Pek çok şehir tarihi kimliği, kültürel kodları, doğal güzellikleri ya da mimarisiyle öne çıkabiliyor. Kimi şehirler ise adeta kendisiyle özdeşleşmiş olan heykelleri ile tanınıyor. Şehirler için bir ikon haline gelen heykeller, kente çok özel bir kimlik kazandırıyor.
İkonik heykeller kimi zaman bir dağın tepesinde kimi zaman da şehrin göbeğinde yer alabiliyor. İçeriğimizde estetik, dini, tarihi ya da kültürel anlamlara sahip olabilen meşhur heykelleri, şehirleriyle beraber ele almaya çalıştık.
Dünya genelinde heykelleri ile özdeşleşen şehirler düşünüldüğünde, özellikle de Avrupa özelinde Bratislava’yı ön plana çıkarmak gerekiyor. Slovakya’nın başkenti ve en turistik kenti olan Bratislava’nın pek çok sokağında ilginç ve yaratıcı heykellere rastlayabilirsin. Tuna Nehri kıyısında mütevazı bir başkent gibi görünse de Bratislava’nın sokakları sürprizlerle dolu.
Şehir merkezinde her köşe başında karşına çıkabilecek bu eğlenceli ve düşündürücü heykellerin her biri ikonik bir konuma sahip. Yerli ve yabancı turistler özellikle de “Cumil” olarak bilinen heykele büyük ilgi gösteriyor. Cumil heykelini, “Lağım Temizleyici” olarak çevirebiliriz. Kanalizasyon kapağından dışarı başını uzatmış bir işçi figürü, ortaya epey ilginç bir görüntünün çıkmasını sağlıyor. Cumil heykeline dokunmanın uğur getirdiğine inanılıyor.
Bu yaratıcı heykelin haricinde yine şehir merkezinde Napolyon Askeri Heykeli de epey popüler. Şapkasını çıkarıp bir bankta oturan Fransız bir askerin figürü, fotoğraf meraklılarını heykelin etrafında topluyor. Bu heykelin hemen yakınında ise Çapkın Şövalye Heykeli mevcut. Şık giyimi ve kibar selamlarıyla meşhur olan bu gerçek karakter, ortaya çıkarılan heykelle beraber ölümsüzleştirilmiş. Eski Şehir bölgesine gelerek bu heykellerin tamamını yakından keşfedebilirsin.
New York, genel olarak gökdelenleri ve sonsuz hareketliliğiyle dünyanın en ikonik şehirlerinden biri olarak öne çıkıyor. Ancak bu devasa kentin simgesi, şehrin biraz açığında yer alan Özgürlük Heykeli. Sadece ABD’nin değil aynı zamanda tüm dünyanın en popüler heykellerinden biri olan Özgürlük Heykeli, bir anlamda özgürlük ve umut kavramlarını somutlaştırıyor.
Her sene milyonlarca ziyaretçiyi kendine çekmeyi başaran bu heykel, New York ile özdeşleşmiş durumda diyebiliriz. Heykele yakından tanıklık etmek için Battery Park'tan kalkan feribotlarla Liberty Island’a ulaşım sağlaman gerekiyor. 46 metrelik heykel, kaidesiyle birlikte neredeyse 100 metreye ulaşıyor. Fransa tarafından 1886 yılında Amerika'ya hediye edilen ikonik heykel, Amerika'nın bağımsızlık bildirisini simgeliyor.
Listemizde şimdi de Latin Amerika’ya gidiyoruz. Brezilya’nın Rio de Janeiro şehri, rengarenk plajları, canlı sokak hayatı ve karnavallarıyla bilinse de heykellerine de özel bir ilgiden söz edebiliriz. Rio heykelleri konusunda özellikle de Cristo Redentor olarak da bilinen Kurtarıcı İsa Heykeli’ne ayrı bir vurgu yapmak gerekiyor. Dağların zirvesinde kollarını iki yana açmış şekilde tasarlanan Kurtarıcı İsa Heykeli, ihtişamı ve tasarımındaki detayları ile Brezilya'nın en güçlü sembollerinden biri.
Bu heykeli ziyaret etmek, konumu itibariyle biraz çaba istiyor. Tırmanma sonrasında hem bu ihtişamlı heykele dair detayları hem de Brezilya'nın yemyeşil ormanları ve Rio'nun renkli mahallelerinden oluşan manzarayı keşfedebilirsin. 30 metre yüksekliğinde ve 28 metre kanat açıklığına sahip olan dev heykel, yaklaşık 700 metre civarında bir rakımda. 1931 yılında tamamlanan heykelde Art Deco tarzından izler bulmak mümkün.
