Karadeniz'in sevilen turistik ve kendine özgü ilçelerinden biri olan Amasra sahil şeridinde sıralanan tertemiz plajları, dar sokaklarını süsleyen tarihi evleri, görkemli kalesi ve doğal güzellikleriyle herkesin keşfetmesi gereken saklı cennetlerimizden biri. İlçe merkezinden kolayca ulaşabileceğin Amasra Plajı, Büyük Liman Plajı, Küçük Liman Plajı, Çakraz Plajı ve İnkumu Plajında Karadeniz’in masmavi sularının tadını çıkarabileceğin gezinde akşamları da sahil restoranlarında taze deniz ürünleri ve yöresel mezeler tadarak güzel zaman geçirebilirsin.
Hadi bu güzel sahil yerini keşfetmeye hemen başla.
Sormagir Kalesi olarak da bilinen Amasra Kalesi, ilçenin en bilinen simgesel yapısı konumunda. Tarihi Kaleiçi semtinde bulunan ve yarımadada Karadeniz karşısında kartpostal güzelliğinde çarpıcı bir manzara sunan kale, Boztepe Kemeri adı verilen bir köprü ile karaya bağlanıyor.
Cenevizlilerden Osmanlılara kadar pek çok dönemde kullanılan Amasra Kalesi, 65 metre ile 200 metre arasında değişen surları ve 8 tane burcuyla görülmeye değer bir mimari şaheser. İç bölümlerinde tarihi atmosferde gezilere çıkabileceğin, surlarından Amasra Limanı ve ilçenin tarihi evlerinin muhteşem fotoğraflarını çekebileceğin Amasra Kalesini gezerken eski bir kiliseden camiye çevrilen Fatih Camii’ni de incelemeyi unutma.
Ücretsiz
Açık olduğu saatler
Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 08:30 ile 20:00 arası açık.
İlçe merkezinde Amasra Kalesi ve Amasra Limanı’nın hemen yanında yer alan Amasra plajı, yürüyerek en kolay ulaşabileceğin plaj olmasıyla dikkat çekiyor. Yaklaşık 300 metre uzunluğunda ve 100 metre genişliğinde olan plajın kumsalı, ince ve altın sarısı renkli kumlarla Akdeniz sahillerini aratmıyor. Temiz ve berrak denizinden dolayı hem ilçeyi gezen yerli ve yabancı turistler hem de çevre şehirlerden gelen tatilciler tarafından çok ilgi gören Amasra Plajı, özellikle yaz aylarında oldukça kalabalık oluyor.
Şezlong, güneş şemsiyesi, duş, soyunma kabinleri ve büfe gibi olanaklar bulabileceğiniz Amasra Plajında ayrıca, kanodan yelkene kadar çeşitli su sporları da yaparak eğlenebilirsin. Amasra Kalesi’nin çarpıcı manzaraları eşliğinde doyasıya yüzebileceğin plajda akşamları ise büyüleyici gün batımları karşısında yürüyüşler yapabilir veya sahil restoranlarında taze Karadeniz balıkları ve yöresel mezeler tadabilirsin.
İlçe merkezinde, Amasra Limanı ile Amasra Kalesi arasında uzanan dar ve kıvrımlı sokaklara yayılan Çekiciler Çarşısı, ilçede alışveriş yapmak isteyen turistlerin ilk uğradığı yerler arasında. Amasra ve çevresinde üretilen birbirinden güzel el sanatı ürünlerinin yanı sıra yöresel yiyecekler de satın alabileceğin çarşı, Amasra kültürünü anlamak için de ideal bir yer. İsmini 17. yüzyıldan bu yana Amasra'da sürdürülen ahşap oymacılığı süsleme sanatı olan çekicilikten alan Çekiciler Çarşısının küçük dükkanlarında ilçeye özgü ahşap kaşıklar, tepsiler, tabak ve vazolar da en çok satılan ürünler arasında.
Ahşap oymacılığı dışında çarşıyı gezerken bakırcılık, gümüşçülük, taş işlemeciliği, seramik ve çini gibi yüzlerce el sanatı ürününü de inceleme şansı bulacaksın. Yöresel lezzetler denemek isteyenler ise Amasra'nın meşhur pastırması, peyniri, kuru inciri ve balını çarşıda bulabilirler.
Haftanın her günü 08:00 ile 00:00 arası açık.
Amasra'ya sadece 4 kilometre uzaklıkta yer alan ve ilçeyi gezenlerin mutlaka uğradığı etkileyici Kuş Kayası Yol Anıtı büyük bir kayaya oyulmuş bir insan figürü, bir Roma kartalı figürü ve iki yazıttan oluşuyor. Roma İmparatoru Claudius (41-54) onuruna M.S. 1. yüzyılda yaptırılan anıt, Roma yol ağının bir parçası olarak inşa edilmiş, ayrıca Roma askerlerinin dinlenmesi ve su ihtiyaçlarının karşılanması için kullanılmış.
Kayaya oyulmuş insan figürü, Roma lejyonerlerinin geleneksel kıyafetlerini giyiyor ve klasik bir Roma askeri olarak tasvir ediliyor. Roma kartalı figürü ise Roma İmparatorluğu’nun gücünü ve büyüklüğünü temsil etmek için anıta eklenmiş. Yazıtlarda anıtın yapımını üstlenen Gaius Julius Aquila, anıtın inşa edildiği tarihi ve amacı anlatılıyor. Türkiye'de başka bir benzeri olmayan çok önemli bir Roma dönemi tarihi hazinesi olan Kuş Kayası Yol Anıtı, Bartın-Amasra Antik Yolu üzerinde hem toplu taşıma araçları hem de özel araçlarla kolayca ulaşılabilir güzel bir konumda bulunuyor.
