Almanya'da Yapılacaklar

Adını şehirden alan ünlü masalın karakterlerini tasvir eden heykel Bremen’e gelen ziyaretçilerin ilgisini en fazla çeken eserler arasında. Üst üste dizilen eşek, köpek, kedi ve horoz heykelinden eşeğin bacağından iki eli ile birden tutarak dilek dileyenlerin bu dileklerinin gerçekleşeceğine inanılıyor.

Marienplatz veya bilinen adıyla Meryem Ana Meydanı, Mühih’i keşfetmek için en iyi başlangıç noktalarından biri. Birçok açıdan şehrin kalbi kabul edilen Meryem Ana Meydanı’nda muhteşem kiliseleri, kafeleri ve restoranları görebilirsiniz. Oktoberfest döneminde meydanda bulunan havuza atlayan festival katılımcıları son derece renkli görüntüler oluşturuyorlar.

Ülkenin en zengin koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapan Bavyera Ulusal Müzesi’nde çok sayıda tablo ve heykel sanata ve tarihe ilgili gezginleri bekliyor. Müzenin içinde bulunan eserlerin yanında tarihi binası da son derece ilgi çekici ve görülmeye değer.

Şehirden ayrılmadan hemen önce hediye olarak çok lezzetli Alman çikolataları veya biraları bulabilir ve dönüş yolculuğunda yanınızda getirebilirsiniz. Münih’te çikolataların çeşitliliği ve lezzeti karşısında şaşırabilirsiniz.

Almanya’nın dünya edebiyatına kazandırdığı en ünlü yazarlardan biri hiç şüphesiz Goethe. Ünlü yazarın adını taşıyan cadde üzerinde yer alan evini görerek yaşamı süresince kullandığı eşyalarda bazılarını inceleyebilirsiniz. Savaştan zarar görmeden günümüze kadar ulaşan ev fazla gösterişli değil ancak yine de şehri ziyaret eden birçok gezginin görülecekler listesinde yer alıyor.

Berlin'in sembollerinden biri olan Berlin Katedrali (Berliner Dom) 1700'lü yıllarda barok tarzında tasarlanmış ve inşası ancak 1905 yılında bitirilmiş görkemli bir yapı. En üst katında sizi muhteşem bir Berlin panoraması bekliyor. Berlin albümünüzde mutlaka yer alması gereken Berlin Katedrali'ni es geçmemelisiniz.

Meryem Ana Meydanı ve yakın çevresinde mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri de Eski Belediye Binası yani Altes Rathaus. Beyaz renkli görkemli bina 2. Dünya Savaşı sırasında zarar görse de daha sonra tekrardan restore edilmiş. Yapının özellikle gece ışıklandırması birbirinden güzel kareler yakalamak isteyen fotoğrafçılar için de ideal bir ortam sunuyor.

Şehrin görkemli yapılarından birine çıkarak şehri kuş bakışı izlemek isterseniz Neues Rathaus’a gelebilirsiniz. Yeni Belediye Binası’nın 80 metre yüksekliğe ulaşan kulesi ziyaretçilere harika bir manzara sunuyor. Binanın cephesinde bulunan prens, prenses, dük ve kral heykelleri de en ilgi çekici özelliklerinden biri.

Meryem Ana Kilisesi, Kızılçukur Vadisi'nde yer alıyor. Kapadokya'da nadir rastlanan kızıl tüf kaya oluşumlarını görebileceğiniz Meryem Ana Kilisesi’ni özellikle gün batımında ziyaret etmenizi tavsiye ediyoruz. 9. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Meryem Ana Kilisesi’nin diğer bilinen adıysa Kuşluk Kilisesi. Bu kilisede Hristiyanlık dinine ait en önemli figürlerini görebilirsiniz. Yılda yaklaşık 20 bin turistin ziyaret ettiği bu vadideki en tarihi yapılardan biri olan Meryem Ana Kilisesi’ni gördükten sonra Kızılçukur Vadisi'ne de uğrayabilirsiniz.

Dünyanın en önemli bilim ve teknoloji müzelerinden biri olarak gösterilen Alman Müzesi’nde görülecek binlerce parça var. Her yaştan ziyaretçinin ilgisini çeken müzede küçük ziyaretçilerle birlikte eğlenceli zaman geçirmek mümkün.

Şehrin en eski kilisesi olarak da bilinen Peterskircihe veya Aziz Peter Kilisesi, Münih’te mutlaka görülmesi gerekenler arasında.

Orta Çağ’dan günümüze dek ulaşan tarihi kapı adını hemen yakınlarında bulunan Isar Nehri’nden alıyor. Münih’in orijinal ölçüleri korunarak günümüze dek ulaşan tek kapısı olan Isartor Kapısı da savaş yıllarda hasar gören ve daha sonra tekrardan restore edilen yapılarda biri.