenizi önerdiğimiz yerler arasında.
Çalışma Saatleri
Mersin'in etkileyici antik kentinden biri olan ve Bozyazı ilçe sınırlarında yer alan Nagidos Antik Kenti, bölgede kurulmuş en eski yerleşim alanlarından biri olarak dikkat çekiyor. Tarihi M.Ö. 2000'li yıllara kadar uzanan ve küçük ada anlamına gelen Nagidos Antik Kenti, ihtişamlı seramik eserleriyle tüm dünyadan ilgi görüyor. 1900'lü yıllardan beri kazı çalışmalarının yürütüldüğü antik kentte pek çok paha biçilmez seramik ve mozaik bulundu.
Halk arasında Paşabeleni Tepesi olarak bilinen alanda inşa edilen ve etkileyici surları günümüze kadar kalmayı başarmış, döneminin en güçlü ve zengin kentlerinden biri olan Nagidos Antik Kenti’ni rehberli turlarla keşfe çıkabilir ve gezinizden sonra antik limanın ıssız koyunda kısa bir mola vererek denize girebilirsiniz.
130 kilometre boyunca yemyeşil doğal güzellikler arasında ilerleyen Limonlu Çayı’nın büyüleyici manzarasıyla süslü Kayacı Vadisi, hem doğa gezileri hem de fotoğraf turlarının en popüler adreslerinden biri. Rehberli turlarla keşfe çıkabileceğiniz ve doğanın içinde huzur bulabileceğiniz vadi, Limonlu Çayı’nın kenarında kurulan ahşap iskelelerde hizmet veren balık restoranları, kır bahçeleri ve mesire alanları ile özellikle yaz aylarında oldukça kalabalık.
Kayacı Vadisi; iyi düzenlenmiş yürüyüş parkurlarında spor yapmak, seyir teraslarında fotoğraflar çekmek ve olta balıkçılığı yaparak yılın yorgunluğunu atmak için Mersin’de gidilebilecek en güzel yerler arasında. Şehir merkezine sadece 45 kilometre uzaklıkta yer alan ve antik dönemlerden beri ilgi gören Kayacı Vadisi'nin 200 metrelik dik kayalıklarında tırmanış ve dağcılık gibi sporlar da yapabilirsiniz.
Taşucu Liman Kalesi mevkiinde yer alan ve Nato Deniz Üssü’nün hemen karşısında uzanan İncekum Plajı, ismini incecik kumlu eşsiz sahilinden alıyor. Mersin'in saklı cennetlerinden biri olan plaj, sahil kahvaltıları ve kızıl gün batımı eşliğinde sunulan romantik akşam yemekleri ile özellikle turistlerin çok ilgisini çekiyor. Liman Kalesi surlarının manzaraları eşliğinde masmavi sularda yüzebileceğiniz İncekum Plajı’na kısa bir yürüyüş mesafesindeki Boğsak Köyü'ne de uğrayarak organik ürünler satın alabilirsiniz.
Akdeniz kıyısı boyunca uzanan görkemli surlarıyla dikkat çeken ve günümüze kadar sağlam kalabilmiş ender kalelerden biri olarak mutlaka görmenizi önerdiğimiz Mamure Kalesi, Anamur ilçesi Bozdoğan beldesinde yer alıyor. Denize sıfır konumda inşa edilmiş surları ve gözlem kuleleri ile kartpostal güzelliğinde bir güzelliğe sahip Mamure Kalesi, Türkiye'nin az bilinen tarihi hazinelerinden biri.
3. yüzyılda Romalılar tarafından deniz yolunu gözetlemek amacıyla inşa edilen ve 12. yüzyılda Kilikya Ermeni Krallığı döneminde onarılan kale, Karamanoğulları Beyliği döneminde ve 1469 yılında Osmanlı Devleti'ne geçtikten sonra da defalarca büyütülmüş. Mamure Kalesi’nin iç bölümlerini gezebilir; cami, yaşam alanları, tapınaklar ve etkileyici taş süslemeleri yakından görebilirsiniz. Önü Akdeniz’in masmavi suları, arka tarafı ise su dolu hendeklerle çevrili kalenin gözlem kuleleri ve surlarından ise panoramik deniz manzaraları izleyerek muhteşem fotoğraflar çekebilirsiniz.
Mersin’de her mevsim etkileyici manzaralara şahit olabileceğiniz başka bir sevilen gezi alanı da Taşeli Platosu. 7 ile 26 milyon yıl önce yaşanan Miyosen döneme kadar uzanan benzersiz kaya oluşumlarıyla sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da en özel yerlerinden biri olan ve her yıl binlerce kişi tarafından gezilen plato, adeta bir açık hava müzesini andırıyor.
Rehberli doğa yürüyüşlerinin yanı sıra motor, jeep ve at safarileriyle de keşfe çıkabileceğiniz Taşeli Platosu boyunca antik kentler, şelaleler, devasa kanyonlar ve deltalar arasında unutulmaz bir gün geçirebilirsiniz. Milyonlarca yılda oluşmuş benzersiz karstik kaya yapılarından dolayı tüm dünyadan fotoğrafçıları da kendine çeken plato, renkli taşları ve dağ yamaçlarında sıralanmış ahşap evleri ile de görülmeye değer manzaralar sunuyor.
Mersin'in Çamlıyayla ilçesinde sınırlarında yer alan ve Bolkar Dağları'nın en etkileyici buzul göllerinden biri olan Çinili Göl, deniz seviyesinden 2500 metre yükseklikte oluşmuş bir krater gölü. 25.000 m2 büyüklüğe sahip göl, 100 metreyi aşan derinliğinden dolayı halk arasında Dipsiz Göl olarak da biliniyor. Tertemiz suyunun içme suyu olarak da kullanıldığı Çinili Göl, yaz aylarında serin ve yüksek oksijen seviyeli havasından dolayı doğa severler tarafından sıkça ziyaret ediliyor. Devasa kayaların çevrelediği gölün çevresinde kamp da yapabilir ve hem göl hem de muhteşem dağ manzaraları arasında huzur bulabilirsiniz.
Mersin'in en değerli hazinelerinden olan ve Evliya Çelebi'nin kitaplarında övgüyle bahsettiği Alahan Manastırı, Mersin-Karaman karayolu üzerinde Geçimli Köyü sınırlarında yer alıyor. Deniz seviyesinden 1300 metre yükseklikte, Göksu Vadisi'ne hakim bir konumda inşa edilen ve adeta bir kaleyi andıran manastırın birçok bölümü günümüze sağlam olarak kalmayı başarmış.
M.S. 4. ile 6. yüzyıllar arasında Hristiyanlar için önemli bir hac merkezi olarak ziyaret edilen Alahan Manastırı’nın mimarisi ise benzersiz özellikleri ile dikkat çekiyor. Roma zulümden kaçan ilk Hristiyanların inşa ettiği etkileyici yapılardan biri olan manastır; Batı Kilisesi, Doğu Kilisesi, kayalara oyulmuş odalar ve kaya mezarıyla pek çok farklı bölüme sahip. Cebrail ve Mikail simgeleri, asma yaprakları ve İncil tasvirlerinin yanı sıra kartal, aslan, öküz sembolleri ile süslü Alahan Manastırı, günümüzde hala yabancı turistler tarafından Mersin’de en çok ziyaret edilen yerlerden biri. Bu etkileyici manastırı rehberli turlarla keşfe çıkabilir ve ülkemizin gizli kalmış tarihi hazinelerinden birini yakından görebilirsiniz.