1884 yılında denizcilik okulu olarak inşa edilen tarihi binanın 1976 yılında restore edilmesinden sonra 1982 yılında ziyarete açılan Amasra Müzesi, 3000 yıldan uzun bir tarihe sahip Amasra’nın kazı alanlarında bulunan paha biçilmez eserleri sergiliyor. Helenistik, Roma, Ceneviz, Bizans ve Osmanlı döneminden günümüze kalan yüzlerce mermer eser, heykel, heykel başı, mezar stelleri, altarlar, sütun başlıkları ve kaidelerin sergilendiği müzenin etnografya bölümünde ise yöresel giysiler, gümüş süs eşyaları, yatak örtüleri, halılar, eski duvar saatleri ve el yazması Kuran-ı Kerim örnekleri sergileniyor.
Amasra’nın etkileyici kültürünü anlamak isteyenlerin ilk uğraması gereken yerlerden olan Amasra Müzesi, tarih ve arkeoloji meraklılarına görülmeye değer zengin bir koleksiyon sunuyor.
MüzeKart ile ücretsiz
Kişi başı 146 TL
Açık olduğu saatler
Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 08:30–17:00 arası açık.
Amasra Kalesi'nin önünde, deniz kıyısında uzanan etkileyici bir kaya oluşumu olan Direkli Kaya, ilçenin en çok fotoğraflanan simgesel güzelliklerinden biri. Uzunluğu 7 metre, genişliği ise 5 metre olan Direkli Kaya'nın en önemli özelliği ise kayanın ortasındaki doğal yollarla oluşan 2 metre uzunluk ve 1 metre genişliğe sahip delik.
Eski çağlarda deniz feneri olarak kullanıldığına inanılan Direkli Kaya hakkında birçok antik efsane de bulunuyor. Büyüleyici Karadeniz manzaraları eşliğinde özellikle gündoğumu ve gün batımlarında Direkli Kaya’nın benzersiz fotoğraflarını çekebilirsin.
Amasra'nın hemen karşısında, Kemere Köprüsü'nün hemen yanında yer alan Tavşan Adası, ilçenin en turistik noktaları arasında. Yaklaşık 200 metre uzunluğunda ve 100 metre genişlikteki küçük adanın üzerinde Cenevizlilerden kalma bir Bizans kilisesi ve manastırı gibi tarihi kalıntılar da turistler tarafından çok ziyaret ediliyor. Ada üzerinde özgürce gezen çok sayıdaki tavşandan ismini alan Tavşan Adası, çocuklu ailelere de keyifli bir gezi deneyimi yaşatıyor.
Amasra Limanı’ndan kalkan tekneler veya sandallarla kolayca ulaşabileceğiniz adada tarihi yapıları gezebilir, sevimli tavşanları besleyebilir ve Karadeniz'in eşsiz manzaralarını seyrederek gezinizin yorgunluğunu atabilirsin.
Amasra’yı gezerken ilk uğraman gereken hareketli yerlerden biri olan Amasra Limanı, hem turistik işletmeleri hem de her köşesinden sunduğu benzersiz manzaralarla çok sevilen bir gezi alanı. Büyük Liman Plajı, Küçük Liman Plajı ve Kemere Köprüsü arasında, ilçe merkezine sadece 5 dakikalık yürüyüş mesafesinde yer alan Amasra Limanı; rengarenk sandallar, balıkçı ve gezi tekneleriyle özellikle gün batımlarında size harika fotoğraflar çekme fırsatı sunacak.
Tekne gezilerine çıkarak Karadeniz sahilindeki gizli koyları keşfedebileceğin veya balık avlama turlarına katılabileceğin Amasra Limanı’ndaki çay bahçeleri, restoranlar ve kafelerde de büyüleyici Karadeniz manzaraları eşliğinde keyifli molalar verebilirsin.
Amasra'nın en önemli tarihi yapılarından biri olan Fatih Camii, 9. yüzyılda Bizanslılar tarafından inşa edilmiş bir kilisenin 1460 yılında ilçenin Fatih Sultan Mehmet tarafından fethinden sonra camiye çevrilmesiyle ilçenin simgelerinden biri haline geldi. Amasra Kalesi içinde yer alan ve kalenin en yüksek noktasında bulunan tarihi cami, Amasra'nın eşsiz manzarasını seyretme imkanı sunduğu için de ilçeyi gezen turistler tarafından sıkça ziyaret ediliyor. Klasik Osmanlı dönemi mimarisine uygun olarak dikdörtgen planlı ve tek kubbeli olarak inşa edilen Amasra Fatih Camii, etkileyici kemerler ile payandalarla destekleniyor.
Dış cephesi, düzgün kesme taştan yapılan tarihi yapının sade dekorasyonlu iç mekanları da oldukça etkileyici. Günümüzde göreceğiniz mihrabı ve minberi, 18. yüzyılda eklenen caminin tavan süslemeleri ise 19. yüzyıla ait. Tarihi ve kültürel önemiyle turlarla da çok ziyaret edilen Amasra Fatih Camii'ni gezdikten sonra Amasra’nın en güzel panoramik fotoğraflarını da çekebilirsin.
