Şifalı termal sularıyla Türkiye’nin en önemli sağlık turizmi merkezlerinden biri olan Denizli, turizm dergilerinin kapaklarının süsleyen dünyaca ünlü Pamukkale travertenleri için de her yıl yüz binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. Antik çağın şifa merkezi olan Hierapolis Antik Kenti’nin görkemli yapılarıyla tarih turlarının, onlarca nadir görülen su kuşuna ev sahipliği yapan yemyeşil tabiat parklarıyla doğa gezilerinin değişmez adreslerinden biri haline gelen Denizli’nin her yeri görülmeye değer güzellikler ile çevrili.
Yılın her mevsimi hem kendi başına hem de doğa gezileri ve fotoğrafçılık turlarıyla keşfe çıkabileceğin Denizli’de efsanelere konu olan binlerce yıllık mağaralardan, gizli göllere kadar pek çok tabiat harikasını yakından görebilirsin. Bu doğa harikası şehri keşfe çıkmadan önce şehre gidecekler tarafından bize en çok sorulan soruları senin için yanıtlamaya başlıyoruz.
Denizli seyahati kaç gün olmalı?
Denizli’yi tam olarak keşfetmek ve keyfini çıkarmak için en az 3-4 gününü ayırmalısın.
Denizli’ye hangi ayda gidilir?
Antik kentleri ve doğal güzelliklerini keşfe çıkmak, kamp yapmak ve yeşilin tadını çıkarmak için mayıs ve haziran arasındaki ayları seyahatin için seçebilirsin.
Denizli’de ne yenir?
Kuyu kebabı, yaprak sarma, biber tatari, börülce böreği, hamur dolması, yoğurtlu köfte, cızlama ve sucuklu un kavurmasının mutlaka tadına bakmalısın.
1984 yılında ziyarete açılan Denizli Atatürk Evi ve Etnografya Müzesi hem tarihi önemi hem de zengin koleksiyonlarıyla mutlaka görmen gereken yerler arasında. Müzede Mustafa Kemal Atatürk'ün kişisel eşyalarının yanı sıra antika silahlar ve Denizli'nin yüzlerce yıllık kültürel geçmişini yansıtan etnografik eserler de sergileniyor. Anıt eser olarak tescil edilen, iki katlı cumbalı konağıyla da dikkat çeken ve her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret edilen Denizli Atatürk Evi ve Etnografya Müzesi Merkezefendi ilçesinde yer alıyor.
Açık olduğu saatler
Yayla kültürü bakımından gelişmiş bir şehir olan Denizli, birbirinden güzel onlarca yaylaya ev sahipliği yapıyor. Deniz seviyesinden 1500 metre yükseklikte uzanan Bağbaşı Yaylası, turizm olanakları bakımından oldukça gelişmiş durumda. Çam ormanları arasında sıralanan bungalovlardan orman köşklerine, yöresel et ve sebze yemekleri tadabileceğin kır lokantalarından geleneksel kıl çadırlarına kadar yaylada pek çok imkan bulabilirsin. Yılın her mevsimi keyifli zaman geçirebileceğin yayla tertemiz havası ile gelenleri kendine hayran bırakıyor.
Yılın her mevsimi rehberli doğa gezileriyle keşfe çıkabileceğin tam doğa cenneti olan Honaz Dağı, doğal yapısının korunması amacıyla 1995 yılında milli park ilan edildi. Zengin bitki çeşitliliği, onlarca endemik bitki türü ve vahşi yaşam güzelliğiyle her doğa tutkununun görmesi gereken Türkiye’nin cennetlerinden biri olan Honaz Dağı Milli Parkı, aynı zamanda 60'dan fazla kuş türüne ev sahipliği yaptığı için kuş gözlem turlarını da değişmez adreslerinden.
Bahar ve yaz aylarında dağcılık, kaya tırmanma, kampçılık, dağ bisikleti gezileri, ATV turları ve fotoğraf safarileri gibi onlarca etkinliğin düzenlendiği Honaz Dağı; sarp kaya uçurumları, zorlu trekking parkurları, irili ufaklı şelaleleri ve etkileyici kaya oluşumlarıyla tertemiz havada doğa sporları yapmak için Denizli’de ilk uğraman gereken yerlerden.
Denizli'nin ikinci büyük şehir parkı olan ve 60.000 metrekarelik geniş bir alana yayılan Adalet Parkı, hem sevdiklerinle keyifli zaman geçirmek hem de spor yapmak için şehir merkezinden kolayca gidebileceğin yeşil alanlardan. Yeşil alanıyla dinlendirici bir doğa gezisi de yapabileceğin parkta 50.000’den fazla mevsimlik çiçek ve 1000 ağaç süslüyor.
Devasa yapay göleti, süs havuzları, yürüyüş yollarının yanı sıra çocuk oyun alanları, tenis kortları, mini golf sahaları, tırmanma duvarları, kaykay pistleri ve satranç sahalarıyla her yaştan insanı kendine çeken Adalet Parkı'nın 650 kişilik amfi tiyatrosunda yıl boyu düzenlenen kültürel ve sanatsal etkinliklere katılarak da güzel zaman geçirebilirsin.
Denizli’nin büyüleyici manzaralarını kuş bakışı izlemeye ne dersin? Kalkış istasyonunun Kervansaray Mahallesi olan kalkış istasyonu Denizli Teleferik ile unutulmaz bir yolculuk yapabilirsin. 8 kişilik 24 kabini ile hizmet veren ve yaklaşık 7 dakikalık bir yolculukla Bağbaşı Yaylası’na ulaşan teleferikten büyüleyici doğa güzelliklerinin panoramik fotoğraflarını çekebilirsin. Denizli şehrinin bütün güzelliğini gözler önüne seren Denizli Teleferik mutlaka deneyimlemen gerekenlerden
Açık olduğu saatler
Tarihi M.Ö. 3. yüzyıla kadar uzanan ve Ege Bölgesinin önemli yerleşimlerinden biri olan Laodikeia Antik Kenti, Denizli'ye düzenlenen tarih, kültür ve arkeoloji turlarının sevilen adresleri arasında. M.Ö. 261 ile 263 yıllarında inşa edilen ve M.Ö. 1. yüzyılda Anadolu'nun en önemli kenti olan Laodikeia, Romalılar tarafından da kullanılmış. Günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış devasa sütunları, antik tiyatroları, stadyumu, ihtişamlı Zeus Tapınağı, anıtsal çeşmesi ve etkileyici kilisesi ile görülmeye değer tarihi hazinelerimizden.
