Türkiye’deki EN güzel üniversite kampüsleri

Üniversite yıllarında en çok vakit geçirilen yerler kampüsler. Bu yüzden her sene üniversite seçim zamanında aday öğrenciler kampüslere gidip bakmayı tercih ederler. Şehir şehir, okul okul gezemeyenler için dev hizmet! “Üniversite zamanları çok geride kaldı ama kampüsler nasıl acaba?” diyorsan sen de gel! Türkiye’nin en güzel üniversite kampüslerini senin için listeledim.

Not: Sıralama alfabetik olarak yapıldı, yazılar da tamamen öznel bakış açısı. Kampüsler tabii ki önemli ama sen yine de eğitime öncelikli olarak bakmayı unutma :)

Akdeniz Üniversitesi – Antalya

Antalya Konyaaltı otelleri her şey dahil konseptleriyle turistleri çekmeye devam ederken Antalya üniversite okumak için de oldukça güzel bir şehir. Konyaaltı ilçesinde yer alan ana kampüs neredeyse tüm bölümleri barındırıyor. Okulun Meltem Kapısı’ndan çıkınca sadece 10 dakika yürüyerek denize girebiliyorsun üstelik! İçinde olduğu kadar çevresinde de üniversite öğrencilerinin vakit geçirdiği çok sayıda mekân bulunuyor.

Gelelim kampüsün içine… Yeşili ve suyu bol bir kampüs burası. Sıcak havalarda o kadar çok çeşme ve havuzun ne işe yaradığını anlıyor insan. Olbia ve Yakut ismindeki iki çarşı alanı hem kültür-sanat hem de yaşam merkezi olarak kullanılıyor. Yemekhaneden kırtasiyeye, restorandan PTT’ye, giyim mağazasından eczaneye kadar ihtiyaç duyabileceğin her şeyi kampüs içerisinde bulabilirsin.

Kampüs içerisinde bisiklet ve elektrikli scooter kiralayabileceğin yerler de var. Dilersen kampüs içine giren otobüslerle dilersen bu araçlardan birini kiralayarak derslerine gitmen mümkün. Sporu ihmal etmeyenlerdensen okulun yüzme havuzu ve spor salonu imkanlarından da yaz-kış yararlanabilirsin.

Anadolu Üniversitesi – Eskişehir

Öğrencilerin gözde şehri Eskişehir öğrenci bütçesine uygunluğu ve kış aylarındaki buz gibi havası ile biliniyor. Şehrin en köklü ve bilinen eğitim kurumu ise Anadolu Üniversitesi. Üniversitenin etkinlik alanları, sosyal-kültürel merkezler ve fakülteler çoğunlukla Yunus Emre Kampüsü’nde bulunuyor.

Kampüs hayatı burada her dönem farklı bir renk. Kış aylarında bolca kar yağışı alan şehrin kampüsü de haliyle beyazlara bürünüyor. Bu yüzden kartopu savaşlarına ve yokuşlardan kayma yarışlarına hazır ol! Türkiye’nin en büyük üniversite kütüphanelerinden birine sahip olan Anadolu Üniversitesi, sanatsal etkinlikleri ve toplulukları ile de ön plana çıkıyor.

Üniversite bünyesinde Doğa Sporları’ndan Edebiyat’a, Hukuk Araştırmaları’ndan Robotik’e kadar 60’a yakın öğrenci kulübü barındırıyor. Her kulübün kendine has, keyifli etkinliklerine katılmak bile üniversite hayatını dolu dolu yaşamak için yeterli olabiliyor. Sportif etkinlikleri de sanatsal etkinlikler kadar sevilen üniversitede kapalı yüzme havuzu, spor salonu, tenis kortları, futbol ve basketbol sahaları da mevcut.

Bahçeşehir Üniversitesi – İstanbul

Her kampüsü İstanbul’un en güzel yerlerinde olsa da Beşiktaş’ta konumlanan ana kampüsün çatısı sana İstanbul’da yaşadığını hissettirecek bir manzaraya sahip. Üstelik konumun merkezi oluşu da büyük bir artı. Bu sayede sadece yürüyüş ile Nişantaşı, Taksim, Ortaköy, Bebek gibi bilinen noktalara ulaşabilirsin.

Ring seferi olarak okula ait teknelerle kampüsler arası kolayca ulaşım sağlayan Bahçeşehir, uluslararası öğrenci çokluğu ile dikkat çekiyor. Tüm kampüslerine yakın öğrenci yurtları ve evleri de bulunuyor.

Üniversite içerisinde her an bir etkinlikle karşılaşman mümkün! FIFA turnuvasından kulüpler arası yarışmalara kadar pek çok eğlenceli aktivitenin yanı sıra yurt içinde ve yurt dışında gerçekleşen doğal afetler için yardım etkinlikleri gibi sosyal dayanışmaya yönelik organizasyonlar da düzenleniyor.