Amasra Kalesi’nin hemen yanında yer alan başka bir güzel plaj olan Büyük Liman Plajı, yaklaşık 300 metre uzunluğunda ve 100 metre genişliğinde. İnce kumlu sahili, berrak denizi ve gelişmiş turizm olanaklarıyla yaz aylarında tamamen dolan plaj, hem turistler hem de Amasra halkı tarafından çok seviliyor. Çevresi oteller, pansiyonlar, restoranlar, kafeler ve çay bahçeleriyle sarılı olan Büyük Liman Plajı’nda şezlong, güneş şemsiyesi, duş, soyunma kabinleri, tuvale, büfe ve market gibi imkanlar bulabilirsin. Amasra merkezinden kısa bir yürüyüşle veya taksilerle rahatça gidebileceğin plajda gündüzleri keyifle yüzebilir, akşamları ise ince kumlar üzerinde dinlendirici yürüyüşler yapabilirsin.
Ücretsiz
Amasra’da denize girmek için en çok tercih edilen yerlerden biri de küçük bir sahili olmasına rağmen çarpıcı manzaralarıyla her zaman ilgi gören Küçük Liman Plajı, Amasra Limanı’na kısa bir yürüyüş mesafede yer alan plaj, yaklaşık 200 metre uzunluğunda ve 100 metre genişliğe sahip.
Sıcak yaz aylarında Karadeniz'in soğuk sularında serinleyebileceğiniz temiz ve berrak sulara sahip Küçük Liman Plajı, gelişmiş turizm olanaklarıyla da dikkat çekiyor. Şezlong, güneş şemsiyesi, duşlar, soyunma kabinleri ve kafeler gibi olanaklar bulabileceğiniz Küçük Liman Plajı’nda ince kumlu sahilde tüm gün güneşin ve Karadeniz’in tadını çıkarabilir veya çeşitli su sporları yaparak eğlenebilirsiniz.
Ücretsiz
Amasra merkezine sadece 14 kilometre uzaklıktaki Çakraz beldesinde bulunan Bozköy Plajı, 2 kilometre uzunluğu ve tertemiz sularıyla bölgenin en sevilen plajları arasında. Altın renkli kumları ve sahili saran çam ormanlarıyla unutulmaz bir deniz tatili yaşatan Bozköy Plajı, sığ deniziyle çocuklu aileler için de ideal.
Güneş şemsiyesi ve şezlong kiralayabileceğiniz; çam ormanları arasında büyüleyici Karadeniz manzaraları eşliğinde kamp yapabileceğiniz plajda duş, soyunma kabini ve büfe gibi olanaklar da bulunuyor.
Akkonak Plajı, hem tertemiz suları hem de plaja yürüyüş mesafesindeki Akkonak Köyü’nün huzurlu atmosferiyle çok ilgi görüyor. Çakıl kum karışımı uzun bir sahile sahip olan plaj, Amasra’nın diğer plajlarına göre daha sakin olduğu için kalabalıklardan uzakta yüzmek ve piknik yapmak istiyorsan ilk uğraman gereken yerler arasında.
Yaz aylarında bile serin kalan Karadeniz sularına kendiniz bırakarak doyasıya yüzebileceğin Akkonak Plajı’nda şezlong ve güneş şemsiyesi de kiralayabilirsin. Denizin ve güneşin tadını çıkardıktan sonra Akkonak Köyü’ne uğrayarak yöresel lezzetler tatmayı ve organik ürünler almayı da unutmay.
Amasra'nın en bilinen ve popüler plajlarından biri olarak ilçe merkezine sadece 30 kilometre uzaklıkta bulunan İnkumu Plajı, deniz tutkunlarının mutlaka uğraması gereken yerler arasında. 3 kilometre uzunluğu ve 100 metre genişliği bulunan ince kumlu sahiliyle ünlü olan plaj, sığ deniziyle çocuklu ailelerin de çok ilgisini çekiyor. Yaz aylarında yerli halkın yanı sıra yerli ve yabancı turistler tarafından da çok ziyaret edilen İnkumu Plajı’nda şezlong, güneş şemsiye, duş, soyunma kabinleri, restoran, kafe, market ve büfe gibi olanaklar bulabilirsin. Çevresinde her bütçeye uygun küçük oteller de bulabileceğiniz İnkumu Plajı’nda hem günübirlik hem de keyifli bir yaz tatili yapabilirsin.
Bartın ve Kastamonu illeri arasında yer alan Küre Dağları Milli Parkı, Amasra’da düzenlenen doğa gezilerinin vazgeçilmez rotalarından biri konumunda. 2000 yılında milli park ilan edilen ve Türkiye'nin 41. milli parkı olan Küre Dağları Milli Parkı, 37 hektarlık geniş bir yeşil alanı kapsıyor. Çevresinde Amasra’nın yanı sıra Azdavay, Pınarbaşı, Ulus, Kurucaşile, Cide ilçeleri sıralanan milli park, zengin bitki ve vahşi yaşam zenginlikleriyle 2000'den fazla bitki ve 160'tan fazla memeli türüne ev sahipliği yapıyor. Küre Dağları Milli Parkı’nda yemyeşil ormanlar, şelaleler, kanyonlar ve irili ufaklı dereler arasında modern dünyadan uzaklaşarak keyifle dinlenebilirsin.
Kamp ve piknik yapmak için de çevre şehirlerden yüzlerce kişinin akın ettiği milli park, yılın her mevsimi sunduğu tablo güzelliğinde manzaralarıyla ülkenin her yerinden doğa fotoğrafçılarını da kendine çekiyor. Valla Kanyonu, Horma Kanyonu, Ilıca Şelalesi, Ilgarini Mağarası, Kemerli Mağarası ve Drahna Vadisi gibi güzellikleri keşfe çıkabileceğin Küre Dağları Milli Parkı, Türkiye'nin en önemli tabiat güzelliklerinden biri olarak Amasra gezinde keşfedilmeye değer.