Mersin'in turistik ilçesi Tarsus'ta alışveriş yapmak için yerli ve yabancı turistlerin mutlaka ziyaret ettiği Kırkkaşık Bedesteni, büyüleyici taş mimarisiyle ilgi çelen simgesel yapılardan biri. Sadece alışveriş için değil, inanç ve kültür turları ile de keşfe çıkabileceğiniz Kırkkaşık Bedesteni, 2004 yılında aslına uygun olarak restore edildi ve halk arasında Beyaz Çarşı olarak biliniyor.
Ramazanoğulları Beyliği döneminde 1579 yılında inşa edilen ve günümüze kadar önemli bir ticaret merkezi olarak hizmet vermeye devam eden Kırkkaşık Bedesteni içerisinde yöresel yiyeceklerin yanı sıra yüzlerce ahşap, bakır, demir, gümüş ve dokuma ürününü inceleyip satın alabilirsiniz. Tarihi atmosferi ve otantik dokusunu korumayı başarmış bedesteni haftanın her günü 08:00 ile 20:00 saatleri arasında gezebilirsiniz.
Mersin'in en bilinen simgesel yapılarından bir diğeri de Tarsus ilçesi merkezinde yer alan ve Bizans döneminden kalan bir tarihi hazine olan Kleopatra Kapısı. Ünlü Romalı komutan General Antonius'un Mısır Kraliçesi Kleopatra için yaptırdığı ve Kleopatra'nın şehre girdiği kapı olan Kleopatra Kapısı, ismini de buradan alıyor. Bazı tarihi kaynaklarda Deniz Kapısı olarak da geçen ve 1835 yılında Mısırlı İbrahim Paşa tarafından büyük bölümü yıktırılan kapı, günümüzde turistlerin en çok ziyaret ettiği ve önünde fotoğraf çektirdiği anıtsal yapılardan biri. Kleopatra Kapısı’na Tarsus merkezinden kısa bir yürüyüşle veya toplu taşıma araçlarıyla kolayca ulaşabilirsiniz.
Akdeniz kıyısında, İsmet İnönü Bulvarı'nın hemen yanı başında yer alan ve 2000 yılında halka açılan Mersin Atatürk Parkı, şehrin en popüler rekreasyon alanlarından biri. İçerisinde ördeklerin ve kazların yüzdüğü göletler, süs havuzları, spor alanları, palmiyeler ve meyve ağaçlarıyla süslü yürüyüş parkurları bulunan park, 2000 kişilik açık hava tiyatrosunda da pek çok kültürel ve sanatsal etkinliğe ev sahipliği yapıyor.
Çocuk oyun alanları, çay bahçeleri, kafeler ve restoranlar da bulabileceğiniz, 60 dönümlük bir arazi yeşil alanı kapsayan Mersin Atatürk Parkı’nda ünlü Refah Şehitleri Anıtı’nı da yakından görebilirsiniz. Yaz aylarında büyük müzik festivallerinin düzenlendiği park, şehrin gürültüsü ve kalabalığından uzaklaşarak deniz manzaraları eşliğinde keyifli akşam yürüyüşlerine çıkmak için de tercih ediliyor.
Toros Dağları eteklerinden Mersin'i kuş bakışı izlemek için mutlaka uğramanızı gereken Gelincik Tepesi, şehri gezen yerli ve yabancı turistlerin panoramik fotoğraflar çekmek için mutlaka uğradığı bir yer. Son yıllarda yamaç paraşütü etkinlikleri ile de çok popüler olan Gelincik Tepesi’nde siz de kısa bir eğitim alarak Mersin ve Akdeniz üzerinde yamaç paraşütü yaparak heyecan dolu bir gün geçirebilirsiniz. Muhteşem manzaralar izlerken çay ve kahvenizi yudumlayabileceğiniz kır bahçelerinin hizmet verdiği Gelincik Tepesi’ne şehir merkezinden toplu taşıma araçlarıyla kolayca gidebilirsiniz.
Mersin'in gizli cenneti olarak bilinen ve yılın her mevsimi sunduğu yemyeşil manzarasıyla görenleri büyüleyen Sunturas Şelalesi, 30 metrelik bir uçurumdan dökülen tertemiz kaynak sularıyla görülmeye değer. Çevresinde organik ürünlerle kahvaltı yapabileceğiniz kır bahçeleri ve mesire alanları bulunan şelale, özellikle yaz aylarında 9 derecelik şelale sularında serinlemek isteyen turistlerin sık uğradığı yerler arasında. Endemik bitki türleri arasında uzanan yürüyüş yolları ve seyir teraslarından fotoğraflarını çekebileceğiniz şelaleyi gezdikten sonra Efrenk Deresi kenarında kurulan alabalık çiftliklerinde bir mola vererek hem taze balıkları tadabilir hem de tertemiz havada yorgunluk atabilirsiniz.
Mersin'de turist kalabalıklardan uzakta kristal berraklığındaki denizin tadını çıkarabileceğiniz en özel yerlerden biri de Akçakıl Koyu. Çam ormanlarıyla sarılı koy, güzelliğiyle tekne ve yat turlarının da önemli mola noktalarından biri. Silifke ilçesine 12 kilometre, Taşucu beldesinde ise sadece 3 kilometre uzaklıkta yer alan ve ismini küçük çakıl taşlarıyla süslü sahilinden alan Akçakıl Koyu’nda donanımlı kamp ve karavan alanlarının yanı sıra şezlong ve güneş şemsiyesi kiralayabileceğiniz bir turistik tesis de hizmet veriyor. Çabuk derinleşen denizinden dolayı acemi yüzücüler ve çocuklu ailelerin dikkatli olmasını önerdiğini Akçakıl Koyu’na Mersin'de her saat bulabileceğiniz Silifke veya Taşucu minibüsleri ile 1 saatlik bir yolculukla ulaşmanız mümkün.
Mersin'in Toroslar ilçesine bağlı Gözne beldesinde yer alan ve deniz seviyesinden 1085 metre yükseklikteki sarp kayalar üzerinde inşa edilen Gözne Kalesi’ni hem çam ormanlarının Akdeniz'le bütünleştiği panoramik manzaraları izlemek hem de günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış tarihi surlar arasındaki gezinti yapmak için ziyaret edebilirsiniz.
Etkileyici manzarasıyla doğa yürüyüşleri ve tarih turlarının rotaları üzerinde yer alan kale, dikdörtgen formda tasarlanmış sivri kemerli tonozları, havalandırma delikleri ve altıgen gözlem kulesi ile bölgedeki en etkileyici tarihi yapılardan biri. Mersin merkezine sadece 30 kilometre uzaklıkta yer aldığı için kolayca ulaşabileceğiniz Gözne Kalesi’nin surlarından çarpıcı gün batımı manzaralarına da şahit olabilirsiniz.
Göksu Nehri'nin Akdeniz’e döküldüğü noktada yer alan Göksu Deltası Kuş Cenneti, hem doğa severlerin hem de kuş gözlemcileri ve fotoğrafçıların mutlaka görmesi gereken, ülkemizin en güzel doğa cennetlerden biri. Önemli göç yolları üzerinde yer alan ve 10.000 hektardan büyük bir alanı kapsayan kuş cenneti; pelikanlılardan karabataklara, şah kartallarından kızıl şahinlere kadar 450’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapıyor.
Sevimli flamingoları ve deniz kaplumbağaları ile de tüm dünyadan turistleri kendine çeken Göksu Deltası Kuş Cenneti’ni her mevsim düzenlenen rehberli doğa yürüyüşleri ile keşfe çıkabilir; sazlıklar, yeşil alanlar ve küçük göletlerde kuşların harika fotoğraflarını çekebilirsiniz. Roma ve Bizans döneminden kalan tarihi kalıntıları da inceleyebileceğiniz kuş cenneti, Mersin gezinizde doğayla baş başa unutulmaz bir gün geçirmek için gidebileceğiniz popüler gezi alanları arasında.