Açık olduğu saatler
Denizli merkezinden kolayca ulaşılabilen başka bir tabiat cenneti de Ornaz Vadisi. Bölgede düzenlenen doğa gezilerinin ana merkezi haline gelen vadi; gizli şelaleleri, buz gibi dereleri, endemik bitki türleri ve sık çam ormanlarıyla Ege’nin en güzel doğaya kaçış noktalarından biri.
Özellikle yaz aylarında hem Denizli halkı hem de turistler tarafından piknik yapmak amacıyla sıkça ziyaret edilen Ornaz Vadisinin kar suları ile beslenen buz gibi kaya göletlerinde serinleyebilir, oksijen seviyesi yüksek havada sevdiklerinle piknik yaparak eğlenceli bir gün geçirebilirsin.
Denizli'nin kalbi olarak kabul edilen Bayramyeri Meydanı, şehri keşfetmeye başlamak için ideal bir nokta. Denizli’nin sevilen lezzetlerini tadabileceğin restoranları, yol üstü kafeleri ve yüzlerce çeşit yöresel ürün bulabileceğin hediyelik eşya dükkanları ile günün her saati hareketli olan meydan, aynı zamanda Türkiye'de Kurtuluş Savaşı döneminde ilk kurtuluş meşalesini yakıldığı yer olmasıyla da ayrı bir öneme sahip.
İlk kurtuluş meşalesini yakan Hulusi Efendi'nin heykelini görme fırsatı bulabileceğin Bayramyeri Meydanı, yıl boyu önemli kutlamalara ve 15 Mayıs Denizli Milli Mücadele Günü gibi büyük etkinliklere ev sahipliği yapıyor.
UNESCO Dünya Miras Listesinde yer alan Hierapolis Antik Kentinde yapılan arkeolojik kazılarda elde edilen paha biçilmez eserleri görmek için Hierapolis Arkeoloji Müzesine mutlaka uğramalısın. Antik kent içerisindeki büyüleyici Roma hamamında hizmete açılan müze, her yıl yüz binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. Müzenin koleksiyonları arasında antik çağlardan Roma dönemine kadar uzanan paha biçilmez binlerce eser sergileniyor.
Her biri farklı dönemlere ait çeşitli bölümü bulunan müzenin geniş avlusunda ise devasa taş eserler ve lahitler sergileniyor. Müzede Roma tanrılarının günümüze kadar sağlam kalmış etkileyici heykelleri ve büstlerini de yakından görebilirsin.
Açık olduğu saatler
Anadolu Selçuklu döneminin önemli komutanlarından biri olan Server Gazi anısına inşa edilen türbe, Servergazi Mahallesi’nde yer alıyor. Selçuklu dönemini yansıtan kesme taşların yanı sıra kubbeli mimarisiyle de dikkat çeken Servergazi Türbesi görülmesi gereken yerler arasında.
Denizli; turistik ilçeleri, büyüleyici travertenleri ve şifalı kaplıcalarını yanı sıra birbirinden güzel mağaralarıyla da ilgi görüyor. Özellikle bahar ve yaz aylarında düzenlenen rehberli mağaracılık turları veya doğa gezileriyle keşfe çıkabileceğin Kaklık Mağarası, Denizli’nin en çok ziyaret edilen tabiat harikalarından biri. Kaklık Mağarası iç bölümlerini süsleyen travertenler, sarkıtlar ve dikitlerin yanı sıra kükürt bakımından zengin şifalı sularıyla da görülmeye değer.
Türkiye’nin diğer büyük mağaralarından farklı olarak içerisinde kireç taşları ile oluşmuş devasa travertenlere ev sahipliği yapan Karlık Mağarası, Denizli’nin görülmeye değer doğa güzelliklerinden biri.
Açık olduğu saatler
2500 yıllık Hierapolis Antik Kenti’nin en önemli hazinesi olarak gösterilen Hierapolis Antik Tiyatro seyahati sırasında mutlaka görmen gereken hazinelerden. Yapımının 150 yıldan fazla sürdüğü tahmin edilen ve Anadolu'da inşa edilmiş Roma dönemi antik tiyatrolarının en güzellerinden biri olarak kabul edilen Hierapolis Antik Tiyatrosu, bir benzerini Perge Antik Tiyatrosunda görebileceğin mitolojik kabartmalarıyla da ilgi çekiyor.
Devasa taş basamakları ve el yapımı çarpıcı taş oymaları ile süslü sahnesiyle dünyanın her yerinden binlerce tarih meraklısını kendine çeken antik tiyatroyu hem turlarla hem de Hierapolis Antik Kentini gezerken kendi başına keşfe çıkabilir, özellikle gün batımlarında bu büyüleyici antik yapının en güzel fotoğraflarını çekebilirsin.
Açık olduğu saatler
UNESCO Dünya Miras Listesinde yer alan Hierapolis Antik Kenti, Pamukkale travertenlerinin hemen yanı başında sıralanan tarihi bir yapı olarak karşımıza çıkıyor. 2000 yıllık uzun bir tarihe sahip olan antik kent, bölgede önemli eserler inşa eden Bergama Krallığının en önemli kenti ve şifa merkezi olarak biliniyor.
Hierapolis Antik Kenti; görkemli Apollon Tapınağı, Roma döneminde inşa edilen etkileyici hamamlar, devasa antik tiyatro, Bizans döneminden kalan Direkli Kilise gibi kutsal mekanlarıyla dünyanın her yerinden tarih ve kültür meraklılarını kendine çekiyor. Antik kayıtlarda kutsal kenti olarak geçen ve Roma dönemi sütunlarını süsleyen taş oymalarıyla da ziyaretçilerini büyüleyen Hierapolis Antik Kentini gezdikten sonra travertenlerinin şifalı sularında yorgunluk atabilirsin.