25 TL
9,3 hektarlık yeşil alanıyla Amasra’nın en çok ziyaret edilen tabiat güzelliklerinden biri olan Ahatlar Tabiat Parkı, ilçeye sadece 14 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Gürgen, çınar ve kızılçam ağaçlarıyla süslü olan tabiat parkı, yılın her mevsimi doğa tutkunları ve fotoğrafçılık meraklılarını kendine çekiyor. Yabani çileklerden menekşelere kadar zengin bitki çeşitliliğine sahip olan tabiat parkında sessiz kır bahçelerinde köy kahvaltıları yapabili veya piknik alanlarında mangal yaparak yılın yorgunluğunu atabilirsin.
20 TL
İndirimli 10 TL
Amasra’ya bağlı Ulukaya Köyü sınırlarında, ilçe merkezine sadece 1 saat uzaklıkta yer alan Ulukaya Şelalesi ve Kanyonu, hem muhteşem fotoğraflar çekmek hem de doğa sporları yapmak için bölgede gidebileceğin en özel adreslerden biri. Onlarca metre yükseklikten dökülen bembeyaz suları, yaz aylarında bile buz gibi kalan kaya göletleri ve el değmemiş güzellikleriyle ünlü Ulukaya Şelalesi, sıcak günlerde serin havada dinlenmek için sıkça ziyaret ediliyor.
Kaya göletlerinde keyifle yüzebileceğin ve irili ufaklı derelerde olta balıkçılığı yapabileceğin Ulukaya Şelalesi’nde doğa yürüyüşlerine veya fotoğraf safarilerine çıkarak ise seyir alanlarından yüzlerce metrelik kanyon duvarlarından benzersiz tabiat fotoğrafları çekebilirsin. Kampçılık, kaya tırmanma ve dağcılık da Ulukaya Kanyonu’nda yapabileceğin aktiviteler arasında.
Amasra merkezine sadece 6 kilometre uzaklıkta, Küre Dağları Milli Parkı içinde yer alan Gürcüoluk Mağarası, hem etkileyici iç salonları hem de çevresini saran doğal güzelliklerle ilçenin görülmeye değer tabiat harikaları arasında. 1975 yılında keşfedilerek 1996 yılında ziyarete açılan Gürcüoluk Mağarası, 169 metre uzunluğunda ve 15 metre genişliğinde. Mağaranın içerisindeki binlerce yılda oluşmuş sarkıtlar, dikitler, sütunlar, damlataşlar ve travertenler ziyaretçileri büyülüyor.
Gürcü Gelin adı verilen devasa sarkıtıyla da mağaracılar kadar fotoğraf tutkunlarını da kendine çeken Gürcüoluk Mağarası, sadece Amasra’nın değil Karadeniz Bölgesi'nin de önemli turistik merkezlerinden biri haline gelmiş durumda.
Amasra’nın görülmeye değer en önemli tabiat güzelliklerinden biri olan Gölderesi Şelalesi, ilçeye 22 kilometre uzaklıktaki Kurucaşile ilçesine bağlı Paşalılar Köyü’nde yer alıyor. 30 metre yükseklikte yemyeşil doğal güzellikler arasından dökülen şelale, iki ayrı koldan oluşuyor. Gölderesi Şelalesi, Amasra'nın en popüler doğal güzelliklerinden biri olduğu için özellikle yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerle doluyor.
Amasra gezilerinde mutlaka görülmesi gereken çok özel tabiat harikalarından biri olan Güzelcehisar Lav Sütunları, Bartın'ın Güzelcehisar ilçesinde Amasra’ya sadece 35 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Karadeniz kıyısında yer alan bir doğal oluşum olan devasa lav sütunları, günümüzden yaklaşık 80 milyon yıl önce bölgedeki volkanlardan akan lavların soğuyup kristalleşmesi sonucu ortaya çıktı. Yaklaşık 1 kilometre uzunluğunda ve 20 metre yüksekliğinde olan Güzelcehisar Lav Sütunları’nın çapları 50-100 santimetre, boyları ise 100 metreye kadar ulaşabiliyor.
Dünyada bulunan üç lav sütunundan biri olan Güzelcehisar Lav Sütunları’nın diğer örnekleri ise Kuzey İrlanda'daki Giant's Causeway ve İskoçya'da bulunan Fingal's Cave. 2021 yılında turizm ve rekreasyon projesi çerçevesinde turizme kazandırılan lav sütunlarının çevresinde yürüyüş yolları, seyir terası ve iskeleler bulunuyor. Hem yerli hem de yabancı turistler tarafından çok ilgi gören Güzelcehisar Lav Sütunları, doğa yürüyüşleri ve fotoğraf safarilerinin de en sevilen mola noktalarından biri.
Amasra merkezine sadece 14 kilometre gibi yakın bir konumda keyifli bir deniz günü sunan Çakraz Plajı, ince kumlu tertemiz sahiliyle Amasra’da denize girmek için en çok tercih edilen yerler arasında. Güneş şemsiyesi ve şezlonglardan atıştırmalıklar alabileceğin turistik tesislere kadar olanaklar sunulan plajda kamp yapmak isteyenler için de gölgelikli alanlar sağlanıyor.