Bilkent Üniversitesi – Ankara

Geniş bir yeşil alana sahip Bilkent’in 3 kampüsü birbirine çok yakın olduğu için tek kampüs işlevi görüyor. Konum olarak Hacettepe Üniversitesi’nin Beytepe kampüsü ile ODTÜ’nün Ankara yerleşkesi ortasında bulunan üniversite ülkemizin köklü vakıf üniversitelerinden biri.

Yaşam için gerekli her şeyi kampüsten çıkmadan bulabilirsin. Resmî kurumlar, bankalar, eczaneler, sağlık merkezleri, spor alanları gibi temel gereklilikleri karşılayabileceğiniz yerler de sosyal hayatın bir parçası olan alışveriş merkezleri, konser alanları, spor salonu, kafe ve restoranlar da mevcut. Kültürel ve sportif aktivitelere önem veren üniversitenin kampüsünde her gün bir etkinliğe denk gelmen mümkün.

Yaklaşık 500.000 metrekarelik arazide yer alan Bilkent, doğaya önem vermesi sebebiyle her sene arazisinde ağaç ve çiçek dikimi yapıyor. Ankara’nın griliği içerisinden merkez kampüse adım atmak bol oksijenli ve renkli bir değişiklik yaratıyor.

Boğaziçi Üniversitesi – İstanbul

Kuruluşu 1863 yılına dayanan Boğaziçi Üniversitesi’nin İstanbul’un çeşitli yerlerinde toplam 6 kampüsü bulunuyor. 1971’e kadar tek kampüs olan, şimdi de merkez olarak kullanılan Güney Kampüs enfes bir boğaz manzarasına, yemyeşil bir alana, tarihi binalara ve sayısız bilimsel ve sosyal aktiviteye ev sahipliği yapıyor.

Türkiye’nin en yüksek puanlı bölümlerini barındıran Boğaziçi hem bilim hem kültür-sanat alanlarında öğrencilerine dolu dolu bir üniversite hayatı yaşatmak için tüm imkanlarını kullanıyor. Güney Kampüs’te dekanlık ve fakülteler dışında film merkezi, tiyatro ve konser salonu, güzel sanatlar atölyesi, Kültürel Miras Müzesi ve matematiksel bilimler merkezi de bulunuyor.

Etiler’de konumlanan kampüsten farklı kapılarla Rumeli Hisarı, Aşiyan, Bebek gibi noktalara yürüyerek ulaşabilirsin. Boğaziçi’ne gelerek bu kampüsü ziyaret edersen mutlaka “manzara” olarak anılan alana gitmelisin!

Çukurova Üniversitesi – Adana

Güneşe ateş edenlerin, 50 derece havaya aldırmadan her şeyi acılı tüketenlerin, kebabın en iyisini yapanların memleketi Adana’da üniversite hayatı bambaşka! Seyhan Baraj Gölü’nün kıyısında konumlanan Balcalı Kampüsü, Çukurova Üniversitesi’nin ana kampüsü olarak anılıyor.

Göl ve orman havası içerisinde öğrencilik hayatı geçirme fırsatı yaratan kampüsün mottosu “Sürdürülebilir Yeşil Kampüs”. 22 bin dönümlük arazide yer alan kampüs yeşil alan koruması, sürdürebilir enerjiler, geri dönüşüm gibi pek çok çevre dostu konu üzerinde çalışıyor.

Kampüs içerisinde yer alan çok amaçlı spor merkezinde masa tenisinden jimnastiğe atletizmden kano ve küreğe kadar birçok sporu yapma imkânı sunuluyor. Kampüs içerisinde fakülteler ve yurtlar dışında sosyal tesisler, Balcalı Hastanesi, konuk evi, kültür sanat merkezi ve açık hava tiyatrosu da bulunuyor.

Ege Üniversitesi – İzmir

1955 yılında kurulan Ege Üniversitesi, bölgesindeki ilk üniversite. İzmir’in sevilen ilçesi Bornova’da konumlanan ana kampüsün dışında İzmir’in Çeşme, Bergama, Tire ve Ödemiş ilçelerinde de yüksekokulları bulunuyor. Şehirler arası yola çok yakın olan Bornova kampüsünden şehir içine de kolayca ulaşabiliyorsun.

Bornova kampüsü içerisinde Amerikan futbolu, atletizm, mini futbol gibi sporları yapabileceğin stadyum, yaz-kış yüzebilmen için açık ve kapalı yüzme havuzları, sınav zamanları 7/24 açık olup ücretsiz yiyecek ve içecek dağıtımı yapılan kütüphane, konaklama sorununu kolayca çözebileceğin yurtlar ve öğrenci köyü bulunuyor.

