Pakistan’ın başkenti ve en modern şehridir. İlk başkent Karaçi’nin yerini alması için tamamıyla şehir planlamacıları ve mimarlar tarafından 1958 yılında tasarlanmıştır. İnşasına 1960 yılında başlanan kent, Hint Okyanusu kıyısında bulunan ve dönemin konjonktürel şartları nedeniyle güvenlik zaafiyeti oluşturan Karaçi’yi, 1969 yılında başkentlik statüsünden çıkarmıştır. Himalayalar’ın uzantısı Margala Dağları’nın eteğindeki platoda konumlanan ve Pakistan’ın modern yüzünü yansıtan İslamabad, ‘İslam’ın özgürce yaşandığı yer' anlamını taşımaktadır.
Toplamda 5 milyon kişinin yaşamasına ugun olarak tasarlanan şehir; idari, askeri, diplomatik, sağlık, eğitim, ticaret ve endüstri bölgeleri birbirinden ayrılmış olarak inşa edilmiştir. Son derece planlı gelişmeye devam eden İslamabad, dünyada bu alanda örnek gösterilen şehirler arasındadır. İslamabad’ta islam ve batı mimari tarzlarının bir sentezi olarak ortaya çıkan doku, park ve rekreasyon alanları, düzenli ve geniş caddeleriyle modern bir görünüm sergilemektedir.
Şehir, Asya Kıtası’nın en büyük camisine ev sahipliği yapmaktadır. Projesi Türk mimar Vedat Dalokay tarafından çizilen ve yapımı 1986 yılında tamamlanan Kral Faysal Camii, kentin en dikkat çekici yapısıdır. En geniş ve merkezi caddelerinden birine Atatürk’ün adı verilen İslamabad’da; Rawal Gölü, Margala Milli Parkı, Lok Virsa Müzesi ve Pir Sohawa ilgi çekici gezi merkezleridir. İslamabad soğuk ve ılıman iklim etkisindedir. Benazir Bhutto Uluslararası Havaalanı kent merkezine 21 km. uzaklıktadır.