Çevresini saran el değmemiş doğal güzellikler arasında yürüyüşlere çıkabileceğiniz, kayalık alanlarda olta balıkçılığı yapabileceğin ve yemyeşil ormanların masmavi Karadeniz sularıyla birleştiği büyüleyici manzaraların fotoğraflarını çekebileceğin Çakraz Plajı’nda çocuklarınla da keyifli bir gün geçirebilirsin.
Amasra ilçesine sadece 22 kilometre uzaklıktaki küçük Göçkün Köyü’nde yer alan sakin ve sessiz bir plaj olan Göçkün Plajı, kalabalıklardan uzakta tertemiz Karadeniz sularının tadını çıkarmak isteyenlerin ilk uğraması gereken yerlerden. 2 kilometre uzunluğunda ve 50 metre genişliğinde olan Göçkün Plajı, altın sarısı kumları ve turkuaz renkli deniziyle hem Amasra halkı hem de yerli ve yabancı turistler tarafından çok ilgi görüyor.
Bölgede düzenlenen tekne gezileri ile doğa yürüyüşlerinin vazgeçilmez adreslerinden biri olan ve Amasra’ya sadece 1 saat uzaklıkta bulunan Gideros Koyu, görmen gereken güzellikler arasında. 2 kilometreyi aşan uzunluğa sahip Gideros Koyu; yemyeşil ormanları, masmavi denizi ve sakin atmosferi ile her doğa tutkununun keşfetmesi gereken yerlerden.
Karadeniz'in en güzel koylarından biri olarak hem tekne gezileri hem de dalış turlarıyla sıkça ziyaret edilen büyüleyici koy, kamp yapmak isteyenlerin de Amasra’da en çok uğradığı yerler arasında. Kayalar üzerinden olta balıkçılığı yapabileceğin Gideros Koyu’nda sarp kaya teraslarında da büyüleyici gün batımı manzaralarına şahit olacaksın.
Amasra ilçesine sadece 16 kilometre uzaklıkta Makaracı Köyü’ne yürüyüş mesafesinde bulunan Gürcüoluk Mağarası Tabiat Parkı, 49 hektarlık geniş bir alanı kapsıyor. Gürcüoluk Mağarası'nın yanı sıra yemyeşil ormanları, görülmeye değer şelaleleri ve iyi düzenlenmiş yürüyüş parkurlarıyla dikkat çeken tabiat parkı, Karadeniz gezilerinin de sevilen mola noktaları arasında. Trekking, dağ bisikleti, kampçılık, kaya tırmanma ve dağcılık gibi pek çok etkinliğin düzenlendiği Gürcüoluk Mağarası Tabiat Parkı, az görülen fosil mağaralardan biri olan 169 metre uzunluğundaki Gürcüoluk Mağarası için de çok ziyaret ediliyor.
İç salonlarını süsleyen sarkıt, dikit, sütun ve damlataşlarıyla benzersiz manzaralara şahit olabileceğin Gürcüoluk Mağarası, her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. Şelale ve dereler kenarında piknik yapabileceğin veya doğal seyir alanlarından muhteşem fotoğraflar çekebileceğin Gürcüoluk Mağarası Tabiat Parkı’nda kır bahçeleri, piknik ve mangal alanları gibi olanaklarla da dinlendirici bir doğa tatili yapabilirsin.
Amasra’ya komşu turistik bir ilçe olan Kurucaşile, günübirlik geziler yapmak için ilçede gidebileceğin en popüler yerler arasında. Zengin doğal güzellikleri, tertemiz plajları ve tarihi yapılarıyla dikkat çeken Kurucaşile'nin 4500 civarında küçük bir nüfusa sahip. Dar sokakları süsleyen tarihi evler arasında keyifli geziler yaparak harika fotoğraflar çekebileceğin gezinizde tarihi Kurucaşile Kalesi, Kurucaşile Camii ve Kurucaşile Köprüsü’nü yakından görebilirsin.
Kurucaşile Plajı, Kapısuyu Plajı ve Tekkeönü Plajı’nda serin Karadeniz sularının tadını çıkarabileceğin Kurucaşile'de yemyeşil ormanlarda doğa gezilerine çıkabilir veya sahilde sıralanan balık restoranlarında taze Karadeniz balıkları tadarak güzel bir akşam geçirebilirsin.
Amasra merkezine sadece 37 kilometre uzaklıktaki Mugada sahili, bölgenin en hareketli turistik noktalarından biri olarak ziyaret edilmeye değer. Önü masmavi Karadeniz suları arkası ise yemyeşil çam ormanlarla çevrili sahil, hem keyifle yüzmek ve kamp yapmak hem de yürüyüşler yapmak için ideal bir adres.
Büyüleyici güzelliğinden dolayı sit alanı olarak koruma altına alınan Mugada sahilinde mesire ve piknik alanlarından yürüyüş parkurları, bisiklet yolları, deniz manzaralı kafeler ve restoranlara kadar birçok olanağı bir arada bulabilirsin. Tekne gezilerine ve balık avlama etkinliklerine de katılabileceğin Mugada sahilini gezerken hediyelik eşya dükkanları ve tezgahlarına uğrayarak yöresel ürünler almayı da ihmal etme.
Sadece plajları ve tarihi güzellikleriyle değil, dağ eteklerinde sıralanan yemyeşil yaylalarıyla da ilgi gören Amasra’dan kolayca ulaşarak güzel zaman geçirebileceğin en güzel yaylalardan biri ise Uluyayla. Amasra’dan 1,5 saatlik bir yolculukla gidebileceğin Uluyayla; sıcak yaz günlerinde bile serin kalan oksijen seviyesi yüksek tertemiz havası, ahşap yayla evleri ve her köşeyi süsleyen sarı yayla çiçekleriyle muhteşem fotoğraflar çekme fırsatı sunuyor.
