Dünyaca ünlü şehirleri sokak sokak gezdiren 12 mükemmel şehir filmi

Film izlemeyi seviyoruz. Seyahat etmeyi, gezmeyi de seviyoruz. Bize sanki sokaklarında dolaşıyormuşçasına şehrin her yerini gezdiren rehber tadındaki filmleri daha da çok seviyoruz. İşte elimizden tutup diyar diyar dolaştıran, bize o kentin ruhunu ve karakterini kare kare aktaran en güzel şehir filmleri!

Barselona Barselona (2008), Woody Allen

Ön planda kadın-erkek arasındaki gerilimler, duygusal gelgitler, çarpık ilişkiler olsa da aslında tam bir Barselona güzellemesi olan filmin başrollerinde üç önemli oyuncu; Javier Bardem, Scarlett Johansson, Penolope Cruz var. Filmde bu birbirinden uçuk üç karakter eşliğinde arka sokaklarına, restoranlarına, pazarlarına, eğlence mekanlarına kadar tüm Barselona'yı geziyor, gitmiş kadar oluyoruz. Şehirle birlikte aşkın da arka sokaklarında kaybolacağınız bir film.

Paris'te Gece Yarısı (2011), Woody Allen

Evet yine bir şehir, yine Woody Allen. Son yıllarda şehir güzellemelerinde ustalaşmış yönetmen. E seyahatseverler olarak bundan pek de şikayetçi değiliz elbette. Film sizi Paris'in müzelerinden tarihi eserlerine, meydanlarına, çeşmelerine ve nihayet arka sokaklardaki plakçılarına ve antikacılarına dek her yerde dolaştırıp masalsı bir dünyanın içine çekiyor. Kimler yok ki burada! Paris'i gezmek değil yaşamak; Dali, Hemingway, Picasso ve Fitzgerald'la sohbet edip sabahlamak isteyenler bu filmi mutlaka izlemeli.

Roma (1972), Federico Fellini

Yine Woody Usta'nın "Roma'ya Sevgilerle" filmiyle devam edebilirdik; bu film de Roma'nın adeta fotoğrafını çekiyor. Ama sözü bir başka sinema ustasına, üstelik de bir İtalyana bırakalım dedik. Fellini'den daha iyi kim anlatabilir ki Roma'yı. Politik göndermeler ve panoramik görüntülerle Roma'ya ağıt kıvamındaki filmde yalnızca şehrin değil; mutfağından şarkılarına kadar İtalyanların yaşam kültürünün eşsiz bir portresini bulacaksınız.

Elveda Las Vegas (1995), Mike Figgis

Ailesini, işini, parasını kısacası her şeyini kaybetmiş Amerikalı bir yönetmen nereye gider; elbette kaybetmenin önemini yitirdiği yere, Vegas'a. Nicolas Cage'in oyunculukta adeta zirve yaptığı ve ortaya koyduğu performansla Oscar'ı kaldırdığı film, günah şehri Las Vegas'ın hem o boyalı, şatafatlı yüzünü hem de tüm çirkinliklerini gözler önüne seriyor. Kumarhanelerden küçük otellere, caddelere ve meydanlara şehri gezmiş kadar olacağınız bir film, "Elveda Las Vegas".

Tanrıkent (2002), Fernando Meirelles, Kátia Lund

Temelde bir suç ve dram filmi olan " Tanrıkent", Rio De Janerio'yu ve gerçekte de var olan suç dolu gecekondu mahallesi Tanrıkent'i öyle başarılı betimliyor ki, bu listede yer almayı fazlasıyla hak ediyor. Şehirdeki uyuşturucu ve silah çetelerini ve bu ölümcül mahalleyi çocukların gözünden anlatan film, soluk kesen kovalamacalar eşliğinde bize tüm Rio'yu sokak sokak gezdiriyor. "Tanrıkent", oyuncuların çoğunun amatör oluşuyla da dikkat çekici.

Bruges'da (2008), Martin McDonagh

Büyüleyici bir müzik, masalsı, sürreal bir anlatım ve her adımda Bruges... Belçika'nın bu romantik kentini, çok da yavaş akmayan, suç ve macera dolu bir senaryo eşliğinde keşfetmek isteyenler için çekilmiş bir film, "Bruges'da". Yüzlerce yıllık binaları ve sokaklarıyla tarihi bir dokuya sahip olan Bruges'u, dramla kahkahanın iç içe geçtiği filmin başrolündeki Colin Farrell'la gezmeye ne dersiniz? Oscar'a aday gösterilmiş bu bol ödüllü filmi listenize mutlaka ekleyin.