Süpermarket, eczane ve öğrenci çarşısı da bulunan kampüsün ana kapısından çıktığında Küçükpark’a mutlaka uğra! Kafe ve barların yoğunluklu olarak bulunduğu Küçükpark’ta evler de öğrenci bütçesine uygun olarak kiraya veriliyor.

Galatasaray Üniversitesi – İstanbul

Tarihi ve kaliteli eğitimi sebebiyle gerek yurt içinde gerekse yurt dışında saygı duyulan üniversitelerden biri Galatasaray Üniversitesi. Beşiktaş-Ortaköy yolu üzerinde bulunan Yiğit Okur Yerleşkesi ve Ortaköy Kampüsü’nden oluşan okulun alışılmış geniş ve yeşil alanlı bir kampüsü yok. Ancak tarihi binaları, boğazın kıyısında yer alması ve birbirinden değerli eserleri barındıran kütüphanesi sebebiyle bu listeye girmesi şart oldu.

Feriye Sarayları olarak bilinen Çırağan Sarayı’nın müştemilatları Galatasaray Üniversitesi için tahsis edilmiş. Tarihi dokuyu bozmadan bu binaları eğitime uygun hale getiren üniversitede maalesef yurt bulunmuyor. Fakat konumunun merkezi olması sebebiyle yakınında öğrencilere uygun yurt, apart ve ev bulabilirsin.

Akademik çalışmalara önem veren üniversitenin robotik, lisan, fizik, kimya ve multimedya laboratuvarları mevcut. Ayrıca her dönem okul tarafından düzenlenen kültür-sanat etkinliklerine de ücretsiz olarak katılabilirsin.

İstanbul Teknik Üniversitesi – İstanbul

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ)’nin hangi kampüsünden bahsetsem diğerinin hatırı kalıyor. Ana kampüs olan ve 1.600.000 metrekarelik bir alana kurulan Ayazağa’yı anlatarak başlamak isterim.

Çoğu fakülteyi, öğrenci kulüp binalarını, ana kütüphaneyi ve sosyal etkinlik alanlarını bulunduran Ayazağa, rüzgarına dikkat etmen gereken bir kampüs. Yokuşlu ve yeşil alanında kampüsten çıkmadan hayatını sürdürmen için her imkân mevcut. Okula ait kız ve erkek yurtlarının büyük bir kısmı burada bulunuyor, üstelik bazı yurtlar eşsiz bir gölet manzarasına sahip. Her yeni dönemde düzenlenen Kulüpler Şenliği için bu kampüsü ziyaret edebilirsin.

Mimarlık ve Güzel Sanatlar fakültelerinin binası olan Taşkışla birçok dizi ve filme ev sahipliği yaptı. Tarihi binanın havuzlu orta bahçesi öğrencilerinin en sevdiği yer olarak da anılır. Hazırlık için neredeyse her öğrencinin derse girdiği Maçka Yerleşkesi’nde İşletme Fakültesi ve Türk Musikisi Devlet Konservatuarı da bulunuyor. Meşhur Maçka Parkı’nın tam karşısında konumlanan yerleşkeden Taksim’e gitmek için teleferik kullanabiliyorsun! Gümüşsuyu Kampüsü’nde ise öğrencilerin rahatça konaklayabilecekleri yurtlar, kapalı ve açık spor salonları hemen Makina ve Tekstil Teknolojileri ve Tasarımı fakültelerinin yanında yer alıyor.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi – Ankara

Türkiye’nin en saygıdeğer üniversitelerinden biri olan Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), 3 ayrı şehirde kampüs bulunduruyor. Mersin-Erdemli, Kıbrıs-Güzelyurt ve Ankara-Çankaya’da bulunan kampüslerin ilk ve ana olanı tabii ki Ankara’daki.

Öğrencilerin akademik başarısının yanında sportif, sanatsal ve bilimsel gelişimleri için de çeşitli imkanlar sunan ODTÜ’nün ana kampüsünde Kültür ve Kongre Merkezi bulunuyor. Yıl içerisinde hem burada hem de kampüsün diğer alanlarında çeşitli etkinliklere katılabilir ve hatta düzenlenmesi için katkıda bulunabilirsin. Kampüsün şehir dışına yakın olması seni korkutmasın. Zira içeride keyifli bir hayat sürebileceğin her şeyi bulabilirsin.

ODTÜ’den bahsedip Devrim stadyumundan bahsetmemek olmaz. Tüm üniversite hayatın boyunca burada çimlere yayılıp spor yapabilir, kar topu savaşlarına katılıp kardan adamlarla arkadaş olabilir, müzik yapıp öğrenciliğin tadını çıkarabilirsin. Mezuniyet için kep atma törenine katıldığında da üniversiteye yine bu noktadan veda edeceksin.