Bazı şehirler vardır ki anlatmak için kelimeler hatta uzun uzun kitaplar bile yeterli olmaz. İşte, Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag tam da böyle bir yer. Vltava Nehri'nin ikiye ayırdığı şehir insanı ilk görüşte kendisine hayran bırakıyor. Burada geçirdiğiniz günler ve hatta haftalar sonra ise bu hayranlığın derecesi azalmak yerine gitgide daha da artıyor. Şehri keşfetmek için nedenler saymakla bitmiyor ama en çok öne çıkanları sıralamak mümkün.
Evet, sadece bu köprü bile Prag'ı gezip dolaşmak için tek başına yeterli bir neden. Aynı zamanda şehrin en güzel manzaralarından birini de izleyebileceğiniz köprü Vltava Nehri'nin iki yakasını birbirine bağlıyor. Araç trafiğine kapalı olan köprünün üzerinden ister yürüyerek isterseniz de bisikletle geçebilir, manzaraya karşı bir selfie çekip arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz. Bir dahaki sefere orada olmak için can atacaklar.
Karl Köprüsü'nü geçtikten sonra ulaşacağınız Prag Kalesi aynı zamanda dünyanın en büyük antik kalesi olarak anılıyor. Kalenin baş döndürücü manzarası insanı adeta bir masalın içinde yaşıyormuş gibi hissettiriyor. Burası geçmiş dönemlerde olduğu gibi bugün de ülkenin en önemli yönetim merkezlerinden birisi.
Şehrin tarihi meydanında bulunan astronomik saat dünyanın bu konuda en iyi örneklerinden birisi. Her saat başında tekrarlanan gösteriyi izlemek için saatin önünde biriken kalabalığa şaşırmayın. Çünkü bu gerçekten görülmeye değer bir an. Astrolojiye meraklı olanlar için her saatin farklı bir burcu temsil ettiğini de hatırlatalım. Sırf bunun için bile Prag'a gitmeye değer.
Şehirde bulunan ve aynı zamanda televizyon kulesi olarak kullanılan Petrin Kulesi, Paris'te bulunan Eyfel Kulesi'nin bir minyatürü gibi. Kulenin önünde fotoğraf çektirebilir veya içinde bulunan ve lunaparktaki aynalı salonların benzeri olan bölümde eğlenebilirsiniz.
Şehirde turlamak için yürümek veya toplu taşıma araçlarını kullanmak zorunda değilsiniz. Prag'a özel tarihi arabalardan birini kiralayın ve kentin tarihine yakışır bir yolculuğa başlayın. Bu arada bu turların turistik amaçlı olduğunu ve fazla uzun sürmediğini de unutmayın.
Şehrin kalbinde bulunan bir diğer harika yapı da Tyn Kilisesi. Daha içine girmeden heybetli mimarisi ile ziyaretçilerini karşılayan bu kiliseyi görmeden kentte ayrılmayın.
Kenti dolaşmanın en güzel alternatiflerinden birisi de Vltava Nehri üzerinde düzenlenen tekne turları. Bu teknelerle şehri neredeyse baştan başa dolaşabilir ve tarihi kentin en güzel yapılarını ve anıtlarını görebilirsiniz.
Prag aynı zamanda Çek mutfağının en güzel tatlarını da deneyebileceğiniz bir şehir. Özellikle bizdekinden biraz farklı olsa da bir tür mantı olan Knedliky bu konuda en iyi alternatifler arasında. Tatlı sevenler için ise bir çeşit ballı kek olan medovnik denenmesi gerekenler arasında. Prag'da tadına bakılabilecek diğer harika tatlar da burada.
Şehirde sadece tarihi değil, aynı zamanda çok farklı mimariye sahip binalar da var. Bunlardan biri olan ve ''Dans Eden Ev'' olarak bilinen bina ise adı gibi ilginç yapısıyla görenleri şaşırtıyor.
Prag çocuklarla tatil için de benzersiz bir şehir. Kent merkezinde gezip görülecek onlarca alternatif yanında şehirde Avrupa'nın en güzel hayvanat bahçelerinden biri de var. Burada ailece vakit geçirebilir ve çocukları sevimli dostlarımızla tanıştırabilirsiniz.
Prag aynı zamanda bir kültür ve sanat şehri. Kentte gezilebilecek çok sayıda müze, farklı türden gösteriler izlenebilecek tiyatro ve kültür merkezi var. Bunların başlıcaları olan Ulusal Tiyatro ve Ulusal Müze şehre adım atar atmaz görülecekler arasında ilk sıralara alınmalı. Kenti ziyaret edenlerin görmesi gereken diğer yerler için de Prag'da gezilecek yerler galerimize göz atmayı unutmayın.