Avustralya kıta topraklarının orta noktasında yer alan Alice Springs halk tarafından kısaca Alice olarak anılıyor ve “Avustralya’nın Göbeği” olarak biliniyor. Şehir ekonomisi neredeyse tamamen turizme dayanıyor. Yerel halk tenis, hokey, futbol, rugby, kriket ve deve yarışları gibi birçok spor faaliyetine yakından ilgi gösteriyor.
Alice Springs şehri tamamen çöl ikliminin etkisi altında. Kasım ile mart ayları arasına denk gelen yaz döneminde şehirde hava çok sıcak oluyor. Ziyaret için en uygun dönem sıcaklığın nispeten düştüğü mayıs-ağustos ayları arasına denk gelen kış mevsimi olsa da gündüz hava sıcaklığının ortalama 15 – 20 derece olacağını ve gece hava sıcaklığı seviyesinin ciddi oranda düşeceğini unutmayın. Bu nedenle geç saatlerde dışarıda olacaksanız mutlaka yanınıza sıcak tutacak kıyafet alın. Gündüz kendinizi güneşten koruyacak açık renk ve ince giysiler giyin, şapka takın. Bol bol su içmeyi ihmal etmeyin.
Alice Springs’i hava koşulları nedeniyle yürüyerek gezmenizi tavsiye etmiyoruz. Bunun yerine bisiklet kiralayabilir ya da sıcak hava balonları ve develerle yapılan gezi turlarına katılabilirsiniz. Alternatif olarak motosiklet ve ATV araçlarıyla da geziler düzenleniyor. Şehirde çok sayıda bulunan ve Aborjin el işçiliğinin ürünlerini sergileyip satan sanat galerileri de ziyaretçilerin görülmesi gereken yerler listesinde yer alıyor.
Bir çöl kenti olan Alice Springs’in etrafında çok sayıda doğal park bulunuyor. Kimi kente son derece yakınken kimi şehrin kilometrelerce uzağında. Buraların bazılarını kanguruları veya sürüngen türlerini yakından tanımak için ziyaret edebileceğiniz gibi çöl kamplarına da katılabilirsiniz. Gerçekten unutulmaz bir deneyim yaşatan bu kampların birkaç gün sürdüğünü unutmayın.
Hemen her köşesinden harika günbatımı manzaraları vadeden Alice Springs, gerçek Avustralya’yı ve Aborjin kültürünü tanımak için mutlaka görülmesi gereken ilk durak.