Toros Dağları eteklerinden yer altı nehri olarak doğarak 35 kilometre boyunca devam eden Anamur Çayı, ilginç şeklinden dolayı Dragon Çayı olarak da anılıyor. Yaz aylarının sevilen gezi adreslerinden olan Anamur Çayı’nın çevresindeki kır bahçeleri, balık restoranları, çocuk oyun alanları, mesire alanları ve onlarca endemik bitki türü içinde uzanan yürüyüş parkurları çok ilgi görüyor.
Küçük sandallar veya kanolarla geziler yapabileceğiniz Anamur Çayı’nda aynı zamanda bahar ve yaz aylarında rafting etkinlikleri de düzenleniyor. Bir yer altı nehri olduğu için pek çok noktadan fışkıran kaynak sularıyla her zaman tertemiz kalan Anamur Çayı’na Mersin gezinizde uğrayabilir, temiz havada taze balıkları tadına baktıktan sonra çayın eşsiz manzarası karşısında çayınızı yudumlayabilirsiniz.
Mersin'in Mezitli ilçesi sınırlarında yer alan ve deniz kıyısına oldukça yakın bir konumda inşa edilen Soli (Pompeiopolis) Antik Kenti, sit alanı olarak koruma altına alınan bir tarihi hazine. M.Ö. 6. yüzyıla kadar uzanıyor 3500 yıllık tarihe sahip antik kent, önemli bir filozof ve astronomi biliminin kurucu olan Aratos’un anıt mezarı için de ziyaret ediliyor.
Uzun süre Pers egemenliğinde kalan antik kenti, Helenistik ve Roma dönemlerinde de önemli bir kent olmaya devam etmiş. Günümüze kadar kalmış etkileyici Roma sütunları, antik tiyatrosu, tapınakları ve hamamlarıyla tarih turlarının önemli adreslerinden biri haline gelen Soli (Pompeiopolis) Antik Kenti’nin 33 sütunlu caddesinde harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Gezinizden sonra kentin antik limanında inşa edilmiş binlerce yıllık dalgakıranların manzarası eşliğinde dalgasız denizin de tadını çıkarabilirsiniz.
Narlıdere beldesinde Kızlar Hamamı Koyu’nun hemen yanında yer alan küçük Akyar Koyu, plajı olmamasına rağmen kayalar arasında denize girebileceğiniz berrak deniziyle ünlü başka bir gizli koy. Çevresindeki deniz manzaralı mesire ve kamp alanları için de ziyaret edilen koy, büyüleyici gün batımı manzaralarından dolayı tekne turlarının da sevilen mola noktalarından biri haline gelmiş durumda. İsterseniz koyun tertemiz sularında uzman dalgıçlarla birlikte tüplü ve tüpsüz dalış turlarına katılarak Akdeniz’in su altı zenginliklerini de yakından görebilirsiniz.
Hem doğa severler hem de macera tutkunlarının mutlaka keşfetmesi gereken doğa harikalarından biri de Kisecik Kanyonu. Mersin'in saklı cenneti olarak bilinen ve şehre 58 kilometre uzaklıktaki kanyon, metrelerce yükseklikteki kanyon duvarlarının arasından akan Tarsus Çayı’nın eşsiz manzarası ve buz gibi sularla dolu kaya göletleriyle yaz aylarının değişmez gezi adreslerinden biri.
3 kilometre uzunluğundaki Kisecik Kanyonu’nun belirli bölümlerini rehberli turlarla keşfe çıkabilir, seyir teraslarından kanyonun panoramik manzaralarını izleyebilir, binlerce yıllık mağaraları gezebilir ve onlarca ağaç çeşidiyle süslü yürüyüş yollarında temiz havada yenilenebilirsiniz.
Yaz aylarında hem kalabalıklardan uzaklaşmak hem de sıcaklardan kaçmak için gidebileceğiniz en sevilen yeşil alanlardan biri olan Karaekşi Milli Parkı, Mut ilçesine sadece 7 kilometre uzaklıkta. 5 hektar büyüklüğünde bir yeşil alanı kapsayan ve 1965 yılından beri mesire alanı olarak hizmet veren milli park; Karaekşi Deresi kenarında kurulmuş alabalık çiftlikleri, kır bahçeleri, çocuk oyun alanları, seyir terasları ve yağmur barınaklarıyla özellikle yaz gezileri için ideal. Gün boyu çınar ve kızılçam ağaçları ile sarılı yürüyüş parkurlarında tertemiz havada spor yapabileceğiniz Karaekşi Milli Parkı’nın dere manzaralı mesire alanlarında da doğayla iç içe güzel zaman geçirebilirsiniz.
Anamur ilçesine ismini veren Anemurium Antik Kenti, deniz kenarında M.Ö. 4. yüzyılda inşa edilmiş bir liman kenti. Uzun süre Roma İmparatorluğu hakimiyetinde kalan ve döneminde bölgenin en büyük liman kentlerinden biri olan Anemurium, Sasaniler tarafından işgal edilerek belirli bölümler tahribata uğramış.
Helenistik, Roma ve Erken Bizans dönemi tapınaklarının kalıntılarını gezebileceğiniz Anemurium Antik Kenti, bulunduğu konumdan sunduğu büyüleyici Akdeniz manzaralarında dolayı hem tarih hem de doğa gezilerinin rotaları arasında yer alıyor. Günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış etkileyici antik tiyatrosu, deniz kıyısında uzanan metrelerce yükseklikteki surları ve Helenistik dönemde beyaz taşlarla inşa edilmiş gözetleme kuleleri ile hala etkileyici bir görüntüye sahip olan Anemurium Antik Kenti’nin sahilinde ise tarihi suların önünde doyasıya yüzebilirsiniz.
Yüzlerce metrelik kanyon duvarlarına oyulmuş etkileyici insan kabartmaları ile tüm dünyadan tarih meraklılarının ilgisini çeken ve hala gizemini koruyan Şeytan Deresi Vadisi, eşsiz manzaralar arasında güzel bir gezi deneyimi sunuyor. Adam Kayalar ismi verilen benzersiz kaya oyması yapıları ve el değmemiş doğasıyla hem doğa yürüyüşleri hem de fotoğraf safarilerinin merkezi haline gelen gizemli Şeytan Deresi Vadisi’nin seyir teraslarından panoramik kanyon manzaralar izleyebilir veya donanımlı kamp alanlarında çadırınızı kurarak bu ilginç yerde birkaç gün geçirebilirsiniz.
Doğal güzellikler açısından tam bir cennet olan Mersin’de rehberlerle birlikte gezebileceğiniz ve harika fotoğraflar çekebileceğiniz başka bir etkileyici yer de Gezende Kanyonu. Gülnar ilçesi sınırlarında yer alan ve turkuaz renkli gölü ile ünlü kanyon, doğa yürüyüşlerinin yanı sıra rafting, kaya tırmanma, dağcılık ve kampçılık gibi pek çok aktiviteye de ev sahipliği yapıyor.
Ermenek Çayı’nın serin sularında yaz aylarında serinleyebileceğiniz Gezende Kanyonu’nda dar kaya duvarları, irili ufaklı şelaleler ve el değmemiş doğal güzellikler arasında unutulmaz bir gün yaşayabilirsiniz. Mersin merkezine yaklaşık 45 kilometre uzaklıkta bulunan kanyonu rehberli turların yanı sıra minibüslerle ulaşarak kendi başınıza da keşfe çıkabilirsiniz.