Manhattan (1979), Woody Allen

Yine mizah ve ironi yüklü bir Woody Allen klasiği. Allen'ın senaryosunu yazıp yönettiği film, varlıklı ve ünlü bir komedi yazarının gözünden kadın-erkek ilişkileri ve kimlikler üzerine kurulu. Allen'ın en iyi filmlerinden biri kabul edilen eserde, başrolde Diane Keaton, Merly Streep gibi dev isilmlerin yanı sıra Manhattan şehri de var. Film boyunca parklarından caddelerine, restoranlarından küçük dükkanlarına şehrin her noktasını keşfedeceğiniz "Manhattan", siyah-beyaz oluşuyla da izleyenlere bambaşka bir nostalji yaşatıyor.

Köprü Üstü Aşıkları (1991), Leos Carax

Fransız sinemasının o ağır ve puslu havasını sevenler için kült bir film "Köprü Üstü Aşıkları". Şehrin en eski köprüsü olan Pont-Neuf'ün üstünde yaşayan, sokağa düşmüş alkolik sirk cambazı Alex’le aşk acısı çeken güzel ressam Michèle'in hikayesini izleyeceğiniz filmin hemen her karesinde melankoli yüklü Paris'i izleyeceksiniz. Kentin insanlarına, sokak yaşantısına, kültür-sanat hayatına tanıklık edebileceğiniz filmin her sahnesinde köprüler, parklar ve Seine Nehri var. Başroldeki Juliette Binoche en iyi performanslarından birini sergiliyor.

Persepolis (2007), Vincent Paronnaud, Marjane Satrapi

Oldukça farklı bir türle, politik bir animasyonla karşı karşıyayız. Küçük bir kız çocuğunun gözünden 1970'lerin İran'ını ve dönemin siyasi ortamını anlatan film, arka planda Tahran'ın sokaklarını, tarihi ve kültürel mekanlarını göstermeyi de ihmal etmiyor. İran'daki siyasi değişimlere; İslam Devrimi ve sonrasında yaşanan baskı dönemine mercek tutan filmde, Fars kültürü ve gündelik yaşantısına dair de çok şey bulacaksınız.

Seni Seviyorum New York (2008), Fatih Akın ve 10 farklı yönetmen

11 yönetmenin gözünden New York'a bakış konseptinde şekillenen eser, 11 kısa filmin birleşiminden oluşuyor. Natalie Portman'dan Allen Hughes'a, Orlando Bloom'dan Andy Garcia'ya pek çok ünlü ismin yer aldığı film, dünyanın en hareketli şehirlerinden biri olan New York sokaklarında neler yaşandığını farklı gözlerden önümüze seriyor. Sanat galerilerinden arka sokaklarına kentin neredeyse her noktasını yaşayacağınız filmin sürprizi ise Uğur Yücel.

Bir Konuşabilse (2003), Sofia Coppola

Başrolünde ünlü aktör Bill Murray ve Scarlett Johansson'ın oynadığı bu Oscar'lı melankolik film, bize yalnızca Tokyo'yu ve Uzakdoğu kültürünü değil, kültürlerarası iletişim ve etkileşim sorunlarını da anlatıyor. Reklam çekimi için Tokyo'ya gelmiş ünlü bir aktör ve fotoğrafçı kocasının peşine takılmış genç Charlotte'un geçirdiği ilginç haftasonununu anlatan yapım, aslında "bir coğrafyaya ve insanlarına yabancı olmak" temasına odaklanıyor. Dünyanın diğer bir ucundaki bu farklı kültürü ve gündelik yaşantısını merak edenler için oldukça ideal bir film.

Venedik Taciri (2004), Michael Radford

Dünyanın en iyi yazarı kabul edilen William Shakespeare'in ünlü eserinden sinemaya uyarlanmış olan film, klasiklere ve dönem filmlerine düşkün olanlara tam bir görsel şölen sunuyor. Başroldeki Al Pacino'nun oyunculuğunu tam anlamıyla konuşturduğu film, izleyenleri bugünden alıp 16. yüzyılın Venedik'ine götürüyor. Dünyanın en iyi aşk filmlerinden olan "Venedik Taciri"nin tüm planlarında sular şehri Venedik'in tarihi kanallarını, dar sokaklarını ve evlerini izleyeceksiniz.

Dilersen motive eden filmler listemizi de keşfedebilirsin.