Sırada ülkemizden bir destinasyon var. Heykelleri ile öne çıkan yerlerden söz ederken elbette Nemrut Dağı’nı es geçmek olmaz. Adıyaman Kahta’da yer alan Nemrut Dağı, hem tarihin hem de çeşitli efsanelerin iç içe geçtiği bir yer. Burayı özel kılan unsurlardan biri de zirvede bulunan dev heykeller.
2150 metrelik yüksekliğe yerleştirilen Nemrut Dağı Heykelleri, zirveyi çok daha anlamlı kılıyor. Bu alanda, Kommagene Kralı I. Antiochos'un tanrılarla kendi soyunu bir araya getirdiği çok özel bir anıt mezar ve anıtsal heykellerle karşılaşabilirsin. Nemrut'un mistik atmosferini daha da pekiştiren heykellerin batı ve doğu teraslarına yerleştirildiğini söyleyebiliriz. Nemrut’un zirvesi için tarihe, sanata ve doğaya ilgili olan herkes için bir tür açık hava tapınağı demek mümkün.
Heykelleriyle özdeşleşen yerler denildiğinde Çin’in Lushan şehri e kendine yer buluyor. Zhaocun kasabasında yer alan Spring Temple Buda ya da bir başka deyişle Buda Spring Tapınağı, dünyanın en büyük heykellerinden biri olarak geçiyor. Çin’in manevi simgelerinden sayılan bu heykel, çok uzaklardan bile kolayca fark ediliyor.
Normalde 128 metre yüksekliğindeki Spring Temple Buda, kaidesi ve lotus platformuyla beraber 200 metrenin üstüne çıkıyor. Altın kaplamasıyla gün ışığında parlaması, heykelin ihtişamını daha da artırıyor. Heykelde 60 kilo civarında altın kullanıldığı biliniyor. Bu arada heykele ulaşmak için geniş bir merdivenli yoldan yavaş yavaş çıkılıyor. Bu yolculuk da en az heykeli keşfetmek kadar ilginç bir deneyim sunuyor.
Paris gibi sanatla, tarihle, estetikle anılan bir şehirde heykellerin önemini tahmin edebilirsin. Şehrin sanatla yoğrulan o çok özel atmosferinde yaratıcı heykellerin müthiş bir tamamlayıcı olduğunu belirtebiliriz. Bu heykeller içinde Auguste Rodin’in Düşünen Adam Heykeli’ne odaklanacağız.
Dünyanın hiç kuşkusuz ki en ikonik heykellerinden biri olan Düşünen Adam Heykeli, Rodin Müzesi’nin yemyeşil bahçesinde sergileniyor. Heykelde kaslı bir erkek figürünün çenesini eline yaslayıp derin bir düşünce hali içinde olduğunu görüyoruz. Heykel aslında basit bir düşünen adam heykeli olarak ele alınmamalı. Heykel temel olarak insanlığın, varoluşun, bilgi ve bilgelik arayışını simgeliyor. Bu eserin bir kopyası da İstanbul’da yer alıyor.
Hindistan’ın Gujarat eyaletinde yer alan Birlik Heykeli ya da orijinal adıyla “Statue of Unity” dünyanın pek çok noktasından ziyaretçinin ilgi odağı olmayı başarıyor. Bakir bir doğanın merkezinde sanki göğe dokunacakmış gibi yükselen Birlik Heykeli, Hindistan'ın bağımsızlık mücadelesinin bir simgesi.
Heykel, bu önemli mücadelenin öncülerinden biri olan Sardar Vallabhbhai Patel’i onurlandırmak amacıyla yapılmış. 182 metre yüksekliğindeki bu heykel, şu anda dünyanın en yüksek heykellerinden biri olarak kabul görüyor. Heykeli ziyaret edenler, aynı zamanda nehre komşu Vindhya ve Satpura tepelerine karşı etkileyici bir manzarayla da karşılaşıyor.
Kayaların üzerinde sessizce oturan zarif bir heykele tanıklık etmek istersen Danimarka’nın Kopenhag şehrinde yer alan Küçük Denizkızı Heykeli’ni değerlendirebilirsin. Orijinal adı “Den lille Havfrue” olan bu heykel, Kopenhag'ın limanında konumlanıyor. Heykelin Hans Christian Andersen'in meşhur masalından ilhamla yapıldığını belirtelim.