Mersin'de tarih ve arkeoloji turları ile keşfe çıkabileceğiniz başka bir büyüleyici yapı da Silifke ilçesinde yer alan Mezgit Kalesi. Kale olarak bilinse de aslında bir anıt mezar olarak tasarlanan, 20 metre yükseklikte ve 2 katlı olarak kesme taşlarla inşa edilen Mezgit Kalesi, görülmeye değer güzellikte. Roma döneminde önemli bir aile için yaptırıldığı düşünülen ve mozole şeklinde tasarlanan kale, antik yazıtlarda Korkusuz Kral Mezarı olarak geçiyor. Güzelliğiyle ve bulunduğu konumdan dolayı doğa yürüyüşlerinin bir parçası haline gelen ve Silifke’ye sadece 27 kilometre uzaklıkta yer alan Mezgit Kalesi’nin iç bölümlerini de gezme şansınız var.
Mersin merkezinde Adnan Menderes Bulvarı üzerinde yer alan Mersin Deniz Müzesi, şehrin en önemli ve en çok ziyaret edilen müzelerinden biri. 2010 yılında hizmete açılan ve Türk denizcilik tarihi üzerine binlerce eserlik devasa kütüphanesi ile ilgi çeken müzenin sergi salonlarında ise tarih boyunca kullanılan gemilerin modelleri, deniz topları ve ateşli silahları inceleyebilirsiniz.
Osmanlı döneminden günümüze deniz temalı yağlı boya tabloların da sergilendiği müzede efsanevi denizcilerimizden Barbaros Hayrettin Paşa ve Piri Reis gibi isimlere ayrılmış özel bölümleri de gezme şansı bulacaksınız. Yavuz Muharebe Kruvazörü ve Nusret Mayın Gemisi gibi simgesel gemilerin maketlerini mutlaka incelemenizi önerdiğimiz müze, yıl boyu düzenlenen sanat etkinlikleri ve gemi modeli atölyeleri ile oldukça hareketli.
2023 Fiyatları
Mersin Belediyesi tarafından işletilen ve Mecitözü ilçesinde Kadın Üretici Pazarı’nın hemen yanında bulunan Mezitli Aquapark, çocuklu ailelerin yaz aylarında şehir merkezindeki gidebileceği en eğlenceli ve popüler yerler arasında. Her yaş grubuna uygun 8 tane farklı büyüklükte su kaydırağı, eğlence havuzları, 50 cm derinlikteki çocuk havuzları, oyun alanları, kafeleri ve restoranlarıyla tüm gün çocuklarınızla doyasıya eğlenebileceğiniz Mezitli Aquaparka, toplu taşıma araçlarıyla Mersin’in her yerinden kısa sürede ulaşabilirsiniz.
Çalışma Saatleri
Hem etkileyici mimarisi hem de panoramik manzaralarıyla tarihi gezileri ve doğa yürüyüşlerinin rotaları arasına giren Tokmar Kalesi, Silifke merkezine 22 kilometre uzaklıkta Akdeniz’e hakim yüksek bir tepede görülmeye değer bir manzara sunuyor. 12. yüzyılda inşa edildiği düşünülen kalenin sularının bir bölümü ve iç kalenin yaşam odaları günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış. Sarp bir patikadan yürüyerek ulaşabileceğiniz kalenin surlarından büyüleyici gün batımı manzaraları da izleyebilirsiniz.
Mersin'in en etkileyici camilerinden ve en eski tarihi yapılarından biri olan Tarsus Ulu Camii, Cami-i Nur olarak da biliniyor ve ilçe merkezinde ismini verdiği Cami-Nur semtinde yer alıyor. Kısa bir yürüyüş ulaşabileceğiniz, Türk-İslam mimarisinin en güzel örneklerinden biri olarak gösterilen cami, sadece tarih ve kültür meraklılarının değil mimari sevenlerin de mutlaka görmesi gereken şaheserlerden biri.
1579 yılında Ramazanoğulları Beyliği döneminde tek şerefeli olarak kesme taşlarla ve dikdörtgen planlı olarak inşa edilen Tarsus Ulu Camii; 47 x13 metrelik taş duvarları, etkileyici ahşap oymaları, mermer sütunlu revakları ve otantik atmosferiyle görülmeye değer. Cami, ünlü Kırkkaşık Bedesteni’nin hemen yanında yer aldığı için iki etkileyici yapıyı bir arada gezebilirsiniz.
Akdeniz'in gizli cenneti olarak bilinen, yemyeşil çam ormanlarının turkuaz renkli denizle bütünleştiği Tisan Yarımadası, Mersin'de mutlaka keşfe çıkmamız gereken bir doğa cenneti. Doğu ve batısında 2 tane turkuaz renkli koyla çevrelenen yarımada; Yunanlar tarafından M.Ö. 7. yüzyılda kurulan bir antik kentinin kalıntıları arasında sıralanan bembeyaz evleri, yemyeşil doğası ve balık sürülerini bile görebileceğiniz berrak denizi ile sizi tropikal bir cennette hissettirecek.
Çarpıcı su altı kaya oluşumları ve balık çeşitliliği ile tekne gezilerinin yanı sıra dalış turlarının da en sevilen mola noktalarından biri haline gelen Tisan Yarımadası’nda her bütçeye uygun oteller, kafeler ve restoranlar bulabilir; tüm gün çam ormanlarının sardığı koylarda denizin tadını çıkardıktan sonra akşamları da Akdeniz manzaraları eşliğinde romantik akşam yemekleri tadabilirsiniz. Silifke ve Yeşilovacık minibüsleriyle kısa sürede gidebileceğiniz Tisan Yarımadası’na tekne ile de ulaşabilirsiniz.
Kur'an-ı Kerim'de geçen ve Yedi Uyurlar Mağarası ismiyle de bilinen Eshab-ı Kehf Mağarası, hem Müslümanlar hem Hristiyanlar tarafından kabul edilen ve her yıl yüz binlerce kişi tarafından ziyaret edilen Mersin’in önemli hazinelerinden biri. Pek çok dini efsaneye konu olan etkileyici mağara, halk arasında Ziyaret Dağı olarak bilinen Encülüs Dağı eteklerinde yer alıyor.
300 m2 büyüklüğünde ve 10 metre yüksekliğinde olan, 3 tane tünel ile birbirine bağlanan Eshab-ı Kehf Mağarası’nın hemen yanına Padişah Abdülaziz tarafından 1873 yılında yaptırılan mescit de çok ilgi çekiyor. Dini öneminin yanı sıra doğal güzelliğiyle inanç ve kültür turlarının değişmez adreslerinden biri haline mağarayı rehberlerle gezerek burada 300 yıl boyunca uykuya dalan gençler ve dini efsaneler hakkında detaylı bilgiler alabilirsiniz.
Erdemli ilçesinin Kızkalesi beldesinde yer alan ve Mersin'in en güzel plajlarından biri olarak mutlaka uğramanızı önerdiğiniz Kızkalesi Plajı, sahilden 600 metre uzaklıkta denizin ortasındaki bir adaya inşa edilmiş Kız Kalesi'nin büyüleyici manzaraları eşliğinde unutulmaz bir yüzme deneyimi sunuyor.
Altın renkli kumlarla süslü geniş bir sahile sahip olan plajda şezlong ve güneş şemsiyesi kiralayabileceğiniz turistik tesisler, su sporu olanakları, kafeler ve restoranlar bulabilirsiniz. Plajda doyasıya yüzdükten sonra deniz bisikleti ve kano kiralayarak veya yüzerek ulaşabileceğiniz Kız Kalesi'nde küçük bir gezi yapabilir ve küçük adayı saran devasa surlarından manzarayı izleyebilirsiniz.
Paperon Kalesi olarak da bilinen ve Mersin'de en büyük kalelerinden biri olan Çandır Kalesi, şehir merkezine 40 kilometre uzaklıktaki Masa Dağı’nda yer alan ve deniz seviyesinden 1125 metre yükseklik tek bir kaya bloku üzerinde yükselen görkemli bir yapı. Bölgede inşa edilen Ermeni kalelerinin en karmaşık ve mimari açıdan en etkileyicisi olan Çandır Kalesi’nin tam olarak ne zaman yapıldığı ise bilinmiyor.