Açık olduğu saatler
UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alan Pamukkale Travertenleri eşsiz doğal güzelliğiyle her sene binlerce yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor. Kalsiyum oksit içeren termal sularla oluşan traverten terasları, pamuğa benzerken aynı zamanda Pamukkale’ye ismini veriyor. Mineraller bakımından zengin 15'ten fazla sıcak su kaynağı ile şifa arayan insanların sıkça uğradığı Pamukkale travertenlerinin çevresinde Roma döneminde inşa edilmiş antik havuzlar, hamam kompleksleri ve antik tiyatrolar yer alıyor. Türkiye’nin dünya çapında bilinen bu muhteşem güzelliği mutlaka görmen gerekenler listende olmalı.
Açık olduğu saatler
Şehrin kalabalığı ve gürültüsünden uzaklaşabileceğin, bölgeye özgü onlarca bitki ve ağaç çeşidiyle süslü, doğal güzelliklerin tadını çıkarabileceğin Çamlık Parkı, Denizli merkezine sadece 3 kilometre uzaklıkta yer alıyor. 30 hektardan büyük bir alana yayılan kızılçam ormanı içinde uzanan park, 1977 yılında açıldı.
Seyir terasları, iyi düzenlenmiş yürüyüş ve bisiklet yollarıyla güzel bir doğaya kaçış noktası olan Çamlık Parkı bahar aylarında rengarenk açan çiçeklerin, kış aylarında ise bembeyaz kar manzaralarına ev saipliği yapıyor.
Halk arasında Yeşildere Şelalesi olarak da bilinen ve Denizli'nin çok ziyaret edilen doğa harikalarından biri olan Ağlayan Kaya Şelalesi, aynı zamanda bölgenin en eski yerleşimlerine de ev sahipliği yapıyor. Antik hazineleriyle tarih turlarının da rotaları arasına giren büyüleyici şelale, en sıcak yaz günlerinde bile buz gibi kaya göletiyle çok seviliyor.
Yemyeşil doğal güzellikleri arasından 30 metreden dökülen bembeyaz sularıyla görülmeye değer bir manzaraya sahip olan Ağlayan Kaya Şelalesi; taze balıklar ile yöresel mezeler tadabileceğin alabalık çiftlikleri, yorgunluk atabileceğin mesire alanları ve harika fotoğraflar çekebileceğin seyir teraslarıyla hem hafta sonları hem de yaz aylarında doğayla iç içe zaman geçirmek için uğraman gereken yerler arasında.
Denizli ile Afyonkarahisar arasında yer alan ve ülkemizin önemli tektonik göllerinden biri olan Acıgöl, her mevsim sunduğu büyüleyici doğal güzellikleri görenleri kendine hayran bırakıyor. B sınıfı sulak alan olarak koruma altına alınan ve yaklaşık 41 kilometrekarelik geniş bir alana yayılan Acıgöl, deniz seviyesinden 836 metre yükseklikte yer alıyor. Ender kuş türlerini yakından görebileceğin yemyeşil sazlıkları, balık bakımından zengin suları ve çevresini saran karlı dağlarıyla kartpostaldan çıkmış bir güzelliğe sahip.
Denizli'nin Çivril ilçesi sınırlarında yer alan ve Türkiye'de çok az yerde görebileceğin Işıklı Gölü misafirlerine büyüleyici bir manzara sunuyor. Çivril Ovasında yer alan ve çevirisi sarp dağlarla çevrili bir tatlı su gölü olan Işıklı Gölü; Menderes Nehri, Akçay Deresi ve yer altı suları ile besleniyor. Deniz kartalı, sakallı akbaba, bıyıklı doğan gibi onlarca çeşit kuş türüne ev sahipliği yapan tabiat cenneti, her mevsim doğa yürüyüşü ve fotoğrafseverler tarafından ziyaret ediliyor.
Günümüzde su kuşu koruma alanı ilan edilen Işıklı Gölü, gün doğumu ve gün batımlarında sularının rengarenk parlamasından ismini alıyor. Ender kuş türlerini izleyebileceğin geniş sazlıkları, endemik bitki türleri ve sevimli geyikleriyle doğa gezisi yapabileceğin göl, Denizli’de mutlaka görmen gereken yerler arasında.
Eğe Bölgesi'nin en büyük kayak merkezi ve kış turizmi cenneti olan Denizli Kayak Merkezi, Denizli'de kış aylarında en çok ziyaret edilen yerlerden. Talas ilçesi sınırlarında bulunan kayak merkezi; 8 kayak pisti, 2700 kişilik 2 telesiyej ve teleski gibi olanaklarının yanı sıra otelleri ve restoranlarıyla da her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor.
Her yaş grubu için kayak eğitimlerinin verildiği kayak merkezinde 400 metre yükseklikteki üst istasyonda büyüleyici kar manzaralarını izleyebilirsin. Güzel bir kar tatili içicin uğrayabileceğin yerlerden olan Denizli Kayak Merkezi kış aylarında çok ilgi görüyor.
1. derece sit alanı olarak koruma altına alınan Güney Şelalesi, Denizli'nin çok ziyaret edilen tabiat harikaları arasında. Bakir doğal güzelliklerinden dolayı milli park olarak koruma altına alınan şelale, Cinder Dağı eteklerinde 20 metre yükseklikten dökülen bembeyaz sularıyla fotoğraf safarileri ve doğa yürüyüşlerinin ilk adresi arasında. Özellikle gün batımlarında enfes manzaralarına şahit olabileceğin Güney Şelalesine mutlaka zaman ayırmalısın.
UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alan, Hierapolis Antik Kenti içerisinde bulunan Kleopatra Havuzu, Roma dönemi eserlerinden olup 2300 yıllık uzun bir tarihe sahip. M.Ö. 2. yüzyılda şifalı sularla tedavi amacıyla inşa edilen ve binlerce yıl boyunca kullanmaya devam eden antik havuz, her mevsim 36 derece kalan termal sularıyla günümüzde de binlerce insanı kendine çekmeye devam ediyor. Mısır Kraliçesi Kleopatra'nın antik kenti ziyarete geldiğinde yüzdüğü ve Hz. Meryem'in tedavi için havuzu kullandığı gibi pek çok efsaneye de konu olan havuz ismini de buradan alıyor. Havuzun kaynak sularının kalp damar hastalıklarından romatizmaya, cilt rahatsızlıklarından sinir hastalıklarına kadar pek çok rahatsızlığa iyi geldiği biliniyor.