1986 yılında keşfedilen ve 1994 yılında turizme açılan llgarini Mağarası, Küre Dağları Milli Parkı içerisinde en çok ziyaret edilen tabiat harikalarından biri. 858 metre uzunluğu ve 250 metre derinliğiyle dünyanın en büyük 4. mağarası olmasıyla ünlü Ilgarini Mağarası, kireçtaşı kayalarının içinde görülmeye değer manzaralar sunuyor.
Devasa sarkıtları, dikitleri, göletleri ve damlataşlarıyla Türkiye'nin her köşesinden mağaracılık meraklılarını kendine çeken llgarini Mağarası, Küre Dağları Milli Parkı doğa yürüyüşlerinin de önemli mola noktaları arasında.
Amasra’ya yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki sessiz Kapısuyu Köyü’ne kısa bir yürüyüş mesafesinde bulunan Kapısuyu Plajı, bölgenin diğer plajlarına göre daha sakin ve huzurlu olmasıyla dikkat çekiyor. Gölgelikli kamp alanlarından küçük otel ve pansiyonlara kadar olanaklar da bulabileceğin plajın ince kumlu sahili ve serin denizinin tadını çıkardıktan sonra Kapısuyu Köyü’ne uğrayarak yöresel ürünler de alabilirsin.
Doğa tutkunları açısından tam bir cennet olan Amasra’da ilçeye sadece 19 kilometre uzaklıktaki Balamba Tabiat Parkı’nı da keşfe çıkmanı öneririz. 2003 yılında tabiat parkı ilan edilen ve 175 hektarlık geniş bir yeşil alanı kapsayan park, Küre Dağları Milli Parkı ile birlikte bölgenin en çok ziyaret edilen doğa koruma alanı konumunda.
Yüzlerce bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapan Balamba Tabiat Parkı; doğa yürüyüşlerine çıkmak, kamp ve piknik yapmak isteyenlerin keyifli zaman geçirebileceği yerlerden. Balamba Şelalesi, Gökayağı Şelalesi ve Balamba Yaylası’nı keşfe çıkabileceğin tabiat parkını yılın her mevsimi ziyaret ederek tablo güzelliğinde fotoğraflar çekebilirsin.
Yayla turizmi konusunda da çok gelişmiş olan Amasra’da hem yayla turları ve doğa gezileri hem de kendi başınıza keşfedebileceğin en güzel yaylalardan biri de Gezen Yaylası. Deniz seviyesinden 1400 metre yükseklikte yer alan ve oksijen seviyesi yüksek havasıyla sağlık turizmi için de sıkça ziyaret edilen yaylada dağ eteklerinde sıralanan yayla evleri arasında keyifli yürüyüşler yapabilirsin.
Organik ürünlerle hazırlanan kahvaltılar yapabileceğin kır bahçeleri, mangal yapabileceğiniz mesire ve piknik alanları gibi imkanlar bulabileceğin Gezen Yaylası’nı yaz aylarında ziyaret edersen geleneksel yayla şenliklerine de katılabilir ve yöresel yayla yemekleri tadabilirsin.
Küre Dağları Milli Parkı'nda yer alan ve çok ziyaret edilen bir tabiat harikası olan Horma Kanyonu, 3 kilometre uzunluğu ve 100 metre derinliğiyle ülkemizin en etkileyici kanyonlarından biri. Zarı Çayı'nın yüzlerce yıl boyunca süren aşındırmasıyla oluşan Horma Kanyonu yemyeşil gür ormanları, dev kaya oluşumları ve çarpıcı doğal güzellikleri ile dikkat çekiyor. Araçla kolayca ulaşılabilen ve Amasra’dan yaklaşık 1,5 saatte gidebileceğiniz Horma Kanyonu, her doğa ve fotoğrafçılık tutkununun görmesi gereken güzelliklerimiz arasında.
Yıl boyu rehberli trekking turları ve fotoğraf safarilerinin düzenlendiği kanyon, oksijen seviyesi yüksek havada piknik ve kamp yapmak için de gidebileceğin en iyi adreslerden. Türkiye'nin en güzel 10 kanyonundan biri olarak gösterilen Horma Kanyonu'nun seyir alanlarından panoramik tabiat manzaraları izlemeyi unutma!
Tarih ve arkeoloji meraklılarının Amasra Müzesi ile birlikte gezmesi gereken önemli bir müze de Bartın Kent Müzesi. M.Ö. 2000’li yıllara kadar uzanan bölge tarihi ve binlerce yıllık kültürel yapıyla ilgili binlerce eserlik çarpıcı bir koleksiyona sahip olan Bartın Kent Müzesi’nde şehrin tarihi ve kültürünü yansıtan yöresel giysiler, ev aletleri, mutfak araçları, antikalar, şark köşeleri ve balmumu heykeller arasında tarihte keyifli bir yolculuğa çıkabilirsin.
Bartın’ın sanat, kültür ve edebiyat dünyasına dair de pek çok bilgiye ulaşabileceğin Bartın Kent Müzesi’ne hem Bartın hem de Amasra’nın kültürel mirasını anlamak için gidebilirsin. Hükümet Caddesi üzerinde merkezi bir konumda yer alan müzeye yürüyerek veya toplu taşıma araçlarıyla rahatça gidebilirsin.
MüzeKart ile ücretsiz
Tam 20 TL
Açık olduğu saatler
Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 09:00 ile 18:00 saatleri arasında açık.
