Borç sarmalından kurtulmuş kiminle konuşursanız konuşun, size ilk olarak borç kapatma yolculuğunda gösterdiği özverinin bir hayli büyük olduğundan bahsedecektir. Birikmiş borçları kapatmaya çalışmak gerçekten de hiç kolay değildir. Ama son taksiti ödeyip, tamamen borçsuz bir insan olmanın verdiği rahatlık ve özgürlük hissini tadınca bu süreçte yaşananlar tamamen unutulur.
Borçlarını kapatmayı başarmış bir kişi elbette ödülü hak etmiştir. Ancak borçsuz kalmaya çalışmanın borç kapatmaktan daha zor olabileceğini de unutmamak gerekir. Aynen kilo vermenin ardından kilo almamaya çalışmak gibi, yeniden borç sarmalına girmemek için de alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz gerekir. Hatta yeni alışkanlıklar edinmek.
İşte borç sarmalına yeniden girmemek için akılda tutulması gereken 7 altın kural:
Borçlarınızı kapattıktan sonra ilk hedefiniz en az 6 aylık geliriniz kadar acil durum fonu oluşturmak olmalı. Böylece işten ayrılma gibi elinizde olmayan nedenlerde oluşabilecek gelir kesintisi ya da planlanmamış mecburi giderleriniz için kendinizi güvenceye alabilir, yeniden borç sarmalına girmemek için önemli bir adım atmış olursunuz.
Borçlarınız bittikten sonra yeni bir bütçe planı yapın. Sabit giderleriniz, acil durum fonu için ayıracağınız tutar sonrası aylık olarak elinize kalacak miktarı hesap edin. Nereye, ne kadar harcayabileceğinizi bilerek harcayın.
Eski alışkanlıklarınızı bir kenara bırakıp kredi kart borcunuzun minimum tutarını değil tamamını ödemeyi alışkanlık haline getirin. Birkaç kredi kartını yönetmekte zorlanıyorsanız tek kredi kartı kullanın. Hala yönetmekte zorlanırsanız alışverişte kredi kart nakitten daha avantajlı olsa da kredi kart yerine nakit kullanın.
Tüm alışverişlerinizi ve finansal kararlarınızı maliyet karşılaştırması yaparak verin. Alacağınız bir ürünün diğer satıcılardaki fiyatını öğrenmeden veya en uygun fiyatlı olanı seçtiğinizden emin olmadan alışveriş yapmayın.
İstek ve ihtiyaçlarımız çoğu zaman birbirine karışıyor. Alışveriş öncesi satın almak istediğiniz şeye gerçekten ihtiyacınız olup olmadığını düşünün. İhtiyaçlarınızı önceliklendirin, isteklerinizi ise ikinci bir değerlendirmeye tabi tutun. Her alışverişiniz için bu değerlendirme sürecini alışkanlık haline getirin.
Duygusal değişimlerimiz isteklerimizi de isteğimizin şiddetini de kolaylıkla şekillendirebiliyor. Öyle ki tutku ile bir istediğimiz bir şeyin ertesi gün bizim için çok büyük önemi olmadığını ancak duygusal modumuz değişince fark edebiliyoruz. Bu sebeple ani alışverişlerden kaçının. Görüp de çok beğendiğiniz bir şeyi hemen satın almak yerine üzerinden bir iki gün geçtikte sonra isteğinizi yeniden değerlendirerek karar verin.
Planlı alışveriş yapmayı alışkanlık haline getirin. Evden çıkmadan neler almanız gerektiğini planlayın. Giyim, gıda alışverişinize liste hazırlayarak gidin. Listede olmayanları satın almamayı prensip haline getirin.