Tarihin ve doğanın iç içe geçtiği şehir Batman, hem tarihî hem kültürel zenginlikleriyle dikkat çekiyor. Dicle Nehri'nin kıyısına kurulan Batman özellikle Hasankeyf ve çevresindeki tarihî yapılarıyla ünlü. Binlerce yıllık geçmişiyle farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan şehirde Dicle Nehri, Batman Çayı, Garzan Çayı’nın kenarında sıralanan tarihî ve doğal güzellikleri gezebilirsin. Batman’ın en meşhur şeylerini birlikte keşfedelim.
Batman zengin kültürel dokusu kadar lezzetli yöresel mutfağıyla da dikkat çeken bir şehir. Güneydoğu Anadolu mutfağının özgün tatlarını barındıran Batman mutfağı özellikle et yemekleri, hamur işleri ve yöresel otlarla hazırlanan yemekleriyle ünlü. İşte Batman'ın en meşhur yemekleri.
Batman'ın en meşhur yemeklerinden biri olan kaburga dolması pirinç, baharat ve kuru meyvelerle doldurulmuş kaburgaların fırında pişirilmesiyle hazırlanıyor. Kaburga dolması hem görüntüsü hem de lezzetiyle damakları şenlendiriyor.
Batman usulü içli köfte bulgur, ceviz, nar ekşisi ve baharatlarla hazırlanan harcın incecik hamura sarılmasıyla yapılıyor.
İncecik açılmış hamurun içine kıyma, peynir veya ıspanaklı harç konularak hazırlanan Şam böreği, kahvaltıların veya atıştırmalıkların vazgeçilmezi.
Bulgur, kuşbaşı et ve çeşitli baharatlarla hazırlanan yöresel perde pilavı özel günlerde yapılan bir yemek.
Zeytinyağında pişirilmiş kuru fasulye, pirinç ve baharatlarla hazırlanan Batman kuru dolması, kış aylarının vazgeçilmez lezzetlerinden.
Odun ateşinde pişirilen tandır ekmeği tazeliği ve lezzetiyle ön plana çıkıyor.
Büyük bir kazan içinde odun ateşinde pişirilen büryan, genellikle özel günlerde yapılan bir yöresel yemek.
Yoğurt, su, un ve baharatlarla hazırlanan ayran çorbası hem besleyici hem de ferahlatıcı.
Patlıcan, biber, domates ve çeşitli sebzelerin zeytinyağında pişirilerek hazırlanan tırşık özellikle yaz aylarında bolca tüketiliyor.
Buğday unu, süt ve şekerle hazırlanan havdel tatlıseverlerin favorisi.
Tarihin ve doğanın birleştiği Hasankeyf, yüzyıllar boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış, tarihî ve kültürel zenginlikleriyle öne çıkan bir yer. Dicle Nehri kıyısında, doğal bir kaya oluşumunun üzerine kurulan antik kent, ne yazık ki Ilısu Barajı projesi nedeniyle sular altında kalma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Hasankeyf'in tarihi, MÖ 12. yüzyıla kadar uzanıyor. Asurlular, Mitanniler, Urartular, Persler, Romalılar, Bizanslılar, Araplar ve Selçuklular gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapan Hasankeyf, sayısız tarihî yapısıyla kültürel bir miras.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan Hasankeyf'in en dikkat çekici özelliklerinden biri, kayalara oyulmuş yüzlerce mezarı. Bu mezarlar, bölgede yaşayan antik medeniyetlerine ait önemli ipuçları veriyor. Selçuklu Dönemi’nde inşa edilen İmam Abdullah Camii de Hasankeyf'in en önemli dini yapılarından biri. Dicle Nehri üzerinde yer alan Taş Köprü, Hasankeyf'in tarihî dokusunu tamamlayan önemli bir yapı. Hasankeyf Kalesi ise bölgeye hakim konumuyla savunma amaçlı kullanılmış. Günümüzde ise harika fotoğraflar çekme fırsatı veriyor. Hasankeyf farklı etnik grupların gelenekleri, görenekleri ve mutfak kültürleriyle de özel bir kimliğe sahip. Doğal güzellikleriyle de dikkat çeken Hasankeyf’te Dicle Nehri'nin yarattığı vadiler, şelaleler ve doğal güzellikleri keşfe çıkabilirsin.
Batman'ın Hasankeyf ilçesinde yer alan Zeynel Bey Türbesi, Akkoyunlu Dönemi’nin önemli bir mimarilerinden biri. Ilısu Barajı projesi nedeniyle taşınmak zorunda kalan türbe günümüzde yeni yerinde ziyaretçilerini bekliyor. Etkileyici türbe, Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan'ın 1473'te Otlukbeli Savaşı'nda ölen oğlu Zeynel Bey için yaptırılmış. Zeynel Bey Türbesi, Anadolu'daki anıt mezar geleneğinin ilk örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. Türbenin mimari özellikleri ve süslemeleri, Azerbaycan'daki 1322 tarihli Berde Kümbeti ile benzerlikler gösteriyor. Türbe, silindirik bir kaide üzerinde yükselen gövdesiyle hemen dikkat çekiyor. Dıştan daire, içten sekizgen planlı olan türbe döneminin mimari anlayışını taşıyor. Türbenin iç ve dış yüzeyleri ise geometrik motiflerle süslü. Bu süslemeler de Selçuklu ve İlhanlı dönemlerinin sanatını yansıtıyor.
