Aquitaine’in Lot-et-Garonne Bölümü’nde yer alan Agen geçmişten günümüze Fransız geleneklerinin halen yaşatıldığı nadir kasabalardan biri. Agen’de en çok ziyaret edilen yerlerden biri olan Güzel Sanatlar Müzesi (The Fine Arts Museum – Musee des Beaux Arts) ile kasaba turunuza başlayabilir ve ardından Canal de Garonne boyunca bisikletle gezebilir, tekne turlarına katılabilirsiniz. 1500’lerden kalma dört tarihi konaktan oluşan bir komplekste yer alan Agen Güzel Sanatlar Müzesi’nde Lübnan ve Suriye'den gelen 1600'ün üzerinde eşya, Haçlı Seferleri sırasında yağan madeni paralar, heykeller ve çocuk oyuncakları sergileniyor. Goya, Tintoretto, Camille Corot ve Alfred Sisley'nin eserlerini de görebileceğiniz müze kompleksindeki 26 odalı ev ve içerisindeki mobilyalar, spiral merdivenler, şömineler ve evin avlusu da kesinlikle görülmeye değer. Tarihi 12. yüzyıla kadar uzanan Agen Katedrali romanesk ve gotik mimarinin izlerini taşıyor. Eski Saint-Étienne Katedrali'nin yıkılmasından sonra 1801 senesinde tekrar inşa edilen ve Agen Katedrali adını alan bu görkemli yapı aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası Sit Alanı Listesi’nde de yer alıyor. Katedrali gezdikten sonra sevdiklerinize hediyelik bir şeyler almak için yönünüzü Boulevard Pieton’a çevirebilirsiniz. 19. yüzyıl mühendisliğinin başyapıtlarından biri olarak kabul gören Agen Aqueduct ya da diğer bir adıyla Agen Su Kemeri’nin en ayırt edici özelliği ise beyaz Quercy kireçtaşından oluşması ve her biri 20-23 metrelik kemerlere sahip olması. 1849 yılında inşası tamamlanan ve Canal des Deux Mers Nehri’nin üzerinde konumlanan Agen Aqueduct’in uzunluğu ise yarım kilometreden fazla.
Agen’deki en ünlü tema parkı olan Walibi Sud-Ouest 30 hektarlık ormanlık bir alana kurulu. Her yaştan insana hitap eden lunapark aletlerinin olduğu parkta gün boyu keyifli vakit geçirebilirsiniz. Agen’in güneyinde yer alan Église Notre-Dame de Moirax romanesk mimarinin izlerini taşımakla birlikte Cluniac Manastırı’nın da bir parçası aynı zamanda. 11. yüzyılda inşa edildiği düşünülen Église Notre-Dame de Moirax 1800’lü yıllarda restore edildikten sonra özellikle yabancı turistler tarafından büyük ilgi görmeye başladı. Tarih meraklılarının Agen’de ilk uğradığı yerlerden biri olan ve Castelculier'de yer alan Villascopia 4. yüzyıldan kalma Gallo-Roma evinin kalıntılarına ev sahipliği yapıyor. Roma kaplıcaları, Roma hamamları, frigidarium, tepidarium ve caldarium, mozaikler, heykeller ve seramikler ile zamanda yolculuğa çıkacağınız Villascopia’nın tamamını gezmek için en az 1 gününüzü ayırmalısınız. Agen’de sessiz sakin bir gün geçirmek için yönünüzü Parc Naturel de Passeligne’ye çevirebilirsiniz. Olta balıkçılığı ile ünlenen iki büyük gölün de (Passeligne ve Pélissier) olduğu parka giderseniz zipline turu ile Chambre de Verdure’ye de uğramayı unutmayın.