14. yüzyılda Karamanoğulları tarafından işgal edilen ve Osmanlı dönemine kadar pek çok medeniyetin hakimiyetinde kalmış kaleyi gezerken Bizans dönemine ait kilise kalıntıları, devasa sarnıçlar ve 11. yüzyıl mimari özelliklerini yansıtan taş süslemeler arasında keyifli bir tarih gezisi yapabilirsiniz. Kilikya Ermeni Krallığı’nın en önemli kalelerinden biri olarak gösterilen ve kayalara oyulmuş 172 basamakla ulaşabileceğiniz Çandır Kalesi, panoramik manzaralarından dolayı da fotoğrafçıları kendine çekiyor.
Mersin’in Bozyazı ilçesinde gezebileceğiniz etkileyici Softa Kalesi, antik dönemlerde imparatorların sığınma yeri olarak kullanılmış etkileyici bir yapı. Panoramik Akdeniz manzaraları sunan 140 metre yükseklikteki bir kaya kütlesi üzerine inşa edilen kalenin 1800 yıllık olduğu tahmin ediliyor. Kayalar içinde oyulmuş devasa tüneller ile limandaki Anemurium Antik Kenti ve Mamure Kalesi’ne bağlandığı düşünülen Softa Kalesi, savunma amacıyla tasarlanmış. Günümüze kadar ayakta kalmış devasa sularında gezebileceğiniz kaleden muhteşem doğa ve deniz manzaraları izleyebilirsiniz.
Silifke merkezine sadece 4 kilometre uzaklıkta yer aldığı için kısa bir yürüyüşle ulaşabileceğiniz Aya Tekla Ören Yeri içerisinde yer alan Aya Tekla Yeraltı Kilisesi, hem tarih meraklıları hem de yabancı turistlerin sıkça ziyaret ettiği benzersiz bir yapı. Hristiyanlığın en eski azizelerinden biri olan Aya Tekla’nın yaşadığı mağarada inşa edilen ve Hristiyanlığın ilk dönemlerinde bölgeye gelen rahip ve keşişlerin yaşadığı kilise, sert kayalar içine oyulmuş yaşam odaları ve sunak alanları ile çok çarpıcı bir manzaraya sahip. Antik dönemlerde keşişlerin halka şifa dağıtması ve tedavi etmesinden dolayı önemli bir hac merkezi haline gelen Aya Tekla Yeraltı Kilisesi, günümüzde ise inanç ve kültür turlarının değişmez bir parçası.
2023 Fiyatları
Mustafa Kemal Atatürk'ün Mersin ziyaretinde uğradığı Taşucu beldesini doğduğu yer olan Selanik’e benzetmesinden sonra Atatürk’ün doğduğu evin aynısı inşa edilerek ziyarete açılan Taşucu Atatürk Evi, gezinizde mutlaka uğramanız gereken yerlerden. Ankara ve İstanbul'da da bir benzeri bulunan iki katlı, taş ve ahşap mimarili konağın dönem mobilyalarıyla süslü odalarında Atatürk'ün kişisel eşyaları, Mersin gezisinden fotoğraflar ve antikalar arasında tarihte bir yolculuk yapabilirsiniz. Çevresinde butik oteller, kafeler ve restoranların da hizmet verdiği, merkezi bir konumda yer alan Taşucu Atatürk Evi, 2005 yılından beri her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor.
Mersin’de başka bir sevilen doğa sporları merkezi olan Göksu Kanyonu, özellikle bahar ve yaz aylarında rafting, kano, kampçılık, yürüyüş, dağcılık, kaya tırmanma gibi pek çok aktiviteye ev sahipliği yapıyor. Türkiye'nin en güzel 10 kanyonundan biri olarak gösterilen ve Göksu Nehri'ni saran devasa kaya duvarlarıyla görkemli bir manzara sunan kanyonda binlerce yılda şekillenmiş çarpıcı kaya oluşumları ve el değmemiş bakir doğal güzellikler arasında güzel bir gün geçirebilirsiniz. Her zorluk derecesine göre düzenlenmiş yürüyüş yollarında keşfe çıkabileceğiniz Göksu Kanyonu’nun hırçın sularında ise uzmanlarla birlikte rafting yaparak eğlenebilirsiniz.
Tarsus ilçesi girişinde yer alan ve 6. yüzyılda Bizans İmparatoru Justinyen tarafından ilçeye su taşımak amacıyla inşa edilen etkileyici Justinyen Köprüsü, ticaret için gelen seyyahlardan para alındığı için Bac Köprüsü olarak tarihi kayıtlara geçmiş. Selçuklular tarafından onarılan ve yüzlerce yıl boyuna kullanılmaya devam eden Justinyen Köprüsü, Tarsus Çayı üzerinde 3 kemerli olarak ve kesme taşlarla inşa edilmiş. Sağlam mimarisi ile günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış köprüyü ziyaret ederek hem yüzlerce yıllık taş mimariyi inceleyebilir hem de Tarsus Çayı’nın harika fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Mersin merkezdeki en büyük yeşil alanlardan biri olan Mersin Atatürk Parkı içerisinde ziyaret edebileceğiniz Refah Şehitleri Anıtı, şehri gezen yerli ve yabancı turistlerin mutlaka uğradığı bir simgesel yapı. II. Dünya Savaşı sırasında İngiltere'de yaptırılan ve Türkiye yolculuk ederken saldırıya uğrayarak batırılan Refah Gemisi’nde şehit olan 167 denizcinin anısı için 1972 yılında inşa edilen Refah Şehitleri Anıtı’nın bir benzeri de Japonya’nın Kushimoto şehrinde bulunuyor. Atatürk Parkı’nın deniz manzaraları eşliğinde yürüyüş yaptıktan sonra bu çarpıcı anıtı da ziyaret ederek şehitlerimizi anabilirsiniz.
Mersin ve çevresinde antik kentlerde yapılan arkeolojik kazılarda elde edilen binlerce eserin sergilendiği Tarsus Müzesi, 1557 yılı yapımı Kubat Paşa Medresesi’nin restore edilmesiyle 1970 yılında ziyarete açıldı. İki büyük salonunda Demir Çağı’ndan Bizans dönemine uzanan 7500 yıllık paha biçilmez eserleri inceleyebileceğiniz müzenin etnografya bölümünde ise Mersin'in kültürel yapısını görebileceğiniz yöresel giysiler, bakır ve ahşap el yapımı eserler, antikalar, heybeler ve at koşumları gibi yüzlerce obje sergileniyor. İsmetpaşa Mahallesi'nde 75. Yıl Kültür Merkezi Kompleksi içerisinde yer alan Tarsus Müzesi’ni pazartesi günleri hariç haftanın her günü 08:00 ile 17:00 arasında gezebilirsiniz.
Mersin’in turistik ilçesi Silifke'de binlerce yıllık tarihi hazineleri görmek için gitmeniz gereken yer olan Silifke Müzesi, 1958 yılında kuruldu ve 1973 yılından beri günümüzdeki binasında hizmet veriyor. İlçe merkezinde Malazgirt Bulvarı üzerinde yer alan ve kısa bir yürüyüşle kolayca ulaşabileceğiniz müzede Alkalik ve Grek dönemlerinden Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine kadar uzanan paha biçilmez eser sergileniyor.
Arkeolojik ve etnografik eserlerin sergilendiği ayrı bölümleri bulunan iki katlı müzenin bahçesinde ise Roma dönemi sütunları, taş heykeller ve pişmiş topraktan yapılmış devasa testiler arasında keyifle gezebilirsiniz. Silifke Müzesi’ni yaz aylarında 10:00 ile 17:00, kış aylarında ise 08:00 ile 17:00 saatleri arasında haftanın her günü ücretsiz ziyaret edebilirsiniz.
