İspanya’nın güneyindeki Endülüs Eyaleti’nde yer alır. Kent, ülkenin en yüksek noktasının bulunduğu Sierra Nevada Dağları’nın eteklerinde konumlanmıştır. Aynı zamanda Akdeniz’e de kıyısı olan Granada, hem kayak hem de deniz tatilinin aynı anda yapılabildiği ender kentlerden birisidir. Endülüs’teki İslam egemenliği boyunca; sanatçıların, tüccarların ve bilimadamlarının yoğunlukta yaşadığı merkezi bir şehir olmuştur. Bugün ise Barselona’dan sonra İspanya’nın en turistik ikinci kentidir. Coğrafi şekli nedeniyle ‘Nar’a benzetilen Granada, İspanya’daki Endülüs Efsanesi’nin son kalesi olarak bilinir. Avrupa’daki Mağribi hakimiyetindeki şehirlerin art arda yaşadığı yok oluş silsilesinden kendini 250 yıl daha saklayabilmiş kenttir. Olası bir savaş durumunda sarayın zarar görebileceği endişesiyle şehrin anahtarları İspanya kral ve kraliçesine gönüllü olarak teslim edilmiştir.
Kristof Kolomb’un, 1492 yılında çıktığı keşif yolculuğunun finansmanının, Elhamra Sarayı hazinelerinden karşılandığı rivayet edilmektedir. Masalları bile gölgede bırakan ihtişamıyla El Hamra Sarayı, kentin; mistik, turistik ve tarihi sembollerinden birisidir. Endülüs Emevileri’nden Nasri Hanedanı’nın dünyaya armağan ettiği bu eşsiz yapı, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir. Arap ve İspanyol kültürlerinin muhteşem bir sentezi olarak ortaya çıkan şehir, mimari açıdan hem göze hem de ruha hitap etmektedir. Ücretsiz lezzetli atıştırmalık Tapas, İspanyol Folk müziği ve bu müzik eşliğinde yapılan Flanemko dansı, kentin turistlere sunduğu sürprizler arasındadır. El Hamra Sarayı ve sarayın içindeki Generalife Bahçeleri, kentin en çok turist çeken cazibe merkezleridir. Ayrıca kentin katedrali, Arap mahallesi Albaicin, şehir meydanı Nueva, V. Carlos Sarayı ve Arap hamamları en gözde gezi duraklarıdır. Granada ayrıca, İspanyol şiirini evrenselleştiren Federico Garcia Lorca’nın doğduğu kenttir. Akdeniz ikliminin etkisindedir. Granada Havaalanı, şehir merkezine 12 km. uzaklıktadır.
