Sadece ilkbaharda görebileceğiniz güzellikler

Tüm mevsimler arasında en keyiflisi, en bol tatillisi ilkbahar geldi çattı. Kışın bunaltıcı griliğinin yerini bahar çiçeklerinin rengarenk görüntüsü alıyor. Güneş hafif hafif içimizi ısıtıyor. Soğuk kahve, dondurma dönemi de geliyor. Tüm bunlar karşısında da insanın içi durdurulmaz bir enerjiyle doluyor. Bu enerjiyi atmanın en güzel yolu da seyahat etmek.

Hem hava sıcaklığı en ideal derecede hem de doğa en güzel halinde olunca şimdi gel de gezme. Özellikle de sadece ilkbahar aylarında kendini gösteren bazı doğal güzelliklere göre seyahat planı yaparsan tadından yenmez bir tatile dönüşür diye düşünüyorum. O yüzden tatil fikirlerine yeni bir soluk getirecek ilkbahar güzelliklerini listeledim.

Amsterdam’ın laleleri

“Bahar geldiğinde mi Amsterdam’da laleler açar yoksa laleler açtı diye mi bahar gelir?” diye sormuş Candan Erçetin’in şarkısını dinleyen Amsterdam aşıkları. Cevaplanması da bir hayli zor bir soru. Ben konuyu yerlilere danıştım, “Laleler açmadan bizim memlekete bahar gelmez” dediler. Haklılar da insan, lalelerin oluşturduğu o rengarenk manzarayı görünce baharın laleler için geldiğini düşünüyor.

Keukenhof Bahçeleri’ndeki görüntü gerçekten büyüleyici oluyor. Bahçeler bu yıl 21 Mart’ta açılacak ve 19 Mayıs’a kadar açık kalacak. Lalelerin en güzel olduğu zaman ise Nisan ayı. Bloemencorso adını verdikleri çiçek geçit töreni de 13 Nisan’da yapılacak. Bu tarihleri kaçırma çünkü Mayıs’ın sonuna ya da Haziran’a plan yaparsan lale dönemini kaçırırsın. Sen en iyisi şimdiden Nisan için Amsterdam uçak biletini al.

Tokyo’nun sakurası

Japonya’dan pembe kiraz çiçekleri manzarasını sosyal medyada paylaşılmaya başlandığında anla ki bahar gelmiş. Tabii genelde insanlar paylaşırken sakura adı verilen kiraz çiçeklerinin neyin sembolü olduğunu bilmiyorlar. Ben de hemen bu konuya bir açıklık getiriyorum. Kiraz çiçekleri uzun bir sürede açarlar ama en güzel hallerindeyken dökülürler. Bu şekilde sakura yaşam ve ölümün her an iç içe olduğunu simgeler.

Evet gelelim sakura dönemlerine. Tokyo’da geçen yıl 17 Mart’ta sakura zamanı yaşanmış. Bu yıl 20 Mart’ta kiraz çiçeklerinin açması bekleniyor. Kyoto ve Hiroshima’da da sakura döneminin Mart ayında gerçekleşmesi ön görülüyor ama Mart’ta gidemezsen Niigata, Aomori şehirlerinde Nisan ayında sakuraya denk gelebilirsin. Tarihleri araştırarak gitmeni öneririm çünkü az önce bahsettiğim gibi kiraz çiçekleri çok kısa bir sürede dökülüyorlar. Sakura için gidip görmeden dönmek istemezsin.

Akdamar Adası’nın badem çiçekleri

Hep Amsterdam’ın laleleri, Japonya’nın sakurası bize baharı müjdeleyecek değil, Van’ın badem çiçekleri de baharın gelişini simgeliyor. Badem çiçekleri Van Gölü’ndeki Akdamar Adası’nda açıyor ve huzur dolu görüntüler ortaya çıkıyor. Hem yerli hem de yabancı turistler de sırf badem çiçeklerini görmek için Van’a akın ediyorlar.

Badem ağaçları genelde Mart ayının ortasına doğru çiçeklerini açıyorlar. Yani tam havaların tam kıvamına geldiği zamanlar. Çiçeklerin romantik atmosferi göl manzarası ve oksijeni bol bir havayla birleşince saatlerce hiçbir şey yapmadan oturup izlenebiliyor bu görüntü. Doğa Gözcüleri Derneği Başkanı başta olmak üzere birçok insan Akdamar Adası’nda bir Badem Çiçeği Festivali düzenlenmesinin bu doğa olayını daha da güzel hale getireceğini düşünüyorlar. Bana sorarsan henüz festival düzenlenmeden gidip sakinliğin keyfini çıkarmak lazım. Senin de aklına yattıysa hemen uçak biletini al derim.

Hallerbos Ormanı’nın çan çiçekleri

“Mavi Orman” olarak bilinen Hallerbos Ormanı ilkbaharda mavi çan çiçeklerinin açmasıyla sanki animasyon filmlerinden fırlamış gibi bir görüntüye bürünüyor. Çan çiçeklerinin rengini tanımlamak için mavi ve mor arası bir renk diyeceğim ama bence kendilerine özgü bir renkleri var. Çan çiçekleri açtığında tüm orman adeta mavi bir halıyla kaplanıyor. Bu çiçekler dünyanın çok fazla yerinde görülmediği için de aslında bu orman özel bir orman haline geliyor.

Çan çiçeklerinin ormanla oluşturduğu büyüleyici görüntüye şahit olabilmek için çok fazla bekleme çünkü Haziran ayında bu çiçekler soluyor ve bir dahaki ilkbahara kadar aynı görüntü oluşmuyor. Hallerbos’un bir güzel yanı da Brüksel’e yarım saatlik bir yolculuk kadar uzakta olması. Benim içimden çiçeklerin arasına uzanıp ağaçlarla kaplı gökyüzüne bakmak geldi, biletimi alıyorum. Sana da cazip geldiyse buyur buradan biletini al.

Şimdi tatil planlarını tekrar gözden geçirmeye, acaba diye düşünmeye başlamış olmalısın. Sadece fotoğraflarıyla bile insanın içini ısıtan bu güzellikleri bir de gidip yerinde görmek nasıl olur sen düşün artık. Ben tekrar söyleyeyim de sonra demedi deme, bu yazıda okuduğun tüm güzellikleri sadece ilkbaharda görebilirsin. O yüzden elini çabuk tut, planını yap ve biletini al.