Geçmiş yüzyıllar boyunca Komana, Evdoksia ve Dokat gibi isimlerle anılan Tokat, aynı adlı ilin merkez ilçesi. Coğrafi olarak Karadeniz Bölgesi’nin sınırlarında bulunan Tokat’ın çevresinde ise Amasya, Sivas, Samsun, Ordu ve Yozgat yer alıyor. Arapların bölgeye egemen olduğu dönemde Dokat olarak adlandırılan şehirde sonradan Persler yönetimi ele geçirdi. Binlerce yıllık kadim geçmişe şahitlik eden Tokat’ta sonradan Anadolu Selçukluları ve Osmanlılar egemen oldular.
Şehrin adıyla ilgili çok çeşitli rivayetler ve söylenceler var. Bunlar arasında kuşkusuz en bilineni ise kaleyi kuşatan Selçuklu askerinin tek bir tokatla kaledeki düşman askerlerini bayıltması. Bu olay üzerine kalenin kumandanın Türklerin gücünden çekinerek kaleyi herhangi bir çatışma gerekmeksizin Selçuklu kuvvetlerine teslim ettiği söylenir. Böylece kale ve çevresini saran şehir ‘’Tokat’’ olarak adlandırılmaya başlar. Hititler ve Hurriler gibi Anadolu coğrafyasında egemen olan pek çok devletin sınırlarına giren şehirde bugün dahi gezerken yüzlerce yıl öncesinden kopup gelen tarihi hissedebilirsiniz.
Tokat kent merkezinin nüfusu 140 binin üzerinde. 1960’lı yıllarda bu sayı sadece 40 bin civarındaydı. Dolayısıyla merkez ilçenin nüfus artış hızı hayli yüksek sayılabilir. Tokat’ta hakim olan iklim ise karasal özellikler taşıyan Karadeniz iklimi olarak tarif edilebilir. Tokat’ın merkez ilçesinde yıl içindeki ortalama sıcaklık yalnızca 13 derece civarında. Bölgeye düşen yağışların en fazla görüldüğü dönem ise kuşkusuz ilkbahar. Üstelik yaz mevsiminde dahi Tokat’ta sıcaklıklar Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu’daki şehirlerle karşılaştırılamayacak denli serin. Tokat’ın merkez ilçesini ziyaret ettiğinizde şehrin geleneksel mutfağının enfes temsilcilerinden çökelekli Tokat kebabını, Zile pekmezini, Tokat çemenini, elde açılan gözlemeyi ve keşkeği tadabilirsiniz.