Mersin’in Çamlıyayla ilçesi sınırlarında yer alan Çoçakdere Milli Parkı, yılın her mevsimi doğa gezileri ve kamp yapmak için tercih ediliyor. Milli park; kızılçam, karaçam, meşe ve köknar ağaçlarıyla çevrili yürüyüş yolları, Toros Dağları eteklerindeki seyir terasları, sarp kayalar arasında akan buz gibi dereleri ve ahşap köprüleri ile dinlendirici bir günlük gezi sunuyor. Motor ve jeep safarilerinin yanı sıra dağ bisikleti turlarıyla da keşfe çıkabileceğiniz milli parkın mesire alanları ve kır bahçelerinde ise tertemiz havada çayınızı yudumlayabilir veya kaya göletlerinin soğuk sularında yaz aylarında yüzerek serinleyebilirsiniz.
Yaz aylarının sıcak günlerinde soğuk sularda serinlemek istiyorsanız, Mersin'e girebileceğiniz başka bir güzel plaj da Antalya-Mersin yolu üzerinde yer alan Soğuksu Plajı. Soğuksu Çayı’nın buz gibi sularının denize karışmasından dolayı yaz aylarında bir soğuk kalan sularından ismi alan plaj; etkileyici kaya oluşumları, berrak denizi ve çam ormanları arasındaki kamp alanlarıyla keyifli bir deniz günü sunuyor. Hem soğuk hem de tatlı olan tertemiz sularıyla yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerle dolan plaj, şnorkelli dalışlar yapmak için de uygun.
Mersin'de denize girebileceğiniz en temiz plajlardan biri olan Altınofroz Plajı, 2007 yılından beri mavi bayrak ödülü kazanıyor. Çevresinde butik oteller, apart oteller, restoranlar, kayalar üzerindeki iskelelerde hizmet veren plaj kulüpleri ve kafelerin bulunduğu plajın çevresindeki falezlerden de serin gibi sulara atlayarak eğlenebilirsiniz. Silifke ilçesi Atakent bölgesinde yer alan bu çok sevilen plaja Mersin'den her saat minibüs bulabilirsiniz.
Tarsus merkezinde Tekke Mahallesi'nde yer aldığı için kolayca ulaşarak gezebileceğiniz Donuktaş Anıtı, oldukça geniş bir alanı kapsayan etkileyici bir Roma tapınağı ve aynı zamanda Mersin'deki en eski yapılardan biri. 115 metre uzunlukta ve 7 metre yükseklikteki dış duvarlarıyla adeta bir kaleyi andıran, güzelliğiyle turistik gezilerin sevilen adreslerinden biri haline gelen Donuktaş Anıtı’nın kim tarafından yaptırıldığı ise hala bilinmiyor. Tarihi kaynaklardaJüpiter Mabedi, saray ve anıt mezar olarak geçen anıtta yapılan arkeolojik kazı çalışmalarında ise pek çok paha biçilmez eser bulundu. Donuktaş Anıtı’nı Tarsus merkezinde yer alan diğer tarihi hazineler Kleopatra Kapısı ve tarihi Tarsus evleriyle birlikte gezebilirsiniz.
Mersin’in en eski tarihi yapılardan biri olan ve Silifke'de Olba Antik Kenti’ne yakın bir konumda bulunan Helenistik Kule, M.Ö. 3. yüzyılda antik kentin gözlem kulesi olarak inşa edildiği düşünülen ve günümüze kadar kalmayı başarmış anıtsal bir yapı. Roma döneminde yenilenen, 23 metre yükseklik ve 16 x 13 metre genişlikteki kulenin başka bir özelliği de hiç harç kullanılmadan kesme taşlarla yapılmış olması. Antik dönemin önemli yapılarından olan ve Roma dönemi paralarının üzerine resmi basılan Helenistik Kule’ye Silifke'ye gezerken uğrayabilir ve güzel fotoğraflar çekebilirsiniz.
Mersin'in başka bir görülmeye değer gezi ve kamp alanı olan Ilısu Şelalesi, sarp kayalar arasından 70 metre yükseklikten dökülen bembeyaz sularıyla yılın her mevsimi eşsiz doğa manzaraları sunuyor. Mersin'in Gülnar ilçesi sınırlarında yer alan, bahar ve yaz aylarında kar sularının erimesiyle dolan buz gibi göletlerinde yüzebileceğiniz şelale, çevresindeki mesire alanları ve kamp alanlarıyla da doğanın içinde dinlendirici bir gün geçirebileceğiniz en güzel yerlerden. Mersin Otogarı’nda her saat bulabileceğiniz Gülnar minibüsleri ile kolayca ulaşabileceğiniz Ilısu Şelalesi’ni doğa gezileri ve fotoğrafçılık turlarıyla da keşfe çıkabilirsiniz.
Mersin’in sevilen turistik ilçesi Erdemli’nin en popüler plajlarından olan ve ilçe merkeze sadece 9 kilometre uzaklıkta yer alan Limonlu Plajı, ismini plajın çevresini saran limon ağaçlarından alıyor. Plaj; yaz aylarında bile serin kalan denizi, ince kumlu sahili ve doğal güzellikleriyle Mersin halkının yanı sıra çevre şehirlerden gelen tatilcileri de misafir ediyor.
Limonlu Plajı’nın çevresinde piknik yapabileceğiniz mesire alanları, donanımlı kamp alanları, şezlong ve güneş şemsiyesi kiralayabileceğiniz turistik tesislerde, büfeler, tuvaletler ve giyinme kabinleri gibi olanaklar da bulabilirsiniz. Gün batımında büyüleyici manzaralar izleyebileceğiniz plajın tertemiz sularında yüzdükten sonra limon bahçeleri arasında keyifli bir gezinti yapmayı da unutmayın.
Mut ilçesine bağlı Tekeli Köyü’nde yer alan ve etkileyici mimarisi ile tarih turlarının bir parçası olarak ziyaret edilen Kızıl Minare Camii’nin Karamanoğulları Beyliği döneminde inşa edildiği düşünülüyor. Etkileyici mimarisinin korunması amacıyla 1990 yılında 1. derece sit alanı ilan edilen Kızıl Minare Camii, Mersin’in diğer camilerinden farklı olarak kızıl kesme taşlarla inşa edilen minaresinden ismini alıyor. Bölgeye hakim yüksek bir tepede yer aldığı için büyüleyici doğa manzaraları da izleyebileceğiniz Kızıl Minare Camii’nin özellikle kış aylarında kar yağarken harika fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Mersin'in Mut ilçesine bağlı olan ve turizm olanaklarının son derece geliştiği Kozlar Yaylası, ilçeye sadece 19 kilometre uzaklıkta. Elektrik, su ve telefon gibi imkanların bulunduğu yaylada bungalov oteller ve yayla evlerinde de konaklayabilirsiniz. Etkileyici kanyonlar arasında uzanan yayla; tertemiz havası, kaynak suları, çam ve ardıç ağaçları arasında ilerleyen yürüyüş yollarıyla yaz aylarında serinlemek için gidebileceğiniz en güzel Mersin yaylalarından biri. Kamp yapmak için de en çok tercih edilen yerlerden olan deniz seviyesinden 1410 metre yükseklikteki Kozlar Yaylası’nda yaz aylarında şenliklere katılabilir, yöresel yayla yemekleri tadabilir ve yaylada yetiştirilen organik ürünleri satın alabilirsiniz.
