Bulgaristan'ın Tuna Nehri kıyıları boyunca kurulan tarihi şehri Rusçuk aynı zamanda ülkenin en büyük 5 kentinden biri olmasıyla dikkati çekiyor. Bulgaristan’ın kuzeyinde yer alan şehrin nüfusu ise 200 bine yakın. Şehirde gezinize Özgürlük Meydanı’nda dolaşarak başlayabilir ve daha sonra hayli enteresan parçalara ev sahipliği yapan müzeleri gezebilirsiniz. Nostaljik trenlere ve diğer araçlara ev sahipliği yapan Ulusal Taşımacılık ve İletişim Müzesi, yolu Rusçuk ve civarına düşenler tarafından muhakkak görülmesi gereken yerlerden. Enteresan şekilli sarkıt ve dikitleriyle ilgiyi hak eden Orlova Chuka Mağarası ise diğer bir durağınız olabilir. Ayrıca sanata merakı olan ziyaretçiler Rusçuk Sanat Galerisi’nde sergilenen modern sanat eserlerini görmeyi ihmal etmemeliler. Eğer Bulgarcanız çok iyi değilse, Rusçuk’ta yerel dili bilen bir rehberle beraber gezmenizde yarar var. Çünkü şehirdeki müzelerde açıklamalar genellikle bu dilde yazılıyor. Eğer Rusçuk’u gezerken yorulup bir süre mola vermek isterseniz, yolunuzu Mladezhki Parkı’na düşürebilirsiniz. Rusçuk’ta yaşayan halkın da vazgeçilmez duraklarından olan park hem yetişkinler hem de çocuklar için harika bir dinlenme noktası. Rusçuk’ta ayrıca Bulgar mutfağının en nefis örneklerinden bazılarını tadabileceğinizi anımsatmamızda yarar var. Şehirde genellikle kahvaltılarda servis edilen baniçka bir tür geleneksel Bulgar böreği. Lutenitsa ise kahvaltı sofralarını süsleyen diğer bir enfes seçenek. Bir tür geleneksel sos olan lutenitsa, ekmeğin üzerine sürülerek yeniyor. Ayrıca bize çok da yabancı sayılmayacak bozanın daha tatlı versiyonlarını şehirde bulabilirsiniz. Ülkenin kuzey sınırına yakın bir noktada kurulan Rusçuk yıl boyunca hayli serin ve karasal bir iklimin etkisi altında. Bu nedenle şehri yaz aylarında ziyaret etmeyi planlıyorsanız dahi yanınıza mutlaka ince ceket benzeri giysilerden almalısınız.