Açık olduğu saatler
Hem doğa sporları yapmak hem de büyüleyici fotoğraflar çekmek için her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret edilen İnceğiz Kanyonu, Denizli'ye yaklaşık 104 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Sadece Denizli’den değil Muğla ve Aydın gibi komşu şehirlerden de yürüyüşler ve fotoğrafçılık gezilerinin düzenlendiği devasa kanyon; masmavi dağ gölleri, onlarca metre yükseklikten dökülen irili ufaklı şelaleleri ve doğal seyir terasları ile panoramik fotoğraflar çekmek için Türkiye'nin en özel noktalarından biri.
6 kilometre uzunluğa ve 380 metre yüksekliğe sahip İnceğiz Kanyonu, zorlu trekking parkuru ve bakir güzelliğiyle yılın her mevsimi dünyanın pek çok farklı ülkesinden gelen insanlar tarafından doğa yürüyüşleri, kaya tırmanma, dağcılık, dağ bisikleti ve kampçık gibi etkinlikler için sıkça ziyaret ediliyor.
Denizli seyahatinde küçük bir mola vermek ve yemyeşil doğal güzellikler içinde yorgunluk atmak için şehir merkezine sadece 13 kilometre uzaklıktaki İncilipınar Parkına uğrayabilirsin. 174.000 metrekarelik büyük bir yeşil alanı kapsayan park; çarpıcı göleti, kamelyaları, koşu yolları, yürüyüş parkurları, çocuk oyun alanları, kır bahçeleri ve restoranlarıyla şehrin sevilen dinlenme alanlarından.
Jeolojik yapısından dolayı her köşesinden şifalı kaynak sularının fışkırdığı Denizli, Türkiye'nin en önemli sağlık turizmi merkezlerinden biri. Şehre sadece 25 dakika uzaklıkta yer alan Karahayıt kaplıcaları ise en çok ziyaret edilen sağlık merkezlerine ev sahipliği yapıyor. Hem yılın yorgunluğunu atmak hem de şifa bulmak isteyen binlerce kişi tarafından ziyaret edilen kaplıcalar, Pamukkale'nin ünlü travertenlerine de sadece 5 kilometre uzaklıkta.
Türkiye'nin en yüksek radyoaktivite oranına sahip sularıyla ünlü Karahayıt kaplıcalarının 50 derece sıcaklıktaki termal suları, cilt ve kas sorunlarından sindirim sistemi rahatsızlıklarına kadar onlarca rahatsızlığın tedavisi amacıyla kullanılıyor. Kaliteli termal oteller, ortopedik masaj hizmetleri alabileceğin sağlık tesisleri, açık ve kapalı termal havuzlar gibi pek çok olanak bulunuyor.
Denizli’ye yaklaşık 56 kilometre uzaklıkta yer alan Keloğlan Mağarası, doğa yürüyüşlerinin yanı sıra mağaracılık turlarının da değişmez adreslerinden biri. 1970 yılında keşfedildikten sonra pek çok efsaneye konu olan mağarada 20 gün yaşayan insanların saçlarının çıktığına inanılıyor ve etkileyici mağara ismini de bu efsaneden alıyor.
Keloğlan Mağarası’nın iç bölümleri; binlerce yılda oluşmuş rengarenk sarkıtlar, dikitler, sütunlar ve damlataş havuzlarıyla büyüleyici bir manzaraya sahip. Özellikle kireç taşları içinde oluşan damlataşlarıyla Türkiye'nin en güzel mağaralarından biri olarak gösterilen Keloğlan Mağarası, Denizli seyahatinde mutlaka uğraman gereken yerler arasında.
Açık olduğu saatler
Denizli ile Muğla arasında uzanan ve deniz seviyesinden 1900 metre yükseklikte yer alan Kartal Gölü, Çiçekbaba Dağı'nın kuzey yamacında çarpıcı bir manzara sunuyor. Türkiye'nin en yaşlı karaçam ormanının çevrelediği masmavi göl, zengin bitki çeşitliliği ve endemik türleri ile tüm dünyadan doğa bilimcileri de kendine çekiyor.
Çiçekbaba Dağı yürüyüşlerinin sevilen mola noktalarından biri haline gelen ve bahar aylarında açan mor çiçekleri ile görülmeye değer bir manzara sunan Kartal Gölü, oksijen seviyesi yüksek havasıyla doğanın tadını çıkarmak için en ideal noktalardan biri. Yılın her mevsimi sessiz ve huzurlu atmosferini koruyan krater gölü; anıt ağaçları, zengin balık ve kuş çeşitliliği ile mutlaka görmen gereken yerle arasında.
Süleymanlı Gölü olarak da bilinen ve 1985 yılında mesire alanı ilan edilen Yayla Gölü, Denizli'ye yaklaşık 55 kilometre, Buldan ilçesine ise 8 kilometre uzaklıkta yer alıyor. 466 hektarlık geniş bir alana yayılan ve deniz seviyesinden 1150 metre yükseklikte uzanan göl; rengarenk çiçeklerin süslediği tatlı suları, zengin bitki çeşitliliği ve endemik bitki türleri ile doğa tutkunlarının keşfetmesi gereken yerler arasında.
Yeşilbaş ve sakarmeke gibi onlarca kuş türünü yakından görebileceğin sit alanı içerisinde koruma altında olan Yayla Gölünün çevresinde donanımlı kamp alanları dışında hiçbir yapılaşma ve tesis bulunmuyor.
Denizli'de yaz aylarının değişmez adreslerinden biri de Yatağan ilçesi sınırlarında, deniz seviyesinden 1350 metre yükseklikte uzanan Kefe Yaylası. Karaçam, kızılçam ve ardıç ağaçları ile süslü tertemiz yayla, gelişmiş turizm olanaklarıyla yaz aylarında binlerce kişiyi misafir ediyor.