Mersin'in Mut ilçesi merkezinde, ilçeye hakim yüksek bir tepede hemen dikkatinizi çekecek olan Mut Kalesi, kimler tarafından yapıldığı bilinmeyen ve günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış bir tarihi hazine. Karamanoğulları döneminde onarıldığı bilinen kale, 2. Mahmut döneminde ise genişletilerek günümüzdeki halini almış.
Çarpıcı kesme taş mimarisi ve çam ormanları arasından sunduğu panoramik manzarasıyla ilçeyi gezen turistlerin mutlaka ziyaret ettiği Mut Kalesi’ne kısa bir yürüyüşle veya toplu taşıma araçlarıyla kolayca ulaşabilir ve kalenin iç bölümlerini gezebilirsiniz. Geceleri ışıklandırıldığında büyüleyici bir manzara sunan kalenin en güzel fotoğraflarını ise akşam gezilerinizde çekebilirsiniz.
Narlıkuyu beldesinin mutlaka görmeniz gereken bir tabiat cenneti olan Kızlar Hamamı Koyu, güzelliği ile antik efsanelere konu olmuş bir yer. Yunan mitolojik hikayelerinde Zeus'un kızlarının yıkandığı anlatılan koy, ismini de bu antik hikayelerden alıyor. Çam ormanlarının ve küçük kayalıkların sardığı turkuaz denizinde keyifli bir yüzme deneyimi sunan Kızlar Hamamı Koyu’nun kristal berraklığındaki sularında balık sürülerini bile görebilirsiniz. Temiz deniziyle tekne gezileri ve dalış turları için de tercih edilen koyda kayalar üstünde veya çam ağaçları altında havlunuzu sererek tüm gün bu büyüleyici yerin huzurlu atmosferde yılın yorgunluğunu atabilirsiniz.
Büyüleyici bir doğa harikası olmasına rağmen az bilinen Aksıfat Kanyonu, Ulubey Kanyonu'ndan sonra Türkiye'nin en uzun ikinci kanyonu. Toros Dağları’nın yamaçlarından başlayarak 110 kilometre boyunca ilerleyen Aksıfat Deresi’nin çevresini saran 200 metrelik devasa kaya duvarlarına sahip kanyon, hem yürüyüş hem de kaya tırmanma ve dağcılık gibi doğa sporları yapmak için ideal.
Aksıfat Kanyonu’nun çarpıcı manzarasını seyir teraslarından izleyebilir; el değmemiş güzellikler ve buz gibi nehir suları arasında ilerleyen 13 kilometrelik yürüyüp parkurunda rehberli yürüyüşlere katılabilirsiniz. Orta zorluk derecesinde yürüyüş parkurları sunan kanyonu gezerken yaz aylarında eriyen tertemiz kar sularıyla dolu kaya göletlerinde serinlemeyi de unutmayın.
Mersin'in Aydıncık ilçesi merkezine kısa bir yürüyüş mesafesinde yakınında yer alan Kelenderis Antik Kenti, kolayca ulaşabileceğiniz ve Akdeniz kıyısında inşa edilmiş surlarından muhteşem manzaralar izleyebileceğiniz bir yer. Antik tiyatro ve su kanalları gibi pek çok bölümü günümüze sağlam ulaşmış kent, birçok antik efsaneye de konu olmuş. M.Ö. 2000 yıllarında Luvi-Hitit tanrılarından ve Tarsus’un kurucu baş tanrılarından biri olan Sandokos'un kurduğu söyleyen kent, etkileyici tapınak ve sunak alanlarıyla arkeoloji meraklılarının çok ilgisini çekiyor. Kentte yapılan arkeolojik kazılarda elde edilen onlarca eseri ise Silifke Müzesi ve Anamur Müzesi’nde görebilirsiniz.
Mersin'e 20 kilometre uzaklıktaki Soğucak Yaylası'nda, bölgeye hakim yüksek bir tepe üzerine inşa edilen Belenkeşlik Kalesi, sunduğu panoramik yayla manzalarından dolayı doğa gezileri ve yayla turlarının değişmez mola noktalarından biri haline geldi.
Bizans döneminde inşa edildiği düşünülen, dikdörtgen planlı olarak kesme taşlarla örülmüş kale, günümüze ulaşmış etkileyici mimarisi ile yaylayı gezerken hemen dikkat çekecek. Çevresi yürüyüş yolları, seyir terasları, çardaklar ve dinlenme alanlarıyla iyi bir şekilde düzenlenen Belenkeşlik Kalesi’nden bahar ve yaz aylarında açan sarı çiçeklerle süslü Soğucak Yaylası'nın eşsiz manzaralarını izleyebilirsiniz.
Mersin'de mutlaka ziyaret etmenizi önerdiğimiz etkileyici müzelerden biri olan Narlıkuyu Mozaik Müzesi, Silifke’ye bağlı tatil beldesi Narlıkuyu’nda, antik bir Roma hamamının mozaik tabağını da müze içine alınarak 1975 yılında hizmete açıldı. Antik çağlardan başlayarak Bizans dönemine kadar uzanan siyah, beyaz ve renkli taşlarla tasarlanmış yüzlerce mozaik eserin sergilendiği müzenin en değerli eseri ise Zeus’un üç kızı Aglaia, Thalia ve Euphrosine tasvir edilerek hazırlanan dünyaca ünlü Üç Güzeller Mozaiği. Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 09:00 ile 17:00 saatleri arasında ziyaret edebileceğiniz Narlıkuyu Mozaik Müzesi, Çerkez Sokak üzerinde Narlıkuyu merkezinden kısa bir yürüyüş mesafesinde yer alıyor.
Binlerce yıllık etkileyici mağaralar açısından çok zengin olan Mersin'de uğramanız gereken etkileyici bir mağara da Türkiye'nin en uzun onuncu, en derin ise üçüncü mağarası olan Çukurpınar Mağarası. Anamur'a 46 kilometre uzaklıkta, 1880 metre yükseklikte ve Taşeli Platosu’na hakim bir konumda yer alan mağara, Çukurpınar Yaylası’na oldukça yakın olduğu için yayla turlarıyla da sıkça ziyaret ediliyor.
3300 metre uzunluğa ve 1196 metre derinliğe sahip olan mağara, 1990 yılında keşfedilerek turizme kazandırıldı. Profesyonel rehberlerle birlikte keşfe çıkabileceğiniz Çukurpınar Mağarası’nın içindeki taşların binlerce yılda aşınması ile oluşturulmuş devasa sarkıtlar ve dikitler arasında unutulmaz bir gün geçirebilirsiniz. Etkileyici derinliği ile dünyanın da en derin 35. mağarası olan Çukurpınar Mağarası, Mersin'in görülmesi gereken tabiat harikalarından biri.
Özellikle çocuklu ailelerin eğlenmek için ziyaret ettiği popüler turistik merkezlerinden biri olan Tarsus Su Park, Atatürk Gençlik Parkı içerisinde, ilçe merkezinden kısa bir yürüyüş ulaşabileceğiniz güzel bir konumda yer alıyor. Güvenlikli çocuk havuzları, farklı büyüklüklerde su kaydırakları, kafeteryaları, dinlenme alanları ve güneşlenme terasları ile keyifli bir gün geçirebileceğiniz su parkı, salı günleri saat 11.30 ile 16.30 arasında ise sadece kadınlara hizmet veriyor. Tarsus Su Parkı, ücretsiz yüzme kurslarının yanı sıra yaz aylarında düzenlenen konserler ve eğlenceli etkinliklerle de ilgi görüyor.
Silifke ilçesine bağlı Yeşilovacık beldesinde sevilen bir mesire ve kamp alanı olan Mavikent sahili, arkası yemyeşil çam ormanları, önü ise masmavi denizle sarılı bir doğa cenneti. Yeşil ve mavinin birbirine karıştığı küçük plajında güzel bir gün geçirebileceğiniz sahil, tertemiz denizinden dolayı hafta sonları ve yaz aylarında hem Mersin halkı hem de turistler tarafından ziyaret ediliyor. Panoramik Akdeniz manzaraları sunan dağ yamaçlarında çam ağaçları altında çadırınızı kurabileceğiniz sahilde hiçbir işletme bulunmadığı için gelirken hazırlıklı gelmenizi öneririz.