Dicle Nehri kıyısında kurulu antik Hasankeyf aynı zamanda sayısız mağarasıyla da dikkat çekiyor. Türkiye'nin en önemli arkeolojik sit alanlarından olan Hasankeyf mağaraları, bölgenin doğal ve kültürel mirasının önemli bir parçası. Etkileyici mağaralar, bölgede yaşayan farklı medeniyetler tarafından barınak, depo ve hatta tapınak olarak kullanılmış. Sümerler, Asurlular, Romalılar, Bizanslılar ve İslam dünyasından çeşitli medeniyetler bu ilginç mağaralarda izler bırakmış.
Mağaraların iç duvarlarında bulunan oymalar, yazılar ve resimler ise o dönemlerin yaşam tarzı ve inanç sistemleri hakkında önemli bilgiler veriyor. Binlerce yıllık kesintisiz yerleşim olan mağaralar, tarihsel süreçte büyük öneme sahip. Hasankeyf mağaraları, genellikle kayalıkların oyulmasıyla oluşturulmuş. Bazı mağaralar oldukça geniş ve derin, ayrıca içinde küçük odalar ve geçitlere sahip. Bu mağaralar geçmişte ev olarak kullanıldığı gibi bazı dönemlerde dini törenler için de kullanılmış. Hasankeyf mağaraları, sadece birer doğal oluşum değil aynı zamanda insanlık tarihinin önemli bir parçası.
Batman’ın zengin tarihini ve kültürünü gözler önüne seren Batman Müzesi, binlerce paha biçilmez esere ev sahipliği yapıyor. Hasankeyf ve çevresinde yapılan kazılarda elde edilen eşsiz eserleri Batman Müzesi’nin koleksiyonlarında inceleyebilirsin. 2015 yılında ziyarete açılan müzenin temel amacı, Ilısu Barajı'nın su tutmasıyla yok olacak olan tarihî ve kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak. Müzenin Paleolitik-Neolitik salonunda bölgede yaşayan ilk insanların kullandığı aletler, süs eşyaları ve diğer buluntular sergileniyor. Ilısu salonu da Ilısu Barajı Gölü altında kalan yerlerde yapılan kazılarda elde edilen eserlere ev sahipliği yapıyor. Hasankeyf salonu ise Hasankeyf'in tarihî ve kültürel mirasını yansıtan eserleriyle dikkat çekiyor. Özellikle Orta Çağ Dönemi’ne ait eserlerle ön plana çıkan bu salonda Hasankeyf'in zengin mirasını yakından görebilirsin.
Pertükan Kalesi, Sason ilçesine bağlı Tekevler (Gündenu) köyünün doğusunda yer alan tarihî bir yapı. Batman’ın karmaşık ve zorlu coğrafyasında stratejik bir konuma sahip olan kale, yüzyıllar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış. Pertükan Kalesi’nin kesin inşa tarihi bilinmemekle birlikte Orta Çağ'a ait olduğu düşünülüyor. Kale tarih boyunca birçok kez el değiştirmiş ve savaşlara sahne olmuş. Pertükan Kalesi, tipik bir dağ kalesi mimarisine sahip. Büyükçe taş bloklarla inşa edilen kale, oldukça sağlam bir yapı. Kalenin iç kısmında sarnıçlar, depolar ve yaşam alanları olduğu düşünülen bölümler mevcut. Kalenin duvarlarının kalınlığı ve yüksekliği, düşman saldırılarına karşı korunma sağlamış. Günümüzde az bir kısmı ayakta kale tarih meraklıları için önemli bir ziyaret noktası.
Batman zengin kültürel dokusunu yansıtan birbirinden güzel hediyelik eşyalarla dikkat çekiyor. Şehirden ayrılırken sevdiklerine götürebileceğin birçok özgün hediyelik bulunuyor. İşte Batman'dan alınabilecek en meşhur hediyelikler:
Batman'ın Sason ilçesine özgü ünlü ballar, eşsiz aroması ve lezzetiyle öne çıkıyor. Doğal çiçeklerden elde edilen Sason balı aynı zamanda çok sağlıklı.
Batman'da halı ve kilim dokuma geleneği oldukça köklü. El dokuması halılar özgün desenleri ve canlı renkleriyle evlere sıcaklık katıyor.
Sason yöresine özgü, iri ve lezzetli cevizler çok meşhur. Özellikle kış aylarında tüketilen ceviz hem sağlıklı hem de lezzetli.
Batmanlı kadınlar tarafından el dokuması olarak üretilen birçok ürün var. Bunlar arasında tiftik seccadeler, battaniyeler, iğne oyaları, danteller ve yün çoraplar özellikle çok ilgi görüyor.
Batman'da ahşap oymacılığı da oldukça gelişmiş durumda. Ahşap kaşıklar, tabaklar, şamdanlar ve süs eşyaları gibi birçok ürünü şehrin çarşılarında bulabilirsin.
Tarihe yolculuğa çıkabileceğin Batman’da görmen gereken birçok yer bulunuyor. Seyahatin sırasında görmen gereken tüm yerler için Batman’da gezilecek yerler yazısına tıkla!