Yeşilin her tonunu görebileceğin çarpıcı güzelliğiyle ünlü başka bir Bartın yaylası olan Ardıç Yaylası’na Amasra’dan 1,5 saat içinde ulaşarak dinlendirici bir doğa gezisi yapabilirsin. Bitki ve vahşi yaşam çeşitliliğiyle dikkat çeken yayla, şehirde yılın her mevsimi düzenlenen doğa yürüyüşleri ve fotoğraf safarilerinin de değişmez adreslerinden biri konumunda.
Amasra merkezine 17 kilometre uzaklıktaki Bartın Çayı kenarında yer alan Gazhane Kültür Parkı, 11.000 metrekarelik geniş yeşil alanıyla hafta sonu gezileri ve spor yapmak için en çok gidilen yerler arasında. Bartın Çayı’nın muhteşem manzaraları eşliğinde uzanan yürüyüş parkurları ve bisiklet yollarında keyifli geziler yapabileceğin parkta spor sahalarından çocuk oyun alanlarına kadar birçok olanağı bir arada bulabilirsin.
3 kilometrelik ince kumlu uzun sahiliyle ilgi gören ve Karadeniz'in en güzel plajlarından biri olarak gösterilen Kızılkum Plajı’na da Amasra gezinizde mutlaka uğramanı öneririz. Kızıl kumlarıyla dikkat çeken ve çam ormanlarıyla sarılı olan plaj, piknik ve kamp yapmak için de her yaz yüzlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. Karavan parkları ve ücretsiz sahil kamplarından da faydalanabileceğin Kızılkum Plajı’nda tertemiz sularda şnorkelli dalış yapabilir, balık avlayabilir, akşamları sahil yürüyüşlerine çıkabilir ve kızıl kumlar arasında gün batımlarında muhteşem fotoğraflar çekebilirsin.
Küre Dağları Milli Parkı gezinizde mutlaka yakından görmen gereken güzelliklerden biri olan Valla Kanyonu, 12 kilometre uzunluğu ve 1 kilometreyi geçen uzunluğuyla ülkemizin en önemli kanyonlarından biri. Devrekani Çayı'nın kayaları yüzlerce yıl boyunca aşındırması ile oluşan Valla Kanyonu, 2013 yılında Türkiye'nin en iyi 10 kanyonu arasında gösterildi ve 2019 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesine dahil edildi.
Zengin bitki ve vahşi yaşam çeşitliliğiyle dikkat çeken kanyonda dar geçitler arasında rehberli doğa yürüyüşlerine çıkabilir ve özel olarak tasarlanmış yüzlerce metrelik seyir alanlarından benzersiz fotoğraflar çekebilirsin. Trekking, doğa fotoğrafçılığı, kaya tırmanma ve kampçılık gibi birçok aktivitenin düzenlendiği Valla Kanyonu’na Küre Dağları Milli Parkı’nın diğer güzelliklerini keşfederken uğramayı unutma.
Doğa gezilerine çıkmaktan ve fotoğraf çekmekten hoşlanıyorsan Amasra’da gidebileceğin en güzel yerlerden biri de ilçeye yaklaşık 1 saat uzaklıktaki Drahna Vadisi. Küre Dağları eteklerinde uzanan ve oksijen seviyesi yüksek tertemiz havasıyla sağlık amaçlı da ziyaret edilen vadi, her köşesinde sunacağı el değmemiş çarpıcı güzellikleriyle sizi etkileyecek.
Amasra'nın önemli yapılarından biri olan ve ilçe merkezine 15-20 dakikalık kısa bir yürüyüş mesafesindeki Cevizlik Vadisi'nde yer alan Kemerdere Köprüsü, Roma İmparatoru döneminde inşa edilmiş bir tarihi hazinemiz. Son yıllarda aslına uygun olarak restore edilen, 8 metre uzunlukta ve 5 metre yükseklikteki devasa kaya parçalarıyla inşa edilen etkileyici köprü, hem Roma dönemi süslemeleri hem de Roma-Pontus Savaşı’nda 7 askerin mızrak savaşı yapmalarını tasvir eden kabartmalarıyla ziyaretçilerini büyülüyor.
Roma İmparatoru Claudius döneminde, Roma yol ağının bir parçası olarak inşa edilen Kemerdere Köprüsü, bindirme tekniği kullanılarak özel bir şekilde inşa edilmiş. Amasra'nın önemli tarihi ve turistik mekanlarından biri olarak çok ziyaret edilen tarihi köprüyü yakından inceleyebilir ve harika fotoğraflar çekebilirsin.
Görkemli Amasra Kalesi'nin içinde yer alan tarihi bir yapı olan Cenova Şatosu, 1261-1460 yılları arasında Amasra'yı yöneten Cenovalılar dönemde, kalenin iç kalesinin saray haline getirilmesiyle inşa edilmiş görülmeye değer bir yapı. İki girişe sahip olan şatonun 1. girişi Cenova armalı ana kapısıyla oldukça etkileyici. Kapılarında Amasra'ya egemen olmuş ailelerin armalarının yer aldığı taş bloklar bulunan şatoda en ilgi çekici arma ise 13. yüzyılda Amasra'yı yöneten Cenovalı bir aile olan Adorno ailesinin etkileyici arması.