2014 yılında turizme kazandırılan ve yüksek oksijenli tertemiz havasıyla sağlık amaçlı da sıkça ziyaret edilen Kefe Yaylası’nda donanımlı kamp alanlarından doğal otellerine, kır lokantalarından çocuklar için geniş oyun alanlarına kadar pek çok olanak bulunuyor. Hafta sonları organik ürünlerle hazırlanan köy kahvaltı yapmak, sevdiklerinle piknik yapmak veya çam ormanları arasında doğa yürüyüşüne çıkmak için Denizli merkezine yaklaşık 53 kilometre uzaklıktaki Kefe Yaylasına uğrayabilirsin.
Yerli ve yabancı turistlerin alışveriş yapmak için en çok uğradığı yerlerden olan Denizli Kaleiçi Çarşısı, şehrin tarihi kalbi olan Kaleiçi’nin dar sokaklarını süslüyor. Anadolu Selçuklu dönemlerinde şehrin ilk yerleşim yeri olarak kurulan ve günümüzde çok sevilen turistik gezi alanı olan Denizli Kaleiçi Çarşısında yüzlerce çeşit yöresel ürün, el sanatı ürünü, şehrin ünlü tekstil ürünleri, bölgeye özgü baharatlar ve horoz temalı hediyelik eşyalar satın alabileceğin yerler bulunuyor. El yapımı bakır ürünlerini de mutlaka görmeni önerdiğimiz tarihi çarşıda yüzlerce yıllık çeşmeler ve asırlık çınar ağaçları arasında keyifli akşam yürüyüşlerine de çıkabilirsin.
Denizli'de her mevsim düzenlenen fotoğrafçılık gezilerinin en sevilen adreslerinden biri haline gelen ve sadece 30 dakikalık bir yolculukla ulaşabileceğin Buldan evleri, rengarenk manzaralarıyla mutlaka görmeni önerdiğimiz tarihi yapılardan. Kentsel sit alanı olarak koruma altına alınan, ahşap ve cumbalı mimarili iki katlı konakların süslediği Buldan sokakları, adeta bir açık hava müzesini andırıyor.
Günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış ve Osmanlı döneminde inşa edilmiş 100'den fazla büyüleyici konağa ev sahipliği yapan Buldan’da bazı konaklar butik otel ve müze olarak hizmet veriyor
Ege Bölgesi'nin en büyük yaşam projelerinden biri olan Aqua City içerisinde hizmet veren Aquamall AVM, hem alışveriş yapmak hem de sevdiklerinle keyifli bir gün geçirmek için ziyaret edebileceğin yerlerden. Alışveriş merkezinde Denizli yemekleri tadabileceğin restoranlar, ulusal ve uluslararası markaların satıldığı onlarca mağaza, çocuk oyun alanları ve kafeler gibi olanaklar sunuluyor. Yılın her dönem pek çok eğlenceli etkinliğin düzenlendiği Aquamall AVM, Adnan Menderes Bulvarı üzerinde güzel bir konumda yer alıyor.
Açık olduğu saatler
Denizli, heybetli horozlarıyla ünlü olup, şehrin pek çok yerinde horoz simgeleri ile karşılaşman mümkün. Şehir merkezinde Lise Caddesi üzerinde yer alan devasa horoz heykeli ise yerli ve yabancı turistlerin en çok fotoğrafladığı şehrin simgelerinden. Sarıdan yeşile uzanan renkleriyle görülmeye değer güzellikte olan Denizli Horoz Heykeli, aynı zamanda dünyanın en büyük horoz heykeli olarak Guinness Rekorlar Kitabında da yerini alıyor.
Sadece Denizli'nin değil Ege ve Akdeniz Bölgesi'nin sevilen doğa sporları merkezlerinden biri olan Tokalı Kanyonu, şehir merkezine yaklaşık 2,5 saat uzaklıkta ve deniz seviyesinden 1600 metre yükseklikte yer alıyor. Görkemli kaya duvarları ile 20 kilometrelik bir alanı kapsayan etkileyici kanyon, özellikle bahar ve yaz aylarında trekking, kaya tırmanma, dağcılık ve kampçılık gibi pek çok etkinlik yapmak isteyen binlerce kişiyi kendine çekiyor. İyi düzenlenmiş yürüyüş parkurlarıyla keşfe çıkabileceğin ve yaklaşık 8 saatte tamamlanabilen Tokalı Kanyonu’nda yamaç paraşütü yaparak da büyüleyici doğa manzaralarını kuş bakışı izleyebilirsin.
Yaylalar bakımından çok zengin olan Denizli'de yaz sıcaklarında serin bir gezi yapabileceğin başka bir popüler yayla da Kovanoluk Yaylası olarak da bilinen Topuklu Yaylası. Şehir merkezine yaklaşık 1,5 saat uzaklıkta yer alan ve özellikle yaz aylarında rehberli doğa yürüyüşlerinin düzenlendiği yayla, deniz seviyesinden 1700 metre yükseklikte yer alıyor. Yaylada asırlık çınar ağaçları altına kurulmuş kır bahçelerinde yorgunluk atabilir; ahşap yayla evleri ve geleneksel kıl çadırlarda konaklayabilirsin. Alabalık havuzları, tandır kebaplarını tadabileceğin restoranları, şifalı kaynak sularının aktığı çeşmeleri, bisiklet yolları, yürüyüş parkurları ve spor sahaları gibi imkanlar da bulabileceğin Topuklu Yaylası'nda hem dinlendirici bir doğa tatili yapabilir hem de günübirlik gezilere çıkabilirsin.
Denizli'den 30 dakikalık bir minibüs yolculuğuyla veya rehberli turlarla ulaşabileceğin Tripolis Antik Kenti, Hierapolis Antik Kenti ile bölgenin en büyük antik yerleşimi olarak dikkat çekiyor. Menderes Nehri’ne hakim dağ eteklerine inşa edilen kent, antik dönemlerde bölgenin en önemli tarım ve ticaret merkezleri arasındaydı. Lidya, Pers ve Helenistik dönemlerde de kullanılan Tripolis Antik Kenti’nden günümüze kalmış antik tiyatro, hamam, şehir binası, devasa surlar, tapınaklar ve mabetler arasında keyifli bir tarih gezisi yapabilirsin. Antik kent ve çevresinde yapılan kazılarda elde edilen paha biçilmez eserler ise Denizli Arkeoloji Müzesi'nde sergileniyor.
