Paarl şehrinin tarihi 1657 yılında bölgeye hazine arayan Abraham Gabbema adlı bir kaşifin gelmesiyle başlıyor. Vadiye geldiğinde güneşte parlayan granit kayaların ışıltısından etkilenip ‘Elmas ve İnci Dağı’ dediği kent, bu günkü Paarl adını 1687 yılında alıyor. Paarl ismi Hollandaca ‘inci’ anlamına geliyor.
Tarihiyle Güney Afrika’nın en eski üçüncü yerleşimi olan kent ayrıca zengin bir kültürel mirasa da sahip. Dağın eteklerine yayılmış 3 yuvarlak kaya ise dünyanın ikinci en büyük granit kütleleri. Bu yüzden ‘Paarl Rock’ adıyla anılan dağ 1977 yılından bu yana denetlenen bir doğa alanı olup dış etkilerden korunuyor. Gerek yabani zeytin ağaçları ve nadir bitki örtüsüyle, gerek pırıl pırıl parlayan kayalarıyla en cezbedici rotalardan olan Paarl, bu özellikleriyle trekking sevenler için de bir cennet. Şehir hayatının stresinden sıyrılıp yaban hayatının doğallığına karışmak isterseniz gidilecek en ideal yerlerden olan Paarl’da yüzlerce timsahı birarada göreceğiniz timsah çiftliği ve aslan parkı da bulunuyor.
Başkent Cape Down’a sadece 45 dakika uzaklıkta bulunan Paarl, malikanelerle banliyö evlerinin içiçe olduğu sokakları ve 12 kilometrelik ana yolu çevreleyen devasa meşe ağaçlarıyla da farklı manzaralar sergiliyor. Anayolda çok sayıda restoran ve kahve dükkanı bulunuyor, yapıların çoğunda ise Viktorya ve Hollanda tarzı bir mimariyle karşılaşıyorsunuz. Asırlık üzüm bağları kenti kırmızı şarap denilince ilk akla gelen yer yaparken, keçi peynirleri de uluslararası bir üne sahip olan şehrin en favori sporu golf.
Şehrin biraz dışında Nelson Mandela’nın uzun özgürlük yürüyüşünü tamamladığı ve tutsaklığının son dönemlerini geçirdiği Drakenstein Hapishanesi bulunuyor. Kentin bulunduğu vadiyi tam anlamıyla keşfetmek istiyorsanız sabahın erken saatlerinde kalkan sıcak hava balonları da muhteşem bir seyir sergiliyor.
Şehre havayoluyla ulaşımda inebileceğiniz en yakın havaalanı Cape Town Uluslararası Havaalanı. Şehirle havaalanı arasındaki 58 kilometrelik mesafeyi ise araç kiralayarak, taksi veya otobüsle gidebiliyorsunuz.