İlçe merkezinde Adnan Menderes Caddesi üzerinde yer alan Anamur Müzesi, ilçenin üzerine kurulduğu Anemurium Antik Kenti’nde yapılan kazı çalışmalarında elde edilen yüzlerce tarihi esere ev sahipliği yapıyor. Sergilenen 7000’den fazla paha biçilmez eserlerin yanı sıra kütüphanesi, fotoğraf sergileri, Anamur’un yüzlerce yıllık geleneksel ürünlerini görebileceğiniz etnografya bölümü ve konferans salonları ile de ilgi çeken Anamur Müzesi’ni yaz aylarında 10:00 ile 17:00, kış aylarında ise 08:00 ile 17:00 saatleri arasında pazartesi günleri hariç haftanın her günü ücretsiz olarak gezebilirsiniz.
Sadece büyüleyici plajları, binlerce yıllık mağaraları ve milli parkları ile değil, yemyeşil yaylalarıyla da çok ilgi gören Mersin'de ziyaret edebileceğiniz en güzel yaylalardan biri de şehir merkezine sadece 28 kilometre uzaklıkta, Toros Dağları eteklerinde yer alan Gözne Yaylası.
Deniz seviyesinden 1200 metre yükseklikte uzanan yayla, kiraz ve vişne bahçelerinin yanı sıra çam, ardıç, meşe gibi onlarca ağaçla sarılı yürüyüş yolları, ahşap yayla evleri ve her yıl ağustos ayı sonunda düzenlenen yağlı güreş etkinlikleri ile de oldukça popüler bir gezi alanı. Yazın en sıcak günlerinde bile serin kalan oksijen seviyesi yüksek havası ile kamp yapmak için de ideal olan Gözne Yaylası’nda yöresel et yemekleri tadabileceğiniz restoranlar, çay içerek yorgunluk atabileceğiniz kır bahçeleri ve piknik yapabileceğiniz mesire alanları da hizmet veriyor.Mersin piknik yerleriiçin linkteki yazımıza da uğrayabilirsiniz.
Mersin'in Taşucu beldesinde yer alan ve Meryem Ana'ya adanmış olan bu kilise Bizans dönemine dayanan Tarihi bir kilise olarak karşımıza çıkıyor. Kilise zaman içerisinde bazı değişikliklere uğramış olsa da Hristiyanlıktaki Meryem Ana kutsallığına vurgu yapmasıyla önem taşıyor. Mersin’in tarihi ve dini dokusunu yansıtan anlamlı bir yapı olan kilise hem yerel halk hem de turistler tarafından ilgi odağı olduğunu söyleyebiliriz.
Yapım tarihi kesin olarak bilinmeyen ve Osmanlı dönemine ait olduğu düşünülen cami Mersin il merkezinde yer alan tarihi bir ibadethane olarak karşımıza çıkıyor. Cami, tipik Osmanlı mimarisine uygun bir tarzda inşa edilmiş olup ve dönemin estetik özelliklerini taşıdığını söyleyebiliriz. Mersin Eski Camii'nin minaresi tipik Osmanlı minaresinin örneklerinden olup, camiye özgün bir karakter kazandırıyor. Cami iç mekanı geleneksel Osmanlı cami tasarımına uygun olup; ahşap işçiliği, süslemeleri ve detaylarıyla dikkat çekiyor. Cami onarım ve bakım görse de caminin tarihi dokusu korunarak yapıldığını söyleyebiliriz. Mersin Eski Cami hem ibadet amacıyla kullanılan hem de turistik ziyaretler için ilgi çekici bir mekan olarak hizmet veriyor. Cami Mersin'in tarihi ve kültürel zenginliğini yansıtan önemli yapılarından biri olup, şehrin dini mimarisini bizlere yansıtıyor.
Adamkayalar Mezar Anıtları, Mersin'in Silifke ilçesine bağlı Uzuncaburç antik kenti yakınlarında yer alan tarihi mezar anıtlarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Roma ve Bizans dönemlerine ait olup; anıtlar, antik dönemdeki ölülerin anısını yaşatmak ve saygı göstermek amacıyla oluşturulmuş mezar yapıları olarak biliniyor. Taş oyma teknikleriyle yapılmış olan bu anıtlar, , dönemin yaşam tarzını, mitolojik motifleri ve figürleri betimleyen kabartmalarla bezeniyor. Mezar anıtları, o dönemin sanatını, kültürünü ve inanç sistemini yansıtan önemli belgeler niteliğinde karşımıza çıkıyor. Adamkayalar Mezar Anıtları, arkeolojik ve tarihi bir zenginliği yansıtarak ziyaretçilere geçmişe dair bir pencere açıyor. Bu anıtlar, Silifke'nin tarihi ve kültürel mirasının bir parçasıdır ve bölgeye gelen ziyaretçiler için ilgi çekici bir nokta olarak yer alıyor.
Aydıncık Kız Kalesi, Mersin'in Aydıncık ilçesinde bulunan tarihi bir kale olarak karşımıza çıkıyor. Kale, deniz kenarında küçük bir yarımada üzerinde olup, denize hakim bir noktada bulunuyor. Kalenin yapım tarihinin kesin olarak bilinmemesi ile, Bizans veya Roma dönemine ait olduğu düşünülmektedir. Aydıncık Kız Kalesi, geçmişte savunma amaçlı olarak inşa edilmiş olup, denizden gelebilecek tehlikelere karşı bir gözlem ve koruma noktası olarak kullanılmıştır. Kale yapısı oldukça sağlam taş işçiliğiyle inşa edilmiş olup ve tarihi dokusunu büyük ölçüde koruyarak karşımıza çıkıyor. Aydıncık Kız Kalesi'nin isminin, bölgede yaşayan yerel halk arasında anlatılan hikayelere dayandığı söyleniyor. Kale, Aydıncık ilçesinin tarihi ve kültürel mirasını yansıtan önemli bir yapı ve bölgeye gelen ziyaretçiler için ilgi çekici noktalardan biri olarak karşımıza çıkıyor.
Anamur İçel Dağları, Mersin ilinin Anamur ilçesi çevresinde yer alan doğal bir dağlık bölge olarak karşımıza çıkıyor. Bu dağlar, zengin bitki örtüsü ve doğal yaşamıyla gelen ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Dağlık alan, yürüyüş, doğa yürüyüşleri gibi açık hava etkinlikleri için popüler tercih noktası olarak karşımıza çıkıyor. Bölge, tarihi kalıntılar, mağaralar ve doğal güzellikler gibi farklı ilgi çekici noktaları içinde barındırıyor. Anamur İçel Dağları, ziyaretçilerine hem doğal hem de kültürel açıdan zengin bir deneyim sunuyor. Mersin'in Taşucu beldesinde yer alan ve Meryem Ana'ya adanmış olan bu kilise Bizans dönemine dayanan Tarihi bir kilise olarak karşımıza çıkıyor. Kilise zaman içerisinde bazı değişikliklere uğramış olsa da Hristiyanlıktaki Meryem Ana kutsallığına vurgu yapmasıyla önem taşıyor. Mersin’in tarihi ve dini dokusunu yansıtan anlamlı bir yapı olan kilise hem yerel halk hem de turistler tarafından ilgi odağı olduğunu söyleyebiliriz.
Mersin geziniz bittikten sonra sırada neresi var diye merak ediyorsanız Adana'da gezilecek yerler sizi bekliyor.