Açık olduğu saatler
Denizli'nin Çivril ilçesi sınırlarında yer alan ve hem doğa yürüyüşleri hem de kısa bir minibüs yolculuğuyla ulaşabileceğin büyüleyici bir tabiat harikası da Gümüşsu Şelalesi. Yılın her mevsimi harika fotoğraflar çekebileceğin, doğanın bütün renklerini bir arada görebileceğin şelale, en sıcak yaz günlerinde bile buz gibi kalan kaya göletleriyle görmen gereken gizli güzelliklerden. Çevresini saran ahşap köprüler, seyir terasları ve yürüyüş parkurlarıyla keşfe çıkabileceğin Gümüşsuyu Şelalesi’nin kır bahçelerinde kahveni yudumlayarak yorgunluk atabilirsin.
Denizli'nin birçok turistik gezi alanına ev sahipliği yapan Merkezefendi ilçesi sınırlarında yer alan İpekyolu Çarşısı, tekstil ürünlerini satın almak için gidebileceğin en popüler yerlerden. Onlarca mağazasıyla hizmet veren çarşıda yöresel hediyelik eşyalardan onlarca çeşit kaliteli tekstil ürününe kadar pek çok seçenek bulabilirsin. Yerli ve yabancı turistlerin de sıkça uğradığı, en hareketli Denizli çarşılarından biri olan İpekyolu Çarşısında hem keyifli bir gezi hem de güzel bir alışveriş yapabilirsin.
Açık olduğu saatler
Helenistik dönemden başlayarak neredeyse günümüze kadar yerleşim yeri olarak kullanılan antik kent, kayalar için oyulmuş tek odalı evleri ile benzersiz bir manzaraya sahip.
Hem kendi başına hem de rehberli tarih turlarıyla kaya evlerinin iç bölümlerini gezebilir, Osmanlı dönemlerinde de aktif olarak kullanılan bu ilginç antik kenti keşfe çıkabilirsin. 19. yüzyılda inşa edilen Cevher Paşa Camii'ni de görme şansı bulabileceğin bölgede dağ eteklerine yayılmış sunaklar, sütunlar ve etkileyici taş oymaları arasında unutulmaz bir tarihi gezisi yapabilirsin.
Doğa fotoğrafları çekmekten veya balık avlamaktan hoşlanıyorsan, 1995 yılında turizme kazandırılan ve 231 hektarlık geniş bir alana yayılan Eşyan Göletine uğramalısın. 75 hektarlık su yüzeyine sahip olan ve zengin balık çeşitliliğinden dolayı Denizli'de balık avlama turları ve olta balıkçılığı yapmak için en çok tercih edilen yerler arasında giren gölet çevresinde aynalı sazan da üretiliyor. Yeşil ve mavinin buluştuğu Eşen Göletinin kızılçam ormanları ile çevrili doğal güzellikleri arasında dağ bisikleti turlarına çıkabilir; doğa yürüyüşü veya kamp yaparak huzurlu atmosferde yenilenebilirsin.
Denizli'nin en çok ziyaret edilen tarihi hazinesi Hierapolis Antik Kenti'nin bir parçası olan ve M.S. 7. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Direkli Kilise, antik kenti gezerken uğrayabileceğin etkileyici bir tarihi yapı. İsmini içerisindeki irili ufaklı direklerden alan kilise, Bizans döneminde inşa edilmiş ve günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış. Uzun tarihinde pek çok önemli dini tören ve ayinin gerçekleştirdiği Direkli Kilise, etkileyici mimarisi ve tarihi önemiyle ziyaret edilmeye değer.
Denizli'nin Tavas ilçesine bağlı Kızılca kasabasında yer alan, antik çağlardan Bizans ve Roma dönemlerine kadar kullanılmaya devam eden Sebastopolis Antik Kenti, şehrin görülmeye değer başka bir tarihi gezi alanı. 150 metre çapındaki bir tepe üzerine inşa edilen etkileyici stadyumu ve antik yapılarıyla doğal güzellikler arasında çarpıcı bir manzara sunan antik kentin çevresinde Roma döneminde inşa edilen lahitleri de yakından görebilirsin. Uzun yıllar arkeolojik kazı çalışmalarının yapıldığı Sebastopolis Antik Kenti’nden çıkarılan tarihi eserler ise Türkiye’nin önemli arkeoloji müzelerinde sergileniyor.
Denizli'nin Babadağ ilçesine sadece 5 kilometre uzaklıkta yer alan Taşdelen Yaylası, özellikle sonbahar aylarında kızıldan sarıya her renk tonunu görebileceğin büyüleyici manzarasıyla şehrin gizli güzelliklerinden biri. Çam, kestane ve ceviz ağaçlarıyla süslü yürüyüş parkurları ile günübirlik geziler yapmak için en ideal noktalardan olan yaylada hiçbir tesis ve konaklama olanağı bulunmuyor. Sessiz ve huzurlu bir ortamda modern dünyanın kalabalığından uzaklaşabileceğin Taşdelen Yaylası’nın oksijen seviyesi yüksek tertemiz havasında dinlenebilir, sevdiklerinle piknik yapabilirsin.
Kayalar oyularak bir kale şeklinde inşa edilen Tabea Antik Kenti’ne yakın bir konumda Osmanlı döneminde inşa edilen Cevher Paşa Camii, hem tarih hem de doğa gezilerinde mola verilen etkileyici bir yapı. Dikdörtgen planlı olarak kesme taşlarla inşa edilen cami, 19. yüzyıl Osmanlı mimari özelliklerini yansıtıyor. Çarpıcı taş ve ahşap süslemelerinin de görülmeye değer güzellikte olduğu ve Tabea Antik Kenti’ni gezenlerin mutlaka uğradığı Cevher Paşa Camii, 2006 yılında aslına uygun olarak restore edildi.