1913 senesinde açılışı gerçekleştirilen Küçük Denizkızı Heykeli’nin bronzdan yapılması heykele olan ilgiyi daha da artırıyor. 1,25 metrelik yüksekliğe sahip olan bu popüler heykel, sade bir güzelliğe sahip. Küçük Denizkızı Heykeli zaman içinde ufak tefek saldırılar neticesinde zarar görse de her defasında yeniden onarıldığını görüyoruz. Kopenhag’ın sembollerinden olan heykelde heykeltıraş Edvard Eriksen’in imzası bulunuyor. Bu arada heykel, hediyelik eşya figürü olarak da belli bir popülerliğe sahip.
Rusya’nın Volgograd şehri, “Anavatan Çağırıyor Heykeli” nedeniyle özel bir popülerliğe sahip. Dünyaca ünlü bu heykel Mamayev Kurgan Tepesi’nde konumlanıyor. Orijinal adı “Rodina Mat Zovyot” olan Anavatan Çağırıyor Heykeli, Stalingrad Muharebesi'nde hayatını kaybedenleri onurlandırmak amacıyla tasarlanmış.
Açılışı 1967 senesinde gerçekleşen heykel, 85 metrelik yüksekliğe sahip. Heykele giden yol da bizzat heykelin kendisi kadar ilginç bir deneyim sunuyor. Bu yolda dev duvar rölyefleri ve anıtsal merdivenlerle karşılaşman mümkün. Son olarak heykelin yer aldığı alanda toplamda 35 bin askerin gömülü olduğunu belirtelim.
Hong Kong’un kalabalık sokaklarından uzaklaşıp Lantau Adası’na yöneldiğinde yemyeşil tepelerin arasında harika bir heykelle tanışabilirsin. “Tian Tan Buddha” ya da Büyük Buda Heykeli, olarak bilinen bu etkileyici heykel, adanın en güçlü sembolü. Kilometrelerce uzaktan bile kolayca fark edilen Büyük Buda Heykeli’nin 1933 senesinde tamamlandığı görülüyor.
Bu heykele yakından bakmak için 268 basamaklı uzun bir merdiveni tırmanman gerekiyor. Bir nilüfer çiçeği üzerinde oturur halde tasarlanan Buda heykeli, kutsama, koruma ve huzur gibi unsurları sembolize ediyor. Sisli zamanlarda, Büyük Buda Heykeli adeta bulutların içinde yüzüyor gibi bir görüntü oluşuyor. Heykeli görmeye gittiğinde, hemen yakınlarında yer alan Po Lin Manastırı’na da uğrayabilirsin.
Almanya’nın Bremen şehrinin de çok özel bir heykelle özdeşleştiğini belirtebiliriz. Bu turistik şehir, ülkenin kuzey kısmında yer alıyor. Tarihi yapıları ve renkli sokaklarıyla beğenilen Bremen, aynı zamanda efsaneleşmiş Bremen Mızıkacıları Heykeli’yle de fark yaratıyor.
Grimm Kardeşler’in ünlü masalından ilham alınarak tasarlanan Bremen Mızıkacıları Heykeli, tümüyle bronzdan yapılmış. Sanatçı Gerhard Marcks tarafından oluşturulan bu etkileyici heykel, 1953’ten bu yana aynı yerde konumlanıyor. Üst üste çıkan dört hayvanın figür olarak kullanıldığı Bremen Mızıkacıları Heykeli, Belediye Binası’na yürüme mesafesinde.
Heykellerden söz ederken Rönesans’ın en önemli heykel ve katedral şehri olarak öne çıkan Floransa’nın da altını çizmemiz gerekiyor. Floransa’ya henüz ilk adımını attığın anda kendini bir açık hava müzesinin içinde kaybolmuş gibi hissedeceksin. Sadece merkezde değil, şehrin pek çok noktasında Rönesans sanatının inceliklerine dair izlerle karşılaşman olağan. Eğer Floransa içinde bir heykel turu yapmak istersen sana öncelikle Piazza della Signoria isimli meydanı öneriyoruz. Zira bu meydan ve içinde yer alan ikonik heykeller, Floransa ruhunu en net yansıtan yer.
Michelangelo’nun dünyaca ünlü David heykelinin birebir replikası bu meydanda sergileniyor. Ama üzülme, heykelin orijinali yürüme mesafesinde konumlanan Galleria dell'Accademia'da ziyaretçilerle buluşuyor. Signoria Meydanı’nda aynı zamanda “Loggia dei Lanzi" adı verilen açık galeri de gün boyunca ziyaret edilebiliyor. Cellini’nin Perseus ve Medusa'nın Başı Heykeli sayesinde Rönesans dönemindeki özgün heykel sanatına dair önemli ipuçları yakalayabilirsin.
Farklı kültürleri keşfetmeyi seviyorsan bütçene uygun yerlerle işe başlayabilirsin. Ucuz tatil yapabileceğin ülkeler nereleri öğrenmek için tıkla!