Günümüzde aslına uygun olarak restore edilerek turizme kazandırılan Amasra Cenova Şatosu’nun içinde Amasra'nın tarihi ve kültürel geçmişini anlatan eserlerin sergilendiği küçük müzeyi de gezme şansı bulacaksın. Şato ve müzeyi gezdikten sonra Amasra Kalesi surlarından ilçenin tarihi evlerle süslü panoramik manzaralarını izlemeyi de unutma.
Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 08:30 ile 20:00 arası açık.
Bartın Nehri'nin bir kolu olan Balamba Deresi'nden beslenen Balamba Şelalesi, Amasra’nın görülmesi gereken tabiat harikalarından biri. 15 metre yükseklikten dökülen şelale, yemyeşil çam ormanları arasında tablo güzelliğinde bir manzaraya sahip. Doğa gezileri, piknik ve kamp yapmak için ideal olan Balamba Şelalesi, yılın her mevsimi fotoğrafçılar tarafından da ziyaret ediliyor.
El değmemiş güzelliklerinin korunması amacıyla 1994 yılında tabiat anıtı ilan edilen Balamba Şelalesi’nin zengin bitki çeşitliliği de çok ilgi görüyor.
Amasra'nın merkezinde, Küçük Liman'ın yanında yer alan Barış Akarsu Parkı, 2007 yılında genç yaşta hayatını kaybeden ünlü rock şarkıcısı Barış Akarsu anısına açıldı. İlçenin en sevilen rekreasyon alanlarından biri olan ve yaklaşık 10 dönümlük geniş bir alanı kapsayan parkın içinde Barış Akarsu'nun bronz bir heykeli, kafeterya ve bir çay bahçesi bulunuyor.
Amasra'nın muhteşem manzarasını en güzel görebileceğin seyir alanı ve popüler turistik noktalardan biri olan Bakacak Tepesi, Amasra'nın merkezinden yaklaşık 5 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Özellikle gün doğumu ve gün batımlarında Amasra'nın kuş bakışı eşsiz manzarasını seyretme imkanı bulabileceğin tepeden Amasra Kalesi, Küçük Liman, Büyük Liman, Direkli Kaya, Ağlayan Ağaç ve Tavşan Adası gibi ilçenin bütün güzellikleri görmeniz mümkün.
Boztepe’de kartpostal güzelliğinde büyüleyici panoramik manzaralar sunan Amasra Deniz Feneri, 1863 yılında inşa edildi ve günümüzde de çalışmaya devam ediyor. Karadeniz’in en eski deniz fenerlerinden biri olmasıyla ünlü olan, 77 metre yükseklikte ve 3 metre çapındaki Amasra Deniz Feneri’nin ışığı, yaklaşık 20 deniz mili uzaktan bile görülebiliyor.
Amasra Kalesi'nin içinde gezebileceğiniz başka bir etkileyici tarihi yapı, Bizans döneminde inşa edildiği düşünülen Küçük Kilise. 15. yüzyılda Osmanlılar kaleyi ele geçirdikten sonra mescide dönüştürülen Amasra Küçük Kilise, etkileyici mimarisi ve tarihi önemiyle kaleyi gezen turistler tarafından çok ziyaret ediliyor. Döneme uygun olarak kesme taşlarla inşa edilen ve 2002 yılında aslına uygun olarak restore edilen Küçük Kilise, günümüzde kültür ve sanat evi olarak hizmet vermeye devam ediyor. .
Amasra'nın Boztepe Adası'nın doğusunda yer alan yüzlerce yıllık bir selvi ağacı olan Ağlayan Ağaç, Amasra'nın en ünlü anıt ağacı biri olarak insanları kendine çekiyor. Denizden ve havadan aldığı nemi bünyesinde toplayarak, ilkbahar ve sonbahar aylarında yağmur damlası olarak geri vermesinden ismini alan Ağlayan Ağaç’ın gövdesi ve dalları bu mevsimlerde su damlacıkları ile kaplanıyor.
İlginç özelliğiyle ilçeyi gezen yerli ve yabancı turistler tarafından çok ilgi gören ağaç, 1989 yılında koruma altına da alındı. Yaklaşık 350 yaşında olduğu tahmin edilen selvi ağacının çevresindeki çay bahçesinde keyifli bir mola vererek çayınızı yudumlayıp manzaranın tadını çıkarabilirsin.
Yöre kadınlarının el emeği göz nuru yaptığı birbirinden güzel ürünlerin satıldığı Galla Pazarı, Amasra'nın merkezinde Çekiciler Sokak'ta kuruluyor."Kadın Pazarı" anlamına gelen Galla Pazarı, 100 yılı aşkın bir süredir kurulmaya ve ilgi görmeye devam ediyor.
Pazarı gezerken Amasra kadınları tarafından üretilen el sanatları ürünleri, bölgede yetiştirilen organik taze sebzeler, Amasra’nın ünlü peynirleri, tereyağı, bal, reçel, turşu, mantı, erişte ve Karadeniz ekmekleri gibi birçok yöresel ürünü inceleyerek satın alabilirsin.
Osmanlı döneminden günümüze kalan en güzel sivil mimari örneklerinden biri olarak özenle korunan Edhem Ağa Konağı, Amasra’nın da en güzel yapılarından biri olarak çok ziyaret ediliyor. 1889 yılında Safranbolulu ustalar tarafından inşa edilen tarihi konak, pek çok dizi ve filmin çekildiği yer olmasıyla da ilgi görüyor. 1968 yılında yaşanan depremde hasar aldıktan sonra aslına uygun olarak yenilenen Edhem Ağa Konağı’nın antikalar, resimler, fotoğraflar ve tarihi objelerle süslü odalarını da keyifle gezme şansı bulabilirsin.