Kehanet ve güzel sanatlar tanrısı olan, ayrıca önemli Anadolu tanrıları arasında yer alan Apollon Lairbenos adına Menderes Nehri'nin güney kıyısında, Tripolis Antik Kenti’ne sadece 35 kilometre uzaklıkta inşa edilen Apollon Lairbenos Tapınağı, görmeni önerdiğimiz etkileyici bir yapı. 1887 yılında keşfedilen tapınak, Ege Bölgesi'nde pek çok yerde inşa edilen antik kült merkezlerinden biri. Etkileyici taş yazıtları, devasa kayalar üstüne oyulmuş tanrı ve insan figürleriyle süslenmiş tapınakta hem harika fotoğraflar çekebilir hem de rehberlerden bu ilginç tapınak hakkında detaylı bilgiler alabilirsin.
İsmi gibi saklı bir doğal güzelliği olan ve yemyeşil çam ormanları arasında gizlenen Denizli Saklı Göl, Honaz ilçesi doğa yürüyüşlerinin en önemli adreslerinden biri. Tatlı su balıkları bakımından zengin olan ve sazlıklarında pek çok nadir görülen kuş türüne ev sahipliği yapan küçük gölün çam ormanları arasında dinlendirici bir piknik yapabilir veya yürüyüşlere çıkarak huzurlu atmosferin tadını çıkarabilirsin.
Özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında uğramanı önerdiğimiz Saklı Göl’de çam ormanlarının masmavi sulara karıştığı büyüleyici manzaraların en güzel fotoğraflarını çekebilirsin. Hiçbir yapılaşma ve tesisin bulunmadığı göl, kamp yapmak için de Denizli’de tercih edebileceğin en özel yerler arasında.
1. derece arkeolojik sit alanı olarak korunan, Roma ile Bizans dönemlerine ait kaya oyması mezarlar, lahitler ve sütunlarla çevrili mağara, uzun bir süre kilise olarak kullanılmış. İçerisinde unutulmaz bir gezi yaparak harika fotoğraflarını çekebileceğin Alacain Mağarası, tarih ve arkeoloji meraklılarının da görmesini önerdiğimiz hazinelerimizden biri. Bulunduğu yüksek konumdan panoramik doğa manzaraları da izleyebileceğin mağara, bölgedeki en ilginç mağaralardan biri olarak her yıl binlerce insanı kendine çekiyor.
Hem Denizli gezinizin yorgunluğunu atmak hem de şifa bulmak için gidebileceğini başka bir sevilen kaplıca da Yenicekent kaplıcaları olarak bilinen Çizmeli kaplıcaları. Kaplıcanın 44 derece sıcaklığa sahip, kalsiyum ve sülfat içeren şifalı sularının başta dolaşım sistemi olmak üzere cilt hastalıkları ve romatizmal rahatsızlıklara iyi geldiği biliniyor. Çizmeli kaplıcalarında termal otellerde konaklayabilir ve sağlık merkezlerinde uzmanlardan masaj hizmetleri alabilirsin. Kaplıcalarda mola verdikten sonra bölgeye çok yakın olan Tripolis Antik Kenti’ni de görmeni öneriyoruz.
Ege Bölgesi'nde uzun süre hüküm süren Bergama Krallığına bağlı önemli antik kent olan ve Işıklı Gölü’ne yakın olduğu için halk arasında Işıklı Antik Kenti olarak da bilinen Eumenia Antik Kenti, Denizli'nin Çivril ilçesi sınırlarında yer alıyor. Bergama Kralı II. Eumenes tarafından kurulan ve ismi de buradan alan antik kent, Sarıbaba Tepesi olarak adlandırılan bölgeye yayılmış tarihi hazineleri ile keyifli bir tarih gezisi sunuyor. Yakınındaki göletlerde onlarca kuş türlerine ev sahipliği yapan kent, Bizans dönemine ait kale kalıntılarıyla da dikkat çekiyor. Gezi rotaları üzerinde bulunan Eumenia Antik Kenti’ne uğrayarak hem binlerce yıllık tarihi hazineleri yakından görebilir hem de bölgenin doğal güzelliklerini keşfe çıkabilirsin.
1882 yılında inşa edilen ve Denizli’nin en güzel iç süslemelerine sahip camilerinden biri olan Savranşah Camii, Çivril ilçesine bağlı Savran Köyü'nde ziyaret edilebilir. Moloz taşlar ve tuğlalar kullanılarak tasarlanan cami, iç mekanlarını süsleyen etkileyici bitki motifleri, ahşap oymaları ve Osmanlı dönemi hat sanatı örnekleriyle de ilgi görüyor. Aslına uygun olarak restore edilen ve günümüzde de kullanılmaya devam eden Savranşah Camii, hem sanat meraklıları hem de mimari meraklılarının keyifle gezebileceği tarihi yapılarımızdan biri.
Yaklaşık 790 yıllık bir tarihi hazine olan Çardak Kervansarayı, Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubad döneminde inşa edilen ve günümüzde unutulmaya yüz tutmuş tarihi hazinelerimizden biri. 1230 yılında yapıldığı tahmin edilen ve sağlam mimarisi ile günümüze kadar ulaşmayı başaran devasa kervansaray, Anadolu Selçuklu mimari özelliklerini yansıtacak şekilde kalın duvarlarla ve dikdörtgen planlı olarak tasarlanmış. Bölgenin ticaret yolları üzerinde yer alan ve hem ticaret hem de konaklama amacıyla kullanılan Çardak Kervansarayının etkileyici taş odalarında tarihte bir yolculuğa çıkabilirsin.
Denizli'nin gizli tabiat güzelliklerinden olan Karagöl, çam ve ardıç ağaçları ile çevrili sazlıklarında onlarca su kuşuna ev sahipliği yapıyor. Yılın her döneminde sessiz ve huzurlu atmosferini korumayı başaran Karagöl, balık bolluğu ve çeşitliliğinden dolayı yaz aylarında olta balıkçılığı yaparak dinlendirici bir gün geçirmek için ilk uğraman gereken yerlerden. İlkbahar ve sonbahar aylarında doğa fotoğrafları çekmek isteyenler tarafından sıkça ziyaret edilen masmavi gölde kuş gözlem turlarına da katılabilirsin. Denizli'nin Bozkurt ilçesi sınırlarında yer alan Karagöl'e hem minibüslerle hem de turlarla kolayca gidebilirsin.
