Polonya'nın kuzeyinde yer alan Sopot, Baltık Denizi kıyısındaki sahil kentlerinden birisi. Komşu kentlere kıyasla daha lüks, zengin ve soylu bir havası olduğu kabul edilen Sopot aynı zamanda bir spa merkezi.
Şehirde yaz aylarında sıcaklık en fazla 20 derece ölçülüyor. Kış aylarında ise bu değer -5 dereceye kadar düşüyor. Sopot her ne kadar soğuk bir iklime sahip olsa da güzel kumsalları sayesinde denizseverleri de şehre çekiyor. Tüm yıl yağış alan Sopot'un havası hemen her zaman nemli ve rüzgârlı olur. Bu rüzgârlı hava rüzgâr sörfçülerinin Sopot ziyareti yapmasına neden olur. Her yıl yaz aylarında düzenlenen müzik festivali dünyada çapından çok sayıda müzikseverin şehre gelmesini sağlıyor.
Sopot'ta bisiklet kullanımı çok yaygın. Hemen her güzergâh üzerinde özel bisiklet yolları bulunuyor. Öte yandan Tricity Landscape Parkı ve North Park bisiklet sevdalılarının keyifle sürüş yapabilecekleri gözde yerler. Bu parklar yürüyüş ve doğa tutkunları için de harika bir ortam sunuyor. Gerçek bir şehir manzarası isteyenler ise marinadaki eski deniz fenerine çıkabilir.
Yaklaşık 600 metre uzunluğunda olan ve Avrupa'nın en uzun ahşap iskelesi unvanına sahip iskele Sopot'un simgesi haline gelmiş. Şehrin bir diğer simgesi ise Monte Cassino Caddesi üzerinde yer alan ve ilginç mimarisi ile görenleri şaşkına çeviren Crooked House. Kırmızı tuğla yapısı ile St. George Kilisesi de görülmeye değer yerlerden. Monte Cassino Caddesi Sopot'un kalbinin hızla attığı lokasyon. Burada hem alışveriş yapabileceğiniz çok sayıda mağaza ve dükkân hem yemek yiyebileceğiniz birçok restoran hem de gezinize keyifli bir mola verebileceğiniz çeşitli kafe ve barlar bulunuyor. Sopot'da gece hayatı oldukça hareketli. Şehirde her zevke göre bar, disko ve gece kulübü bulmak mümkün. Bir akşamınızı operaya ayırmak isterseniz ormanla içiçe olan ve açıkhava konserlerine ev sahipliği yapan Forest Opera'nın biletlerinden edinmelisiniz.