Denizli'nin Babadağ ilçesine bağlı Bekirler Köyü’nde keşfe çıkabileceğin Trapezapolis Antik Kenti’nin Roma ve Bizans dönemlerine kadar kullanıldığı tahmin ediliyor. Bölgeye hakim yüksek bir tepede konumlanan antik kentin büyük bölümü hala toprağın altında saklanıyor. Günümüze kadar hiçbir arkeolojik kazı çalışması yapılmadığı için küçük bir bölümünü gezinizde görebileceğin Trapezapolis Antik Kenti’nde taş oymalarıyla süslü sütunlar ve sunaklar doğayla bütünleşmiş durumda. Bölgede inşa edilen 12 büyük antik kentten biri olan ve hala gizemini koruyan Trapezapolis Antik Kenti, arkeoloji meraklılarının görmesi gereken Denizli hazinelerinden biri.
Babadağ yamaçlarında yer alan dikdörtgen şekilli Herakleia Hieronu, dört tarafı taş kabartmalar ile çevrili ilgi çekici bir tarihi eser. Yunan tanrıları Armetis, Apollon, Pan, Dionysos, Herakles’in tasvir edildiği taş oymalarıyla ziyaretçilerini büyüleyen ve Roma döneminde inşa edildiği tahmin edilen Herakleia Hieronu’nda 12 burcun simgeleri de dikkat çekiyor. Eserin bulunduğu bölgede yapılan kazılarda bulunan Cilalı Taş Devri’ne ait el yapımı aletlerini de Denizli müzelerinde yakından görebilirsin.
Şehrin en etkileyici tarihi konaklarının birinin içerisinde hizmet veren Denizli Bez Bebek Müzesi, Türkiye’nin ilk bez bebek müzesi olmasıyla adını duyuruyor. Emekli öğretmen Zeynep Karaaslan'ın kendi elleriyle hazırladığı 800'den fazla bez bebeğin sergilendiği müzede Denizli'ye özgü yöresel giysiler giymiş birbirinden güzel bebekler arasındaki unutulmaz bir gezi yapabilirsin. Çocuklu ailelerin de keyifle gezebileceği müzelerden biri olan Denizli Bez Bebek Müzesinde belirli dönemlerde şiir günleri gibi kültürel ve sanatsal etkinlikler de düzenleniyor.
Açık olduğu saatler
Coğrafi yapısı ve zengin yer altı kaynakları ile Türkiye'nin en önemli sağlık turizmi merkezlerinden biri haline gelen Denizli'de en çok ziyaret edilen kaplıcalardan biri de şehir merkezine yaklaşık 20 kilometre mesafede yer alan Sarayköy kaplıcaları. Hem otel servisleri hem de minibüslerle kolayca ulaşabileceğin, turizm olanaklarının çok geliştiği kaplıca bölgesinde termal otellerden sağlık tesislerine, açık ve kapalı termal havuzlardan aile banyolarına kadar her türlü olanak bulunuyor.
Cilt hastalıklarından sindirim sistemi sorunlarına kadar onlarca çeşit rahatsızlığa iyi gelen şifalı sularının yanı sıra el edememiş doğal güzellikleriyle binlerce yıldır şifa dağıtan ve günümüzde de çok ilgi gören Sarayköy kaplıcalarında bölgenin ünlü çamur banyolarını denemeyi unutma.
Şehir merkezine 70 kilometre uzaklıkta yer alan ve yaklaşık 80 metre yükseklikteki kaya duvarlarıyla görkemli bir manzara sunan Kısık Kanyonu, Büyük Menderes Vadisi'nde harika bir manzaraya sahip. El değmemiş doğal güzelliklerini keşfetmek için dağ yürüyüşleri ve dağ bisikleti turlarına çıkabileceğin Kısık Kanyonu, kayaları arasında gizlenen Bizans ve Roma dönemine ait antik kaya mezarlarıyla da insanların ilgisini çekiyor. Kamp ve karavan alanlarıyla önemli bir alternatif turizm merkezi haline gelen Kısık Kanyonu; irili ufaklı göletleri, buz gibi sularında serinleyebileceğin şelaleleri ve hırçın sularda rafting yapabileceğin akarsularıyla bölgenin popüler doğa sporları merkezlerinden biri.
Denizli'de termal suların tadını çıkarmak için gidebileceğ başka bir popüler kaplıca da şehir merkeze yaklaşık 36 kilometre uzaklıkta yer alan Tekkeköy kaplıcaları. Roma döneminden beri kullanılan antik havuzları, özellikle cilt hastalıkları ve romatizma sorunlarına iyi gelen termal sularıyla her yıl binlerce insanı misafir ediyor. Termal otellerden sağlık merkezlerine kadar pek çok imkan sağlanan Tekkeköy kaplıcalarının termal suları, sindirim sistemi sorunları için içme suyu olarak da kullanılabiliyor.
Hierapolis Antik Kentinin değişmez gezi noktalarından biri de kentin kuzey tepesinde inşa edilen St. Philippe Martyrion Kilisesi. Bölgenin en eski yapısı olduğu düşünülen kilise, Hristiyanlığı yaymak için antik kente gelen ve Hz. İsa’nın 12 havarisinden biri olan St. Philippe anısına M.S. 4. yüzyıl sonlarında inşa edilmiş. Hierapolis Antik Kenti’nin günümüze kadar sağlam kalmış çarpıcı yapılarından biri olarak dikkat çeken St. Philippe Martyrion Kilisesi hem çarpıcı taş mimarisi hem de tepeden sunduğu panoramik Hierapolis manzarasıyla görülmeye değer.
Sana bir sonraki rota önerimiz Denizli’nin hemen yanında yer alan ve güzelliği ile seni büyüleyecek olan Burdur. Burdur’u keşfetmek ve gezmen gereken yerleri öğrenmek için Burdur’da gezilecek yerler yazısına tıkla!